GÜNDEM - 27 Ocak 2015 Salı 20:45

Başbakan'dan konut alacaklara büyük müjde!

A
A
A
Başbakan'dan konut alacaklara büyük müjde!

Başbakan Ahmet Davutoğlu, vatandaşa müjde vererek, 'Konut kredilerinde ilk mecburi olarak yatırılan yüzde 25'i peşinatı biriktirmek için açılan her hesaba devlet yüzde 15-20 nispetinde katkıda bulunacak' dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, JW Marriot Otel'de düzenlenen 'İnşaat Sektörü Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, 5 önemli sektör kuruluşunun sunuşlar yaptığını belirterek, İmar Yasası Tasarısı ile ilgili sunuşlar ve görüşlerin alındığı interaktif bir toplantının gerçekleştirildiğini ifade etti. Davutoğlu, "Bugün kurumlarımıza isim olarak verilmiş, sektöre verilmiş kavramlara baktığımızda inşa, imar ve taahhüt, üçünün de insani diğer varlıklardan farklılaştıran özellikleri var. Tarih boyunca bir tek insanoğlu inşa edebilme kabiliyetine sahip olmuştur. İmar bir tek insanoğlunun eliyle estetik boyut kazanan bir inşa faaliyetidir. Onun için İbni Haldun imar etmekle medeniyet arasında doğrudan ilgi kurar. Allah'ın verdiği dua hammaddesinden bir şekilde ona uyumlu, onunla bütünleşik bir inşa faaliyeti yapmadır imar.

Müteahhitliğin kökeninde ahit vardır. Çok saygın, insanoğlunu insan yapan, şehirleri medeniyet kılan bir sektörden bahsediyoruz. Etik felsefi arka plan ile modern çağdaş teknolojilerin kesiştiği yerde bir sektör insanlığın da lokomotif sektörü olarak hakkettiği yeri almıştır. İnşaat sektörü ilk andan itibaren vardı ve hep olacak. Dolayısıyla inşaat sektörü etrafında bu konuya yaklaşımımız hem ülkemizin kalkınması, hem milletimizin onurlu vakur bir şekilde çağdaş konutlarda çağdaş şehirlerde yaşaması hem de ekonomimizin küresel ekonomik sektörlerle rekabet etmesi bakımından bir sektörden bahsediyorum. Bu sebeple inşaat sektörümüzün en kıymetli temsilcileriyle, küçük ölçekli işletmelerin oranı yüzde 86'yı buluyor, o sektörün temsilcileri de burada. Önce resme batığımızda inşaat sektörü iç ve dış boyutuyla stratejik bir sektördür.

İstihdam bizim dönemimizde yüzde 4,5'tan yüzde 7.4'e yükseldi. Projeleri artık biz kendi inşaat şirketlerimize emanet ediyoruz. Kendi insan gücümüze emanet ediyoruz. Bu büyük projelere her gittiğimde oradaki mühendislerimizin çalışkanlığından, şirketlerimizden büyük bir memnuniyet duyuyorum. Marmaray, İstanbul-İzmir otobanı hepsi sizin sizlerin o birikimi üzerinden milli projeler olarak gelişmiş projeler. Dışişleri Bakanı olduğum zaman, yurtdışı projeleri takip eder, o projeler etrafındaki yapılacak çalışmaları müzakere ederdik. Başbakan olarak da, Sayın Cumhurbaşkanımızın etkili biçimde yaptığı tarzda, doğrudan meselelerinizle ilgileneceğiz, yurtdışı müteahhitlikte ihtiyaçlarınız neyse bunu karşılama noktasında hiç tereddütünüz olmasın. Bütün bürokratik mekanizmalarla, büyükelçiliklerimizle sizlerin yanında çalışacağız" ifadelerini kullandı.

"İNŞAAT ŞİRKETLERİNİN GÜCÜ BİZİM YÜZÜMÜZDÜR"
Bir inşaat şirketinin herhangi bir yerde aldığı Ekvator Ginesi'nde inşaat şirketinin kongre salonu projesinin 2013 yılının en iyi küresel projesi olarak tanımlandığını belirten Davutoğlu, "Bir anda Afrika'da, Türk müteahhitlik hizmetlerini modern bir proje etrafında tanıttı. Eğer yurtdışında bir şantiye önünde bayrağımızı dalgalandırıyorsa o şantiye bizim için büyükelçilik şantiyesi gibidir. O şantiye bizim büyükelçiliğimizde temsil gücü neyse aynı temsil gücüne sahip olan şantiyelerdir. İnşaat şirketlerinin gücü bizim yüzümüzdür. İnşaat sektörü, reel sektör hepsi birlikte büyük bir entegre ekonomik projenin, makro planlamanın bir parçasıdır. Bu çerçevede özellikle dünyada 250'ye 42 şirketimizin girmiş olması ve bu anlamda da şirket sayısı anlamında Çin'den sonra ikinci olmamız gurur vesilesidir" diye konuştu.

Yurtdışında alınan projenin yüzde 85'inin AK Parti döneminde alındığını belirten Davutoğlu, 2000 yılında ortalama proje büyüklüğü 20 milyon, şimdi ise 88.4 milyon olduğunu ifade etti. Türkiye'nin coğrafya bakımından dünyanın en önemli mekanı olduğunu söyleyen Davutoğlu, "Türkiye dünyanın en değerli mekanıdır. Körfezin bütün petrolü bize verilse İstanbul'un değerini karşılamaz. Bir tek İstanbul dahi bütün o petrol kaynaklarından çok daha değerlidir, üzerine özenle titrememiz gereken büyük bir hazinedir. Biz, bu hazineyi bir hammadde büyük bir lütuf olarak değerlendirip en iyi şekilde planlamamız lazım" ifadelerine yer verdi.

PSİKOLOJİK BOYUT
Sektör temsilcilerini dinlerken zihninde halkaları birleştirmeye çalıştığını belirten Davutoğlu, "Bir süreçten bahsediyoruz. Mekan ruhunu en iyi planlamayla inşa faaliyetine dönüştürüp ondan da bir şehir çıkarmalıyız. Bir süreçten bahsediyoruz, bir mekan hammaddesini, lütfunu en iyi planlamayla, bir inşa faaliyetine dönüştürüp imar, medeniyet çıkartmaktayız. Beş ana aşamadan bahsetmek istiyorum. Bunun esası güvendir. Birincisi psikolojik boyut, şirketlerimizin çok uzun vadeli projelere gidiyorlarsa bu hükümetlerimize duydukları güvendendir. Şirketlerimiz cesur adımlar atıyorlar. Şirketlerimizin performansı Türkiye'nin itibarıdır. Bütün bu sektörün itibarı tek tek şirketlerimizin itibarlarıyla güçlenir. Bu güven ilişkisini korumak durumundayız" dedi.

MEVZUAT BOYUTU
İkinci alanın 'mevzuat boyutu' olduğunu anlatan Davutoğlu, "Bu notların hepsi değerlendirilecek. Mevzuat alanında aksama varsa gerekli adımları atmaya hazırız. İmar yasası ile ilgili öngörülebilirlik, kararların kuralların açık ve net olması. Kararlar, kurallar açık ve netse, en doğru kararlar alınır. Öngörülebilir ise sık sık mevzuat değişiklikleriyle bir anda kurallar farklılaşıyorsa kamu kesimi de sizlere gelecek müşteriler gelebilir. Mevzuat çerçevesinde ikinci görevimiz, bürokrasinin basitleştirilmesidir. Biz, üzerimize düşeni yapacağız. Şu ana kadar kamunun 31 Aralık itibarıyla karayolu ve ulaştırma alanında hiçbir müteahhide borcu yok. Biz size şunu taahhüt ediyoruz, kamu size ödeneklerinizi verecek. Sadece bir projeyi alarak, düşük teklifler vererek, tekrar tekrar yeni düzenleme talep etmeye başladığımızda güven sarsılmaya başlıyor. Bu konuda dile getirdiğiniz her mesele tarafımızca değerlendirecek" şeklinde konuştu.

İNŞAAT İMAR SÜRECİ
Davutoğlu, üçüncüsünün inşaat imar süreci ile ilgili olduğunu belirterek, "En büyük eksikliğimiz müşavirlik şirketleriyle ilgili. Müşavirlik şirketlerimiz gelişmezse tabiri caizse işin kremasını eksik etmiş oluruz. Bu konuda arkadaşlarımızın yaptığı değerlendirmelere tamamıyla katılıyorum ve bu alanın gelişmesi için de ne destek gerekiyorsa vermeye hazırız” dedi.
İş sağlığı ve güvenliği meselesine dikkati çeken Davutoğlu, en fazla iş kazalarının inşaat sektöründe olduğunu bunun da eski usul çalışmalardan kaynaklanan unsurlar olduğunu ifade etti. Bu konuda inşaat sektör temsilcilerinden destek beklediklerini belirten Davutoğlu, küçük işletmeleri de içine alacak bir eğitime ihtiyaç olunduğunu anlattı.

KENTSEL DÖNÜŞÜM ALANI
Dördüncü önemli alanın 'kentsel dönüşüm alanı' olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Türkiye'nin dünyanın en güzel şehirlerine sahibiz. İmar mimari boyutu söz konusu olan sanat eseri yapmaktır” diye konuştu.
İnşaat sektörü bildirgesini okuyan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Bütün inşaat sektörü temsilcilerine ifade ediyorum, 'Buradaki her bir kelimenin altına imza atıyorum'. Bu bildirgeyi hükümet bildirgesi olarak görüyorum. Yarın, 25 sektörel dönüşüm programının kalan 7'sini açıklayacağım. Bu yedisinden birisi kentsel dönüşüm programı. Kentsel dönüşüm, tarihi dokunun ve mekanın korunması için zaruridir. Bunun içinden bir elması işler gibi işlemek sizin göreviniz. Kimse burada hükümetin ve inşaat sektörünün hedeflerini karşılık içinde değerlendirmesin. Gelecek nesillere, Mimar Sinan'ın inşa ettiği gibi şehirler inşa edeceğiz.

Bu çerçevede imar yasası ile ilgili Babacan ve diğer arkadaşlarımızın yaptığı sunumlar çerçevesinde bunu sizinle istişare yapacağız. Bu kesinlikle bir rant vergisi değildir. Arazi ve mülk edinmiş vatandaşımızın zamanla orada kazandığı değerin vergilendirilmesi değildir. Sadece, var olan imar planı istisnai olarak bir taleple bir imzayla bir değer artışı sağlanmışsa işte orada devreye girecek husustur. Hem etik hem de ekonomik boyutu olan bir husus. Aynı yerde, bireysel bir taleple emsal artışı, yan taraftaki başka arsaya verilmemişse büyük bir eşitsizlik yapılıyor demektir. Bir imzayla artacak olan değer artışı söz konusudur. Herhangi bir şeklide bir sektör temsilcisinin, bir arkadaşımızın kanaati olursa daha yapıcı bir teklifi olursa bu tasarı ile ilgili olarak sizlerin görüşlerinden de istifade edilerek nihai şekli kazanacak.

Belediyelerimiz, inşaat sektörü temsilcileri ile Sayın Cumhurbaşkanımız Başbakanlığı döneminde başlayan bir çalışma uzun dönemden sonra gündeme getiriliyor. Herhangi bir şekilde haksızlık söz konusu olmayacak. Arsa ve mekan sahibi düşüş sebebiyle zarara uğrarsa kamunun aldığı kararla onu da tazmin edecek düzenleme getirilecek. İşin adaleti budur, bunu birlikte gerçekleştireceğiz."
Başbakan Davutoğlu, beşinci boyutun 'stratejik boyut' olduğunu anlatarak, küresel rekabette yurtdışı müteahhitlik hizmetlerine her türlü desteğin verileceğini ifade etti.

KONUT HESABINA KATKI MÜJDESİ
Konuşmasına vatandaşa müjde vererek son veren Başbakan Davutoğlu, "Konut kredilerinde ilk mecburi olarak yatırılan yüzde 25'i peşinatı biriktirmek için açılan her hesaba devlet yüzde 15-20 nispetinde katkıda bulunacak. Yani şu, çeyiz hesabı ilan etmiştik aile ve sosyal hayatı koruma programında. Doğan bir çocukta aile ilerde evlenmesi için veya bir yaştan sonra hesap açıp para biriktirmeye başlarsa 18 yaşına geldiğinde onun yüzde 15'ini devlet verecek dedik. Benzer şekilde, konut edindirme esnasında 'konut almak için para biriktiriyorum' diyen bir vatandaş sizden konut almak için para biriktirmeye başlarsa bir hesapta ne kadar biriktirmişse devlet ona yüzde 15 katkıda bulunacak, konut alma şartıyla açılan hesaba" ifadelerine yer verdi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Benzin yüklü tanker kaza yaptı: Patlama riskine karşı D-130 Karayolu trafiğe kapatıldı, evler tahliye edildi Kocaeli’nin Gölcük ilçesi D-130 Karayolu’nda seyir halinde olan benzin yüklü tanker, önce üst geçit köprüsüne ardından ise 3 araca çarptı. Tankerin çekici kısmı koparken benzin ise yola saçıldı. Patlama riskine karşı yolun iki şeridi de trafiğe kapatılırken, çevredeki evlerde tahliye edildi. Edinilen bilgiye göre, Gölcük ilçesi D-130 Karayolu Yalova istikametine seyir halinde olan benzin yüklü tanker sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde araç, refüjdeki demir korkuluklara çarparak karşı şeride geçti. 150 metre boyunca duramayan tanker üstgeçit köprüsünün ayağına, ardından park halindeki iki kamyonete çarptı. Daha sonra karşı şeritten gelen hafif ticari araca çarpan tankerin çekici kısmı koptu. Kopan çekici, D130 Karayolu’ndan karşı sokağa uçtu. Kazada tanker sürücüsü hafif şekilde yaralanırken benzin ise yola saçıldı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralı hastaneye kaldırırken, polis ekipleri ise patlama riskine karşı D130 Karayolu’nun Yalova ve İzmit istikametini trafiğe kapattı. Ayrıca çevrede bulunan binalardaki vatandaşlar da tahliye edildi. Şehir merkezinden trafik akışı sağlanıyor. Ayrıca itfaiye ve polis ekipleri vatandaşları bölgeden uzaklaştırmaya devam ediyor. İtfaiye ekipleri, patlama riskine karşı bölgeyi köpüklüyor. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" Patlama riskine karşı evden çıkarılan Aysel Sütlüce, “Polisler anons etti ve korkarak hemen dışarı çıktık. Kaza yapan tanker araçları ezmiş. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" dedi. Ömer Çengel ise "Tanker 3 aracı çarpmış. Tankerden devamlı benzin akıyor. Polisler evi boşalttı. Şu an dışarıda bekliyoruz" diye konuştu.
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.