POLİTİKA - 26 Mart 2017 Pazar 18:02

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Avrupa Birliği'ne 'Vatikan' tepkisi

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Avrupa Birliği'ne 'Vatikan' tepkisi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin liderlerinin geçtiğimiz günlerde Vatikan'da bir araya geldiğini hatırlatarak, "Hayırdır niye Vatikan’da bir araya geldiniz? Papa ne zamandan beri AB üyesi oldu? Haçlı ittifakı kendini eninde sonunda gösterdi. Bu budur. Siz Türkiye’yi Müslüman olduğu için içeri almıyorsunuz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sancaktepe’de toplu açılış törenine katıldı. Sancaktepe Meydanını dolduran binlerce vatandaş seslenen Erdoğan, “Nasıl 16 Nisan’ı iple çekiyorsanız, birileri de kabus görüyor, içeride ve dışarıda. İnanın bana ne yapacaklarını şaşırdılar.

Kandil’deki terör baronları hemen her gün bir video mesaj yayınlıyor. FETÖ Pensilvanya’dan yayınlıyor. Ne diyorlar 'evet çıkarsa biz biteriz' diyorlar. Açıktan 'hayır' diyorlar. Sevgili Peygamberimiz; ‘Kişi sevdikleri ile beraberdir’ buyuruyor” diye konuştu.

Seçilme yaşının 18’e inmesi tartışmalarına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefeti eleştirerek, “Adamlar konuyu bilmiyor. 18 maddeyi okumamış. Yahu bir oku be. Ama o İstanbul’un fatihinin, bir çağı kapayıp bir çağı nasıl açtığını bilmiyor. Yaşının kaç olduğunu da bilmiyor. 21 yaşında bunu gerçekleştirdi” şeklinde konuştu.

AB ülkelerini eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Benim Kürt kardeşlerime yine aba altından sopa gösteriyor. FETÖ ihanet çetesinin de bir türlü gelmeyen baharları için de 16 Nisan’ı beklediklerini görüyoruz. Siz o baharı daha çok beklersiniz. DHKP-C, MLKP gibi ne kadar eli kanlı terör örgütü varsa, hepsi de sabah ‘hayır’ ile kalkıyor, akşam ‘hayır’ ile yatıyor.

Türkiye’ye zarar verme fırsatı doğar da, bugüne kadar hamilik yapmış ülkeler Almanya, Hollanda, Avusturya, İsviçre niye bize ‘Nazi diyorlar’ diyor. Bizim camilerimizin duvarlarına gamalı haç işaretleri çizenler siz değil misiniz, camilerimizi yakıp yıkanlar siz değil misiniz, NSU davası devam ediyor niye bitirmiyorsunuz, 4 bin 500 PKK dosyası verdim niye çözmüyorsunuz? Ondan sonra utanmadan sıkılmadan söyledikleri şey şu. ‘İşte bizim de sizde bir vatandaşımız var.

Gazeteci.’ Ben de kendisine dedim; 'Sayın Şansölye o gazeteci değil, ajan terörist.' O gazeteci dedikleri ajan terörist bir ay Tarabya'daki Alman Rezidansında kaldı. Orada misafir ettiler. Dedim ki yargılanacak. Sizin yargınız madem ki adil, bizim yargımız sizden daha adil. Yargılandı ve tutuklandı, şu anda içeride. Benim istediğim o 4 bin 500 dosyadan gelen yok” dedi.

“Resmimi asıyorlar, yanına silahı da şakağa dayıyorlar, bunun karşılığında gereğini yapacağız'

İsviçre’de resmine silah doğrultulmuş şeklindeki pankarta değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
“Kapaklarında terörist güzellemeleri yapan yabancı medya geri durur mu. Gizli niyetlerini ifşa etme pahasına şer cephesi arkasına saf tuttular. Her gün manşetlerinde Türkçe 'hayır' çağrısı yapıyorlar. İsviçre daha da ileri gitti. Şu anda kendi solak partileri ile Türkiye’nin oradaki teröristleri bir araya gelip yürüyüş yaptılar. Parlamentoda benim resmimi oraya asıyorlar, yanına silahı da şakağa dayıyorlar. İsviçre parlamentosu ses dahi çıkarmıyor. Dışişleri Bakanlığımız gereken ilişkileri kurmuş vaziyette. Bizler de tabii bunun karşısında gereğini yapacağız. Bunlar dürüst değil.”

“Haçlı ittifakı kendini eninde sonunda gösterdi”

AB üyesi ülkelerin Vatikan’da bir araya gelmelerini sert dille eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu gelişmeler bir şeyi çağrıştırıyor. Hayırdır niye Vatikan’da bir araya geldiniz? Papa ne zamandan beri AB üyesi oldu? Haçlı ittifakı kendini eninde sonunda gösterdi. Bu budur. Bize ikide bir 'böyle bir şey yok' dediler. Evet siz Türkiye’yi Müslüman olduğu için içeri almıyorsunuz. Enteresan. Bu toplantıya sosyal demokratlar da katılıyor, Hristiyan demokratlar da katılıyor. Nasıl bir iştir. Şimdi ben bunları konuştum, siz yarın seyredin. Biz ‘Vatikan’a seyahate gitmiştik, orada Papa’yı da bir görelim dedik’ demeye başlarlar. Geçin bu işleri. Şehirlerinin en önemli meydanlarını teröristlere verdiler. Milletimizi aşağılayan kıyafetlerle, Müslümanları rencide eden pankartlarla yürüyüş yapıyorlar. Eski yöntemler fayda etmeyince bu kez iyice çukurlara atları ile itleri ile insanlarımıza saldırdılar. Benim Dışişleri Bakanıma uçuş izni vermediler. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımı ne yazık ki arabanın içine mahkum ettiler.

Bir bayan. Hani sizde kadın hakları vardı. Lafa geldiği zaman kadın hakları şöyle böyle diyordunuz. Siz kız çocuklarını diri diri toprağa gömen o cehalet anlayışının devamısınız. Biz farklı değerlerden geliyoruz ama bunlar farklı cahiliye adetlerinin devamını ortaya koyuyorlar. Avrupa’nın sıfatı ne olursa olsun eline mikrofonu alan 'hayır' propagandası yapıyor. Ülkemizi AB’den çıkarmakla, askerimize silah satmamakla tehdit etmeye başladılar. DEAŞ’a kazaen verecek silahları var, YPG’li teröristlere verecek silahları var, eli kanlı diktatörlere verecek silahları var fakat NATO müttefiki olan Türkiye’ye son 2 yılda yüzlerce vatandaşını DEAŞ, PKK, FETÖ saldırısında kaybeden Türkiye’ye gelince silah yok. Üstelik biz onlardan hibe istemiyoruz, paramızla istiyoruz. Terör örgütlerine nasıl yapıyorsunuz. Size yazıklar olsun. Yılanla çuvala giren ısırılmaktan kurtulmaz. Teröristlere verdikleri silahlar, gün gelecek onlara dönecektir. Ama Türkiye’ye sattıkları silahla müttefiklik ilişkisi içinde onları da koruyacaktır. Bu gerçeği unutanlara söyleyecek sözümüz kalmamıştır” ifadelerini kullandı.

“Horozu çok olan köyün sabahı geç olur”

“Madem sistem mükemmel neden sürekli kriz üretti. Neden her 10 yılda bir darbelere muhtıralara kapı aralandı” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Artık bu ülkede hükümetler otel odalarında kurulmayacak. Bürolarda kurulmayacak, medya patronlarının talimatları ile hükmet kurulmayacak. Her şey şeffaf olacak. Açık olacak. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde millet kararı verecek. Horozu çok olan köyün sabahı geç olur. 'Kendisine 100 tane yardımcı atayacak' diyor. Biz göreve geldiğimizde 36 bakandan oluşuyordu hükümet. Biz geldik bunu 25'e indirdik. Türkiye olarak yıllarca biz de çift başlılığın bedelini ödedik. Yeni model Türkiye’nin temelini atıyoruz. Başbakan-cumhurbaşkanı kavgalarına bu yeni sistemle son veriyoruz." 

Mustafa Esen
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Bakan Yerlikaya, Mersin’de trafikteki darp olayının görüntüsünü paylaştı, yeni yargı paketiyle gelen cezaları duyurdu Mersin’de trafikte bir sürücüyü darbeden şüphelilerden 3’ü tutuklandı, olaya karışan 3 şahsa da adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Olay anına ait görüntüleri paylaşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, olaya karışanların yeni yargı paketiyle 3 yıla kadar hapisle cezalandırılacağı ayrıca 180 bin TL ceza kesileceğini duyurdu. Olay, 24 Aralık’ta Mersin’in merkez Mezitli Davultepe GMK Bulvarı üzerinde trafikte yaşanan tartışmada kırmızı ışıkla bekleyen hafif ticari aracın sürücüsü feci şekilde darbedildi. O anlar ise vatandaşlar tarafından cep telefonu kamerası ile görüntülendi. Görüntüler üzerine harekete geçen İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler şüphelileri tespit etti. Tespit edilen 6 şüpheli, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla polis tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüpheliler emniyetteki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye çıkartılan şüphelilerden M.T., C.T., E.T. tutuklandı. Diğer şüpheliler C.T., M.T., H.T. ise adli kontrol şartı ile serbest kaldı. Tutuklanan şüphelilerden C.T. hakkında ayrıca Karayolları Trafik Kanunu’nun "Trafik düzeni ve güvenliği ile ilgili kuralları ihlal etmek" maddesi uyarınca 4 bin 153 TL idari para cezası uygulandı. Ayrıca şüphelinin sürücü belgesine genel sağlık durumunun tespiti amacıyla sağlık kuruluşuna sevk edilmek üzere geçici olarak el konuldu. Bakan Yerlikaya’dan 3 yıl hapis ve 180 bin TL para cezası uyarısı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Mersin’de trafikte yaşanan o görüntüleri ve yakalanan şüphelileri paylaşarak uyarıda bulundu. Bakan Yerlikaya uyarısında, "Resmi gazetede yayımlanan 11. Yargı Paketiyle; trafikte yol kesme, müstakil suç olarak düzenlenmiş, hukuka aykırı bir davranışla bir aracı durduran veya hareket etmesini engelleyen kişinin, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması kanunlaşmıştır. Ayrıca, ilk kez yeni trafik kanunu teklifine girecek maddeye göre de saldırı amacıyla araçtan inen ve yol kapayan sürücüye 180 bin lira idari para cezası uygulayacağız, sürücü belgesini 60 gün süreyle geri alacağız ve aracını 60 gün süreyle trafikten men edeceğiz. Mersin’in Mezitli ilçesinde araçtan inip başka bir sürücüye saldıran M.T., C.T., E.T. isimli şahıslar çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. C.T., M.T., H.T. isimli şahıslar ise hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Trafik güvenliğini hiçe sayan bu kişileri lütfen 112 Acil Çağrı Merkezimize bildirelim. Biz gereğini yaparız" ifadelerini kullandı.
Erzincan Erzincan’da kurtlar ahıra girdi: 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinde kurtların ahıra girmesi sonucu 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı. Hayvan sahibi, kurtların yerleşim yerleri için tehdit oluşturduğunu söyledi. Otlukbeli ilçesinde yaşanan kurt saldırısı, hayvan yetiştiricilerini tedirgin etti. İlçede Yasin Yıldırım’a ait ahıra giren kurtlar, 10 koyunu telef ederken 10 koyunu da yaraladı. Edinilen bilgilere göre, kurtlar ahıra girerek kısa sürede büyük zarara yol açtı. Sabah saatlerinde hayvanlarının telef olduğunu gören Yıldırım, yaşanan durum karşısında büyük üzüntü yaşadı. Hayvan sahibi Yasin Yıldırım, kurtların artık insanlardan kaçmadığını belirterek, "Kurtlar köpeklerimizi bile kaçırıp öldürüyor. İnsanlara ve yerleşim yerlerine çok yakınlar. Doğaya salınan ve insanlara alışmış bu hayvanlar yıl boyunca bizim için ciddi bir tehdit oluşturuyor" dedi. Sürü sahibi Yasin Yıldırım açıklamasında şunları söyledi; "Erzincan Otlukbeli Küçük Otlukbeli’nde küçükbaş hayvancılık yapıyorum. 6 yıldır burada hayvancılık yapıyorum. İki senedir, bu son iki senedir bu yırtıcı hayvanlar yani kurtlara karşı mücadele veriyoruz ama mücadelemiz hep yarım kalıyor. Geçen sene iki defa çadırlarıma girdi. Biz bir şekilde uyandık çıkardık, yani üç beş tane telefat verdik. Köpeklerimizi alıp götürüyorlar, geçen sene iki tane köpeğimi götürdü. Şu an gördüğünüz gibi gece girip içeriye girmiş. 10’a yakın hayvanım telef oldu. 10’a yakın hayvanım da içeride, onlar da yaralı yani onların kurtulma şansları da yok. Biz bir türlü bunlara önlem alamıyoruz. Önlem alamamamızın sebebi sopayla kovalıyoruz çünkü bunların avlanması, vurulması yasak. Ama yani biz baş edemiyoruz çünkü meraya gittiği zaman hayvanımız, haftada 3-4 tane hayvanımızı çalıp götürüyorlar. Köpekler baş edemiyor, çok akıllı hayvanlar oldukları için bir tanesi köpekleri alıp götürüyor, bir tanesi çobanı oyalıyor, diğeri de hayvanı alıp götürüyorlar. Yani yaklaşık ben diyeyim, iki yılda benim 200-300 hayvan varlığım yani üç beş üç beş şeklinde katledildi ve öldürüldü. Şu anda gördüğünüz gibi içeride de 15-20 tane hayvanım telef oldu. Yani 10 tane telef oldu, 10 tane de yaralı, onlar da telef olacaklar. Biz buna karşı bir önlem alamıyoruz. Aldığımız önlem şurada, bu sene 3 tane çadır Ankara’dan sipariş ettik. İşte bunlarda sıkıntı yok ama o diğerlerinde maliyetin altında olduğumuz için yani maliyeti çok yüksek olduğu için biz bir türlü yani bunu da seneye artık evvelki seneye bir şekilde toparlamaya çalışacağız ama yetkililerden bir önlem istiyoruz. Yoksa durumumuz kötü çünkü bugün bunu yaptı, yarın bir daha gelecek, öbür gün bir daha gelecek. Şimdi biz de sabahtan akşama kadar hayvanla uğraşıyoruz, akşam da işte yorgun düşüp yatıyoruz. Gece de nöbet tutuyoruz ama bu her gün böyle gidemez." Bölgede benzer olayların sıkça yaşandığını ifade eden Yıldırım, yetkililerden önlem alınmasını talep ederek, hem hayvanların hem de vatandaşların can güvenliğinden endişe duyduklarını sözlerine ekledi.
Trabzon Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit Trabzon’da Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit, "Trabzon Film Festivali" dolayısıyla geldiği Trabzon’da Kadın Yaşam ve İstihdam Merkezi’ni ziyaret etti. Burada atölyeleri gezen Koçyiğit’e Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in eşi Arzu Genç eşlik ederken, Koçyiğit, kadınların sergilediği ürünleri hayranlıkla inceledi. Koçyiğit, Karadeniz yöresinin geleneksel ve yöresel dokumaları arasında yerini alan yaklaşık bir asırdan beri kullanılan coğrafi işaretli keşanı dokumaya çalışması dikkat çekti. Koçyiğit, Trabzon’a ilk kez 5 yaşında geldiğini belirterek, "Trabzon’a ilk kez 5 yaşındayken gelmiştim ve ömür boyu birçok kez geldim. O nedenle bu gelişim ilk değil ama Trabzon’da ilk kez bir Film Festivali düzenleniyor. ’İlk’ demek biraz cesaret demek. Dilerim başladığı gibi bol bereketiyle inşallah hem şehrimize hem de sinemamıza çok büyük katkılarda bulunur bu festival. O nedenle bugün buradayım, çok da mutluyum. İyi ki bu seferki gelişimde böylesine faydalı bir mekânı ziyaret etmişim. Her biri birbirinden değerli geleneksel el sanatlarımız burada tekrardan hayat buluyor. Genç kadınlar burada bu mesleği, bu sanatı öğreniyor ve yaşatmaya devam ediyorlar. Bu beni çok gururlandırdı. Hepsinin ellerine, emeklerine sağlık. Burası bir yaşam merkezi. Buradan istifade eden bütün kadınları sevgiyle selamlıyorum. Daha nice nice kadınımızın bu imkânlardan yararlanmasını diliyorum" dedi.