POLİTİKA - 18 Mart 2018 Pazar 11:01

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Afrin kent merkezi 8.30 itibariyle tamamen kontrol altına alındı'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Afrin kent merkezi 8.30 itibariyle tamamen kontrol altına alındı'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu sabah itibariyle Afrin şehir merkezinin tamamen kontrol altına alındığı müjdesini Çanakkale'den verdi.

Çanakkale Zaferi'nin 103. yıl dönümü dolayısıyla Çanakkale’de 18 Mart Stadyumu’nda düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazi ve şehitleri rahmetle yad etti. Afrin'in bu sabah tamamen kontrol altına alındığını açıklayan Erdoğan, "Konuşmamın hemen başında bir müjdeyi hemen sizlerle paylaşmak istiyorum. Afrin şehir merkezi Türk Silahlı Kuvvetlerimizin desteğindeki Özgür Sureyi Ordusu mensupları tarafından bugün 08.30 itibariyle tamamen kontrol altına alınmıştır. Teröristlerin çoğu zaten kuyruklarını kıstırıp kaçmışlardır. Kalan kılıç artıklarını ve geride bıraktıkları tuzakları da özel birliklerimiz ve Özgür Suriye Ordusu mensupları temizliyor. Afrin şehir merkezinde artık terör örgütünün paçavraları değil, huzurun ve güvenin sembolleri dalgalanıyor. Şu anda orada Türk bayrağı dalgalanıyor. Özgür Suriye Ordusu’nun bayrağı dalgalanıyor. Bizlere bu günleri gösteren Rabbimize hamd ediyorum. Kahraman Mehmetçiklerimize şükranlarımı sunuyorum. Ülkelerinin hürriyeti ve aydınlık geleceği için canla başla mücadele eden Özgür Suriye Ordusu mensuplarına şahsım, milletimiz adına şükranlarımı sunuyorum. Afrin operasyonumuzu en başından beri yürekten destekleyen milletimize şükranlarımı sunuyorum. Kendilerini terör zulmünden kurtaran askerimizi sevinç gözyaşları içinde karşılayarak bize kucak açan Suriyeli kardeşlerimize şükranlarımı sunuyorum. Bu operasyonla Türkiye bir kez daha hakkın, haklının, mazlumun yanında olduğunu bütün dünyaya göstermiştir. Daha önce Cerablus’ta, Elbab’da, Azez’de ne yaptıysak, şimdi Afrin ve çevresindeki yerleşim yerlerinde de aynısını yapacağız. 140 bin kişi Cerablus’a döndü. Şimdi Afrinli olan kardeşlerimiz Afrin’e dönecekler. Teröristlerin izlerini silerken aynı zamanda alt yapısından üst yapısına bölgeyi yaşanabilir hale getirecek bütün adımları atacağız. Halen ülkemizde ve diğer yerlerde yaşayan bölge halkının en kısa sürede yurtlarına, evlerine kavuşmaları için gereken her türlü adımı atacağız. Türkiye’nin ve milletimizin, Suriye’nin ve Suriyelilerin bu ortak zaferi, terör örgütlerini aramıza bir hançer gibi sokmaya, bin yıllık kardeşliğimizi zehirlemeye çalışanlara verilmiş en güzel cevaptır. Bu zaferin bir kez daha hem ülkemize, hem de Afrin bölgesindeki kardeşlerime hayırlı olmasını Allah'tan diliyorum” dedi.

“Bir asır sonra Çanakkale saldırısının yeniden hortlatılmasından başka bir şey değil”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:  “Sevgili gençler, Türk milleti olarak dün Çanakkale’de hangi heyecan ve azimle mücadele etmişsek bugün de sınırlarımız içinde ve dışında aynı şekilde bir mücadeleyi yürütüyoruz. Ecdadımız Çanakkale’nin burada yürütülen mücadelenin ne olduğunu çok iyi biliyordu. Çanakkale’yi geçilmez hale getirmişlerdi. Bugün biz de arkamızdaki güçlerle sınırlarımızın içinde ve dışında verilen bu mücadelenin anlamını çok iyi biliyoruz. Bir asır sonra Çanakkale saldırısının yeniden hortlatılmasından başka bir şey değil. Çanakkale’de dönemin en güçlü ordusuyla üzerimize saldırmışlardı. Şimdi o kadar cesaretleri olmadığı için özel olarak eğitip donattıkları dünyanın en alçak, en eli kanlı terör örgütleriyle üzerimize geliyorlar. PKK’dan FETÖ’ye ve DEAŞ’a kadar bütün örgütler kullanılmakta. Sandılar ki bu milletin Çanakkale’deki cesareti geride kaldı. Sandıklar ki milletimizin Çanakkale’deki azmi artık kalmadı. Sandılar ki bu milletin inancı o kadar kavi değil. Milli birliğimizi ve vatanın bütünlüğünü hedef aldılar. Teröristleri o çukurlara gömdük ve saldırıyı bertaraf ettik. Ardından 15 Temmuz darbe girişimini başlattılar. Milletimizin o iman dolu göğsüne çarparak darmadağın olarak ricat ettiler, geri döndüler."

Dünyanın dört bir yanından toplayıp getirdikleri askerleriyle erken zafer kutlayanlar Çanakkale’de nasıl hüsrana uğradıysa sınır boyunca terör koridorları oluşturduklarını sananların da öyle şaşkınlığa uğratıldığını belirten Erdoğan, "Bu teşebbüsü de önce Fırat Kalkanı, sonra Zeytin Dalı Harekatı ile def ettik. Bu oyunu tamamen bozacağız. Kahraman Mehmetçiklerimiz, askeriyle, polisiyle, jandarmasıyla, ÖSO ile Çanakkale’de nasıl destan yazdıysa, bugün de terör operasyonu yürüttüğümüz her yerde çok büyük başarılara imza atıyorlar. Kapımıza dayananlar bugün de planlarının başarıya ulaşacağından şüphe duymayarak sınırlarımıza geldiler. Dünyanın dört bir yanından toplayıp getirdikleri askerleriyle erken zafer kutlayanları Çanakkale’de nasıl hüsrana uğrattıysak, sınırlarımız boyunca terör koridorları oluşturduklarını sananları da öyle şaşkınlığa uğrattık. Mehmetçiğimizin cesaretinin önünde. Beton tünellerle, nice tuzaklarla donattıkları Afrin’i bugün 55. güne giren operasyonla tamamen ele geçirdik. Şimdi bayrağımız orada dalgalanıyor. Özgür Suriye Ordusu bayrağı orada dalgalanıyor. Tek bir sivilin burnunun kanamasına yol açmadık. Çünkü biz işgale gitmedik. Terör örgütünün yok edilmesine ve barışa gittik. Kardeşlerimizi terör zulmünden kurtarmaya gittik" diye konuştu.
Bu büyük zaferin birkaç şiir, roman ve belgesel yüzünden hâlâ hakkıyla anlatılamadığını düşündüğünü ifade eden Erdoğan, "Çanakkale’de öyle hikâyeler, kahramanlar var ki, bunları görüp de duygulanmamak mümkün değil. Bu büyük zaferin birkaç şiir ve roman ve belgesel yüzünden hâlâ hakkıyla anlatılamadığını düşünüyorum. Biz maalesef tarih yapmakta çok mahir, ama onu yazmakta çok başarılı olmayan bir milletiz. Çanakkale anlatılamayacak, yaşanabilecek bir savaştı. Yeni nesle en iyi şekilde anlatmak için daha çok çalışmak gerektiğine inanıyorum. Çanakkale’yi sadece rakamlarla anlatmak işin ruhunu ifade etmekte yetersiz kalıyor. Rütbeleri küçük olduğu halde yaptıkları büyük işlerle her biri abide olan nice kahramanlar var. İnsanın aklının alamayacağı her türlü fedakârlığı yapıyorlardı. Son nefeslerini gülerek veriyorlardı. Kelime-i Şehadet'ten önceki son sözleri ise sadece vatan sağ olsun oluyordu. Çanakkale Zaferi bunlar gibi nice kahramanlık hikâyeleri sayesinde elde edilmiştir. Kahraman Mehmetçiklerimiz ülkemizin geçit vermez dağlarında nice kahramanlık hikâyeleri yazıyor. Bizim milletimiz, gençliğimiz şehadete yürüdü. 15 Temmuz'da şehadete yürüdü. İşte şurada görüyoruz. Burada birileri var. O birileri şehadeti bir nesle miras olarak bıraktı" dedi.  

Murat Yüksel - Utku Yaşar Cüce

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir MAST İzmir Boat Show kapılarını açtı Denizcilik sektörünün üreticilerini ve markalarını deniz tutkunlarıyla buluşturan "MAST İzmir Boat Show-Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı" ikinci kez Fuar İzmir’de kapılarını açtı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, İZFAŞ ve ED Fuarcılık ortaklığında bu yıl ikinci kez düzenlen MAST İzmir Boat Show - Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, Fuar İzmir’de kapılarını açtı. Tarihi liman ve denizcilik kenti İzmir’de, dünyaca ünlü tekne markaları, sektörün büyük yerli üretici tekne, ekipman ve aksesuar firmalarını buluşturan MAST İzmir Boat Show, 5 Mayıs 2024 tarihine kadar ziyaretçilerini ağırlayacak. MAST İzmir Boat Show’un açılış törenine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Balçova Belediye Başkanı Onur Yiğit, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı (EBSO) Ender Yorgancılar, İzmir Ticaret Odası (İZTO) Meclis Başkanı Selami Özpoyraz, İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şube Başkanı Yusuf Öztürk, Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED) Başkan Vekili Cem Hüroğlu, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, sektör profesyonelleri ve çok sayıda ziyaretçi katıldı. “Bu fuar çok daha fazla ilgiyi hak ettiğini gösterdi” Açılış konuşmasında MAST İzmir Boat Show’un Marble Mermer Fuarı gibi dünya çapında başarı potansiyelinin olduğunu ifade eden Başkan Tugay, “İZFAŞ’ın ev sahipliği yaptığı tüm fuarları dikkatle takip ediyorum. Her birinden kendimize ödev çıkartıp, gelecekte çalışma yapacağımız alanlara yoğunlaşıyorum. Geçtiğimiz günlerde mermer fuarımızı 39. kez açtık. İlk fuardan bugüne, kat ettiğimiz yolu ve fuarın dünyadaki prestijini konuştuğumuzda inandığımız yolda neleri başarabileceğimizi hissettik. Bugün ikincisini düzenlediğimiz MAST İzmir Boat Show, gördüğü ilgi ve katılımcı sayısıyla ve paydaşlarının vizyonuyla çok daha fazla ilgiyi, yatırımı ve çabayı kesinlikle hak ediyor" dedi. Ortak akıl vurgusu Konuşmasında ortak akıl vurgusu yapan Başkan Tugay, "İzmir bir deniz ticaret kentidir. Bu alanda çalışan insanları desteklemeli, yenilikçi anlayışı, vizyoner bakışı, açık görüşlülüğü ortaya koymamız gereklidir. İzmir’in gerçekten pek çok alanda önemli bir potansiyeli var. Cumhuriyet döneminde üzerimize düşeni yaptık mı, daha fazlasını yapabilir miydik? Bundan sonrası için neler yapmalıyız? Burada konuyu bilen, bize yol gösterecek insanları dinlemenin, kurumlar arası iş birliğini artırmanın önemine inanıyorum. Hep birlikte şehrimizin kalkınması için üzerimize ne düşüyorsa onu yapmamız gerektiğini düşünüyorum. İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanlık görevimde bu anlayışla hareket edeceğim” diye konuştu. "Körfez temizliği ve marina vaadim geçerli” İzmir’in büyümesi, kalkınması ve zenginleşmesi için çalışacaklarını kaydeden Başkan Tugay, kentte yaşayan insanların mutluluğu ve refahı için bunun çok önemli olduğuna dikkat çekti. Bu fuarı daha da geliştirmek için çalışacaklarını kaydeden Başkan Tugay, "Başkanlığım döneminde Körfez’in temizliğini ve Körfez etrafında birkaç tane marina yapılmasını vadettim. Bu geçerlidir. Ben bu güzel şehrin insanlarına, potansiyeline inanıyorum” ifadelerini kullandı. “İzmir’de üretim yapabiliriz” EBSO Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı (TOBB) Ender Yorgancılar, fuarın tüm holleri dolduracak potansiyele sahip olduğunu ve daha geniş bir alanda yapılabileceğini söyledi. Dünyada şehirlerin yarıştığına dikkat çeken Yorgancılar, “Bu fuar geliştikçe alanında dünyadaki önemli fuarlarla yarışacaktır. Üç tarafı denizle çevrili olan bir ülkede yaşıyoruz. Sektör çok büyüyor. Alacağımız daha çok yol var. Mega yatlar ve küçük boyutlu tekneleri İzmir’de yapabilecek imkanımız var; hepsini İzmir’de üretebilme kapasitesine sahibiz” şeklinde konuştu. "Önümüzdeki yıllarda kabına sığmayacak" İZTO Meclis Başkanı Selami Özpoyraz, fuarın ilk yıla göre güzel bir ilerleme kaydettiğini belirterek, “Bu hepimiz için gurur verici. Düzenlendiği ilk yıl 73 katılımcıyı ağırlayan fuar bu yıl 113 katılımcıya ev sahipliği yapıyor. Katılımcı sayısındaki yüzde 50 üzerindeki bu artışı, önümüzdeki yıllarda kabına sığmayacak uluslararası bir etkinliğin habercisi olarak görüyoruz. Sektör kapsamında ülkemizin 2023 yılındaki yat ihracatı 2022’ye kıyasla yüzde 33 artarak 1,5 milyar dolardan 1 milyar 900 bin dolara yükseldi. 2023 yılındaki gemi, yat ve hizmetlerin ihracatı ise yüzde 100 artış kaydederek, 129 milyon dolardan yaklaşık 260 milyon dolara ulaştı. Bu yıl ise toplam ihracatın yaklaşık 3 milyar Euro civarında olması bekleniyor” ifadelerini kullandı. “Turizm gelirinin 4’te 1’ini deniz turizminden elde ediyoruz” Deniz Ticaret Odası İzmir Şube Başkanı Yusuf Öztürk, “İlk Türk denizcisi Çaka Bey’in vatanı olan İzmir, yakın tarihimize kadar Türkiye’nin en önemli gemi imalat noktalarından biri olmuştur. Türkiye birbirinden güzel koyları ve 20 bin yat bağlama kapasitesine sahip marinalarıyla önemli bir deniz turizmi kapasitesine sahiptir. Türkiye’deki turizm gelirinin 4’te 1’ini deniz turizminden elde ediyoruz. 2028 yılındaki turizm hedefimizin 100 milyar dolar olduğunu var sayarsak bunun 25 milyar doları deniz turizminden sağlanacaktır. Deniz araçlarımızla kaliteli hizmet vermeliyiz. İzmir deniz turizminin göz bebeğidir. Daha iddialı duruma gelebilmemiz için koylarımızı gözümüz gibi korumalıyız. Marinalardaki bağlama kapasitesini yükseltmeliyiz” şeklinde konuştu. “Türkiye’de 750 kişiye bir tekne düşüyor” Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED) Başkan Vekili Cem Hüroğlu, “Bu fuarın arkasında büyük bir emek olduğunu biliyoruz. YATED, 300 üyesiyle Türkiye’nin en büyük seslerinden birindir. Bu fuar sadece bot ve teknelerin değil, bir kültürün fuarıdır. 50 bin metrekarelik alanda 30 bine aşkın ziyaretçi beklentisiyle bu fuara giriyoruz. Denizcilik bir tutkudur. Biz denizlerle çevreli bir ülke olsak da, deniz turizminde maalesef lider bir ülke olamadık. Bugün Norveç’te 13 kişiye 1 tekne düşerken Türkiye’de 750 kişiye bir tekne düşmektedir. YATED olarak Türkiye’de denizciliğin gelişimi için tüm paydaşlarla çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi. “Önümüzdeki yıllarda 4 holde bu fuarı yapmak isteriz” ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Dilek Günaydın ise, “İkinci kez bu fuarı düzenliyoruz. Geçen yıl 25 bin metrekarede 100 katılımcı ile yapmıştık. Bu yıl 50 bin metrekare ile 150 katılımcı ve 300 tekne ile fuarı yapıyoruz. Önümüzdeki yıllarda 4 holde bu fuarı yapmak isteriz. İzmir’de Türkiye’nin karada yapılan en büyük tekne fuarını yapabiliriz” diye konuştu. Dev tekneler, yenilikçi su ekipmanları Açılış töreninin ardından Başkan Tugay, protokol eşliğinde B ve C holünde sergilenen MAST İzmir Boat Show’u gezdi. İnsan gücüyle çalışan su motorlarından elektrikli sörf tahtalarına, sürat teknelerinden boyutu 16 metreleri bulan dev tekneleri ve sektörün gelişimi için tasarlanan inovatif ürünleri inceleyen Başkan Tugay, tasarımcılardan, firma yetkililerinden bilgi aldı. Başkan Tugay ile fuarda karşılaşan ziyaretçiler hatıra fotoğrafı çekildi. Fuar turu sırasında Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) standını ziyaret eden Başkan Tugay’a GSBİR Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Orhan Torlak ise plaket takdim etti. Sanat ve Antika Fuarı ile eş zamanlı Başkan Tugay, turun ardından MAST İzmir Boat Show ile eş zamanlı kapılarını açan İzmir Sanat ve Antika Fuarı’nı ziyaret etti. İstanbul ve Bodrum’dan sonra Fuar İzmir A Holü’nde kapılarını açan fuarda resim, heykel, rölyef, cam sanatı gibi çok sayıda eser ve birbirinden değerli antika eserler sergileniyor. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dev portresinin de yer aldığı fuarda Başkan Tugay eserlerin sahibi sanatçıları tebrik etti. 15 bin metrekarelik alanda kurulan fuarda 125 galeri, bin 500 sanatçı, 100 antikacının yer aldığı fuarda binlerce resim ve obje 5 Mayıs’a kadar İzmirlilerle buluşacak. Sektörün profesyonelleri bir arada MAST İzmir Boat Show, dünyaca ünlü tekne markaları, sektörün büyük yerli üretici tekne, ekipman ve aksesuar firmalarını bir araya getiriyor. Sektöre yön veren bir platform olma özelliğini taşıyan fuar, son trendleri ve yenilikleri yakından takip eden deniz tutkunları için de bir buluşma noktası olma niteliği taşıyor. Geçen yıl Almanya’dan Körfez ülkelerine, İtalya’dan Macaristan’a kadar birçok ülkeden ve Türkiye’nin dört bir yanından yerli ve yabancı toplam 20 bin 540 kişinin ziyaret ettiği MAST İzmir Boat Show’u, bu yıl 30 binden fazla kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. 300’den fazla tekne sergileniyor Fuar alanı geçen yıla göre metrekare bazında yüzde 50 büyüdü. Fuarda; boyları 3 metreden 16 metreye kadar değişen motoryat, yelkenli, trawler, sürat tekneleri, son teknoloji botlar ile ekipman ve aksesuarları yer alacak. 300’den fazla teknenin sergileneceği, tekne ve yat sektörünün birçok anlaşmaya imza atacağı fuar, hem sektöre hem de şehrin ekonomisine katkı sağlayacak. Üretimde dünyada ilk üç ülke arasında yer alan, kaliteli üretimiyle dünyanın birçok noktasından talep gören Türkiye’nin, fuarla birlikte sektördeki iş hacminin artması da hedefleniyor. Fuar İzmir B ve C hollerinde düzenlenen MAST İzmir Boat Show, 10.00-18.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek. MAST İzmir Boat Show; Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB), İzmir Ticaret Odası (İZTO), Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO), Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO), Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR), Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED), İzmir Tekne İmalatçıları ve Tedarikçileri Dayanışma Derneği (TEKİMDER), TMMOB Gemi Mühendisleri Odası (GMO) tarafından destekleniyor.
Bartın Kazada ölen kızlarının cenazesinin getirildiği evleri 6 yıl sonra kendilerine mezar oldu Bartın’da 9 gün önce engelli Tevfik Çetinbağ’ın hayatını kaybettiği yangında ağır yaralanan eşi de hayatını kaybetti. Çiftin 6 yıl önce evlat acısı yaşadıkları ortaya çıkarken, kazada ölen 9 yaşındaki kızlarının son kez cenazesinin getirildiği ev kendilerine mezar oldu. Bartın’ın Kayadibikavlak köyü Örencik Mahallesi’nde bedensel engelli Tevfik Çetinbağ’ın evinde tüpten çıkan gaz nedeniyle yangın çıkmış, evde yatalak halde bulunan Tevfik Çetinbağ alevlerin arasında kalmıştı. Dışarı çıkarak yardım isteyen Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağı kurtarmak için yeniden alevlerin arasına dalmıştı. Olay yerine sevk edilen itfaiye, sağlık ve jandarma ekipleri tarafından müdahale edilen yangın kısa sürede söndürülürken, feci olayda Tevfik Çetinbağ hayatını kaybetmiş, Seher Çetinbağ ve Selim Çetinbağ ağır yaralı olarak kurtarılmıştı. Ağır şekilde yaralanan Seher ve Selim Çetinbağ 112 ekiplerince yapılan ilk müdahalenin ardından önce Bartın Devlet Hastanesine ardından ise İstanbul Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesine sevk edilerek tedavi altına alınmıştı. Selim Çetinbağ’ın hayati tehlikesi sürürken, Seher Çetinbağ ise 9 gün süren yaşam mücadelesini kaybetti. Seher Çetinbağ’ın cenazesinin İstanbul’dan Bartın’ın Kayadibikavlak köyüne getirilerek, aynı yangında hayatını kaybeden kocasının mezarının yanına defin edileceği öğrenildi. 6 yıl önce ölen kızlarının tabutunun getirildiği ev kendilerine mezar oldu Yangında hayatını kaybeden bedensel engelli Tevfik Çetinbağ ve eşi Seher Çetinbağ’ın 6 yıl önce evlat acısı yaşadıkları ortaya çıktı. 6 Nisan 2018 yılında Bartın Sipahiler Şehit Gürdal Çakır İlkokulu bahçesinde meydana gelen kazada, özel eğitim alan 9 yaşındaki Emine Çetinbağ’a servis aracı çarpmış, kazada hayatını kaybeden küçük kızın tabutu son kez evlerine götürülmüştü. Bedensel engelli baba tekerlekli sandalye ile evin dışına çıkarılan acılı baba Tevfik Çetinbağ, son kez evlerinin önüne getirilen kızının tabutu başında gözyaşı dökmüş, anne Seher Çetinbağ ise, "Benim kınalı kuzum, babaannene selam söyle" diyerek ettiği feryat yürekleri dağlamıştı. Küçük kızın tabutunun getirildiği ev, olaydan 6 yıl sonra çıkan yangında tamamen kül olurken, küçük kızın evde yaşayan anne ve babası Tevfik ile Seher Çetinbağ yangında hayatını kaybetti.