GÜNDEM - 16 Temmuz 2017 Pazar 15:05

Bozyazılılar 15 Temmuz için yürüdü

A
A
A
Bozyazılılar 15 Temmuz için yürüdü

Mersin’in Bozyazı ilçesinde 15 Temmuz darbe girişiminin birinci yıl dönümünde ellerinde Türk bayraklarıyla yürüyen vatandaşlar, darbecilere lanet yağdırdı.

15 Temmuz Şehitlerini Anma Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Bozyazı Kaymakamlığı tarafından organize edilen yürüyüşe, bayrağını alan çoluk çocuk yüzlerce vatandaş katıldı. Mustafa Deniz Caddesi üzerinde toplanan kalabalık, ellerinde Türk bayrakları ve darbe girişiminde şehit olanların resimleri ile birlikte 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanına kadar yürüdü.
Yürüyüşe Bozyazı Kaymakamı Hayatı Taşdan, Belediye Başkanı Mehmet Ballı, İlçe Jandarma Komutan Vekili Kıdemli Başçavuş Güngör Ketboğa, İlçe Emniyet Müdürü Ertuğrul Ekici, AK Parti İlçe Başkanı Celalettin Muz, CHP İlçe Başkanı Nevzat Turgay, MHP İlçe Başkanı Turhan Tuna, muhtarlar, kurum müdürleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından, tüm şehitler için Kuran-ı Kerim tilaveti ve dua okundu.

Etkinlikte konuşan Bozyazı Kaymakamı Hayatı Taşdan, bu ülkenin tarihte pek çok hainliğe, saldırıya uğradığını, ancak geçen yıl 15 Temmuz’da yaşanan alçak hain girişiminin ülkeyi derinden sarstığını, bunun oluşturduğu travmanın hala devam ettiğini söyledi. Ne mutlu ki, aziz Türk milletinin bununun da üstesinden geldiğini vurgulayan Taşdan, "Allah'a çok şükür ki, 15 Temmuz gecesi milletimiz o hainlere gereken cevabı verdi. Hepinizin malumu o olaya hain bir girişimdi. Ülkemizi ele geçirmek, devletimizi ele geçirmek, seçilmiş Cumhurbaşkanını, seçilmiş hükümeti devirmek ve Türk milletini esaret altına almak, Türkiye Cumhuriyetini bir daha belki kendi ayakları üzerinde duramayacak şekle sokmaktı. Genel niyet buydu, dünyanın niyeti buydu. Ama bugün burada toplanan bu kahraman milletin ferasetiyle çok şükür ki, bunlar gereken cevapları o gün sabaha kadar, Cumhurbaşkanımızın o gece o telefon ekranından yaptığı çağrı ile aldılar” dedi.

Aziz Türk milletinin, Cumhurbaşkanının o tarihi çağrıyı aldıktan sonra tereddüt etmeden sokaklara, caddelere, meydanlara çıktığını hatırlatan Taştan, "Bugün hala dünyanın anlamaktan zorlandığı o direniş hareketini gösterdiler. Devletin olmadığı yerde hiç birimizin hürriyeti, hayat hakkı söz konusu değildir. Yanı başımızdaki ülkelerdeki hadiseleri görüyoruz. Birçok sorunlar var. Bunun temeli erk mücadelesidir. Devleti ele geçirme mücadelesidir. Dolaysıyla biz onlara kol kanat geriyoruz. Türkiye sadece Türkiye’den ibaret değildir. Dünyada ne kadar Türk varsa, Müslüman varsa hepsi bizimdir. Dolayısıyla biz bu niyetle yaşıyoruz. Suriye’den belki 5 milyon civarında kardeşimiz Türkiye'de misafirler. Biz onları ensar zihniyet ile kabul ediyoruz. Bugün yaşanan bazı olumsuzlukları toplumun geneline mal etmiyoruz. Her ne kadar dindaş olsak da biz Türk milleti olarak diğer ülkelere, uluslara benzemiyoruz. Hepimiz biliyoruz ki bizim, ülkemizden başka gidecek yerimiz yok. Olsa da gidecek niyetimiz yok. Dolayısıyla 15 Temmuz'da kimse bir yere kaçmaya niyetlenmedi. Hainler dışında. Herkes sokaklara indi, herkes vatanına, milletine, demokrasisine, ülkesine, geleceğine, çocuklarına sahip çıktı. Bundan sonrada dünya biliyor ki, evet Türkler ülkelerine, geleceklerine sahip çıkarlar" diye konuştu.
Bozyazı Belediye Başkanı Mehmet Ballı ise ülkemizde demokratik sürecin birkaç kez kesintiye uğradığını, hiç birisinin 15 Temmuz’daki kadar şerefsizce olmadığını söyledi. Burnu sümüklünün peşinden koşan, koca koca general ve profesörlerin onun kestiği tırnağı, burnunu sildiği peçeteyi sakladığını anımsatan Ballı, ”O zaman bizim millet olarak düşünmemiz gereken bir şeyler var. Okullarda vermemiz gereken bir şeyler var. Hiç kimse Kur’andan önde değildir, hiç kimse Peygamberimizden önde değildir. Din mantık dinidir. Elhamdülillah hepimiz Müslüman’ız. Ama bir adam çıkıyor, falan yerden peşinden insanlar koşuyor. İki kitabı okumadığımız için bu duruma düşüyoruz. Birincisi Kur’an okumuyoruz, özümsemiyoruz. Diğeri de Ulu Önder Atatürk’ün yazmış olduğu Nutuk kitabını okumuyoruz. Okumadığımız için aynı felaketleri zaman zaman yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.

Yapılan konuşmaların ardından, 15 Temmuz gecesi yaşananları anlatan film gösterisi yer aldı, daha sonra 15 Temmuz konulu şiir ve kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilerin eserleri seslendirilerek ödülleri verildi. 

Ali Tandoğan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Selçuklu mirası bin 100 yıllık tarihi kale turizme kazandırılıyor Tarihi eserlerin ihyası ve restorasyonu konusunda önemli çalışmalar yürüten Çorum Belediyesi, tarihi kalenin restorasyon çalışmalarına devam ediyor. Çalışma kapsamında kalenin bedenlerinin restorasyonu, aydınlatma çalışması ve kale etrafının drenaj hattı yapılacak. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın’ın Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yaptığı görüşmeler neticesinde hazırlanan protokol, geçtiğimiz temmuz ayında Çorum Valiliği ve Çorum Belediyesi arasında imzalanmıştı. Protokole göre restorasyon maliyetinin yarısı bakanlık, yarısı da Çorum Belediyesi tarafından karşılanacak. Şehrin en önemli tarihi yapıları arasında yer alan Çorum Kalesi’nin restorasyon ihalesini kazanan yüklenici firma çalışmalarına devam ediyor. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, şehrimizin kültürel varlıklarının korunması adına çok önemli bir adımı attıklarını belirterek, Selçuklu mirası olan 1100 yıllık Çorum Kalesi’nin şehrimizin en önemli tarihi eserlerinden birisi oldu olduğuna vurgu yaptı. Tarihi kalenin Çorum’un kimliği ve geleceği açısından son derece önemli bir yapı olduğunu ifade eden Başkan Aşgın, “Şu anda beden yüzeylerinde derz temizliği yapılıyor, özgün derz içeriği ve görseline ulaşmak için numuneler hazırlandı. Danışman hoca ile 1 numune üzerinde mutabık kalındı, derzi temizlenen yerlerde taşlarda eksiklik yok ise derz imalatı yapılacak. Eksiklik olan yerlerde taş onarımı yapılacak.” dedi. Başkan Aşgın, restorasyonunun yüzde 50’sinin Çorum Belediyesi, yüzde 50’sinin ise Kültür ve Turizm Bakanlığı hibesiyle karşılanacağını sözlerine ekledi.
Manisa Özgür Özel’e 9 yaşındaki adaşından sürpriz Manisa’nın Alaşehir ilçesinde vatandaşlarla bir araya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kalabalığın içinde ulaşan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı hayatının en mutlu gününü yaşadı. Doğum öncesi kan uyuşmazlığı tespit edilen ve Özgür Özel’in girişimleriyle kan değişimi sağlanan minik bebeği 9 yıl sonra karşısında adaşı olarak gören Özel, çocukla yakından ilgilendi. Manisa’nın Alaşehir ilçesi Şahyar Mahallesi’nde oturan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı, kalabalığa rağmen, Özgür Özel’e ulaşıp ’hoş geldin’ demeyi başardı. Özgür Özel’in milletvekili olduğu dönem olan 31 Aralık 2015 yılında doğan Özgür Sarı, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde dünyaya geldi. Kan uyuşmazlığı nedeniyle, doğar doğmaz kanının değişmesi gereken ve 31 Aralık Yılbaşı tatili nedeniyle doktorların tatilde olabileceğini düşünen anne Raziye ve baba Serkan Sarı’nın, Özgür Özel’e ulaşıp yardım istemesiyle sağlıklı bir şekilde dünyaya gelen ve Özgür adını verdikleri evlatları 9 yıl sonra kendisinin hayata bağlanmasına vesile olan adaşıyla buluşmanın mutluluğunu yaşadı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Alaşehir’e geleceğini duyan anne Raziye ve dede Osman Sarı, tüm kalabalığı delerek, Özgür Özel’e ulaşmayı başardı. Özgür Özel de adaşıyla yakından ilgilenerek sevdi. Anne Raziye Sarı, "Oğlum karnımdayken kan uyuşmazlığı tespit edildi. Çocuk doğar doğmaz kanının değişmesi gerekiyordu. Doğum 31 Aralı gününe denk geldi. 31 Aralık yılbaşı olduğu için doktor bulamayacağız diye korktuğumuz için eşim Serkan ve dedemiz Osman Sarı, Özgür Özel’e telefon ederek yardım istedi. Özgür Özel bize hemen hastaneye gitmemizi ve danışmanının yardımcı olacağını söylemiş. Bizde hemen yola çıktık. Doktorlar bizi kapıda karşıladı. Hemen hastaneye yatırdılar ve öğlen üzeri doğum oldu. Çocuğumun kanı değişti. Eğer kanı değişmeseydi, bu gün belki hayatta olmayacaktı. Biz telefonla konuştuktan sonra yolda giderken, çocuğumuzun adını ’eli bol, ikram’ anlamına gelen Kerem adını verecektik. Özgür Özel’in ilgisi ve yardımlarından dolayı, çocuğumun sağlıklı bir şekilde doğması üzerine adını Özgür koymaya karar verdik. Çocuğumuz sağlıklı doğdu, kanı değişti, hayata tutundu, bizde adını Özgür koyduk. Bu günde Özgür Özel’le buluşturduk." dedi. Özgür Sarı da adını aldığı CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kavuştuğu ve konuştuğu için çok mutlu olduğunu söyledi.