POLİTİKA - 11 Nisan 2018 Çarşamba 11:56

Çavuşoğlu: Esad rejimi, Suriye'nin başından ayrılmalı

A
A
A
Çavuşoğlu: Esad rejimi, Suriye'nin başından ayrılmalı

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Esad rejiminin Suriye'nin başından ayrılması gerekiyor. Esad rejimi ilk defa kimyasal silah kullanmıyor, havadan yaptığı bombalamalarla, varil bombalarıyla 1 milyona yakın insanı öldürdü. Artık bu kişinin ülkenin başından ayrılması ve siyasi sürece geçilmesi lazım" dedi.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfının (SETA) düzenlediği “Avrupa İslamofobi Raporu 2017” başlıklı panele katılan Bakan Çavuşoğlu, program sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İslam İşbirliği Teşkilatı (İTT) aracılığı ile İslamofobi karşısında tüm sorunları kapsayacak bir yapı geliştirilmesi noktasındaki değerlendirmesi sorulan Çavuşoğlu, bu noktada Avrupa Müslümanları Temas Grubu'nun oluşturulmasının temel amacının bu konuda mücadele edilmesi olduğunu ifade etti. Çavuşoğlu, İİT'nin bu konularda (Arakan dahil) biraz daha hassas olması gerektiği mesajını verdi. Çavuşoğlu, İİT Dışişleri Bakanlar Toplantısının 5 Mayıs'ta Bangladeş'te yapılacağını anımsattı.

"Artık bu kişinin ülkenin başından ayrılması gerekiyor"

ABD'nin olası Suriye müdahalesine ilişkin soruları yanıtlayan Çavuşoğlu, dün Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde yapılan oylamaların bir kriter olacağını ifade ederek, "Rusya tarafından veto edilmezse araştırma grubu kurulur ve sonuç beklenir, eğer veto edilmezse bir müdahale olabilir havası vardı. Bekleyip göreceğiz. Ayrıca Esad rejiminin Suriye'nin başından ayrılması gerekiyor. Esad rejimi ilk defa kimyasal silah kullanmıyor, havadan yaptığı bombalamalarla, varil bombalarıyla 1 milyona yakın insanı öldürdü. Artık bu kişinin ülkenin başından ayrılması gerekiyor ve siyasi sürece geçilmesi lazım. Devam eden ateşkes, çatışmasızlık bölgelerinin oluşturulması, güven arttırıcı adımlar, Astana ve Soçi süreçleri, işlemeyen bir Cenevre var. Artık tüm bunların çok etkin bir şekilde işletilmesi ve ülkenin çok kısa süre içerisinde de seçime hazırlanması lazım. Şeffaf bir seçimin BM çatısı altında gerçekleştirilmesi önemlidir. Artık biz Suriye'de kan ve gözyaşı görmek istemiyoruz" şeklinde konuştu.

"Lavrov endişe duymasın"

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un "Erdoğan, Türkiye'nin Afrin'i işgal etmek istediğini hiçbir zaman söylemedi. Nitekim biz de Afrin'deki durumu normalleştirmede en kolay yöntemin, Türkler buradaki hedeflerine ulaştıklarını söylediklerinde, bu bölgenin kontrolünün Suriye hükümetine geri verilmesi olacağına inanıyoruz" şeklindeki açıklamasını da değerlendiren Çavuşoğlu, "Lavrov'un sözleri muhtemelen bir soruya cevaptır. Ama bunun neden söylendiğine bakmak lazım. Biz Afrin operasyonunu gerçekleştirirken, Rusya ile koordinasyon içerisinde olduk. Rus gözlemcilerin Afrin'den ayrılmasını istedik ve ayrıldılar. Hava sahasını kullandık, Rusya ile koordine içerisinde olduk. Operasyonun ikinci aşaması, insanların geri dönmesini sağlamak ve bu bölgeye istikrar getirmek. Bizim Suriye'nin toprağında gözümüz yok. Suriye istikrara kavuştuğu zaman sınır bütünlüğü konusunda bir endişesi olmaması gerekiyor. Buranın rejime teslim edilmesi olmaz. Rejim bir gün YPG ile çatışıyor, bir gün iyi geçiniyor. Suriye'de arazide o kadar ilginç şeyler var ki. Bugün birbiriyle çatışan gruplar, yarın birbirlerine silah bile satıyorlar. Böylesine karmaşık bir durumda, oraya ver buraya ver olmaz. Orası Suriye'nin toprağıdır ama benim de güvenlik endişelerim var" dedi. Suriye konusunda Fransa'dan bir görüşme talebi geldiğini dile getiren Çavuşoğlu, bugün bir görüşme ayarlanabileceğini aktardı.  

Yağmur Yıldız
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.