POLİTİKA - 27 Mart 2017 Pazartesi 15:14

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Kılıçdaroğlu sen neredeydin, Atatürk Havalimanında kaçıyordun'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Kılıçdaroğlu sen neredeydin, Atatürk Havalimanında kaçıyordun'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na 15 Temmuz darbe girişimi gecesini hatırlatarak, “Kılıçdaroğlu sen neredeydin. Atatürk Havalimanında kaçıyordun. Halbuki biz seninle Atatürk Havalimanında buluşabilirdik. O yoktu. Neymiş Bakırköy’e gitmiş” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Abdi İpekçi Spor Salonu’nda düzenlenen Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) 4. Gençlik Buluşmasına katıldı. Salonu dolduran binlerce gence hitap eden Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfının çalışmalarını dikkatle takip ettiğini kaydetti. Konuşmasında hayal ettiği gençliği anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim arzumun bu ülke gençliğinin elinde taşla, molotofla, silahla değil, kalemle bilgisayarla, kitapla dolaşan bir nesil olmasıdır.

Siz böyle bir ümmetin çekirdeğisiniz. İnsana sarf malzemesi gibi bakan, ölümü öldürmeyi ve şiddeti kutsayan ideolojilere prim vermeyen bir gençlik yetişsin istiyoruz. Bu öyle bir gençlik olmalı ki hangi fikri savunursa savunsun okumalı, araştırmalı, sorgulamalı, zihnini birilerine asla kiraya vermemeli. Pensilvanya’ya kiraya verenler gibi olmamalı. Adam profesör ama maalesef kiracı. Ondan bir şey olmaz. FETÖ’cüler gibi diploma avcılığı yapan değil, ilim ve hikmet peşinde koşan, her şeyden önemlisi ahlakı hayatına miğfer kılan bir nesil hayal ediyoruz” dedi.

Dünyanın kritik bir dönemden geçtiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizler bu genç yaşınızda tarihin dönüm noktalarından birine şahitlik ediyorsunuz. 7. Yılına giren Suriye’deki zulüm yaklaşık 1 milyon kardeşimizin hayatına mal oldu. Yaklaşık 5 milyon Suriyeli dünyanın farklı bölgelerine göç etti. İslam beldeleri harap oluyor.

Son bir umutla kendilerini Avrupa kapılarına atan mültecilerin karşılaştıkları insanlık dışı muameleler hepimizi yaralıyor. On yıllardır bize demokrasi dersi veren, kendilerinin dışındaki ülkeler için insan hakları karneleri hazırlayan Avrupa ülkelerinin nasıl vicdanlarını iptal ettiklerini birlikte görüyoruz. İnsana ruh katan ne kadar ilke varsa, hepsinin içinin boşaltıldığı günler yaşıyoruz” diye konuştu.

“Bugün cübbeli, sakallı, hoca ve alim kılıklı modern Lawrence’lar aynı şeyi yapıyor”

Bu süreçte öne çıkan DEAŞ, YPG ve FETÖ gibi terör örgütlerinin en büyük zararı Müslümanlara verdiğini söyleyen Erdoğan, “Bu katil sürüleri insanlık dışı eylemleri ile bölgemizin parçalanmasına taşeronluk yapıyorlar. Yüzyıl önce Arapça konuşan, faaliyet gösterdiği yerin insanları gibi giyinen Lawrence vardı. Bugün de cübbeli, sakallı, hoca ve alim kılıklı modern Lawrence’lar aynı şeyi yapıyor. Bir asır evvel Sykes - picot anlaşmaları vardı, bugün kapalı kapılar arasında süren gizli pazarlıklar var.

Birinci dünya savaşı sonrası kurulan, ikinci dünya savaşı sonrası tahkim edilen dizayn, bugün aynı kodlarla yeniden kurgulanıyor. Müslümanlar olarak sorumluluğumuz ağırdır. Şartlar ne olursa olsun bu imtihandan başarı ile çıkmak boynumuzun borcudur. Hepimizi derinden etkileyen bu acılar karşısında sergilenen çifte standardı sizleri kimi zaman ümitsizliğe sevk ettiğini biliyorum. Okuduklarınızın, seyrettiklerinizin sosyal medyaya boca edilen vahşet görüntülerinin sizleri karamsarlığa yönelttiğini biliyorum.

Unutmayın bizler Müslümanız. Allah’ın rahmetinden ümidimizi kesmeyeceğiz. Bizler din gününün sahibine, yerlerin ve göklerin Rabbine inanan insanlarız. Bizler zulüm ile yapılan binanın hiçbir zaman payidar olmayacağına şahit olmuş bir inancın mensuplarıyız. Birilerinin sizin bu duygularınızı istismar etmesine fırsat vermeyin. Bu tablo gönlünüzde ümit tomurcuklarının yeşermesine engel olmasın. Her imtihan bir imkandır. Gecenin en karanlık anı, şafağın sökme anıdır. İstikbal bizimdir şüpheniz olmasın” ifadelerini kullandı.

“Ey Kılıçdaroğlu, sen o 15’leri gördün mü"

Çanakkale savaşından örnekler veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirerek, “Ey Kılıçdaroğlu, sen o 15’leri gördün mü. Ey Kılıçdaroğlu, Gazi Mustafa Kemal’in partisinin başıyım diyorsun. Ne diyor Gazi Mustafa Kemal ‘gençler cumhuriyeti size emanet ediyorum’ diyor. Her şey ortada.

Çanakkale ayağında çarığın olmayan, doğu düzgün üniforması olmayan o genç Mehmetçiklerin savaşıydı. İşte sizler tüm imkansızlıklara, yokluklara rağmen tarihe ‘Çanakkale geçilmez’ diye yazdırmış bir ecdadın torunlarısınız. Bütün bu hadiseleri mazide kalmış olaylar olarak görebilir, bazı gafiller ülkemize baktıkça yeni ‘Serv’ lerin hayalini kurabilir. Ama ben bunlara 15 Temmuz gecesi yazılan kahramanlık destanınızı hatırlatmak isterim” açıklamalarında bulundu.

“Kılıçdaroğlu o gece neredeydin, Atatürk Havalimanında kaçıyordun”

15 Temmuz gecesi yaşananlara da değinen Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun o gece kaçtığını söyleyerek, “Orada F16 karşısında yılmayan gençler vardı. Helikopterler atılan mermiler karşına yılmayan gençler var. Kılıçdaroğlu sen neredeydin. Atatürk Havalimanında kaçıyordun. Halbuki biz seninle Atatürk Havalimanında buluşabilirdik. O yoktu. Neymiş Bakırköy’e gitmiş” dedi.

“Onlar ‘hayır’ dediğine göre biz doğru yoldayız”

Terör örgütlerinin referandumda ‘hayır’ oyu vereceğini söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:
“İsviçre’de benim posterimi yapıp şakağıma silah dayayanlar kimse, onlarla beraber yürüyenler kimse, şu anda bunlar burada da işbirliği yaptılar. ‘Hayır’ diyenler kim. Kandil hayır diyor. Kandil’in verdiği talimatla Avrupa’da ve Türkiye’de çalışmalar yürütülüyor. İmralı ‘hayır’ diyor. Pensilvanya ‘hayır’ diyor. Artık sormaya gerek var mı.

Onlar ‘hayır’ dediğine göre biz doğru yoldayız. Benim bakanım Avrupa’ya gidecek uçuş izni vermiyor. Hanım bakanım Hollanda’ya giriyor arabaya mahkum ediyorlar. Hani bunlarda kadın hakları vardı. Bunlar dürüst değil, samimi değil. Bunlar cahiliye dönemini yaşıyorlar. Hani o kız çocuklarını diri diri toprağa gömenler vardı ya, bunlar onların devamıdır.” 

Emrah Kuş
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Bakan Yerlikaya, Mersin’de trafikteki darp olayının görüntüsünü paylaştı, yeni yargı paketiyle gelen cezaları duyurdu Mersin’de trafikte bir sürücüyü darbeden şüphelilerden 3’ü tutuklandı, olaya karışan 3 şahsa da adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Olay anına ait görüntüleri paylaşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, olaya karışanların yeni yargı paketiyle 3 yıla kadar hapisle cezalandırılacağı ayrıca 180 bin TL ceza kesileceğini duyurdu. Olay, 24 Aralık’ta Mersin’in merkez Mezitli Davultepe GMK Bulvarı üzerinde trafikte yaşanan tartışmada kırmızı ışıkla bekleyen hafif ticari aracın sürücüsü feci şekilde darbedildi. O anlar ise vatandaşlar tarafından cep telefonu kamerası ile görüntülendi. Görüntüler üzerine harekete geçen İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler şüphelileri tespit etti. Tespit edilen 6 şüpheli, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla polis tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüpheliler emniyetteki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye çıkartılan şüphelilerden M.T., C.T., E.T. tutuklandı. Diğer şüpheliler C.T., M.T., H.T. ise adli kontrol şartı ile serbest kaldı. Tutuklanan şüphelilerden C.T. hakkında ayrıca Karayolları Trafik Kanunu’nun "Trafik düzeni ve güvenliği ile ilgili kuralları ihlal etmek" maddesi uyarınca 4 bin 153 TL idari para cezası uygulandı. Ayrıca şüphelinin sürücü belgesine genel sağlık durumunun tespiti amacıyla sağlık kuruluşuna sevk edilmek üzere geçici olarak el konuldu. Bakan Yerlikaya’dan 3 yıl hapis ve 180 bin TL para cezası uyarısı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Mersin’de trafikte yaşanan o görüntüleri ve yakalanan şüphelileri paylaşarak uyarıda bulundu. Bakan Yerlikaya uyarısında, "Resmi gazetede yayımlanan 11. Yargı Paketiyle; trafikte yol kesme, müstakil suç olarak düzenlenmiş, hukuka aykırı bir davranışla bir aracı durduran veya hareket etmesini engelleyen kişinin, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması kanunlaşmıştır. Ayrıca, ilk kez yeni trafik kanunu teklifine girecek maddeye göre de saldırı amacıyla araçtan inen ve yol kapayan sürücüye 180 bin lira idari para cezası uygulayacağız, sürücü belgesini 60 gün süreyle geri alacağız ve aracını 60 gün süreyle trafikten men edeceğiz. Mersin’in Mezitli ilçesinde araçtan inip başka bir sürücüye saldıran M.T., C.T., E.T. isimli şahıslar çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. C.T., M.T., H.T. isimli şahıslar ise hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Trafik güvenliğini hiçe sayan bu kişileri lütfen 112 Acil Çağrı Merkezimize bildirelim. Biz gereğini yaparız" ifadelerini kullandı.
Erzincan Erzincan’da kurtlar ahıra girdi: 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinde kurtların ahıra girmesi sonucu 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı. Hayvan sahibi, kurtların yerleşim yerleri için tehdit oluşturduğunu söyledi. Otlukbeli ilçesinde yaşanan kurt saldırısı, hayvan yetiştiricilerini tedirgin etti. İlçede Yasin Yıldırım’a ait ahıra giren kurtlar, 10 koyunu telef ederken 10 koyunu da yaraladı. Edinilen bilgilere göre, kurtlar ahıra girerek kısa sürede büyük zarara yol açtı. Sabah saatlerinde hayvanlarının telef olduğunu gören Yıldırım, yaşanan durum karşısında büyük üzüntü yaşadı. Hayvan sahibi Yasin Yıldırım, kurtların artık insanlardan kaçmadığını belirterek, "Kurtlar köpeklerimizi bile kaçırıp öldürüyor. İnsanlara ve yerleşim yerlerine çok yakınlar. Doğaya salınan ve insanlara alışmış bu hayvanlar yıl boyunca bizim için ciddi bir tehdit oluşturuyor" dedi. Sürü sahibi Yasin Yıldırım açıklamasında şunları söyledi; "Erzincan Otlukbeli Küçük Otlukbeli’nde küçükbaş hayvancılık yapıyorum. 6 yıldır burada hayvancılık yapıyorum. İki senedir, bu son iki senedir bu yırtıcı hayvanlar yani kurtlara karşı mücadele veriyoruz ama mücadelemiz hep yarım kalıyor. Geçen sene iki defa çadırlarıma girdi. Biz bir şekilde uyandık çıkardık, yani üç beş tane telefat verdik. Köpeklerimizi alıp götürüyorlar, geçen sene iki tane köpeğimi götürdü. Şu an gördüğünüz gibi gece girip içeriye girmiş. 10’a yakın hayvanım telef oldu. 10’a yakın hayvanım da içeride, onlar da yaralı yani onların kurtulma şansları da yok. Biz bir türlü bunlara önlem alamıyoruz. Önlem alamamamızın sebebi sopayla kovalıyoruz çünkü bunların avlanması, vurulması yasak. Ama yani biz baş edemiyoruz çünkü meraya gittiği zaman hayvanımız, haftada 3-4 tane hayvanımızı çalıp götürüyorlar. Köpekler baş edemiyor, çok akıllı hayvanlar oldukları için bir tanesi köpekleri alıp götürüyor, bir tanesi çobanı oyalıyor, diğeri de hayvanı alıp götürüyorlar. Yani yaklaşık ben diyeyim, iki yılda benim 200-300 hayvan varlığım yani üç beş üç beş şeklinde katledildi ve öldürüldü. Şu anda gördüğünüz gibi içeride de 15-20 tane hayvanım telef oldu. Yani 10 tane telef oldu, 10 tane de yaralı, onlar da telef olacaklar. Biz buna karşı bir önlem alamıyoruz. Aldığımız önlem şurada, bu sene 3 tane çadır Ankara’dan sipariş ettik. İşte bunlarda sıkıntı yok ama o diğerlerinde maliyetin altında olduğumuz için yani maliyeti çok yüksek olduğu için biz bir türlü yani bunu da seneye artık evvelki seneye bir şekilde toparlamaya çalışacağız ama yetkililerden bir önlem istiyoruz. Yoksa durumumuz kötü çünkü bugün bunu yaptı, yarın bir daha gelecek, öbür gün bir daha gelecek. Şimdi biz de sabahtan akşama kadar hayvanla uğraşıyoruz, akşam da işte yorgun düşüp yatıyoruz. Gece de nöbet tutuyoruz ama bu her gün böyle gidemez." Bölgede benzer olayların sıkça yaşandığını ifade eden Yıldırım, yetkililerden önlem alınmasını talep ederek, hem hayvanların hem de vatandaşların can güvenliğinden endişe duyduklarını sözlerine ekledi.
Trabzon Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit Trabzon’da Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit, "Trabzon Film Festivali" dolayısıyla geldiği Trabzon’da Kadın Yaşam ve İstihdam Merkezi’ni ziyaret etti. Burada atölyeleri gezen Koçyiğit’e Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in eşi Arzu Genç eşlik ederken, Koçyiğit, kadınların sergilediği ürünleri hayranlıkla inceledi. Koçyiğit, Karadeniz yöresinin geleneksel ve yöresel dokumaları arasında yerini alan yaklaşık bir asırdan beri kullanılan coğrafi işaretli keşanı dokumaya çalışması dikkat çekti. Koçyiğit, Trabzon’a ilk kez 5 yaşında geldiğini belirterek, "Trabzon’a ilk kez 5 yaşındayken gelmiştim ve ömür boyu birçok kez geldim. O nedenle bu gelişim ilk değil ama Trabzon’da ilk kez bir Film Festivali düzenleniyor. ’İlk’ demek biraz cesaret demek. Dilerim başladığı gibi bol bereketiyle inşallah hem şehrimize hem de sinemamıza çok büyük katkılarda bulunur bu festival. O nedenle bugün buradayım, çok da mutluyum. İyi ki bu seferki gelişimde böylesine faydalı bir mekânı ziyaret etmişim. Her biri birbirinden değerli geleneksel el sanatlarımız burada tekrardan hayat buluyor. Genç kadınlar burada bu mesleği, bu sanatı öğreniyor ve yaşatmaya devam ediyorlar. Bu beni çok gururlandırdı. Hepsinin ellerine, emeklerine sağlık. Burası bir yaşam merkezi. Buradan istifade eden bütün kadınları sevgiyle selamlıyorum. Daha nice nice kadınımızın bu imkânlardan yararlanmasını diliyorum" dedi.