EKONOMİ - 09 Haziran 2023 Cuma 11:19

Borsa İstanbul 2022 yılında dünyada en fazla kazandıran borsa oldu

A
A
A
Borsa İstanbul 2022 yılında dünyada en fazla kazandıran borsa oldu

Türkiye Sermaye Piyasası 2022” raporuna göre, Borsa İstanbul, dünyadaki organize borsalar arasında 2022 yılında, dolar bazında yüzde 105 ile en fazla getiriyi sağlayan borsa oldu. Rapor, Borsa İstanbul’un rekor getiri sağladığı 2022 yılında dünya genelinde 91 borsadan, 70’inin yılı kayıpla tamamladığını ortaya koydu.

Küresel enflasyonda artış, gelişmiş ülke merkez bankalarının güçlü parasal sıkılaşma adımları, artan resesyon endişeleri ve jeopolitik riskler nedeniyle dünya genelinde borsa getirilerinin negatif olduğu 2022 yılında, Borsa İstanbul, getiri şampiyonu oldu. Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’nin (TSPB) “Türkiye Sermaye Piyasası 2022” raporuna göre, 2022 yılında dünyada borsalara kote olan şirketlerin toplam piyasa değeri yüzde 18 azalarak 101 triyon dolara gerilerken, Borsa İstanbul, dolar bazında yüzde 105 oranında artışla, organize borsalar arasında en fazla getiriyi sağlayan borsa oldu.

91 borsadan 70’i 2022’yi kayıpla tamamladı

“Türkiye Sermaye Piyasası 2022” raporuna göre, 23 gelişmiş ve 24 gelişmekte olan ülkenin büyük ve orta ölçekli şirketlerinin performansını yansıtan MSCI ACWI Endeksi, 2022 yılını dolar bazında yüzde 18, MSCI Gelişen Piyasalar Endeksi ise yüzde 20 kayıpla tamamladı. “Türkiye Sermaye Piyasası 2022” raporu, 91 borsadan sadece 21’inin pozitif getiri sağladığı 2022 yılında, 70 borsanın yılı kayıpla tamamladığını ortaya koydu.

Ana endeks verilerine göre, 2022 yılında organize borsalar arasında dolar cinsinden en fazla getiriyi sağlayan ikinci borsa yüzde 79 ile Zimbabve olurken, Arjantin Borsası yüzde 40 getiri ile üçüncü, Şili Borsası ise yüzde 27 oranındaki getiri ile dördüncü oldu. En fazla kayıp yaşanan 10 borsanın; 4’ünün Afrika, 4’ünün Asya ülkeleri borsaları, birinin ABD, diğerinin ise Polonya Borsası olduğunun belirtildiği raporda, Sri Lanka, Gana, ABD ve Tayvan’da borsa endekslerinin dolar bazında yüzde 30’ları aşan kayıplarla 2022 yılını tamamladığı vurgulandı.
Dünyada borsaların piyasa değeri 101 trilyon dolara geriledi. 

“Türkiye Sermaye Piyasası 2022” raporunda, verisi incelenen 83 borsaya ilişkin kote şirketlerin toplam piyasa değerinin, 2022 yılında bir önceki yılsonuna göre yüzde 18 azalarak 101 trilyon dolara gerilediği belirtildi. TSPB’nin Dünya Borsalar Federasyonu verilerinden yararlanarak yaptığı analizde, 2022 yılında dünya borsalarındaki toplam piyasa değerindeki azalışın yarısının ABD borsalarından geldiği ifade edildi. Raporda, 2022 yılında piyasa değeri açısından; New York Borsası (NYSE) bir önceki yıla göre yüzde 13, Nasdaq OMX ise yüzde 33 değer kaybetti. Yaşanan kayıpların etkisiyle 2022 yılı sonunda, piyasa değeri 40 trilyon dolara gerileyen ABD borsalarındaki (New York ve Nasdaq OMX) şirketlerin, dünya borsalarından aldıkları pay da yüzde 39,6’ya geriledi. 2021 yılında ABD borsalarındaki şirketler, 52 trilyon dolarlık piyasa değeri ile dünya borsalarının toplam piyasa değerinin yüzde 41’ine sahipti. 6 trilyon dolar piyasa değeri ile Avrupa’nın en büyüğü olan ve Hollanda, Belçika, Fransa, Portekiz, Norveç, İtalya Borsalarını içeren Euronext Borsa ile Uzak Doğu blokunda yer alan Japonya, Çin, Hong Kong ve Şenzhen borsaları, piyasa değeri itibariyle ABD borsalarının ardından gelerek, dünya borsalarındaki toplam piyasa değerinin yüzde 26’sını oluşturdu” denildi.
New York Borsası 24 trilyon dolar piyasa değeri ile dünyanın en değerli borsası

Rapora göre, New York Borsası 24 trilyon doları aşan piyasa değeri ile 2022 yılında dünyanın en değerli borsası olma unvanını korudu. Nasdaq OMX 16.2 trilyon dolar ile ikinci sırada, Şanghay 6.7 trilyon dolar piyasa değeriyle üçüncü sırada yer aldı. Raporda, 2022 yılında piyasa değeri yüzde 18 düşerek 3.1 trilyon dolara gerileyen Londra Borsası Grubu’nun bir önceki yıla göre iki basamak gerileyerek 2022 yılında dünya borsaları sıralamasında dokuzuncu sıraya düştüğüne dikkat çekildi. Borsa İstanbul ise önceki yıla göre 8 sıra yükselerek 330 milyar dolar piyasa değeri ile 2022 yılında 30’uncu sırada yer aldı.

2022 yılı sonunda dünya borsalarının toplam piyasa değerinin ilgili ülkelerdeki GSYH’ya oranının yüzde 61 olduğunun belirtildiği raporda, Hong Kong borsasının piyasa değeri itibariyle milli gelirinin 12 katı büyüklüğüne sahip olduğuna dikkat çekildi. Dolar bazında hesaplandığında 2022 yılında Borsa İstanbul’un piyasa değerinin ise bir önceki yıla kıyasla 19 puan artarak Türkiye GSYH’sının yüzde 36’sına ulaştığı vurgulandı.

Dünyada borsalara kote şirket sayısı 57 bine yaklaştı

Raporda, 2022 sonu itibarıyla dünyada yatırım fonları ve holdingler hariç 87 borsaya kote olan yerli, yabancı şirket sayısının 56 bin 807 olduğu belirtildi. İncelenen borsalar arasında 6 bin 655 şirketle en fazla şirketin kote olduğu borsa Hindistan Bombay olurken, 3 bin 871 şirketle Japonya Borsası ikinci, 3 bin 688 şirketle Nasdaq OMX üçüncü sırada yer aldı. Raporda, kote olan şirket sayısı bakımından ilk 10’da yer alan borsaların dünyadaki borsaya kote olan şirketlerin yüzde 57’sine sahip olduğu belirtildi. Menkul kıymet yatırım ortaklıkları ve borsa yatırım fonları hariç, 462 şirketin kote olduğu Borsa İstanbul ise 87 borsa arasında bir önceki yıla göre iki sıra yükselerek 2022 yılı sonunda 28’inci sıraya çıktı.

2022 yılında 87 borsa arasında 865 şirket ile Nasdaq OMX en fazla yabancı şirketin kote olduğu borsa oldu. İlk 10 sıralamasında yer almayan Viyana Borsası’na kote olan şirketlerin yüzde 92’si, Lüksemburg’a kote olan şirketlerin ise yüzde 78’i yabancı şirketlerden oluşuyor.

Dünyada pay senedi işlem hacmi 203 trilyon dolara geriledi

Rapora göre Dünya Borsalar Federasyonu verileri üzerinden yaptığı derlemeler uyarınca, 2022 yılında dünyada pay senedi işlem hacmi bir önceki yıla kıyasla yüzde 6 azalarak 203 trilyon dolara geriledi. İşlem hacmi sıralamasında, 75.2 trilyon dolar işlem hacmi ile Nasdaq OMX ilk sırada yer alırken, 30.3 trilyon dolar hacimle New York Borsası ikinci, 19.1 trilyon dolar hacimle Şenzhen Borsası ise üçüncü sırada yer aldı. İşlem hacmi büyüklüğü itibariyle ilk 10 arasında yer alan borsalardan 2022 yılında işlem hacminin en fazla arttığı borsa ise yüzde 29 ile CBOE Avrupa Borsası oldu. Borsa İstanbul pay senedi işlem hacminde, dünya pay senedi işlem hacminin aksine önemli artış yaşandı. Borsa İstanbul pay senedi işlem hacmi, artan yerli yatırımcı ilgisiyle bir önceki yıla kıyasla dolar bazında yüzde 23 artarak 2022 sonunda 975 milyar liraya çıktı. Bu artışla dünya borsaları pay senedi işlem hacmi sıralamasında Borsa İstanbul, bir önceki yıla göre bir basamak yükselerek 2022 yılını 19’uncu sırada tamamladı.

Küresel yatırım fonları 60 trilyon dolara geriledi

TSPB’nin, ABD Yatırım Kuruluşları Enstitüsü’nün (Investment Company Institute) 46 ülkeyi kapsayan verilerinden derlediği “Türkiye Sermaye Piyasası 2022” raporuna göre, dünyadaki yatırım fonlarının toplam büyüklüğü borsa endekslerindeki düşüşe paralel olarak 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 15 azalarak 60 trilyon dolara geriledi. Raporda, ABD’nin 29 trilyon dolarlık yatırım fonu portföyü ile dünya sıralamasında ilk sırada yer aldığı ve dünyadaki yatırım fonu büyüklüğünün yüzde 48’ini oluşturduğu belirtildi. TSPB’nin “Türkiye Sermaye Piyasası 2022” raporunda yatırım fonlarına ilişkin şu ifadeler yer aldı: “Vergi ve operasyonel alanlarda sunduğu imkanlardan dolayı yatırım fonu ve yatırım ortaklığı gibi yatırım kuruluşlarının küresel merkezi konumunda olan Lüksemburg’un, 2022 yılında milli geliri 82 milyar dolar iken, yatırım fonu büyüklüğü bir önceki yıla kıyasla yüzde 18 küçülmesine rağmen 5.4 trilyon dolar oldu. Benzer şekilde sunduğu fırsatlar ile kolektif yatırım şirketlerinin alternatif merkezi haline gelmeyi hedefleyen İrlanda’nın yatırım fonları portföyü bir önceki yıla göre yüzde 15 gerilemesine rağmen 3.9 trilyon dolarlık portföy büyüklüğü ile dünyada üçüncü sırada yer aldı.”

Raporda, Türkiye’nin yatırım fonu portföyünün 2022 yılında dolar bazında yüzde 79 oranında arttığına dikkat çekildi. Türkiye 36 milyar dolar olan yatırım fonu büyüklüğü ile dünya sıralamasında dört basamak yükselerek 31’inci sıraya çıktı. Bu büyümeye rağmen Türkiye’de yatırım fonlarının milli gelire oranı ortalamanın çok altında kalıyor. İncelenen 46 ülkenin yatırım fonlarının milli gelire oranının ortalama yüzde 70 olduğunun belirtildiği raporda, Türkiye’de son yıllarda sağlanan büyümeye rağmen bu oranın sadece yüzde 4 olduğuna dikkat çekildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Dünyada kendi savaş gemisini geliştirip denize indiren 10 ülkeden biri Türkiye’dir" İstanbul Tersanesi Komutanlığı’nda düzenlenen "Deniz Platformlarının Hizmete Giriş, Bayrak Çekme ve İlk Sac Kesim" törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "şu an savunma ihracatında dünyanın 11. en büyük ülkesiyiz." dedi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Tersanesi Komutanlığı’nda düzenlenen "Deniz Platformlarının Hizmete Giriş, Bayrak Çekme ve İlk Sac Kesim Töreni"ne katıldı. Tören kapsamında; Pakistan MİLGEM Projesi 2’nci gemisi Khaibar’ın Pakistan Deniz Kuvvetleri’ne teslimi, Açık Deniz ve Karakol Gemisi Projesi kapsamında inşa edilen Akhisar’ın Romanya’ya teslimi, Koçhisar’a bayrak çekilmesi, Hızırreis Denizaltısı, Ç-159 Çıkarma Gemisi ve ULAQ İnsansız Deniz Aracı’nın hizmete girişi ve Açık Deniz Karakol Gemisi Projesi kapsamında inşa edilecek 7’nci geminin sac kesimi törenleri gerçekleştirildi."Türkiye Pakistan dostluğu Allah’ın izniyle kıyamete kadar devam edecek serpilecek güçlenecek"Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin savunma sanayisinde geldiği önemli noktalara dikkat çekerek, şunları aktardı:"Bugün çok özel bir program münasebetiyle İstanbul tersane komutanlığında sizlerle bir aradayız. Deniz Platformlarının Hizmete Giriş, Bayrak Çekme ve İlk Sac Kesim Töreni vesilesiyle sizlerle bir arada olmaktan memnuniyet duyuyorum. mavi vatanın dört bir yanında adanmışlıkla görev yapan tüm mensuplarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Türkiye için çalışan, mavi vatanın muhafazası ve müdafaası için gecesini gündüzüne katan herkesten Allah razı olsun. Bugün Türk tersaneciliği ve donanması açısından çok büyük bir gurur tablosuna şahitlik ediyoruz. İstanbul tersanesinin tüm mensuplarına şahsım ve milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum. Ülkemiz tersanelerine güvenmekte ne kadar haklı olduğumuzu bugün bir kez daha görüyoruz. En son teknoloji ile donatılmış bu gemilerin kardeş Pakistan donanmasını şimdiden hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Kökleri ortak tarihimizin derinliklerine uzanan ve asırlar boyunca sınanarak bugünlere gelen Türkiye Pakistan dostluğu Allah’ın izniyle kıyamete kadar devam edecek serpilecek güçlenecek.""ULAQ’ın bir özelliği Türk mühendislerinin geliştirdiği yüzde 90 yerlilik oranına sahip marin motorunu kullanmasıdır"Erdoğan, savunma sanayine kazandırılan ve son teknolojiyle donatılmış deniz araçlarının önemine dikkat çekerek, "Bugün burada denize uğradığımız ve bayrak çektiğimiz platformlar alın terimizin, aklın, emeğin, cesaretin ve adanmışlığın eseridir. Bunların en başında havadan bağımsız tahrik sistemi ve gelişmiş son teknoloji yetenekleri ile sessiz derinliklerinin milli bekçisi olacak TCG Hızır Reis denizaltımız var. Hizmete aldığımız bir başka platformumuz, Yeni Tip Çıkarma Gemimiz Ç-159’dur. Bu platform, hem askeri harekatlarda hem de barış dönemindeki insani yardım operasyonlarında fırtınalı sularda görev yapacaktır. ULAQ silahlı insansız deniz aracımız, bir diğer kıvanç kaynağımızdır. Dijital dönüşümün, yapay zekâ tabanlı otonom sistemlerin denizlerdeki sembolü olacak ULAQ, geleceğin harekât sahasının ölçülerindendir. ULAQ SİDA’nın bir başka özelliği ise Türk mühendislerinin geliştirdiği, yüzde 90 yerlilik oranına sahip marin motorunu kullanmasıdır" şeklinde konuştu."Denizde etkin olmadan karada caydırıcı olamazsınız"Savunma sanayinde başarının ancak bütüncül bir stratejiyle elde edileceğine vurgu yapan Erdoğan, "TCG Koçhisar karakol gemimiz, Mavi Vatan’daki hak ve hukukumuzu koruma irademizin nişanesidir. Barış zamanında milletimize hizmet edecek, kriz zamanlarında ise caydırıcı gücümüz olacaktır. Koçhisar’ı Mayıs ayı sonunda Donanmamıza katacağız. Son olarak, bugün ayrıca açık deniz karakol gemimiz Seferihisar’ın saç kesimini gerçekleştireceğiz. Türkiye olarak savunma sanayi alanında yürüttüğümüz her projede ürün geliştirmekle kalmıyor; teknoloji üretim kapasitesini de büyütmeyi hedefliyoruz. şurası bir gerçek ki savunmada başarı ancak bütüncül bir stratejiyle elde edilir. denizde etkin olmadan karada caydırıcı olamazsınız. Kapasitemizi günden güne artıyor, kendi teknolojimizi yine kendimiz üretiyoruz. ARGE’den tasarıma, yazılımdan seri üretime tüm süreçleri yerli ve milli kaynaklarımızla yönetiyoruz. şu an savunma ihracatında dünyanın 11. en büyük ülkesiyiz. Son 11 aylık dönemde savunma ve havacılık ihracatımız, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30 artarak 7 milyar 445 milyon dolara ulaştı" diyerek aktardı."Hem kendi ihtiyaçlarımızı hem de dost ve müttefiklerimizin ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz"Türkiye’nin mevcut teknolojilerini her gün daha da ileriye taşıdığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kendimize inandık, Türk savunma sanayine güvendik ve elbette burada durmayacağız. 2028 yılı için 11 milyar dolarlık ihracat rakamıyla savunma ve havacılık ihracatında ilk 10’a gitmektir. Bu hedefe doğru sağlam adımlarla ilerliyoruz. Dünyada kendi savaş gemisini geliştirip denize indiren 10 ülkeden biri Türkiye’dir. Sahadan aldığımız verileri titizlikle analiz ediyor ve mevcut teknolojilerimizi her gün daha da ileriye taşıyoruz. Başkanı olduğum Savunma Sanayi İcra Komitesi’nde aldığımız kararlar doğrultusunda, projelerimizin meyvelerini birer birer topluyoruz. Ana muhalefetin balıklar rahatsız oluyor diyerek eleştirdiği kızıl elmamız görüş ötesi bir hava füzesiyle vurarak etkisiz hale getirdik. TCG - Anadolu’nun abisi olacak uçak gemimizin inşa süreçlerini de başlattık. İnsansız hava araçlarından firkateyne kadar hem kendi ihtiyaçlarımızı hem de dost ve müttefiklerimizin ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz" dedi."Morallerimizi bozmaya, cesaretimizi kırmaya çalışanlara aldanmayın, prim vermeyin"Erdoğan, Türkiye’nin savunma sanayinde kat ettiği başarıların ve muhalefetin eleştirilerine rağmen yüzde 80 yerli sermayeye ulaşıldığının altını çizerek, şunları söyledi:"Buradaki başarıyı görmek için uzaklara gitmeye hiç gerek yok. Türkiye’nin savunma sanayinde son 23 senede kat ettiği başarıları görmek için 60’ları 70’leri eşelemeye de gerek yok. Bunun için kamuoyunda paylaşılan çalışmalarımıza bakmak yeterlidir. Türk savunma sanayinin gelişmesi ve güçlenmesi için ter döken tüm kardeşlerime ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. Morallerimizi bozmaya, cesaretimizi kırmaya çalışanlara aldanmayın, prim vermeyin. sosyal medyada ve gazete köşelerinde sağa sola karamsarlık aşılayan felaket tellallarına lütfen kulak asmayın. Biz bugüne kadar neler yaptıysak bunlara rağmen yaptık. Şu an yüzde 80 yerli sermayeye yine biz ulaştık. Bizi yolumuzdan çevirmeye çalışanlara inat hep beraber omuz omuza vererek çok daha kararlı bir şekilde hedeflerimize yürüyeceğiz.""Amacımız savaşa hazırlanmak değil; barışı korumaktır"Son olarak Türkiye’nin hiçbir ülkeyle kriz, kavga ve çatışma istemediğini dile getiren Erdoğan, "Bu vesileyle hem Türkiye’nin hem de Pakistan’ın savunma sanayi açısından çok stratejik adımlar attık. Yakın zamanda inşallah başka müjdelerimiz de olacak. havada, karada, denizde ve siber vatanda caydırıcı olacak tüm projelerimizi tek tek hayata geçireceğiz. Her fırsatta vurguladığım bir hususu yeniden hatırlatmak isterim; bizim kimsenin toprağında ve egemenliğinde gözümüz yok. Biz hiçbir ülkeyle kriz, kavga ve çatışma istemiyoruz. Türkiye olarak herkesin emin olabileceği ve güven duyabileceği, en zor en sıkıntılı günlerinde sırtını yaslayabileceği ülke biziz. Bunun dışında hak ve hukukunun da çiğnenmesine asla müsaade etmeyecek olan bir ülkeyiz. Amacımız savaşa hazırlanmak değil; barışı korumaktır. Dost ve kardeş Pakistan halkına selamlarımı gönderiyorum, emeği geçen tüm kurum ve tersanelerimize şükranlarımızı sunuyorum" ifadelerini kullandı.Konuşmalarının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Açık Deniz ve Karakol Gemileri 7. Gemisi Seferihisar’ın sac kesimini gerçekleştirdi. Ardından Erdoğan tarafından Pakistan Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Naveed Ashraf’a Pns Khaibar ile komutanlık sembolü verildi. Akabinde Pns Khaibar ve Koçhisar gemilerinin bayrakları; Hızırreis, Ç-159 ve Ulaq gemilerinin flandraları da Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından gemi komutanlarına verildi.Deniz Platformlarının Hizmete Giriş, Bayrak Çekme ve İlk Sac Kesim Töreni’ne Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, İstanbul Tersanesi Komutanı Tümamiral Recep Erdinç Yetkin, Pakistan Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Naveed Ashraf ve Pendik Belediye Başkanı Ahmet Cin katıldı.
Ankara Türk şiirinin genç temsilcilerinden iki yeni kitap Çağdaş Türk şiirinin genç kuşak temsilcileri arasında yer alan Gülşah Demirci ve Efnan Ezenel, yayımlanan yeni şiir kitaplarıyla okurlarının karşısına çıkıyor. Uzun yıllardır yakın arkadaş olan iki kadın şair Gülşah Demirci ve Efnan Ezenel, yayımladıkları iki kitapla birlikte okuyucuların karşısına çıkıyor. Demirci’nin "Sövgü Tanığı" ve Ezenel’in "Martı Çıkmazı" adlı şiir kitapları için pazar günü Ankara Arkadaş Kitapevi’nde düzenlenecek imza gününde okurlarıyla buluşacak. Şiiri yalnızca bireysel bir üretim alanı olarak değil, paylaşım ve dayanışma zemini olarak da gören Demirci ve Ezenel, edebiyat yolculuklarını dostluklarıyla birlikte sürdürüyor. Aynı dönemde yayımlanan kitaplarını aynı etkinlikte tanıtacak olmaları, uzun yıllardır sürdürdükleri dostluğun edebi bir karşılığı olarak değerlendiriliyor. Kadın şairlerin edebiyat dünyasındaki görünürlüğünün arttığı bir dönemde aynı sahnede yer alacak olan Demirci ve Ezenel, imza gününün yanı sıra şiir ve yazma süreçlerine dair bir söyleşi de gerçekleştirecek. Etkinlikte okurlar, şairlerle sohbet etme ve kitaplarını imzalatma imkanı bulacak. Gülşah Demirci’nin "Sövgü Tanığı" kitabı, dilin sınırlarını zorlayan, tanıklık ve iç ses temalarını öne çıkaran şiirlerden oluşurken; Efnan Ezenel’in "Martı Çıkmazı" ise kent, bellek ve insan halleri etrafında şekillenen şiirleriyle dikkat çekiyor. İki kitap, farklı şiir damarlarından beslenmelerine rağmen çağdaş şiirin güncel duyarlıklarına ortak bir yerden temas ediyor.
Balıkesir Balıkesir Büyükşehir’den logo açıklaması Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, İçişleri Bakanlığı tarafından logo değişikligi sonrası Başkan Ahmet Akın hakkında verilen "soruşturma izni" ile ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada meclis kararının valilikçe de onaylanarak, kesinleştiği ve yürürlüğe girdiği vurgulanırken, belediye kasasından bu çalışma için hiçbir ödeme yapılmadığı, herhangi bir kişiye haksız menfaat sağlanmadığı ve kamu zararı oluşmadığı savunuldu. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, "Bazı basın yayın organları ve sosyal medya mecralarında, belediyemize ve şahsıma İçişleri Bakanlığı tarafından ’soruşturma izni verilmesi’ kararına ilişkin yer alan haberlerde kamu zararı gibi gerçekle ilgisi olmayan ifadeler hakkında soruşturma izni verilmesi kararı, kamu görevlilerinin yargılanması için yetkili makamlar tarafından verilen idari bir karardır. Başka bir ifade ile, ortada ne savcılık tarafından düzenlenmiş bir iddianame ne de bir mahkeme kararı mevcuttur. Ayrıca, soruşturma izni verilmesi kararı kesin değildir, konunun Danıştay aşaması vardır. Hukuka ve gerçeğe aykırı olan söz konusu karara karşı Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımızın avukatları tarafından Danıştay nezdinde gerekli itiraz yapılacaktır. Balıkesir Büyükşehir Belediyemiz logosu dijital iletişimin gereklerine uygun olarak revize edilmiştir. Logonun yeni görünümü Belediye Meclisi’nde kabul edilmiştir" denildi. "Logo için belediye bütçesinden herhangi bir harcama yapılmamıştır" Açıklamanın devamında logo için hiçbir harcama yapılmadığı belirtilerek, "Söz konusu logo çalışması, bir grup akademisyen ve grafik tasarımcısının tamamen gönüllü katkılarıyla ortaya çıkmıştır. Bazı basın yayın organlarında yer alan ’yaklaşık 480 milyon liralık harcama’ iddiaları asılsızdır ve asla gerçeği yansıtmamaktadır. Logo değişikliği nedeniyle belediyemize herhangi bir kamu zararı oluşmamıştır. Ayrıca, eski logonun yer aldığı stok halindeki basılı ürünler, tabela ve diğer tüm materyaller kesinlikle değiştirilmemiş ve stoklar tükenene kadar kullanılmıştır. Bu sebeple de logo revizesi belediyemize hiçbir ilave maliyet getirmemektedir. Bugüne dek olduğu gibi bundan sonra da Belediyemizi şeffaf, hesap verebilir ve katılımcı bir anlayışla yönetmeye devam edeceğiz. Unutulmamalıdır ki çamur, her zaman atanın eline bulaşır. Kamuoyunu yanıltıcı iddialarla meşgul edenlere yönelik hukuki girişimleri ise derhal başlatacağız" ifadelerine yer verildi.
Adana Adana’dan acı haber: Kayıp yaşlı adam 14. günde ölü bulundu Adana’nın İmamoğlu ilçesinde 6 Aralık’tan beri haber alınamayan 72 yaşındaki Vahit Şentu’nanın cansız bedeni bulundu. Kızı Hatice Şentuna morg önünde, "Ben sana doyamadım baba" diyerek gözyaşı döktü. Olay, 6 Aralık’ta İmamoğlu ilçesi Saygeçit Mahallesi’nde meydana geldi. Sabah saatlerinde evinden ayrılarak ilçe merkezindeki bir çay ocağına giden Vahit Şentuna (72), dönüş yolunda yönünü kaybetti. O günden bu yana kendisinden haber alınamayan yaşlı adam için ailesi ve ekipler seferber oldu. AFAD, jandarma ve polis ekipleri ilçenin yanı sıra Adana genelinde de arama çalışmaları yaptı. Kayıp olduğu güne ait güvenlik kameraları ve görgü tanıklarının ifadelerine rağmen bir sonuç alınamadı. 14 gündür süren arama çalışmalarında acı haber bugün geldi. Alınan ilk bilgilere göre, yaşlı adamın cansız bedeni ilçeye bağlı kayıp olduğu Saygeçit Mahallesi’ne yakın Höyük mevkiinde bir tarlada bulundu. Tarla sahibi, yerde yüz üstü hareketsiz yatan şahsı görünce durumu 112 Acil Komuta Merkezi’ne bildirdi. Merkez bölgeye jandarma ve sağlık ekibi sevk etti. Bölgeye gelen ekipler şahsın kayıp olarak aranan Şentuna olduğunu ve hayatını kaybettiğini belirledi. Olay yerinde yapılan incelemelerin ardından Şentuna’nın cenazesi İmamoğlu Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Burada yapılan ön otopsi sonrasında kesin ölüm nedeninin belirlenmesi amacıyla adli tıpa gönderildi. Babasını günlerdir umutla arayan evlatlık olduğunu daha önce açıklayan kızı Hatice Şentuna ve yakınları ise acı haberin ardından morg önünde gözyaşı döktü. Hatice Şentuna’nın "Ben sana doyamadım baba" diyerek ağlaması herkesi üzdü. Olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü bildirildi.