GÜNDEM - 11 Ocak 2021 Pazartesi 18:15

Cumhurbaşkanı Erdoğan korona virüs aşısının başlayacağı tarihi açıkladı

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan korona virüs aşısının başlayacağı tarihi açıkladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Vaka sayısının belirli bir rakamın altına düşmesiyle birlikte daha önce de yaptığımız gibi elbette kısıtlamaları kademeli olarak azaltacağız. Böylece belirlenen sıralamaya göre perşembe veya cuma inşallah bu aşı kampanyamız başlamış olacak" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Barajlarda yaşanan su sıkıntısına değinen Erdoğan, halihazırda barajların bir kısmının neredeyse tamamen boşaldığını, diğerlerinde de su seviyesinin çok düştüğü bir dönemden geçildiğini kaydetti. 100 yılda bir görülecek böylesine büyük bir kuraklık tehdidi karşısında hep birlikte tedbir alınması gerektiğine dikkat çeken Erdoğan, günlük kullanımdan tarımsal sulamaya kadar her alanda tasarrufu esas alan bir anlayışla hareket etmek mecburiyetinde olunduğunu aktardı. Türkiye’de suyun 3’te 2’sinden fazlasının tarımda kullanıldığını hatırlatan Erdoğan, ”Bunun için baraj ve gölet depolama alanlarının yanı sıra sulama tesislerinin inşasına hız veriyoruz. Yer altı barajlarına da başlamış vaziyetteyiz. Geçtiğimiz 10 yılda 600 baraj, 590 hidroelektrik santrali, 262 içme suyu tesisi inşa edildi. Bu yıl içinde depolama alanlarımızın hacmini 180 milyar metreküpe, sulanan alanların büyüklüğünü 6,9 milyar hektara çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.

"İçme suyu yatırımlarını süratlendireceğiz"

İçme suyu yatırımlarının hızlandırılacağını bildiren Erdoğan, toplam içme suyu kapasitesinin 4, 8 milyar metreküpe ulaştırılacağını söyledi. Sulama yatırımlarının hızla tamamlanabilmesi için Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün bütçesinin yaklaşık 2 buçuk kat artırıldığını belirten Erdoğan, ”Böylece mevcut su kaynaklarımızın hem tarımsal üretimde hem içme suyu hizmetlerinde en verimli şekilde kullanılmasını temin edeceğiz. Mevcut kaynakları en iyi kullanmanın asıl yolu tasarruftan geçiyor. Açık sistemlerden kapalı sistemlere, vahşi sulamadan basınçlı sulamaya geçişe öncelik vererek su kayıplarını azaltacağız. İçme suyunda da önemli bir tasarruf potansiyelinin olduğunu görüyoruz. Doğru yöntemler ve bilinçli tüketimle sulamada yüzde 50’ye yakın tasarruf elde edebileceğimize inanıyoruz” dedi.

Enerjinin sürdürülebilir kalkınmanın temel alt yapısı olduğunu kaydeden Erdoğan, ”Şayet enerji arzında hedeflerimize uygun bir seviyeye ulaşamazsak diğer atılımlarımızın başarıya ulaşma şansı kalmıyor. Bunun için bir yandan yeni yatırımları devreye alırken, diğer yandan verimliliği artırmanın gayretindeyiz. Geçtiğimiz 18 yılda yaptığımız yatırımlarla ülkemizin enerjide toplam kurulu gücünü 32 bin megavattan 96 bin megavata çıkardık. En büyük atılımı da 19 bin megavattan 56 bin megavata çıkardığımız yerli ve yenilebilir kaynaklara dayalı enerji üretiminde yaptık. Bunu bu hükümet yaptı. Sadece geçtiğimiz yıl devreye alınan kurulu güç yüzde 98’i yenilebilir kaynaklardan olmak üzere 4 bin 900 megavattır. Karadeniz’de bulduğumuz rezerv enerjide dışa bağımlılığımızın en önemli kalemi olan doğalgazda önümüzde yeni bir dönem açtı. Enerji verimliliğini artırarak geleceğimize daha güvenle bakmak istiyoruz. Bunun için 2 yıl önce başlattığımız Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı ile 24 milyar ton petrole eşdeğer bir tasarruf sağlamayı hedefliyoruz” açıklamasında bulundu.

2023'e kadar enerji tüketiminde yüzde 14’lük tasarruf oranına ulaşmayı planladıklarını ifade eden Erdoğan, ”Geçtiğimiz 2 yıldaki uygulamalarımızla 1 milyar dolara yakın tasarruf seviyesini yakaladık. Bu konuda özellikle kamu binalarında ve sanayide gerçekten önemli neticeler aldık. İnşallah 2033 yılına kadar enerjide tasarruf ettiğimiz rakamı 30 milyar doların üzerine çıkaracağız” ifadelerini kullandı.

“Hedefimiz altın üretimini 100 tona yükseltmektir”

Ülkenin kaynaklarının her alanda en üst düzeyde harekete geçirilmesi için çalışıldığını ifade eden Erdoğan, bunlardan birinin altın üretimi olduğuna dikkat çekti. Erdoğan, ”Geçtiğimiz yıl altın üretimimiz 42 ton ile Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine çıktı. Bu üretimin ekonomimize katkısı 2,4 milyar dolardır. Hedefimiz önümüzdeki 5 yıl içinde en fazla katma değere sahip ürünlerin başında gelen altın üretimini 100 tona yükseltmektir” diye konuştu.

Erdoğan vatandaşlara çağrıda bulundu

Bugün gerçekleştirilen toplantının ana gündem maddelerinden birinin korona virüs tedbirleri olduğunu anlatan Erdoğan, alınan tedbirler sayesinde salgının artış hızının gözle görülür bir şekilde gerilediğini, azalan vaka ve ağır hasta sayısına paralel şekilde salgının sağlık sistemi üzerindeki yükünün önemli ölçüde hafiflediğini söyledi. Bu kazanımları korumak ve daha ileriye taşımak için 83 milyonun hep birlikte gayret göstermesi gerektiğine vurgu yapan Erdoğan, ”Salgın tedbirlerinin faaliyetlerine ara verilen esnaflarımız, öğrencilerimiz, çalışanlarımız başta olmak üzere vatandaşlarımız üzerinde yol açtığı sıkıntıları yakinen biliyoruz. Tüm dünya ile birlikte bu soruna kalıcı bir çare bulana kadar hayatımızı kendimizi salgından koruyacak tedbirlerle sürdürmeye mecburuz. Bu tedbirlerin en başında 'tamam' diye ifade ettiğimiz temizlik, maske ve mesafe geliyor. Vaka sayısının belirli bir rakamın altına düşmesiyle birlikte daha önce de yaptığımız gibi elbette kısıtlamaları kademeli olarak azaltacağız. Her bireyin kendi tedbirlerini sıkı bir şekilde uygulamaya devam etmesi şarttır” şeklinde konuştu.

"Aşı kampanyamız perşembe ya da cuma başlamış olacak"

Gelinen aşamada salgınla mücadelenin önemli bir ayağını aşı çalışmalarının oluşturduğunu bildiren Erdoğan, Türkiye’nin dünyadaki tüm aşı geliştirme çalışmalarını yakından takip ettiğini, uygulama aşamasına gelen ürünle ilgilendiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Halihazırda Çin menşeili bir aşıyı ülkemize getirmeye başladık. İlk etapta 3 milyon doz aşı şu anda ülkemize geldi. Alman menşeili bir aşıyla ilgili anlaşmamızı yaptık ama görüşmeler devam ediyor. Nihai kararı henüz karşılıklı olarak vermiş değiliz. Rus ve İngiliz menşeili aşılarla ilgili gelişmeleri takip ediyoruz. Ülkemize gelen aşıların kullanıma sunulabilmesi için gereken test süreçleri tamamlanır tamamlanmaz belirlenen öncelik sırasına göre uygulamasına geçilecektir. Perşembe veya cuma olur diyor bakanımız. Böylece belirlenen sıralamaya göre perşembe veya cuma inşallah bu aşı kampanyamız başlamış olacak. En önemlisi kendi aşımızı geliştirme çalışmalarıdır. Çok sayıda üniversitemiz, kuruluşumuz ve firmamız bu amaçla yoğun bir gayret içindedir. İnşallah hep birlikte bu musibetin de üstesinden gelecek, hedeflerimize doğru tam kapasite yürümeye devam edeceğiz” dedi.

Hülya Keklik - Derya Yetim

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Ticaret Üniversitesi İhracat Akademisi Projesi için bir araya geldi Ticaret Bakanlığı öncülüğünde hayata geçirilen İhracat Akademisi projesi kapsamında İstanbul Ticaret Odası (İTO) ve İstanbul Ticaret Üniversitesi işbirliğiyle "yeni nesil ihracat uzmanı" yetiştirilecek. Proje kapsamında İstanbul Ticaret Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (SEM) ihracata yönelik eğitim programları gerçekleştirilecek. İstanbul Ticaret Üniversitesi Ahi Çelebi Kampüsü’nde düzenlenen eğitim işbirliği protokolü imza törenine Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. İsrafil Kuralay ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Şimşek katıldı. Eğitimlerle dış ticaret alanında yetişmiş iş gücünün niteliğini artırılması ve bu amaçla üniversitelerin ve iş dünyasının birikimlerinden yararlanılması hedefleniyor. Kursiyerlere Ticaret Bakanlığı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi onaylı sertifika verilecek. İhracat Akademisi ile Ticaret Bakanlığının yöneticileri, akademisyen hocaları, ihracatçı ailesinin temsilcileri ve ticaret uzmanlarının aktif olarak sunum yapıp, ders verecekleri interaktif tecrübe, teoriyi ve pratiği birleştiren bir program hazırlandı. Eğitimler Ticaret Bakanlığı orta ve üst düzey yöneticileri ile uzmanlar, profesyonel eğitmenler, akademisyenler ve iş dünyası, STK ve şirket üst düzey yöneticileri tarafından İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin Eminönü’ndeki Ahî Çelebi Kampüsü’nde verilecek. İhracat Akademisi, Ticaret Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu arasında imzalanan İş Birliği Protokolü çerçevesinde, dış ticaret alanında yetişmiş insan kaynağının niteliğini geliştirmek ve bu eğitim faaliyetlerinde üniversitelerin birikimlerinden istifade etmek amacıyla hayata geçirildi. Eğitim sonunda başarılı olan kursiyerlere Ticaret Bakanlığı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi onaylı sertifika verilecek. İhracat Akademisi bünyesinde verilecek programlar; üniversite öğrencileri, yeni mezunlar, ihracata başlamak isteyen firma çalışanları, ihracatla iştigal eden profesyoneller, dış ticaret uzmanlığı alanında kariyer planlaması yapan veya kendini geliştirmek isteyen katılımcılara yönelik tasarlandı. "Türkiye’nin ihracatçıları yetişecek" İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, "İstanbul tüccarının odası ile üniversitesi, Türkiye ticaretinin kalbinin attığı Eminönü’nde, Türkiye’nin ihracatçılarını yetiştirmeye başlıyor. Akademi’nin misyon ve vizyonu bizim hedeflerimizle örtüşüyor. Bu yüzden daha ilk duyduğumuz andan itibaren bu projeyi sahiplendik, hayata geçirmek için gönüllü olduk. Zira az önce verdiğim Ticaret Müzesi örneğinin de olduğu gibi ihracatı artıracak her girişimin biz yanında ve destekçisiyiz. Bu bizim tarihî zorunluluğumuz ve görevimizdir. Türkiye’yi küresel ihracatta öne çıkarmak, rekabetçi yapmak ancak böylesi bir stratejiyle mümkün olacaktır" dedi. "Eğitim programından birinde ihracat uzmanlığını öğretirken, diğerinde Turquality uzmanı yetiştirilecek" İhracat akademisinin çok kapsamlı bir program olduğunu belirten Avdagiç, "İhracat Akademisinin çok değerli bulduğum bir yönü, iki ana eğitim programından birinde ihracat uzmanlığını öğretirken, diğerinde Turquality uzmanı yetiştirmeyi hedeflemesidir. Bunun anlamı şudur ki, Türk ürünlerinin uluslararası piyasada pazar bulması ancak markalaşmasıyla mümkündür. Bu gerçek, daha yolun başında ihracatçı adayının zerrelerine zerk ediliyor. İhracat Akademisi’ni kapsamlı bir ilan ile gençlerimize ve isteklilere duyuracağız. Katılımın en üst seviyede olmasını temin edeceğiz. Ne evde ne işte olanların, mutlaka ihracatta olmaları için çaba göstereceğiz. Bu yüzden esas hedef kitlemiz, gençlerimizdir. Aynı zamanda üniversite öğrencileri ve yeni mezunlardır, ihracata başlamak isteyen firma çalışanlarıdır, dış ticaret ve ihracat profesyonelleridir ve kariyerini dış ticaret alanında geliştirmek isteyen kişilerdir. Bunun anlamı şudur, ruhunda ve içinde girişimcilik olan herkese kapımızı açık olacak" ifadelerini kullandı. "Türkiye’nin küresel ticaret kapasitesini yeniden şekillendireceğiz" Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar da "Kuruluşundan yaklaşık bir yıl sonra İhracat Akademisini yalnızca bir eğitim kurumu değil Türkiye’nin küresel ticaret kapasitesini yeniden şekillendiren bir insan kaynağı yatırımına dönüştüğünü mutlulukla görüyoruz. Sadece akademi dünyasıyla değil teoriyi pratikle birleştirme hedefiyle ticaret ekosisteminin öncü paydaşlarıyla işbirliğimizi daha da derinleştirmeye büyük önem veriyoruz. Bugün imzalayacağımız 12’inci protokolümüz ile bu çalışmalarımızı daha da ileriye taşıyacağız" dedi. İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Kuralay ise böylesine önemli bir projenin bir parçası olmaktan büyük bir mutluluk duyduklarını ifade etti. Kuralay, bu projenin kendileri için önemine değinerek, "Proje, isminde ’ticaret’ olan üç tane farklı görev icra eden kurumun beraberliğiyle yapılıyor. Ticaret Bakanlığı devleti, İstanbul Ticaret Odası iş dünyasını, İstanbul Ticaret Üniversitesi de akademiyi temsil ediyor. Bu üçlünün, üç isminin bir araya gelmesinden daha farklı sinerjiler, daha farklı büyük birliktelikler ortaya çıkacağına inanıyorum. Böyle bir projenin parçası olmak gerçekten bizi çok mutlu etti" diye konuştu. İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şimşek de üniversite, İTO ve Ticaret Bakanlığı arasında imzalanacak bu protokolün üniversitenin bilgi üretmenin ötesinde bu bilgiyi toplumun ve iş dünyasının hizmetine sunma sorumluluğunun güçlü bir ifadesi olduğunu vurguladı. Açılış konuşmalarının ardından söz konusu protokol, İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Şimşek ve Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri Musa Demir tarafından imzalandı.