POLİTİKA - 23 Şubat 2018 Cuma 12:12

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 için partilileri uyardı

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 için partilileri uyardı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bu partinin çatısı altında siyaset yapan her arkadaşımızın vizyonu tüm Türkiye’yi, bölgemizi, dünyayı içine alacak genişlikte ve zenginlikte olmak durumundadır. Aksi taktirde başka kimi partilerde şahit olduğumuz üzere kısır çekişmelerin, incitici kavgaların, sinsi ayak oyunlarının arasında kaybolup gideriz. Her kim AK Parti’yi böyle bir kısır döngünün içine sokmaya kalkarsa, bu yönde bir çaba içine girerse önce şahsımı karşısında bulur” dedi.

AK Parti Genel Merkezi'nde Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 mahalli seçimleri öncesinde partilileri uyararak, 2019 seçimlerine yönelik getirilen yeniliklere ilişkin bilgi verdi. 2019 seçimlerinin herhangi bir seçim olmadığını söyleyen Erdoğan, “Her şeyden önce 2019 seçimleri ile Türkiye yepyeni bir yönetim sistemine geçecektir. Her ne kadar yeni yönetim sistemi cumhurbaşkanlığı ve Meclis çalışmaları ile doğrudan ilişkiliyse de mahalli idareleri de bunun dışında görmemek gerekir. Çünkü her seçim diğerini etkiler. 2019 Mart’ında yapılacak mahalli idareler seçiminde alacağımız netice, Kasım ayındaki cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerine de belli bir oranda yansıyacaktır. Bunun için şimdiden mahalli idareler seçimindeki hedefi de en az yüzde 50’nin üzeri olarak görmeliyiz” diye konuştu.

“Hiç kimsenin kişisel hesabı ile kibri ile hırsı ile uğraşamayız”

Milletvekili seçiminde partinin ağırlığının önemli olduğunu, mahalli idareler seçimlerinin ise sadece parti ile kazanılamayacağını, seçilecek adaylarla da çok ilintili olduğunun altını çizen Erdoğan, ”Bu partinin çatısı altında siyaset yapan her arkadaşımızın vizyonu tüm Türkiye’yi, bölgemizi, dünyayı içine alacak genişlikte ve zenginlikte olmak durumundadır. Aksi taktirde başka kimi partilerde şahit olduğumuz üzere kısır çekişmelerin, incitici kavgaların, sinsi ayak oyunlarının arasında kaybolup gideriz. Her kim AK Parti’yi böyle bir kısır döngünün içine sokmaya kalkarsa, bu yönde bir çaba içine girerse önce şahsımı karşısında bulur. Milletimiz de böyle küçük hesapların mensuplarına asla itibar etmez. Türkiye böylesine tarihi bir süreçten geçerken ve milletimiz bunun sorumluluğunu bizlerin omuzlarına yüklemişken hiç kimsenin kişisel hesabı ile, kibri ile hırsı ile uğraşamayız, vakit kaybedemeyiz. Ülkemize ve milletimize yapabileceğimiz en çok hizmeti sunmak durumundayız. Aksi taktirde milletimizden helallik alamayız. Tarih önünde boynumuz bükük kalır. Hiçbir arkadaşımın böyle büyük bir vebalin altına girmeyi göze alabileceğini sanmıyorum” şeklinde konuştu.

“O zayiatı olmayacak”

AK Parti ve MHP’nin kurduğu ortak komisyonun seçim ittifakları ile ilgili çalışmalarını tamamladığını ve kanun teklifinin Meclise sunulduğunu söyleyen Erdoğan, teklifteki değişiklikleri şu şekilde anlattı:
“Bu kanun teklifinde mahalli seçimlerle ilgili herhangi bir yenilik yok, sadece milletvekili seçilme yaşının 18’e indirilmesine paralel olarak belediye başkanı, belediye meclis üyesi, il genel meclisi üyesi, muhtarların da seçilme yaşı 18’e indiriliyor, bu onunla ilgili olan kısım. Ağırlık malum cumhurbaşkanı ve parlamentoyu ilgilendiren bölüm. Bir de eskiden ayrı ayrı zarflara konan ve sandıklara atılan oyların tamamı herhangi bir karışıklığa, gereksiz oy iptallerine sebep olmasın diye aynı zarfa yerleştirilip aynı sandığa atılacak. Bunların tasnifini sandık kurulu üyeleri yapıp, her oyu kendi hanesine kayıt edecek. Bunun dışında eski uygulama neyse aynı şekilde mahalli idareler seçimlerinde yapılacak. Yani herkes kendi adayını gösterecek, kendi kampanyasını yapacak, kendi başarısı için gayret gösterecek. Asıl yenilik milletvekili seçimlerinde olacak. Buna göre birden fazla parti bir araya gelerek milletvekili seçimine ittifak halinde gidebilecek. Buna malum cumhurun ittifakı veya cumhur ittifakı diyoruz. Böyle bir durumda seçim pusulasında ittifakın içinde yer alan partilerin amblemleri bu birlikteliğe verilen ismin altında aynı çerçeve içinde yer alacak. Dolayısıyla her parti kendi listesiyle seçime gidecek. Hedef oydaki zayiatı minimize etmek, yok etmektir. Bunun da tedbirleri alındı. Seçmenler hangi partiyi istiyorsa onun amblemine mührü vuracak ama oylar birlikte sayılarak toplam milletvekili sayısı belirlenecek. Son bu oylar partilere göre bölünecek ve toplam milletvekili sayısı herkesin oyu nispetinde dağıtılacaktır. İttifak bölümüne vurulmuş olan, ancak herhangi bir partinin amblemine denk gelmeyen oylar da geçerli sayılacak. Bundan önce böyle bir şey yoktu, oylar iptal edilirdi. Bu ortak oylar yine partilerin sayısal çoğunluğu nispetinde dağıtılarak oy oranı değişmeden milletvekili dağılımına yansıyacak. Neticede oyu ittifak alacak. Bu durumda oluşturulacak seçim ittifakında ancak kendi başına milletvekili çıkartma gücüne sahip partilerin yer alması anlamlı hale geliyor. Halbuki ülkemizde kendi bayına milletvekili çıkartamayacak durumda olsa da siyasi bir özne olarak değer taşıyan pek çok parti var. Yeni düzenlemede bunlar için de bir kolaylık getirildi. Herhangi bir siyasi partinin lideri veya üyelerine kendi partilerin istifa etmeksizin bir başka partinin listesinden aday gösterilebilme imkanı sağlandı. Bu partiler seçim pusulasındaki ittifak bölümünde yer almayacaklar ama aday listesinde bulunmak suretiyle dolaylı bir şekilde bu oluşumda temsil edilecekler. Logosu yok ama A veya B partisinin listesinde yer almak suretiyle seçilme şansını yakalayabilir. Örneğin BBP başta olmak üzere bu oluşum içinde yer almak isteyen ancak oy dağılımı itibariyle kendi başına milletvekili çıkartma imkanı bulunmayan partiler ise ittifaktaki herhangi bir partinin listesinde seçime girebileceklerdir. Cumhurbaşkanı adayının da bu güç birliği çerçevesinde belirlenmesi gayet tabidir. 2019 Kasım’ındaki seçimlerde milletvekili ve cumhurbaşkanı adaylarının pusulaları birlikte verilecektir. Asıl yenilik burada. Seçmenler oy kabininde her ikisiyle ilgili de tercihlerini yapıp bu defa aynı zarfı içinde sandığa atacaklardır. Görüldüğü gibi esasen seçim sisteminin özünde herhangi bir değişiklik yok. Her parti kendi milletvekili listesini yapacak, kendi oyunu alacak. Kendi milletvekillerini çıkartacaktır. Tek fark, ittifak halinde seçime giden partilerin oylarının birlikte sayılması milletvekili dağılımının bilahare bu toplamın yeniden dağılımı ile belirlenmesidir. Gereksiz oy kayıplarının önüne geçmek için pusulanın ilgili alanının neresine mühür basılırsa basılsın vatandaşımızın iradesinin geçerli sayılması da önemli bir yeniliktir. Oy zayiatı olmayacak. Geçmişte terör örgütlerine müzahir partilerin vatandaşlarımız üzerinde kurdukları baskıyı ortadan kaldırmaya yönelik bir takım tedbirler de bu düzenlemede yer almıştır. Ayrıca sandık güvenliği konusunda doğrudan vatandaşımızın talebinin de dikkate alınmasını sağlayacak, sadece sandık kurulunun mühür eksikliğinden kaynaklanan tartışmaları ortadan kaldıracak düzenlemeler de bu teklifte mevcuttur.”

Derya Yetim - İlker Turak
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.