ASAYİŞ - 19 Aralık 2022 Pazartesi 20:11

'Başbağlar Katliamı’ davasında ikinci duruşma görüldü

A
A
A
'Başbağlar Katliamı’ davasında ikinci duruşma görüldü

Erzincan'ın Kemaliye ilçesinde 29 yıl önce 33 vatandaşın PKK'lı teröristlerce öldürüldüğü "Başbağlar Katliamı" ile ilgili 20'si firari 21 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle açılan davanın ikinci duruşması bugün görüldü

.
Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993'te PKK'lı teröristlerce 33 sivilin şehit edilmesi olayıyla ilgili terör örgütü PKK/KCK üyesi oldukları tespit edilen 21 sanık hakkında hazırlanan iddianame, Erzincan 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti. Katliamda sorumluluğu bulunan terör örgütü PKK/KCK üyesi A.Ç, A.T, C.Ş, D.K, D.S, E.M, E.K, F.Y, H.S, H.A, H.Y, İ.H.A, İ.T.Y, M.İ, M.D, M.A, N.Ö, S.Ö, S.T, Ş.Ö. ve Ü.B. hakkında "devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını, devlet idaresinden ayırmaya çalışmak" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle hazırlanan iddianamede, daha önce birçok farklı eylemlere katılmış terörü örgütü mensuplarının da ifadeleri yer aldı. Soruşturma aşamasında 1'i adli kontrol şartıyla serbest bırakılan ve 20'si hakkında yakalama kararı çıkartılan sanıkların ikinci duruşması Erzincan Adliyesinde bugün görüldü. Duruşma öncesi adliyede geniş güvenlik önlemleri alındı.

Erzincan 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada Başbağlar Köyü Muhtarı Ali Akarpınar, katliamın tanıkları ve mağdurlar ile avukatları Kadir Kartal hazır bulundu. Adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanan sanık S.T. ile tanık H.B., İstanbul Adliyesi'nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi aracılığıyla duruşmaya katıldı. Kimlik tespitinin ardından mağdurların dinlenmesi ile duruşmaya devam edildi. Mahkeme heyeti, sanıklardan S.T.’nin adli kontrol tedbirlerinin devamına karar vererek, duruşmayı 20 Mart 2023 günü saat 14.00'e erteledi.
Öte yandan, İstanbul’dan duruşmaya katılmak için Erzincan’a uçakla gelecek olan mağdurlardan 23 kişi ve yakınları hava muhalefeti nedeniyle Erzurum Havaalanı'na indi. Bir süre havaalanında bekleyen 23 kişi duruşmaya katılamadı. Duruşma sonrası Erzincan Adliyesi önünde gazetecilere açıklama yapan Avukat Kadir Kartal, “Maalesef bugün yine kimlikleri belirlenmiş sanıklar henüz yakalanamadılar. Bunlar terörist. Bir köyü tarumar ettiler. 33 kişiyi vahşice, canavarca, kansızca, hayasızca şehit ettiler. Dolayısıyla bu kan yerde kalamaz. Herkese sesleniyorum, sanıkların derhal yakalanarak davanın biran önce sona ermesini talep ediyorum” dedi.

Katliamdan yaralı olarak kurtulan Başbağlar Köyü Muhtarı Ali Akarpınar ise, “Başbağlar davası biraz önce Kadir Bey'in ifade ettiği gibi hiçbir sonuca ulaşmadan devam ediyor. Yakalanması gereken sanıklar ortada yok. İfade vermesi gereken, adli kontrol şartıyla serbest kalmış olan kişi inkar ediyor. Özellikle bunların uzaktan bağlanmasını biz istemiyoruz. Gelsinler söyleyeceklerini bizim yüzümüze söylesinler. Biz de dinleyelim. Uzaktan konuşmasınlar. Özellikle bunu istiyorum” diye konuştu.

Başbağlar'da neler oldu

Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı şehre 150 kilometre uzaklıktaki Başbağlar köyünü 5 Temmuz 1993'te basıp bir saatten uzun bir süre PKK propagandası yapan bir grup, daha sonra 28 erkeği kurşuna dizdi. Aralarında kadınların da olduğu 5 kişi de sığındıkları evlerin ateşe verilmesiyle yakılarak öldürüldü. Köydeki evlerin büyük bölümü, köy okulu, köy camisi ve halkevi de ateşe verildi. Saldırı sırasında köyün telefon ve elektrik hatları kesildi. Olay, komşu köydekilerin haber vermesiyle ortaya çıktı.

Emin Ferhat Sevilir
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Sergen Yalçın sezon sonunda Antalyaspor’dan ayrılacağını açıkladı Antalyaspor Teknik Direktörü Sergen Yalçın, 2-1 mağlubiyetle sona eren Pendikspor karşılaşması sonrası yaptığı açıklamada, “Başkan ve yönetimle hafta içinde yaptığımız toplantıda karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Sezon sonu devam etmeme kararı aldık” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Antalyaspor, sahasında Pendikspor’a 2-1 mağlup oldu. Karşılaşmanın ardından basın toplantısında maçı değerlendiren Antalyaspor teknik patronu Sergen Yalçın, 3 puan kaybettikleri için üzgün olduklarını söyledi. Zor bir oyun olduğunu ve Pendikspor’un iyi mücadele ettiğini kaydeden Yalçın, 10 kişi kaldıktan sonra işlerinin zorlaştığını belirterek, “Aslında bayağı da bir pozisyon yakaladık. İkinci yarı maalesef oyunu çeviremedik. Böyle oyunlar da olabiliyor. Kaybettiğimiz için doğal olarak üzgünüz” dedi. Hakemi sert bir dille eleştirdi Karşılaşmanın hakemi Tugay Kaan Numanoğlu da sert bir dille eleştiren Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tugay Kaan Numanoğlu arkadaşımız olmasaydı belki biraz farklı bir maç olurdu. Özellikle ilk golü attıktan sonra oyuncumuz kafasına aldığı bir darbeyle yerde yatarken oyunu devam ettirip bana göre yüzde yüz ofsayt olan bir goldü. O çizgi nasıl çizildi bilmiyorum, kim çiziyorsa artık. Oyunun durması gerekiyordu. Çünkü oyuncumuz kafasına darbe aldı. Normal bir sakatlık değildi oyunu durdurmadı ve devamında bize golü yedirtti. Bu futbol sahalarında çok olan bir davranış değil. Oyunun devamında rakip oyuncular sakatlandığında hemen oyunu durdurup ve normal sakatlıklarda bile hemen doktorları sahaya davet etti sağ olsun bu arkadaş. Böyle hakemler Türk futbolunda olduğu sürece maalesef Türk futbol hiçbir şekilde güvenilirliği kalmayacaktır bundan sonrası için. Özellikle bu arkadaşı işaret ederek bunu söylüyorum. Gerçekten kendisi adına çok üzücü bir maç oynattı. Bırak oyuncuları oynasınlar. Kim kazanıyorsa kazansın. Seni ilgilendiren bir şey yok aslında. Sen normal maçını yönetebilirsin. Maalesef talihsiz bir gece geçirdi diye düşünüyorum." "Sezon sonu devam etmeme kararı aldık" Sezon sonu takımdan ayrılacağını da açıklayan Yalçın, “Başkan ve yönetimle hafta içinde yaptığımız toplantıda karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Tabii onların da bazı hedefleri, bizim de kendi adımıza hedeflerimiz var. Sezon sonu devam etmeme kararı aldık. Oynayacağımız son üç maç Antalyaspor’da. Özellikle Sinan Başkan’a, yönetime değerli Antalyaspor taraftarına teşekkür ediyorum. Bizi burada çok iyi ağırladılar. Hiçbir sıkıntı yaşamadık. Güzel bir beş ay geçirdiğimizi düşünüyorum. İstediğimiz yere getirdiğimizi düşünüyorum. İnşallah önümüzdeki senelerde tekrar yollarımız karşılaşır” ifadelerini kullandı.
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.