SAĞLIK - 16 Mayıs 2022 Pazartesi 11:31

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şener'den Covid sonrası devam eden şikayet uyarısı

A
A
A
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şener'den Covid sonrası devam eden şikayet uyarısı

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, Türkiye’de yaklaşık 5 milyon insanda Covid 19 sonrası vücutta devam eden şikayetlerden oluşan klinik tabloların gözükeceğini söyledi. Şener, "En kısa sürede bu hastalık gurubu için bir tedavi şablonu oluşturulmalı” dedi.

İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Park Hastanesi Post/Long Covid 19 sempozyumuna ev sahipliği yaptı. Covid 19 sonrası vücutta devam eden şikayetlerden oluşan klinik tabloların konuşulduğu sempozyuma konuşmacı olarak katılan Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, “CDC’nin (ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri) verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 5 milyon insanda bu klinik tablolar gözükecek. En kısa sürede bu hastalık gurubu için bir tedavi şablonu oluşturulmalı” dedi.

Covid 19 enfeksiyonunun hastalık sonrasında vücutta bir takım hasarlar bıraktığına dikkat çeken Şener, “Bu süreç 3 aydan uzun sürüyorsa Post Covid, ortalama 4-12 hafta arasında devam ediyorsa Long Covid dediğimiz klinik bir tablodan bahsediyoruz. Önümüzdeki zaman diliminde Türkiye’de ciddi anlamda bu hastalık gurubunun önem kazanacağını düşünüyorum. Çünkü DSÖ’nün belirlediği rakamlara göre Covid-19 enfeksiyonunu atlatmış olan her 10 kişiden bir tanesinde Post/Long Covid tablosu görülüyor. Bu rakamlara göre, dünya üzerinde Covid-19’a yakalanan yaklaşık 500 milyon kişiden 50 milyonunun, Türkiye’de ise 15 milyon kişiden 1,5 milyonunun bu tablo ile karşı karşıya olacağı anlamına geliyor. CDC’nin rakamlarına göre ise bu oran yüzde 30’lara çıkıyor. Bu oranı temel alacak olursak ise 5 milyon insanın bu grupta olacağı ön görülüyor” dedi.

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şener'den Covid sonrası devam eden şikayet uyarısı

Check-up öneriliyor

Covid 19 sonrası şikâyeti devam eden hastaların yakından takip edilmesi gerektiğini belirten Şener, “Covid 19 sonrası özellikle beyinde hatırlama güçlüğü, konuşma güçlüğü, algı zorluğu gibi şikâyetler göze çarpıyor. Kalpte ise çarpıntının eşlik ettiği nefes darlığı, çabuk yorulma, kızarıklık gibi klinik tablolar gözüküyor. Solunum sisteminde ise devam eden öksürük, öksürük nöbetleri ve nöbetlerden sonra davam eden akciğerde parankimal ciddi hasar görülüyor. Kas iskelet sisteminde ise geçmeyen yorgunluk, ağrı, kas krampları gibi tablolar ile karşı karşıya kalınıyor. Bu yüzden Covid 19 sonrasında hastaların mutlaka bir check-up kontrolünden geçmesini öneriyoruz” diye konuştu.

Covid 19 sonrası şikayeti olan kişilerin yüzergezer bir hastalık gurubuna benzeten Şener, “Bu şikayeti olan kişiler kardiyolojiye, göğüs hastalıklarına, nörolojiye, enfeksiyon hastalıklarına, fizik tedaviye gidiyor. Bu hasta gurubunu daha somut parametrelerle daha somut değerlendirerek bir tedavi şablonu oturtmak mümkün. Bizim iddiamız bu tip sempozyumlarla bilgi paylaşımı yaparak hem Sağlık Bakanlığı nezdinde hem de hastaneler nezdinde bu tedavi şablonunu oluşturmak” açıklamasında bulundu.

Türkiye’de birincisi düzenlenen Post/Long Covid 19 sempozyumuna ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduklarını dile getiren İEÜ Medical Park Hastanesi Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Gülfem Terek Ece ise, Post/Long Covid ile ilişkili olarak bağırsak sağlığının ve bağırsaktaki mikroorganizmaların bu süreçte önemli rol oynadığına dair bir konuşma gerçekleştirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun İlkadım’dan geleceğe temiz miras: 204 bin kilo atık toplandı Samsun’un İlkadım Belediyesi, gelecek nesillere daha yaşanabilir, daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre bırakmak amacıyla yürüttüğü sıfır atık çalışmaları kapsamında, ilçe genelinde toplam 204 bin kilogram atık topladı. Atık oluşumunu en baştan azaltmayı, oluşan atıkları kaynağında ayrıştırmayı, mümkün olanların geri kazanımını hedefleyen ve çöpe giden atığı en aza indirmeyi amaçlayan İlkadım Belediyesi, sıfır atık çalışmalarına kararlılıkla devam ediyor. Atık toplama faaliyetlerine kararlılıkla devam eden İlkadım Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğünce, ilçe genelinde toplam 204 bin kilogram atık malzeme toplandı. İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, "Gelecek nesillerimize daha yaşanabilir, daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre bırakabilmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz" dedi. Toplanan atıkların uygun şartlarda saklanarak geri dönüşümünün ya da imhasının sağlandığını söyleyen Başkan İhsan Kurnaz, "Doğal kaynakların korunması, enerji ve ham madde tasarrufu sağlamak, çevre kirliliğinin azaltılması, iklim değişikliğiyle etkin mücadele ve geri dönüşümün ekonomiye katkısını da göz önünde bulundurarak sıfır atık çalışmalarımıza devam ediyoruz. İlçe genelinde yürüttüğümüz sıfır atık çalışmaları kapsamında 4 bin 620 kilogram ambalaj, bin 600 kilogram atık pil, 2 bin 121 kilogram atık yağ, 2 bin 259 kilogram atık ilaç ve 194 bin kilogram atık tekstil ürünü topladık. Topladığımız ürünlerden geri dönüşüme kazandırılacak olan atıkları geri dönüşüme kazandırıyor, imha edilmesi gereken atıkları ise bu konuda yetkili firmalara göndererek imha edilmesini sağlıyoruz. İlkadım’da sıfır atık ve temiz çevre konularında daha da önemli adımlar atacağız" diye konuştu. Sıfır atık ve geri dönüşüm konularında vatandaşların daha duyarlı olmaları, atıklarını bilinçli bir şekilde ayrıştırarak ilgili atık toplama kutularına bırakmaları gerektiğini hatırlatan Başkan İhsan Kurnaz, "Sıfır atık bilincinin yaygınlaştırılması ve sürdürülebilir çevre hedeflerimiz doğrultusunda İlkadım Belediyesi olarak, içerisinde ’Sıfır Atık Yönetim Sistemi’ projesinin de yer aldığı ’Kalkancı Sıfır Atık Mahallesi’ projemiz devam ediyor. Projemiz için aldığımız hibelerle 4 adet sıfır atık toplama aracını belediyemiz envanterine aldık. Çevre dostu projelerle hem doğal kaynaklarımızın korunmasına katkı sağlamak, gelecek nesillere daha temiz ve yaşanabilir bir çevre bırakmak, belediyemizin atık toplama kapasitesini artırmak ve geri dönüşüm faaliyetlerimizi daha sistemli ve hızlı yürütebilmek için de hibe başvurularımız var. Daha temiz bir gelecek için vatandaşlarımızın da desteğiyle daha sürdürülebilir bir çevreye kavuşacağız" şeklinde konuştu.
Bolu Bu kareler film setinden değil, ilkokuldan Bolu Köroğlu İlkokulu’nda okul binasının iç kısmında bulunan atıl alanda "Yaşayan Müze" projesi hayata geçirildi. 2. sınıf öğrencileri, yeni oluşturulan bu alanda Bolu’nun geçmişini, kültürünü ve mutfağını canlandırarak ziyaretçileri tarihi bir yolculuğa çıkardı. Çıkınlar Mahallesi’nde bulunan Köroğlu İlkokulu’nda, Yerli Malı Haftası ve Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli etkinlikleri kapsamında dikkat çeken bir projeye imza atıldı. 2/B sınıfı öğretmeni Esengül Acar ve velilerin iş birliğiyle, okul binasının iç kısmında bulunan ve bugüne kadar atıl durumda olan üstü kapalı boş alan, etkinlik alanına dönüştürüldü. Okula kazandırılan bu yeni sosyal alanda, 2. sınıf öğrencileri ve Sınıf Öğretmeni Esengül Acar koordinesinde "Yaşayan Müze" etkinliği düzenlendi. Miniklerden geçmişe vefa Okulun mimarisine kazandırılan yeni alanda kurulan müzede, 1970 ve 1980’li yılların Bolu yöresel kıyafetlerini giyen minik öğrenciler, adeta zamanı geriye sardı. Öğrenciler, hazırlanan özel dekorlar eşliğinde buğday öğütme, yün eğirme, halı dokuma ve yöresel çeyiz hazırlama gibi unutulmaya yüz tutmuş geleneksel el sanatlarını uygulamalı olarak canlandırdı. Miniklerin performansı, veliler ve öğrenciler tarafından ilgiyle izlendi. Yöresel lezzetler tanıtıldı Etkinlikte kültürel canlandırmaların yanı sıra gastronomi şöleni de yaşandı. Öğrenci ve velilerin imece usulüyle hazırladığı Bolu mutfağının demirbaşları; keşli cevizli erişte, kızılcık tarhanası, kabaklı gözleme, kanlıca mantarı, kaşık sapı, acem pilavı, lahana sarması ve Kıbrıscık kürülü sergilendi. Okulun yeni atmosferinde sunulan ikramlar, ziyaretçilere eski günleri hatırlattı. Etkinliğe katılan Bolu İl Milli Eğitim Müdürü Fatih Öncü, okula kazandırılan alanda kurulan stantları tek tek gezdi. Öncü, yöresel kıyafetler içindeki öğrencilerle sohbet ederek, sergiledikleri performanslardan dolayı tebrik etti. "Bolu’muza ait yöresel ne varsa hepsini canlandıracağız" Etkinliğin yürütücüsü Köroğlu İlköğretim Okulu 2/B sınıfı öğretmeni Esengül Acar, etkinlik öncesinde yaptığı açıklamada, "2025 yılının Aile Yılı olduğunu vurgulamak için velilerimizle birlikte Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında, Yerli Malı Haftası etkinlikleri çerçevesinde Bolu’muzun tarihi ve kültürel yönlerini tanıtmak amacıyla Yaşayan Müze sergimizi hazırlamış olduk. Hazırlamış olduğumuz bu sergide Bolu’muzun tarihi, yöresel yemekleri ve kıyafetleri tüm okulumuzun öğrencilerine tanıtılmıştır. Şimdi burada öğrencilerimiz, serginin bütün bölümlerini sizlere canlandıracaklar. Bir kısmı yöresel türkülerimizi söyleyecek, yöresel yemeklerimizin tanıtımı yapılacak. Eskiden değirmenlerde buğday öğütülürdü, bunu canlandıracaklar. Yün eğirecekler, halı dokuyacaklar. Eskiden yöresel çeyiz sermelerimiz olurdu, onları canlandıracağız. Aklımıza gelebilecek Bolu’muza ait yöresel ne varsa hepsini canlandıracağız. Bu etkinliği okulumuzda ilk kez yapıyoruz. Okulumuzun tüm öğrencilerinin yararlanması, Bolu’muzun tarihi kıyafetlerini ve yöresel yemeklerini görmeleri ve öğrenmeleri amacıyla, okulumuz genelini kapsayacak şekilde bu etkinliği düzenledik. Bu konuda destek olan bütün velilerime teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.