"Obezite, ihtiyacımız olandan fazla enerjinin, gıdalarla alındıktan sonra yağ dokusuna dönüştürülerek vücutta birikmesiyle oluşuyor. Ancak yağ dokusu sadece enerji deposu değil, aynı zamanda hormon salgılayan, metabolizmada oldukça etkin bir organ. Obezite basit bir kilo fazlalığı değil, hayatı derinden etkileyen kronik bir sağlık sorundur" diyen Medicana International İstanbul Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. H. İbrahim Küçük, çocuklarda obezite sorunları hakkında bilgiler paylaştı.
Dünya Sağlık Örgütü'nün sağlığı; bedenen ruhen ve psikolojik yönden tam bir iyilik hali olarak tanımladığını hatırlatan Yrd. Doç. Dr. H. İbrahim Küçük, ''Buradan hareketle obezitenin; başta fiziksel görüntüyü etkileyerek, kişinin aile ve sosyal hayatında açtığı olumsuz etkileri, neden olduğu tansiyon kalp ve damar hastalıkları ve uzun dönem sağlık sorunları yüzünden psikolojik etkileri de düşünülünce, basit bir kilo fazlalığından çok, hayatı derinden etkileyen bir kronik sağlık sorunu olduğu söylenebilir'' dedi.
''Çocukluk çağında görülen obezite ileriki yaşlarda da görülmektedir''
"Anne karnından itibaren oluşabildiği bilinen obezite gerçekte kronik bir hastalıktır" diyen Yrd. Doç. Dr. Küçük, ''Yağ depolayan hücreler belli bir yaşa dek sayıca çoğalırken, sonraki yıllarda sayısı artmaz. Ancak hacim itibariyle büyümeye başlar. Öyleyse sayıca arttığı dönemde önlem alınırsa bireyin ileriki hayatında kontrol edilemez kilolar almasının önüne geçilebilir. Çocukluk çağı obezitelerinin hemen hemen yüzde 90'ı erişkin hayata taşınmaktadır'' şeklinde konuştu.
''Obezite çocukluk çağından itibaren tedavi edilmelidir''
Obezitenin çocukluk çağından itibaren tedavi edilmesi gerektiğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Küçük, ''Kötü beslenme, aktivite yetersizliği (hareketsizlik), oyun kültürünün değişmesi, anne sütünün çalışma hayatı ve doğum şeklinin değişmesi gibi nedenlerle beslenmede daha az kullanılması, formül mama tercih ediliyor olması gibi sebepler ile çocukluk çağında obezite görülme sıklığı artmış ve çağımızın en önemli halk sağlığı sorunu haline gelmesine neden olmuştur.Çocuklarımızın daha aktif geleneksel oyunlara park ve bahçelere yönlendirilmesi, fabrika ürünü hazır gıdalardan çok ev yapımı ve organik şekerlerle lifli besinlerle beslenmesi, toplu ulaşım araçları servis asansör yerine mahallemizde yürüyerek gidebilecekleri okullarda öğrenim görmeleri, her gün düzenli terleyebilecekleri sporlar yaparak obeziteden kurtulmaları mümkündür. Onların bu yönde hayat tarzını benimsemeleri için özendirilmesi en önemli sağlık politikası olmalıdır. Önlenemeyen obezitenin tedavisi için harcanacak enerji ve para hiç de azımsanmayacak düzeylerdedir. Ancak daha önemlisi çocuklarımızın sosyal olarak toplumda kendilerine yer bulmaları arkadaş çevresi edinmeleri, sağlıklı bir bedene sahip olmaları her şeyden daha önemlidir'' diye konuştu.
