GÜNDEM - 24 Ocak 2023 Salı 22:07

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bir toplum kültür ve sanat alanındaki birikimi kadar güçlüdür'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bir toplum kültür ve sanat alanındaki birikimi kadar güçlüdür'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Uzun yıllar boyunca kültür sanat camiamızı esir alan, Türkiye'nin zengin kültür iklimini tek tipleştiren mahalle baskısını reddediyoruz. Sanatı belli kalıplara, belli dayatmalara hapseden ideolojik yaklaşımları kabul etmiyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2022 yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Sanat Özel Ödülleri Töreninde konuştu. Kültür ve sanat açısından önemli olan ödül töreninde katılımcılarla bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "1979 yılından beri verilen bu ödüller sayesinde, ülkenin kültür-sanat iklimine katkı sunan kurum, kuruluş ve sanatçılarımıza şükran borcumuzu bir nebze de olsa ödeme imkanı buluyoruz. Şimdiye kadar adlarını tarihimize, edebiyat dünyamıza ve aziz milletimizin gönlüne yazdıran nice değerimize böylece teşekkürümüzü ifade ettik. Bir kısmı ebediyete irtihal eden ve artık aramızda bulunmayan tüm kültür-sanat erbabımızı burada bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Onlar, fani dünya yolculuklarını tamamlamış olsalar bile; eserleriyle, hizmetleriyle, kitaplarıyla, geride bıraktıkları silinmez izlerle yaşamaya devam ediyor” dedi.

Kültür ve sanatın farklı alanlarına ilgi duyan gençlerin üstatlarından ilham alarak kendi başarı hikayelerini yazdıklarını kaydeden Erdoğan, asıl meselenin, ehli hünerin kıymetini hayattayken bilmek olduğuna dikkat çekti. Sanata ve sanatçıya saygı göstermenin lafla değil, ancak onların eserlerine, emeklerine, emanet ettiği mirasa sahip çıkmakla olacağını dile getiren Erdoğan, "Hem Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri hem Bakanlığımızın özel ödülleri ile tam olarak bunu yapmanın gayretindeyiz. Kültür-sanat erbabımız ile kurumlarımızın milletimizin kalbinde edindikleri müstesna yeri tevdi ettiğimiz ödüllerle devlet adına da tescilliyoruz” ifadelerini kullandı.

Ödüllerin, değerlerin dünyada tanınmasını sağlamak açısından önemli olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, kültür sanat erbaplarının müstesna yerlerinin bu ödüller ile de desteklendiğini söyledi. Bu ödüllerin gençleri teşvik etme yanında, sahip olduğumuz değerlerin dünyada tanınmasını sağlamak için önemli olduğuna vurgu yapan Erdoğan, "Kültür ve Turizm Bakanlığı 2022 yılı özel ödüllerinin sahipleri belirlenirken de bu hassasiyetle karar verilmiştir. Haksız rekabetin ekonomik hayatı esir aldığı günümüzde ahilik kültürünün önemi daha çok anlaşılıyor" dedi.

"Bir toplum kültür ve sanat alanındaki birikimi kadar güçlüdür"

Kültür ve sanatın bir milleti ayakta tutan önemli sütunlar arasında geldiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir toplumun kültür ve sanat alanındaki birikimi kadar güçlü olduğunu kaydetti. Savunmada, ekonomide ve diğer alanlarda elde edilen kazanımların kalıcılığının da kültür ve sanata bağlı olduğuna dikkat çeken Erdoğan, kültür ve sanat açısından zayıf toplumların saman alevi gibi sönüp gittiklerini söyledi. İnsanlık tarihine bakıldığında bunun sayısız örneğiyle karşılaşıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bileğinin gücüyle kilometrelerce savaşmış komutanları bugün kimse hatırlamıyor. Nice güçlü ordunun bugün esamisi okunmuyor. Fakat sanatta çığır açmış, kendi özgün kimliklerini icra etmiş özgün toplumlar dimdik ayaktadır" dedi.

Türkiye'nin 1000 yıllık köklü bir birikime sahip olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu milletler ekonomik ve sosyal buhranlar geçirse de ayakta kalır. Türk milletinin de ayakta kalabilmesinin sebebi bu kültürel hazinesidir. 1000 yıllık köklü bir birikime sahibiz" açıklamasını yaptı. Türkiye'nin kültür havzasının sınırlarının geniş alanlara yayıldığını kaydeden Erdoğan, "Kültür ve sanat alanında vesayet zincirlerini parçaladıkça, ülke ve millet olarak çok daha büyük başarılara imza atacağımıza inanıyoruz" dedi. "Dünyada eşi benzeri olmayan bir hazinemiz bulunuyor" diyen Erdoğan, Türkiye'de asırlardır farklı kimliklere ev sahipliği yapmış hoşgörü timsali illerin bulunduğunu ifade etti. Hangi ile gidilse insanlık tarihine ışık tutan tarihle karşılaşıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Maziden atiye kurduğumuz bu kadim birikimi koruduğumuz sürece bizi kimse yolumuzdan alıkoyamaz. Sanat ve sanatçılarımız arasında asla ayrım yapmadan başarıyı desteklemenin çabası içerisindeyiz. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde yaptığımız çalışmalarımızda, kültürümüzü ve sanatımızı desteklemek için var gücümüzle çalışıp, her türlü adımı attık. Bu topraklara ait eserleri yurt dışından getirdik. Ecdadımızın emanetlerini ve eserleri ihya ettik. Çağın ihtiyaçlarına göre gelenekselle, modernliği yan yana getirdik. Geçtiğimiz hafta açtığımız Rami Kütüphanemiz, bu kültür sentezinin en güzel örneği oldu. Yaptığımız çalışmalarla kültür ve turizmimizin birbirini destekleyen, aynı zamanda güçlendiren bir eko sistem olmasını sağladık" diye konuştu.

Projeleri hayata geçirirken hiçbir zaman tek yönlü planlar yapmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rami Kütüphanemiz kültürün, sanatın, millet bahçemizin, yazma eserlerin ve Atatürk kitaplığının yer aldığı çok yönlü bir projeydi" dedi.

"Türkiye'nin kültür iklimini tek tipleştiren mahalle baskısını reddediyoruz"

Erdoğan konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Uzun yıllar boyunca kültür sanat camiamızı esir alan, Türkiye'nin zengin kültür iklimini tek tipleştiren mahalle baskısını reddediyoruz. Sanatı belli kalıplara, belli dayatmalara hapseden ideolojik yaklaşımları kabul etmiyoruz. Ortak değerlerimize sahip çıkmaya önem veriyoruz. 2023 senesini, vuslatının 750. seneidevriyesine hürmeten Mevlana yılı olarak ilan ettik. Anadolu'nun manevi mimarlarından büyük mutasavvıf Mevlana'yı hep birlikte yad edeceğiz. Nefret yerine muhabbetin, umutsuzluk yerine umudun hakim olması için canla başla çalışacağız. Tüm kurumlarımızdan Mevlana yılının hakkıyla idrak edilmesi için gerekli tüm çalışmanın yapılmasını bekliyoruz. Ödül alan kurumları şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a dua etti, eğlenceli diyaloglar yaşandı

Kenan Yavuz Etnografya Müzesi, 2022 Yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Ödülü’nü almaya hak kazandı. Sahneye 88 yaşındaki annesi Alime Yavuz ile birlikte gelen Kenan Yavuz ödülünü Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan aldı. Alime Yavuz sahnede bir süre Erdoğan ile sohbet etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a dua eden Yavuz ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında eğlenceli diyaloglar yaşandı.

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Tarihi Salonu’nda gerçekleştirilen törene; Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve eşi Hümeyra Oktay, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcıları, Özgül Özkan Yavuz, Ahmet Misbah Demircan ve çok sayıda davetli katıldı.

Hülya Keklik
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Eskişehir 1 gün boyunca susuz kaldı Eskişehir’de arıza sebebiyle yaklaşık 24 saat boyunca yaşanan su kesintisi vatandaşları mağdur etti. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (ESKİ) Genel Müdürlüğü İçme Suyu Arıtma Tesisi’nde D4 deposunu besleyen ana hatta arıza meydana geldi. Buna bağlı olarak Batıkent, Yaşamkent, Aşağı Söğütönü, Yukarı Söğütönü, Zincirlikuyu, Şirintepe, Uluönder, Ertuğrulgazi, Çamlıca, Sazova, Orhangazi, Boyacıoğlu, Karagözler ve Karacaşehir mahallelerinde dün gece saat 22.00 itibariyle su kesintisi yaşandı. Gece saatlerinde başlayan onarım çalışmalarına rağmen arıza gün boyunca onarılamadı. Günü tamamen susuz geçiren vatandaşlar, büyük mağduriyet yaşadıklarını belirtti. "Şu anda perişan bir haldeyiz" Çamlıca Mahallesi’ndeki güncel durumu anlatan vatandaş Kadir İri, "Lavabolara, tuvaletlere giremiyoruz. Su olmadığı için kombileri kullanamıyoruz. Parasını almayı biliyorlar ama çalışma hiç yok. Marketlerde de su kalmamış, yetişemedik. Şu anda perişan bir haldeyiz" dedi. "Taşıma suyla işlerimizi görmeye çalışıyoruz" Kıraathane işletmecisi Ahmet Sallabaş, "Sabahtan beri sular yok. Kahvemiz sabah 06.00’da açılıyor, 07.30 gibi sular gitmiş. Taşıma suyla işlerimizi görmeye çalışıyoruz. Çay için damacana su kullanıyoruz. Bugün 4 damacana su taşıdık" şeklinde konuştu. "ESKİ ne zaman işini gerçekten yapacak?" AK Parti Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Grup Başkan Vekili Ahmet Sivri, sosyal medyadan açıklama yaparak duruma tepki gösterdi. Sivri’nin açıklamasında şu ifadeler yer aldı: "Plan var, hizmet yok! ’Planlı çalışma’ denilerek başlatılan kesintilerin saatlerce uzaması artık teknik bir sorun değil, açık bir yönetim problemidir. En temel hizmet olan suyun bile zamanında verilememesi, plansızlık ve kriz yönetimi eksikliğini ortaya koymaktadır. Sorun sadece bir arıza değil verilen saatlerin tutulmaması, muhatap bulunamaması ve vatandaşın bilgiye ulaşamamasıdır. Yazıktır, günahtır! Sizin iş bilmezliğiniz yüzünüzden Eskişehirli hemşehrilerimiz eziyet çekmek zorunda mı? Hafta sonu yaşanan bu tablo, birkaç açıklamayla geçiştirilemez. Vatandaş artık geçici çözümlerden ve sürekli istenen ’sabırdan’ yorulmuştur. Tepebaşı’nın neredeyse tamamında sular kesik. Vatandaştan sabır ve anlayış bekleniyor ama konu zamlar olunca kimse vatandaşı düşünmüyor. ESKİ ne zaman işini gerçekten yapacak?" Arıza yaklaşık 24 saatin ardından onarıldı Öte yandan, kısa bir süre önce ESKİ yetkilileri tarafından yapılan açıklamada ise, "Müdahale sırasında çelik boru kesimi, ara parçaların hazırlanması, montaj ve kaynak işlemleri tamamlandıktan sonra borunun sızdırmazlık testi yapılmıştır. Sonrasında kontrollü olarak depoya su basılması gerçekleştirilmiş olup şebeke hatlarına su verilmiştir. Suyun depoya dökülerek hatta ulaşması mahallelerimizin yerleşim kotlarına göre zaman alabilecektir. Elimizde olmayan nedenlerden dolayı yaşanılan su kesintisinden ötürü vatandaşlarımızın gösterdiği sabır ve anlayışa teşekkür ederiz" denildi.
Elazığ Şehit aileleri ve gaziler vefa buluşmasında bir araya geldi EMŞAV Elazığ İl Başkanlığı tarafından düzenlenen programda şehit aileleri ve gaziler, vefa buluşmasında bir araya geldi. Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı (EMŞAV) tarafından, şehit aileleri ile gazilerin birlik, beraberlik ve vefa duygularını pekiştirmek amacıyla "Şühedaya Vefa, Gazileri Hürmet Buluşması" düzenlendi. Program, İl Müftüsü Yusuf Bingöl’ün yaptığı dua ile başladı. EMŞAV Elazığ İl Başkanlığı öncülüğünde bir düğün salonunda gerçekleştirilen programa, Elazığ Valisi Numan ve Ayfer Hatipoğlu çifti, Elazığ Cumhuriyet Başsavcısı Aşkın Yeğin, Elazığ İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Alparslan Doğan, İl Emniyet Müdürü Adnan Karayel, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Ömer Faruk Ergün ile çok sayıda şehit ve gazi ailesi katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan EMŞAV Elazığ İl Başkanı Murat Demir, vakfın kuruluş süreci ve yürüttüğü faaliyetler hakkında bilgi vererek, "Emniyet Teşkilatı, Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı 1998 yılında dernek olarak Emniyet Teşkilatı’nın şehit yakınları ve gazileri tarafından kurulmuş olup, 2011 yılında vakıf statüsüne yükselmiştir. Şu an 50’ye aşkın şubemiz ve il temsilcilerimizde ve biri Avrupa ve biri Almanya olmak üzere temsilciliklerimiz bulunmaktadır. Vakfımız şehit ayrımı yapmadan, gazi ayrımı yapmadan yani mesleki olarak ayrım yapmadan değerli ailelerimize hizmet etmekte yarışan bir kuruluştur" dedi. Şehit aileleri ve gazilerin devlet için taşıdığı anlamı vurgulayan Vali Hatipoğlu ise "Sizlerle bir arada olmaktan dolayı büyük bir mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum. Şehit ailelerimizi ve gazilerimizi biz kendi ailelerimiz olarak, devletimizin birer emaneti aynı zamanda aziz şehitlerimizin bize emanetleri olarak görerek onları kendi ailelerimiz bilerek, devletimizin bir ailesi olarak görerek elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Bu anlamda bundan sonra da aynı şekilde davranacağız. Sizler en sevdiğiniz evlatlarınızı yitirmiş olan, yine çeşitli çatışmalarda belki gazilik payesini almış olan kardeşleriniz olarak ülkemiz için en zor zamanda, en kara günde ortaya çıkmış kahramanların emanetisiniz. Bu anlamda sizleri saygıyla, hürmetle selamlıyorum" şeklinde konuştu. Program, yapılan konuşmaların ardından şehit aileleri ve gazilerle yapılan sohbet ve hatıra fotoğraflarıyla sona erdi.
Ankara Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: "Çocuklarımızın en ufak can güvenliği riski varsa bu işletmeyle protokol imzalanmaz" Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, mesleki ve teknik eğitim konusunda "Valiliklerimizin, il müdürlüklerimiz, il istihdam kurullarımız, bu protokollerin yapılacağı her bir işletmeyle oturup iş sağlığı ve güvenliği üzerinden incelemeler yaparlar. Bu incelemeler sonucunda çocuklarımızın en ufak can güvenliği riski varsa bu işletmeyle protokol imzalanmaz" dedi. Tekin 2024 Kesin Hesap kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Tekin, Kürtçe eğitim konusunda, "Kürtçe eğitimin, vatandaşların Kürtçe öğrenmesine değin bir dizi etkinliği hayata geçirdik. Bakın, şu anda, Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde talep edilmesi durumunda vatandaşlarımız Kürtçe, Kurmanci ve Zazaca dâhil olmak üzere, 30’a yakın yaşayan dil ve lehçeyle ilgili olarak seçme ve seçtiği dersin, dilin öğrenilmesinin sağlanmasını mümkün hâle getirdik; şu anda bu mümkün. Ayrıca, Kürtçe bu dersleri okutmak üzere öğretmen atamaları da yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. "Kaç öğretmen atadınız?" sorusuyla ilgili olarak ben şu ifadenin altını çizmek istiyorum, burada değerli milletvekillerimize şöyle bir çağrıda bulunmak istiyorum: Siz bizim öğretmen atamamızı istiyorsanız Zazaca ve Kurmanci derslerini okutmak üzere, bölgede çocukların bu dersleri seçmelerini sağlamanız lazım. Ben size şunu söylüyorum: Biz, herhangi bir branştan atama yaparken, norm hesabını yaparken okutulan derslerin Türkiye genelinde sayısını topluyoruz ve akabinde kaç öğretmenimiz var, maaş karşılığı olarak ne kadar derse girilmesi gerekiyor bölüyoruz ve norm ihtiyacımızı buluyoruz. Dolayısıyla bu konunun şöyle çözülmesi gerekir: Talep oldukça norm ihtiyacı olacaktır ve atama yapacağız. Şu anda, hâlihazırda sistemde var olan öğretmenlerimiz bizim norm ihtiyacımızı karşılar durumda olduğu için norm ihtiyacı gözükmüyor" ifadelerini kullandı. Tekin şöyle konuştu: "Bir diğer konu şu: Bakın, şu anda, okullarımız dışında isteyen herkesin Kürtçeyi öğrenebileceği özel öğretim kursu açma hakkı vardır. Teşvik edin, orada işverenler, orada işletmeciler bu kursları açsınlar Kürtçeyle ilgili. O yüzden, bütün bunlar yapılmışken hükûmetimizi, Bakanlığımızı Kürtçe düşmanlığıyla suçlamanızı gerçekten kabul etmiyorum. Lütfen karşılaştırma yaparken öncesiyle beraber karşılaştırın." Tekin Mesleki ve Teknik eğitim veren okullara ilişkin, "Mesleki ve Teknik Eğitim veren okullarda iş başı ve iş başı beceri eğitimi ile ilgili olarak öğrencilerimizin sahada bu konuda becerilerini geliştirecek işletmelerle protokoller yapıyoruz. Bu protokolleri yaparken, valiliklerimizin, il müdürlüklerimiz, il istihdam kurullarımız, bu protokollerin yapılacağı her bir işletmeyle oturup iş sağlığı ve güvenliği üzerinden incelemeler yaparlar. Bu incelemeler sonucunda çocuklarımızın en ufak can güvenliği riski varsa bu işletmeyle protokol imzalanmaz. Protokol imzalandıktan sonra bizim Çalışma Bakanlığı müfettişleri, Milli Eğitim Bakanlığı müfettişleri rutin aralıklarla denetimlerini yaparlar, çocuklarımızın güvenliğine dair en küçük risk söz konusu ise protokoller iptal edilir. Bugün 25 bin bu yıl için protokol iptali yapılmış" şeklinde konuştu.