Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, tutuklu bulunan Ragıp Zarakolu'na destek için kitap fuarında çalıştı. Fuarda açıklama yapan Demirtaş, "Dünyanın hiçbir yerinde tarihin hiçbir zamanında düşünce dört duvar arasına sığdırılamaz. Buna rağmen hala düşüncenin hapsedilemediğini öğrenmemiş olmaları liderlerin cehaletini gösterir" dedi.
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ve İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, bir süre önce KCK soruşturmaları kapsamında tutuklanan Belge Yayınları Editörü ve Türkiye Yayıncılar Birliği Yayımlama Özgürlüğü Komitesi Başkanı Ragıp Zarakolu'na destek için Belge Yayınları standında gönüllü olarak çalıştı. BDP'lilerin yoğun ilgisiyle karşılayan Demirtaş ve Önder, stantta kitap sattı.
Daha sonra konuşma yapan Demirtaş, "Tutuklu bulunan bütün aydınlar, gazeteciler, yazarlar, siyasetçileri için buradayız. Torba operasyonları, torba hukuk anlayışı herkes için adaletsizlik hukuksuzluk anlayışıyla bire bir örtüşmektedir. Dünyanın hiçbir yerinde tarihin hiçbir zamanında düşünce dört duvar arasına sığdırılamaz. Bunu deneyen imparatorlar olmuştur. Buna rağmen hala düşüncenin hapsedilemediğini öğrenmemiş olmaları bunu liderlerin cehaletini gösterir. Şu saatten sonra yapmanız gereken düşünceye saygı duymaktır. Kimse Ragıp Zarakoğlu ve onun gibi gazetecileri terörist olmakla suçlayamaz. Hiçbir kanunun hiçbir yasanın buna gücü yetmez. Bu şekilde suçlayarak açık bir devlet terörü uyguluyorlar. Devlet terörü hukuk terörü uyguluyorlar. Bu kadar siyasetçiyi, öğrenciyi cezaevlerine doldurarak tek bir adım atamazsınız" dedi.
Siyasetçiler ve üniversite öğrencileri serbest kalana kadar kendilerini tutuksak olarak kabul edeceklerini belirten Demirtaş, "Onlarla birlik bizim düşüncemiz, mücadele anlayışımız tutsaktır. Tutsak alınan rehin alınan bizleriz. Dünya görüşü ne olursa olsun bir aydın gazetecinin fikirlerinden dolayı tutuklanması Türkiye'nin ayıbıdır. Bir an önce ortadan kalkması için hepimizin çaba sarf etmesi lazım. Şu ayıbı hepimiz kabul ediyoruz kabul etmeyen bir tek kişi var oda Sayın Başbakan. Bütün bu ayıpla kendisinin hiçbir alakası yokmuş gibi, kendisi demokratik bir ülke oluşturmak istiyorsa, Ragıp hoca buna engelmiş gibi yada öğrenciler yumurta atanlar engelmiş gibi. Sayın Recep Tayip Erdoğan bu ülkenin en büyük demokratı havasıyla bütün bu operasyonlara fetvasını veriyor. Sayın Başbakana belge standından çağrı yapıyoruz. Eğer siz tarihte düşünceyi bir kez daha nafile bir şekilde cezalandırmaya çalışan bir lider olarak tarihe geçmek istiyorsanız, köklü bir şekilde hukuksal düzenleme yapın. Ayrıca talimat
vermeyi bırakın" diye konuştu.
Demirtaş, basın mensuplarının 'vicdani ret' sorusuna ilişkin ise "Vicdani ret aslında şu anda evrensel haklardan biri olarak meydana gelmiştir. Vicdani ret herkesin hakkıdır, diğer herkes için bir seçenek olmalıdır. Biz bedelli askerliği gönül rahatlığıyla destekleyebiliriz. Asıl mesele vicdanı ret meselesidir. Askere gitmek istemeyenler başka seçeneklerle en azından zorunlu askerlikten muaf olmalıdır. İlle de bedelli çıkarılacaksa, yoksullardan bedel almadan bu haklardan yararlanmasını istiyoruz" şeklinde yanıt verdi.
