ASAYİŞ - 25 Ekim 2017 Çarşamba 13:07

Cenazesini almaya annesi geldi

A
A
A
Cenazesini almaya annesi geldi

Aydın’ın Didim ilçesinde, 2 hafta önce makilik bir alanda boğulduktan sonra yakılarak feci şekilde öldürülen Eylem Gülçin Kanık'ın İzmir Adli Tıp Kurumunda bulunan cenazesini annesi aldı.

Didim ilçesinde, yasa dışı yollarla Yunansitan'a kaçmak isterken anlaştığı göçmen kaçakçıları tarafından boğulduktan sonra yakılarak öldürülen 37 yaşındaki Eylem Gülçin Kanık'ın İzmir Adli Tıp Kurumunda duran cenazesini 18 gün sonra annesi Esin Kanık almaya geldi. Ayakta güçlükle duran anne Esin Kanık'a yanında gelen arkadaşları yardımcı olurken, anne Kanık'ın üzüntülü olduğu görüldü. Eylem Gülçin Kanık'ın cenazesi annesi Esin Kanık'a teslim edilirken, genç kadının cenazesinin Bursa'da defnedileceği öğrenildi. Anne Esin Kanık konu ile ilgili konuşmazken, görüntülenmemek için arkadaşları tarafından önü kapatıldı.

Olayın geçmişi

Edinilen bilgiye göre, Didim Çamlık Mahallesi’nde araçla seyir halinde olan iki kişi 7 Ekim günü tuvalet ihtiyacını gidermek için çıktıkları makilik alanda yanmış vaziyette bir ceset görmüştü. Durumun polise ihbar edilmesinin ardından ceset olay yeri incelemeleri için İzmir Adli Tıp Kurumuna gönderilmişti. Vücut yapısı incelenerek ilk etapta sadece bir kadına ait olduğu belirlenen cesetle ilgili çalışma başlatan ekipler, ülke genelindeki ve Aydın’daki kayıp başvurularını inceledi. Kayıp başvuruları arasındaki kadınları inceleyen ekipler, yanmış haldeki cesedin piercinginden yola çıkarak göbeğinde piercing olan kayıplar üzerinde de araştırma yaptı. Kayıplar arasında göbeğinde piercing olan kadın sayısının da birden fazla olması üzerine polis kayıp başvurusu yapılanlar arasında yer alan 37 yaşındaki Eylem Gülçin Kanık'a ulaştı. Kadının cep telefonu kayıtlarından ve olayın yaşandığı tarihten 2 hafta öncesi ile 1 hafta sonrasına ait ilçedeki tüm güvenlik kamerası kayıtlarını inceleyen polis, talihsiz kadının 5 kişilik grup tarafından yakılarak öldürüldüğünü belirledi. Görüntülerden ve telefon kayıtlarından yola çıkan ekipler kimlikleri belirlenen 5 zanlıdan E.D. ve S.C. isimli iki zanlıyı yakaladı. Adliyeye sevk edilen iki zanlı da tutuklandı. Çalışmalarına devam eden polis zanlılardan ismi açıklanmayan 2 kişiyi daha yakalarken, diğer zanlının da yakalanması için çalışmaların devam ettiği belirtildi. Zanlıların Eylem Gülçin Kanık’ı para karşılığı gayri resmi yollardan Yunanistan’a geçirmek için anlaştıkları ve kadının parasını aldıktan sonra yakarak öldürdükleri öğrenildi. Olaydan hemen sonra başlatılan operasyonda Eylem Gülçin Kanık’ın cep telefonu kayıtları ve MOBESE görüntülerinden yola çıkan polis, ilk olarak E.D. ve S.C. isimli iki kişiyi gözaltına almış ve her iki şahıs da tutuklanmıştı. Operasyonun ikinci evresinde polis baba M.K ve oğulları G.K. ve Y.K.'yı da yakalayarak gözaltına aldı. Adliyeye sevk edilen baba ve oğulları da tutuklanmıştı. 

Atakan Şen - Halil İbrahim Karabıyık
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun İlkadım’da Hanımeli Konağı kapılarını açıyor Samsun’un İlkadım Belediyesi tarafından kadınların sosyal, kültürel ve ekonomik yönden güçlenmesi amacıyla hayata geçirilen Hanımeli Konağı, 26 Aralık Cuma günü düzenlenecek törenle hizmete açılacak. Kadıköy Mahallesi Orhan Gencebay Caddesi’nde yer alan ve İlkadım Belediyesi’nin sosyal belediyecilik anlamında önemli projelerinden biri olan Hanımeli Konağı, kadınların gözde mekânı olacak. İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, açılışa tüm vatandaşları davet etti. "Tüm halkımız davetli" Hanımeli Konağı’nın kadınlara sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda önemli kazanımlar sağlayacağını söyleyen Başkan İhsan Kurnaz, "Göreve gelmeden önce ilçemizin kadınlarına yönelik önemli bir projeyi hayata geçirme sözü vermiştik. Bu noktada ilgili müdürlüğümüzle detaylı çalışmalar yaptık. Bu kıymetli proje için daha önce İlkadım Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın bulunduğu tarihi binayı satın aldık. İçerisinde, on-line psikolojik danışmanlık, evli çiftlere yönelik yüz yüze evlilik ve aile danışmanlığı, kadınlara özel yüz yüze beslenme ve diyet danışmanlığı, kişisel gelişim kursları ve söyleşi, sohbet ve bilgilendirme toplantılarının yer alacağı Hanımeli Konağı, ilçemizde kadınlarımızın sosyal, kültürel ve ekonomik yönden güçlenmesine katkı sunacak önemli bir merkez olarak hizmete açılıyor. İlçemiz kadınların simgesi olacak ‘Hanımeli Konağı’nın açılış törenine tüm halkımızı davet ediyorum" diye konuştu.
Kütahya Ege Ekspresi’nin çarptığı yaya hayatını kaybetti İzmir-Eskişehir seferini yapan Ege Ekspresi yolcu treni, Kütahya’nın Tavşanlı yakınlarındaki Gökçedağ istasyonu yakınlarında bir yayaya çarptı. Tren çarpması sonucu köprüden aşağı düşen 79 yaşındaki Halil Çelik, olay yerinde hayatını kaybetti. Kaza, İzmir-Eskişehir hattında seyir halinde olan Ege Ekspresi treninin, Gökçedağ istasyonundan ayrıldıktan yaklaşık 4 kilometre sonra meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, İzmir’den hareket ederek Kütahya’nın Tavşanlı ilçesi istikametine ilerleyen tren, raylar üzerinde bulunan bir yayaya çarptı. Köprüden karşıya geçmeye çalıştığı öğrenilen yaya, çarpmanın etkisiyle savrularak köprüden aşağı düştü. Olayı gören vatandaşlar ve tren görevlileri durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede, trenin çarptığı ve yüksekten düştüğü belirlenen şahsın hayatını kaybettiği tespit edildi. Jandarma ekiplerince yapılan kimlik tespitinde, yaşamını yitiren kişinin 79 yaşındaki Halil Çelik olduğu belirlendi. Cumhuriyet Savcısı’nın olay yerinde yaptığı incelemelerin ardından Halil Çelik’in cansız bedeni, otopsi yapılmak üzere hastane morguna kaldırıldı. Kaza nedeniyle tren seferlerinde bir süre aksama yaşanırken, olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldı.
Kayseri Bin yıllık Türk kültürünün izlerine Tomarza’da rastlandı Kayseri’nin Tomarza ilçesindeki Türk dönemi mezar taşlarının, Türk kültürünün Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan bin yıllık mirasını taşıdığını ortaya koydu. Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Eyüp Polat danışmanlığında Abdulbaki Önder tarafından yapılan araştırmalarda; Tomarza’daki 36 mahalle mezarlığında yer alan ve 17-20. yüzyıllara tarihlenen yüzlerce mezar taşı yerinde incelenerek belgelendi. 24 Oğuz boyundan biri olan Avşar boyunun yoğun olarak yerleştiği Tomarza’da; mezar taşları üzerinde yer alan kitabeler, motifler ve semboller; Orta Asya Türk inanç dünyası ile estetik anlayışının Anadolu’daki sürekliliğini gözler önüne serdi. Abdulbaki Önder araştırmasında, mezar taşlarının yalnızca tarihi açıdan değil, aynı zamanda sosyolojik ve sanat tarihi bakımından da büyük önem taşıdığını vurguladı. Türk-İslam mezar taşlarının, kültürel ve inançsal sürekliliğin en önemli göstergeleri arasında yer aldığını, bu taşlar üzerinde yer alan fincan, ibrik, çarkıfelek ve hayat ağacı gibi motifler yalnızca estetik birer süsleme unsuru değil, aynı zamanda kimlik ve inanç sembolleri olarak öne çıktığını aktaran Önder; söz konusu motiflerin, Türklerin tarih boyunca farklı dinleri benimsemelerine rağmen kadim mezar kültürlerini koruyarak yaşatmayı sürdürdüklerini açıkça ortaya koyduğunu ifade etti. Önder; "Coğrafi şartlar ve inançlar; Türklerin yaşam şekilleri üzerinde belirleyici unsur olmuş. Bu unsurlar gelenek, görenek ve defin merasiminin biçimlenmesinde etkili unsur olmuştur. Türk mezar kültürünün örnekleri; Milattan önce ikince ve üçüncü yüzyıllarda Orta Asya bozkırlarında şekillenen kurgan geleneğine dayanır. Altay Dağları’nda Pazarık Kurganlarından ele geçirilen Pazarık Halısı, bu erken dönemim hem sanatsal hem de inançsal dünyasını somut biçimde yansıtan en önemli buluntulardan biridir. Türk topluluklarının kozmolojisini tekrar eden geometrik yapı; evrenin kozmik düzenini ve sonsuzluğu simgeleyen hayvan figürleri ruhun yolcuğu, koruyucu güçler ve öte alemle ilişkilendirilir. Kaftandaki işlemeler, kılıç, hançer motifleri Türklerin erken dönemdeki sanatsal varlıklarını ortaya koyan unsurlardır. Bu gelenek; Türklerin göç ettikçe kadim kültürlerini de beraberinde götürmesiyle farklı coğrafyalara taşınmıştır. Anadolu coğrafyası da bu coğrafyalardan bir tanesidir. Anadolu’daki mezar taşlarını Orta Asya’daki örnekleriyle karşılaştırdığımızda Türk kültürünün sürekliliğini ortaya koyan bir çalışma ortaya koymaktadır. Örnek vermek gerekirse birbiriyle mücadele halinde kuş figürü, hayat ağacı üzerinde kuş figürleri, geometrik bezemeler Türklerin Orta Asya’dan beri kullandıkları figürlerdir" dedi. "54 mahallenin 36’sında rastladık" Araştırma çerçevesinde ilçede bulunan 54 mahalle mezarlıklarını gezdiklerini ve 36 mahallede bu izlere rastladıklarını kaydeden Abdulbaki Önder; "Tomarza’da 54 mahalle var. Araştırma için 54 mahalleyi gezdik, 36 mahallede Türk kültürünü yansıtan mezar taşlarını tespit ettik. Bu mahallelerde bulduğumuz figürler; geometrik, bitkisel süslemeler var. Bu figürleri Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanmış nitelikli figürler olarak değerlendiriyoruz" ifadelerini kullandı.