KÜLTÜR SANAT - 30 Haziran 2016 Perşembe 13:34

Bu ülkelerin kütüphaneleri para dağıtıyor!

A
A
A
Bu ülkelerin kütüphaneleri para dağıtıyor!

Türkiye’de kütüphanelerin geleceği tartışılırken Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde kütüphaneler hak sahiplerine para dağıtıyor.

1940'lardan beri uygulanan Ödünç Kitap Verme Sistemi (Public Lending Right - PLR) sayesinde kütüphaneler para dağıtırken, hak sahipleri düzenli telif geliri elde ediyor. Örneğin Finlandiya kütüphanelerindeki kitaplardan bir yılda 8 milyon Euro elde ediyor. Finlandiya 2018'de bu rakamı 14 milyon Euro’ya yükseltmeyi hedefliyor.  Belçika’nın meslek birliği REPROBEL 2015'te 30 milyon Euro copy right levy (telif bedeli) bedeli topluyor. Polonya, henüz yeni başlamış olsa bile bu sene kütüphanelerden 1,4 milyon Euro toplamayı başardı.

HALKA ÜCRETSİZ KİTAP
Kültürel hayata destek için İskandinav ülkelerinde devletin verdiği milyonlarca Euro sayesinde hak sahipleri yeni eser üretmek için teşvik edilirken kitaplar da halka kütüphaneler aracılığıyla ücretsiz veriliyor. Türkiye hala korsanla savaşırken korsan kitapçıların bu ülkelerde yaşama şansı bile olmuyor.

Kitabı seven ülkelerdeki PLR sistemine yaklaşık 30 bin kütüphanesi bulunan Türkiye de dahil olmaya çalışıyor, çalışmalar devam ediyor.

1940’LARDA BAŞLADI
Türkiye’nin korsan kitapla mücadele örgütü Türkiye Basım Yayın Meslek Birliği (TBYM) Genel Sekreteri Avukat Melahat Boran, hayata geçtiğinde Türkiye’de korsanı bitirecek lisanslama sistemin işleyişi hakkında şu bilgileri verdi:

“Kısaca PLR - Public Lending Right olarak isimlendirilen Kamuya Ödünç Verme Hakkı eserlerin kütüphanelerde ücretsiz bir biçimde halkın istifadesine sunulmasına karşılık hak sahiplerinin adil bir bedel alması hakkıdır.

PLR 1940'lardan beri uygulanmaktadır. PLR'yi bir sistem olarak 1946 yılında ilk kez uygulamaya sokan ülke Danimarka. Danimarka'yı 1947 yılında Norveç ve 1954 yılında da İsveç takip etmiş ve bu sistemi uygulamaya başlamışlar. İngiltere'de bu sistem 1979 yılında çıkarılan PLR Yasası'yla uygulamaya konuldu.

53 ÜLKEDE UYGULANIYOR
AB başta olmak üzere toplam 53 ülke telif yasası ya da diğer yasalarında ödünç verme hakkını tanıyor.

PLR sistemi olan ülkelerin 29'u Avrupa'da. Bunlar: Avusturya, Belçika, Hırvatistan, Kıbrıs, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Faroe Adaları, Finlandiya, Fransa, Almanya, Grönland, Macaristan, İzlanda, İrlanda, İtalya, Lihtenştayn, Letonya, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Norveç, Polonya, Slovenya, İspanya, İsveç ve İngiltere.

Bu sistemin uygulandığı diğer ülkelerse Kanada, İsrail, Yeni Zelanda ve Avustralya.
ABD, Güney Amerika, Afrika ya da Asya'da PLR sistemi henüz uygulanmıyor. Ancak Çin ve Singapur bu sistem için çalışmalar yapıyor.

HAK SAHİPLERİNE YAPILAN ÖDEMELER NASIL HESAPLANIYOR?
Genel olarak kullanılan iki ücret hesaplama yöntemi var. Hak sahiplerinin eserlerinin hangi sıklıkla kütüphanelerce ödünç verildiğine göre veya kütüphanelerde hak sahiplerine ait kitapların kaç kopyasının bulunduğuna göre hesaplanıyor.

İngiltere, İrlanda, İsveç, Almanya, Hollanda, İzlanda, Estonya ve Slovenya'da uygulanan PLR sistemlerinde, hak sahiplerine kitapları kaç kere kütüphanelerce kişilere ödünç verilmişse ona göre ödeme yapılıyor. Örneğin, İngiltere'de PLR ofisi tarafından ülke genelindeki halk kütüphanelerinin bilgisayar sistemlerinden ödünç kitap alımlarına ait veriler toplanıyor. Bu veriler kitapların ülke genelindeki kütüphanelerden kaç kere ödünç alındığını hesaplamak için kullanılıyor ve her ödünç alınan kitap için ödenmesi gereken yıllık bir ücret belirleniyor. Bu rakam 2014 yılı için 6.20 pens'ti.

Alternatif olarak hak sahiplerine kütüphanelerde kitaplarının kaç kopyası bulunduğuna göre de ödemeler yapılıyor. Örneğin Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda ve Danimarka gibi ülkelerde bu yöntem kullanılıyor.

Hak sahiplerine yapılan PLR ödemelerinin kitap satışlarına göre belirlendiği ülkeler de var. Mesela Fransa'da bu yöntem kullanılıyor.

Norveç'teyse Kültür Bakanlığı meslek örgütlerinden temsilcilerle görüşerek genel bir fon miktarı belirlemeye yönelik müzakereler yapıyor; belirlenen genel fon miktarı daha sonra örgütler arasında belirli kriterlere göre paylaştırılıyor, örgütler de üyeleri olan hak sahiplerine gerekli ödemeleri yapıyor.

Her PLR sisteminin ödeme yapılacak hak sahiplerinin nasıl belirleneceğine dair kendi kuralları var. AB ülkeleri hak sahiplerinin milliyetleri üzerinden ayrımcılık yapamazken, İskandinav ülkeleri PLR sistemi dahilinde hak sahiplerine yapılacak ödemeleri sadece kendi dillerinde kitap yazanlarla sınırlı tutuyor; telife dayalı sistemlerdeyse Almanya, Hollanda ve Avusturya'daki PLR sistemleri "ulusal muamele" prensibini esas alıyor ve bu üç ülke de İngiltere ve diğer ülkelerdeki hak sahiplerine de ödeme yapıyor. İngiltere'deki PLR sisteminden Avrupa Ekonomik Alanı'nda (AB ülkelerine ek olarak Norveç, İzlanda ve Lihtenştayn) ikamet eden tüm hak sahipleri faydalanabiliyor.”

Av. Melahat Boran
Türkiye Basım Yayın Meslek Birliği Genel Sekreteri
TÜRKİYE TELİF İHRAÇ EDEN ÜLKE OLMALI

“Dünyaca bilinen ve tanınan yazarlarımızın artması, yabancı dillere çevrilerek farklı dillerde okunan eser sayılarımızın çoğalması, yayınevlerimizin dünyadan telif alan değil ayı zamanda telif satan konuma gelmesi, çeviri kitaptan ziyade kendi dili, milli ve manevi değerleri, kültür zenginlikleri ile edebiyatımızın hayat bulması için kütüphanelerde ödünç vermeden dolayı hak sahiplerine adil bir bedel ödenmesi elzem. Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü’nün üzerinde çalışmaları devam eden Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda gerekli değişikliklerin yapılacağına dair ümit varız. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yazar, çizer, çevirmen, yayımcı ve sanatçılar gibi hak sahiplerini koruması bizim için çok mühim ve kıymetli. Emeği koruyan ve üretimi destekleyen devlet politikaları can suyu kadar vazgeçilmez. Çünkü ilim ve edebiyat eseri olmadan ne müzik ne sinema ne de tiyatro yapılabilir...”

29 BİN 629 KÜTÜPHANEMİZ, 60.9 MİLYON KİTABIMIZ VAR
TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) verilerine göre ülkemizde 2014 yılı itibariyle toplam 29 bin 629 kütüphane mevcut. Türkiye genelinde 2014 yılında 1 milli kütüphane, bin 121 halk kütüphanesi, 559 üniversite kütüphanesi ve 27 bin 948 örgün ve yaygın eğitim kurumu kütüphanesi olmak üzere toplam 29 bin 629 kütüphanemiz var. Milli kütüphane kayıtlı üye sayısı 28 bin 356, halk kütüphaneleri kayıtlı üye sayısı 1 milyon 209 bin 766 ve üniversite kütüphanesi kayıtlı üye sayısı 3 milyon 870 bin 112. TBYM verilerine göre, kütüphanelerdeki toplam kitap sayısı ise 60.9 milyon adet.

KÜTÜPHANELERDEN İKİNCİL GELİR ELDE ETMEYE HANGİ ÜLKE, NE ZAMAN BAŞLADI?
Danimarka 1947, Norveç 1947, İsveç 1954, Finlandiya 1963, İzlanda 1968, Hollanda 1971, Almanya 1972, Yeni Zelanda 1973, Avustralya 1974, Avusturya 1977, İngiltere 1979, Kanada 1986, İsrail 1986, Faroe Adaları 1988, Grönland 1993, Slovenya 1995, Polonya 1998, Malta 2000, Kıbrıs 2001, Litvanya 2002, Hırvatistan 2003, Estonya 2004, Letonya 2004, Çek Cumhuriyeti 2006, Slovakya 2006, Belçika 2006, Fransa 2006, İtalya 2006, Lihtenştayn 2006, Lüksemburg 2007, İspanya 2007, İrlanda 2007, Macaristan 2008.

24 ÜLKE SIRADA BEKLİYOR
Türkiye’nin de içinde olduğu kütüphanelerden ikincil gelir elde etme çalışmalarına devam eden ülkeler:
Andorra, Ermenistan, Butan, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Burkino Faso, Etopya, Yunanistan, Hong Kong, Kazakistan, Kenya, Kosovo, Makedonya, Mauritius, Moldova, Mozambik, Portekiz, Romanya, Samoa, Sırbistan, St Lucia, İsviçre, Türkiye, Ukrayna.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Akbank, tüm güvenlik işlemlerini "Güvenlik Merkezi" menüsü altında birleştirdi Akbank, tüm güvenlik işlemlerini "Güvenlik Merkezi" menüsü altında birleştirdiğini duyurdu. Akbank, kullanıcılarının tüm güvenlik işlemlerini Güvenlik Merkezi menüsü altında birleştirdiğini açıkladı. Hesap ve cihaz ayarlarının yönetimi, "Beni Arayan Akbank mı?" doğrulaması, acil durum bildirimleri ve güvenlik ipuçları gibi 42 farklı güvenlik adımı tek bir menüden yönetilebiliyor. Akbank Mobil Güvenlik Merkezi’nin bankanın müşteri odaklı inovasyon yaklaşımının bir parçası olduğunu vurgulayan Akbank Dijital Çözümler ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı Şebnem Dağ Güven, "Dijital kanallarımızda her temas noktasını hem kullanıcı dostu hem de güvenlik temelli bir mimariyle tasarlıyoruz. Değişen kullanıcı alışkanlıkları ve olası riskler doğrultusunda, mevcut 31 güvenlik fonksiyonunu 11 yeni özellikle tamamlayarak daha bütüncül, daha akıllı bir güvenlik yapısı kurguladık. Tüm bu adımları ’Güvenlik Merkezi’ çatısı altında birleştirerek müşterilerimizin tüm işlemleri tek ekrandan kolayca yönetmesini sağladık. Bu yaklaşım, geleceğin dijital bankacılığı için de güçlü bir zemin hazırlıyor" dedi. Yeni nesil güvenlik Akbank Mobil Güvenlik Merkezi’ndeki "İletişim" alanı, güvenlikle ilgili önemli uyarıları tek ekranda görünür hale getiriyor. Cihaz ayarları, güvenlik uyarıları ve son başarısız giriş bildirimleri gibi kritik bilgiler anlık olarak kullanıcıya sunuluyor. "Güvenlik ipuçları" alanı; "Bildirimlerini aç", "Beni Arayan Akbank mı?" gibi konularda bilgilendirici içerikler sunarak kullanıcıların güvenlik farkındalığını artırıyor. "Girişlerim" alanında kullanıcılar, son başarılı ve başarısız giriş tarihlerini görüntüleyebiliyor. "Cihazlarım" alanında ise daha önce giriş yapılan cihazlar listeleniyor; kullanıcılar kullanılmayan cihazları kaldırabiliyor ve cihaz bilgilerini inceleyebiliyor. "Acil durum bildireceğim" butonu ile kart dondurma ve yeni kart talebi işlemleri yapılabiliyor. İzinsiz harcamalara ilişkin harcama itirazı ise Akbank Asistan üzerinden gerçekleştirilebiliyor. Diğer tüm güvenlik süreçleri için Müşteri İletişim Merkezi’ne hızlı bağlanma imkânı da sunuyor. "Beni Arayan Akbank mı?" butonu ile ise aramanın Akbank tarafından yapılıp yapılmadığı kullanıcılar tarafından anlık olarak teyit edilebiliyor.
İstanbul Migros, üst üste üçüncü kez Global İklim ve Su Liderleri arasında yer aldığını duyurdu Migros, dünyanın önde gelen çevre raporlama platformlarından CDP’nin (Karbon Saydamlık Projesi) İklim Değişikliği ve Su Güvenliği programlarında "A" ile derecelendirildi. Migros hem iklim hem de su kategorilerinde üst üste üçüncü kez "Global A Liderleri" arasında yer aldığını duyurdu. Şirket toplamda 7 kez İklim Liderleri, 5 kez Su Liderleri listesine girdi. Migros, iklim değişikliği ve su güvenliği alanında önemli bir global başarıya imza attığını duyurdu. Şirket, dünyanın önde gelen çevresel raporlama platformlarından olan Karbon Saydamlık Projesi (CDP) kapsamında gerçekleştirilen İklim Değişikliği ve Su Güvenliği programının her ikisinden üst üste üçüncü kez en üst seviyeyi temsil eden "A" alarak ‘Global A Liderleri’ listesine girdiğini duyurdu. Şirket, CDP İklim Değişikliği ve Su Güvenliği programında 7. kez İklim Liderleri, 5. kez Su Liderleri arasında yer aldı. Karbon ayak izini 1,5 derece senaryosu ile uyumlu şekilde, bilime dayalı hedefler kapsamında 2030 yılına kadar yüzde 42 azaltmayı taahhüt eden Migros, her yıl büyümesine rağmen son 4 senede yüzde 16,4 karbon azaltımı sağladı. 2050 yılı hedefi olan karbon net sıfır doğrultusunda, yenilenebilir enerji yatırımları ve iş birliklerine ağırlık vererek 2026 sonuna kadar toplam enerji tüketiminin üçte birini, kendi güneş enerjisi santrallerinden karşılamayı planlıyor. Şirket, İyi Gelecek Planı çerçevesinde tedarikçilerini de sürdürülebilirlik planına dahil ederek etkiyi tüm ekosistemine yayıyor. Bilgi ve deneyimini ‘Sürdürülebilir İş Ortakları Ağı’ ile tedarikçilerine açan şirket, dolaylı etki ile de olsa satıştaki ürünlerin karbon ayak izini tedarikçileriyle birlikte azaltmayı hedefliyor. Yapılan açıklamaya göre; şirket, karbon salımını yüzde 90 azaltan ve patenti Migros’a ait sulu soğutma sistemini yaygınlaştırma çalışmalarının yanı sıra düşük karbon salımı etkili soğutucu gaz denemelerini de sürdürüyor. Tüm operasyonlarında su kullanımını 2030’a kadar yüzde 10 azaltmayı hedefleyen şirket, ayrıca tarımda teknoloji desteği ile verimli sulama teknikleri kullanılmasına yönelik, çiftçilerde farkındalık çalışmaları yürütüyor.
Konya Başkan Pekyatırmacı, Türklerin Mirası Projesinin ilk 4 cildini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a takdim etti Konya’nın merkez Selçuklu İlçe Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, AK Parti Türk Dünyası Vizyon Belgesi Tanıtım Programı sonrasında, "Türklerin Mirası" Projesi’nin tamamlanan ilk 4 cildini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a takdim etti. Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü kapsamında gerçekleştirilen AK Parti Türk Dünyası Vizyon Belgesi Tanıtım Programı’na katıldı. Başkan Ahmet Pekyatırmacı, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen program sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Cumhurbaşkanlığı himayesinde yürütülen "Türklerin Mirası" Projesinin tamamlanan ilk 4 cildini takdim etti. Türklerin Mirası Projesi, 17 ciltlik kitap ve 18 bölümlük belgeselden oluşuyor. İlk 4 cildi tamamlanan projenin külliyatında kalan çalışmaların da tamamlanmasının ardından yaklaşık 100 ilim insanının makalesi yer alacak ve 36 ayrı ülkeden eserlerin görselleri kullanılmış olacak. Proje kapsamında; Tarih Öncesi Türk Kültürü, etkileşim sağlanan ülkeler, mimari eserler esas alınmakla birlikte sosyal hayat, kültür, tarih ve medeniyete katkı konuları ele alınacak. Başkan Pekyatırmacı: "Cumhurbaşkanımıza desteklerinden dolayı şükranlarımı arz ediyorum" Selçuklu Belediyesi olarak kültür ve yayın hayatına bugüne kadar birçok prestijli eser kazandırdıklarını ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, "Şanlı tarihimizi geleceğe taşımak, neslimizin aydınlık yarınlarını medeniyetimizin kodlarıyla inşa etmek adına belediyemiz tarafından önemli projeler gerçekleştiriyoruz. Cumhurbaşkanlığı tarafından himaye edilen ‘Türklerin Mirası’ projesi ile bu çalışmalarımızı taçlandırmak, tarihe şerh düşmek için faaliyetler yürütüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ‘Türkler’ konulu en büyük kültür projesi niteliği taşıyacak olan Türklerin Mirası Projemizin tamamlanan ilk 4 cildini Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a takdim ettik. Selçuklu Medeniyetine yönelik olarak yürüttüğümüz projeleri himaye eden, bizi yüreklendiren, ülkemize ve medeniyetimize yakışan işlerde her türlü desteği sağlayan Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum" dedi.