POLİTİKA - 18 Temmuz 2022 Pazartesi 17:34

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan KYK kredisi müjdesi

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan KYK kredisi müjdesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KYK kredisiyle ilgili müjdeyi vererek, "Kredi geri ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı veya faiz uygulaması olmaksızın sadece alınan kredi üzerinden yapılmasını kararlaştırdık. Yani anapara. Bu uygulamadan halen kredi geri ödemesi yapan tüm gençlerimiz yararlanacak. Aldığımız bu kararla kredi geri ödemelerinde toplanda 26 milyar lira üzerinde bir yükü gençlerimizin üzerinden kaldırmış oluyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Türkiye’nin büyümesini, gelişmesini, zenginleşmesini istemeyenler; kalkınmanın temel alt yapısı olan ulaştırma, enerji, şehirleşme gibi yatırımlarımıza saldırıyorlar. Bu hezeyanların amacı asla ülkenin çıkarını, milletin menfaatini veya benzeri hayırlı niyetleri savunmak değildir. Doğrudan ülkemize ve milletimize husumetlerini ifade edemedikleri için yatırım düşmanlığı ile ayağımıza çelme takmaya çalışıyorlar. Esasen ulaştırma yatırımlarımızın ülkemize ve milletimize katkısını ifade etmek için sadece şu rakamlar bile yeterlidir. Son 20 yılda ülkemizdeki araç sayısı 8 buçuk milyondan 26 milyona çıkarak üç kat artmıştır. Ekonomik sıkıntıdan bahsediyordun, bakın rakam ortada. Bu kadar korkunç rakama ulaşmış ve şu anda otomobil satış yerlerinde birinci el otomobil dahi bulmakta sıkıntı çekiyorlar. İkinci el ile işi idare etmeye çalışıyorlar. Bütün bunlara rağmen yaptığımız 112 milyar dolarlık altyapı yatırımı sayesinde karayollarımızdaki ulaşım hızı güvenli, konforlu hale gelirken, trafik kazası oranları ve can kayıpları da yüzde 82 düzeyinde azalmıştır" dedi.

"Ülkemize 20 yılda asırlık kalkınma altyapısı kazandırmış olmaktan gurur duyuyoruz"

Bayram boyunca havayolu trafiğinin de oldukça yoğun olduğunu aktaran Erdoğan, "Havayollarımızda da durum aynıdır. Havayollarımızda da rekor üstüne rekor. İstanbul Havalimanımız bayram boyunca günde ortalama bin 400 uçağın iniş kalkışına ve günde ortalama 230 bin yolcuya hizmet vermiştir. Bu yoğunluğu Yeşilköy’ün kaldıramayacağını akıl ve vicdan sahibi herkes kabul edecektir. Ne kadar haklı olduğumuz orada da ortaya çıktı. Dünya çapında birinciliklere doymayan İstanbul Havalimanı, Avrupa'nın en yoğun ve en iyi havalimanı olarak gösterilmektedir. Antalya Havalimanı'nın kapasite genişletmesi ihalesine verilen 8 buçuk milyar avroluk bedelin ilk ödemesi olan 2 milyar 138 milyar avrosu 28 Mart 2022’de Hazine’ye aktarılmıştır. Mevcut kapasite ile bu havalimanımız, 16 Temmuz’da toplam bin 68 uçak ve 188 bin 504 yolcuyla o da kendi rekorunu kırmıştır. Ülkemize 20 yılda asırlık kalkınma altyapısı kazandırmış olmaktan gurur duyuyoruz. Bugün veya bugüne kadar neyin sözünü verdiysek yaptık. Allah'ın izni ile bundan sonra da milletimize verdiğimiz tüm sözleri yerine getirmeyi sürdüreceğiz" diye konuştu.

Türkiye'nin bir süredir istisnai dönemlerden geçtiğini söyleyen Erdoğan, "Türkiye, istisnai hadiselere de şahit oluyor. Bu istisna Gezi olaylarında kimi şehirlerimizin ana meydanlarının yaklaşık bir ay boyunca işgali ile sosyal bünyemizi çatlatma girişimi olarak tezahür etmiştir. Bu istisna, çukur eylemlerinde PKK’nın kimi ilçelerimizin mahallelerindeki eylemleriyle, milli birlik beraberliğimizi yıkma girişimi olarak tezahür etmiştir. Bu istisna, emniyet ve yargı içindeki hainlerin 17-25 Aralık‘taki kumpaslarıyla milli iradeyi gasp girişimi olarak tezahür etmiştir. Bu istisna 7 Haziran 2015 seçimlerinin ardından oluşan belirsizliği fırsat bilenlerin siyaset kurumunu felce uğratma girişimi olarak tezahür etmiştir. Bu istisna, 15 Temmuz’da ülkenin topyekun işgali, milletin topyekun esir alınma girişimi olarak tezahür etmiştir. Bu istisna Suriye sınırlarımız boyunca oluşturulmak istenen terör koridoru ile vatanımızı bölme girişimi olarak tezahür etmiştir. Bu istisna 2018’deki ekonomimizi mahvetme tehditleri ile ülkemizi dizleri üstüne çökertme girişimi olarak tezahür etmiştir.

Bu istisna, 2020’deki tüm dünyayı etkileyen korona virüs salgını ile ülkemizi bu küresel sağlık krizinin altında bırakma girişimi olarak tezahür etmiştir. Bu istisna, 2021 Aralık ayında başlatılan panikle ülkemizi kur dalgasında boğma girişimi olarak tezahür etmiştir. Bu istisna salgınla başlayıp Rusya-Ukrayna savaşı ile daha da derinleşen küresel çalkantıların faturasını ülkemize kesme girişimi olarak tezahür etmiştir. Bu istisna halen maliyet artışlarıyla açıklanamayacak fiyat hareketlerinin tetiklediği enflasyon ve hayat pahalılığıyla insanlarımızı karamsarlığa sürükleme girişimi olarak tezahür etmeyi sürdürmektedir. Türkiye tüm bu imtihanları başarıyla vererek yoluna devam etmiş, bugünlere gelmiş bir ülkedir. Avrupa’sından Amerika ve Asya’sına kadar tüm dünyanın enflasyondan resesyona nice sıkıntılarla boğuştuğu bu küresel fırtınadan Türkiye'yi kurtararak inşallah sahili selamete ulaştırmakta biz kararlıyız" dedi.

"Önceliği istihdama ve büyümeye verdiğimiz programımız sayesinde emin adımlarla hedeflerimize ilerliyoruz"

Yaşanan her tecrübenin sonraki adımlar için eşsiz dersler verdiğini söyleyen Erdoğan, "Geçmişten bugüne edindiğimiz tecrübeler ışığında ülkemizin sadece altyapısını adeta yeni baştan inşa etmekle kalmadık, yönetim sisteminde de köklü değişiklikler gerçekleştirdik. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin zirvesini oluşturduğu bu değişimlerin her başlığı birer sessiz devrim niteliğindedir. Geçmişte siyasi, sosyal, ekonomik düzenimizi bir anda altüst edecek nice sınamayı bu süreçte nispeten küçük bedellerle atlatabilmemizi gerçekleştirdiğimiz tarihi reformlara borçluyuz. Son dönemde ekonomide bu hakikatle yüzleşiyoruz. Dünyanın gelişmiş diye tabir edilen ülkelerinin bile göğüslemekte zorlandığı küresel krizleri hamdolsun biz başarıyla yönetiyoruz. Önceliği istihdama ve büyümeye, yani insanlarımızın işine, aşına ve huzuruna verdiğimiz programımız sayesinde içeride ve dışarıda artık yavaş yavaş itiraf edilmeye başlandığı gibi emin adımlarla hedeflerimize ilerliyoruz" açıklamasında bulundu.

"Önümüzdeki şubat, mart aylarıyla birlikte uyguladığımız politikanın olumlu neticelerini daha iyi görmeye başlayacağız"

Kurdaki dalgalanmanın ve yükselen fiyatların insanların hayatında yol açtığı refah kaybını telafi edecek tedbirler alındığını ifade eden Erdoğan, "Asgari ücretten memur ve emekli maaşlarına kadar her kesimden vatandaşımızın gelir seviyesini yükseltecek artışlar yaptık. Halen de yapıyoruz. Yılbaşında ve temmuz ayı başında yaptığımız düzenlemelerle insanımızı enflasyona ezdirmeme sözümüzü yerine getirdik. İnşallah yıl sonunda gelişmelere göre sabit gelirlilerin durumlarını yeniden gözden geçireceğiz. Aynı şekilde üretimin ve ihracatın artmayı sürdürmesi sayesinde küresel krizi fırsata çevirecek adımları da atıyoruz. Önümüzdeki şubat, mart aylarıyla birlikte uyguladığımız politikanın olumlu neticelerini daha iyi görmeye başlayacağız. Türkiye’yi 2023 hedeflerine kavuşturduğumuz gibi 2053 vizyonunu da inşallah biz şekillendireceğiz. Yaptığımız hiçbir fedakarlığın, döktüğümüz her damla alın terinin, verdiğimiz hiçbir emeğin boşa gitmeyeceğinden emin olunuz. Ülkemizi geri kalmışlığın sefaletinden, vesayetin zincirlerinden, terör örgütlerinin pençesinden, darbecilerin saldırılarından, içerideki kifayetsizlerin basiretsizliğinden, dışarıdaki düşmanların tuzaklarından, 20 yıldır bunca badireden nasıl kurtardıysak inşallah bugünkü sıkıntıları da yine biz çözüme kavuşturacağız. Yeter ki sabredelim, yeter ki çalışalım, yeter ki üretelim, yeter ki ülkemize sahip çıkalım, kardeşliğimize halel getirmeyelim, gerisi kendiliğinden gelecektir" dedi.

"Bu yıl ülkemize 38 farklı branşta 2 bin 632 madalya kazandıran sporcularımıza şahsım ve milletim adına şükranlarımızı sunuyorum"

Erdoğan, "Türkiye 2023’ü kazasız belasız ve hedeflerine uygun şekilde geride bıraktığında önümüzde yepyeni ve aydınlık bir dönemin bizi beklediğini hep beraber göreceğiz. Sporcularımız bu yılın ilk 7 ayında uluslararası müsabakalarda gösterdikleri başarılarla hepimizi gururlandırmaya devam ediyor. Bu yıl ülkemize 38 farklı branşta 2 bin 632 madalya kazandıran sporcularımıza şahsım ve milletim adına şükranlarımızı sunuyorum. Sporcularımız son olarak Cezayir’de düzenlenen Akdeniz Oyunları’nda başarı çıtasını biraz daha yükselttiler. Akdeniz Oyunları’ndan 108 madalya ile ülkemize dönen sporcularımızın her birini şahsım, milletim adına tebrik ediyorum. Madalyalardaki branş çeşitliliği, ülkemizde spor altyapısının nasıl dengeli bir şekilde geliştiğinin de işaretidir. Ülkemizin 81 şehrine inşa ettiğimiz spor tesislerini, sporcu yetiştirme çalışmalarıyla, performans takip sistemi ile modern antrenman teknikleriyle birleştirdik Gençlerimizin azmi, kararlılığı, çalışkanlığı üzerine eklendiğinde ortaya bu başarılar çıktı. Şimdi önümüzde 9-18 Ağustos tarihlerinde yapılacak Konya-İslami Dayanışma Oyunları ile 29 Eylül-2 Ekim tarihinde düzenlenecek İznik Dünya Göçebe Oyunları var. Ardından da Paris 2024 Yaz Olimpiyat Oyunları geliyor. İnşallah bu müsabakalarda başarı ivmemizi artırarak sürdüreceğiz" açıklamasında bulundu.

"18-25 yaş arasındaki tüm gençlerimiz 300’den fazla müze ve ören yerini ücretsiz olarak ziyaret edebilecekler"

Geçtiğimiz haftalarda yaz tatilini seyahatle geçirmek isteyen gençlere için 81 ilde belirlenen yurtların 15 Temmuz-1 Eylül tarihleri arasında açık olacağı müjdesini verdiklerini hatırlatan Erdoğan şunları kaydetti:
"Gençlerimiz, rezervasyon sistemi ile işleyen bu hizmetten yararlanmaya başladı. İlaveten gençlerimizin cennet vatanımızın her köşesindeki tarihi eserleri rahatça görebilmeleri için Müzekart cinsi uygulamasını da hayata geçirdik. Bu sayede 18-25 yaş arasındaki tüm gençlerimiz 300’den fazla müze ve ören yerini ücretsiz olarak ziyaret edebilecekler. Türkiye dünyanın devlet eliyle verilen en detaylı Yüksek Öğrenim Yurdu, öğrenim kredisi ve öğrenci bursu sistemine sahip ülkesidir. Bu yıl 750 bine yakın gencimiz yurt imkanından yararlanarak, 520 binden fazla gencimiz burs ve 881 binden fazla gencimiz öğrenim kredisi alarak eğitim öğrenimine devam etmiştir. Geçtiğimiz 20 yılda kredi ve burs miktarlarını 14 kat artırdık. Halen öğrencilerimiz lisansta 850 lira, yüksek lisansta bin 700 lira, doktorada 2 bin 550 lira kredi veya burs alıyorlar. Yılbaşında bu rakamları tekrar revize edeceğiz, yükselteceğiz."

"Kredi ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı veya faiz uygulaması olmaksızın sadece alınan kredi rakamı üzerinden yapılmasını kararlaştırdık"

Günlerdir gündemde olan KYK borçlarına yönelik müjdeyi paylaşan Erdoğan, "Bugüne kadar kredi ödemelerinin yıllık güncellenmesini belirli bir faiz oranından değil, yurt içi fiyat endeksi farkına göre hiçbir zaman bir faiz uygulaması yapmadık. Bay Kemal yalan bol. Utanmadan, sıkılmadan faizden bahsediyor. Eğer sıkıyorsa kendin gel bunu ispatla. Hiçbir öğrenci faiz uygulamasına tabi tutulmamıştır. Son dönemde enflasyonun arzu etmediğimiz düzeylere yükselmesi, öğrenim kredisi güncellenmelerinde beklenmedik rakamların ortaya çıkmasına yol açtı. Gençlerimizi elbette böyle bir yükün altında bırakamazdık. Haftalar öncesinden ilgili arkadaşlarımıza talimatlarımızı verdik. Çalışmaları başlattık. Biraz önceki kabine toplantımızda kredi ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı veya faiz uygulaması olmaksızın sadece alınan kredi rakamı üzerinden yapılmasını kararlaştırdık.

Yani anapara. Bu uygulamadan halen kredi geri ödemesi yapan tüm gençlerimiz yararlanacak. Aldığımız bu kararla kredi geri ödemelerinde toplamda 26 milyar lira üzerinde bir yükü gençlerimizin üzerinden kaldırmış oluyoruz. Böylece mezun olup geri ödemesi başlayacak 1 milyon 49 bin, kredi almış ancak henüz mezun olmamış 812 bin, geri ödemesi vergi dairelerince takip edilen 1 milyon 295 bin olmak üzere toplam 3 milyon 157 bin gencimizin öğrenim kredisi sorununu kökten çözmüş oluyoruz. Önümüzdeki yıldan itibaren kredi ödemesi başlayacak öğrencilerimiz de sadece aldıkları kredi rakamı kadar sorumlu olacaklar. Öğrenim kredileriyle ilgili aldığımız kararın hayırlı olmasını diliyorum" dedi.

Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığı görev yapan öğretmenler ve usta öğreticiler ile Kur’an kurslarında görevlendirilen öğreticilere her 5 ders için ilave 1 saat ek ders ödemesi yapacaklarının da müjdesini paylaştı. Erdoğan ayrıca, "Devlete bağlı üniversitelerimizin Tıp ve Diş Hekimliği Fakültelerinin son sınıf öğrencilerine asgari ücret tutarı kadar ödeme yapılacak. Hayırlı olmasını diliyorum. Hekimlerimize ve diğer çalışanlarımıza yönelik hiçbir şiddet eylemi kabul edilemez” dedi.

Hülya Keklik

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.
İzmir Uluslararası Turan Film Festivali ödülleri sahiplerini buldu Uluslararası Turan Film Festivali Ödül Töreni, Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Yunus Emre Salonu’nda gerçekleştirildi. Türkiye’nin yanı sıra 77 ülkeden bin 57 başvurunun yapıldığı ‘Kızılelma’ temalı festivalde; ülkemizden 158, Azerbaycan’dan 47, Kırgızistan’dan 31, Kazakistan’dan 21, Özbekistan’dan 15 ve Türkmenistan’dan 10 film yarıştı. Ege Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) ve Sinema Genel Müdürlüğü katkılarıyla düzenlenen “Uluslararası Turan Film Festivali Ödül Töreni, Türk Dünyası sinemasının tüm paydaşlarını bir araya getirdi. Törene, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven, EÜ üst yönetimi, yurt içinden ve dışından sanatçılar, yönetmenler, senaristler, akademisyenler, davetliler ve öğrenciler katıldı. Fotoğraf ve resim sergileri törene renk kattı Ödül töreni öncesi Atatürk Kültür Merkezi Fuaye Alanında; Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığının “Sessiz Tanıklar Türk Boylarına Yolculuk” sergisi ile TÜRKSOY’un “Türk Dünyası Resim Sergisi” ve “Türk Dünyası Kültür Başkentleri Fotoğraf Sergisi” sanatseverle buluştu. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Sanatsal faaliyetler üretmek, sanatın gelişimine katkı sağlamak, sanatı ve sanatçıyı sanatseverlerle bir araya getirmek, tam akredite öğrenci odaklı araştırma üniversitemizin toplumsal görevleri arasındadır. Bu bilinçten hareketle Türk dünyasının ortak değerlerini ve kültürel bağlarını vurgulayarak, bu bağların güçlenmesine katkıda bulunmak, Türk devletleri ve topluluklarının kültürel çeşitliliğine ve zenginliğine katkıda bulunmak hedefiyle yola çıktığımız bu önemli organizasyonun henüz fikir aşamasında iş birliği talebinde bulunduğumuz bütün çevreler tarafından heyecanla karşılanarak sağlanan desteklerle bugünlere gelmesi sağlanmıştır” diye konuştu. “Festivalimizin geleneksel hale gelmesini temenni ediyorum” Bu tür bir festivale ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyduklarını dile getiren Prof. Dr. Budak, “Uluslararası Turan Film Festivali, uzun süren hazırlık aşamasının ardından iki gündür Üniversitemiz ev sahipliğinde gerçekleştiriliyor. Festival kapsamında uluslararası film yarışması, 3 Söyleşi, 2 Fotoğraf Sergisi, 7 Gösterim Seçkisi, 1 Resim Sergisi, 1 Konser, 1 Dans Gösterisi gerçekleştirildi. Festivale 77 ülkeden bin 55 başvuru yapıldı. Türkiye’den 158 Film, Azerbaycan 47 Film, Kırgızistan 31, Kazakistan 21, Özbekistan 15 ve Türkmenistan’dan 10 film katılım gösterdi. Yapılan tüm başvurular alanlarında duayen jüri üyelerinden oluşan seçili kurullar tarafından incelendikten sonra dereceye girenleri belirlendi. Bugünkü ödül töreninde dereceye giren filmlere verilecek ödüllerin yanı sıra Yaşam Boyu Başarı Ödülü, Sinema Sanatına Katkı Ödülü, İnsani Değerlere Katkı Ödülü gibi 13 ayrı kategoride özel ödüller de verilecek. Ödül alacak olan sanatçılarımızı şimdiden tebrik ediyorum. Ayrıca bu büyük organizasyonda bizlerle birlikte olan ve büyük desteklerini gördüğümüz Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğüne, TÜRKSOY’a, çok kıymetli sergilerini bizlere açan Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığına ve festivalimize destek veren gerek ülkemizdeki gerekse Türk Dünyasındaki değerli kurumlarına şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Festivalimizin ileriki yıllarda da Türk Dünyasında genişleyerek geleneksel hale gelmesini temenni ediyorum” dedi. “Türk dünyasının zenginliğini arşivlerle ortaya koyuyoruz” Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, “Bu etkinliğin, kültürün birleştiriciliği adına çok önemli bir program olduğunu ifade etmek istiyorum. Türk kültürü ve sanatının paylaşımı ve gelişimi adına düzenlenen bu festival son derece anlamlıdır. Bu programın bir paydaşı olarak Türk dünyasının zenginliğini çeşitli arşiv belgeleriyle ortaya koymaktan son derece bahtiyarız. Türkiye olarak dünyanın en büyük arşivlerine sahip olduğumuzu bilmenizi isterim. Festivalimize ev sahipliği yapan Ege Üniversitesine ve Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’a, hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkürlerimi iletiyorum” dedi. TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, “Sinema ortak kültür mirasımızı gelecek nesillere taşıma noktasında en önemli araçlardan biridir. Bu etkinlik, Türk sinemasının çeşitliliğini yansıtmasının yanı sıra birliğimizi ve kardeşliğimizi bir kez daha tüm dünyaya gösterme fırsatı verdi. Festivalin gerçekleşmesine katkı sunan kurumlarımıza teşekkür ediyor, yarışan tüm sanatçılarımızı tebrik ediyorum” diye konuştu. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven ise, “Sinema, dertli insanın işidir. Sinema yapan insan derdini paylaşmak, yarasını göstermek ister. Filmini çektikten sonra da dertleşmek ister. Bu bakımdan festivaller de sinemacıların dertleştikleri yerlerdir. Özellikle uluslararası festivaller bizim için çok önemli. Turan Film Festivali de ilk yılından büyük bir başlangıç yaptı. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi. Ödüller sahiplerini buldu Turan Film Festivali kapsamında ilk olarak prestij ödülleri verildi. İnsani Değerlere Katkı Ödülü Yönetmen Derviş Zaim ile Gönül Dağı dizi yapımcısı Ferhat Eşsiz’e, Kültürel Çeşitliliğe Katkı Ödülü TRT AVAZ kurumu adına TRT İzmir Bölge Müdürü Mevlüt Şahbaz’a, İnsan Haklarına Katkı Ödülü Karabağ-Azerbaycan Göç ve Mülteciler Bakanlığı Bakan Müşaviri Nesimi Nerimanov’a Toplumsal Duyarlılık Ödülü Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven’e verildi. Sinema Sanatına Katkı Ödülünü sırasıyla; Azerbaycan Sinema Ajansı, Kazakfilm, Kırgız Cumhuriyeti Kültür, Bilgi, Spor ve Gençlik Politikaları Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü adına Talant Osmanov, Özbekistan Kültür Bakanlığı Sinematografi Ajans Uluslararası İlişkiler Daire Koordinatörü Gofurjon Musaev, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven ve Oğuzhan Türkmen Film Stüdyosu adına Salisalih Bayramov aldı. Ege Üniversitesi 2024 Yılı Vefa Özel Ödülünü Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Fecir Alptekin ve TRT Belgesel Kanal Koordinatörlüğü adına Koordinatör Ahmet Canbaz alırken, Genç Yetenek Ödülü Ruslan İbrahimli’ye, Teknoloji ve Sinema İlişkisi Ödülü 1453 Filmi ile Hamit Keleş’e, Medya Özel Ödülü Anadolu Ajansı adına İzmir Bölge Müdürü Ahmet Caner Baysal’a, Kültürel Hafıza Ödülü Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar Daire Başkanı Dr. Yasin Yıldız’a, Kültürel Miras Ödülü Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal’a, TÜRKSOY Özel Ödülü ise Rejisör Alovov’a verildi. Festivalde yarışan filmlerde ise; Azerbaycan birinciliğini “Voice” filmi ile Zamin Mammadov, Kazakistan birinciliğini “Lullaby” filmi ile Dilshat Rakhmatullin, Kırgızistan birinciliğini “Hope” filmi ile Saule Mukanbetova, Özbekistan birinciliğini “Taste of Grapes” filmi ile Dmitriy Lebedev, Türkiye birinciliğini “Tradition” filmi ile Ali Rıza Bayazıt, Türkmenistan birinciliğini “Ümit” filmi ile İskender Muhammet Annamuhammedov, Uluslararası kategori birinciliğini ise “Goli’s Greatest Adventure/Iran” filmi ile Elika Mehranpoor aldı. Yöresel danslar ve şarkılar katılımcıları coşturdu Ödüllerin verilmesinin ardından festivale destek veren kurum ve sponsorların temsilcilerine plaket takdimi gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında EÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı Ekin Dans Topluluğunun “Zeybek Gösterisi”, Azerbaycan Sema Halk Dansları Topluluğunun “Azerbaycan Halk Müziğinden Potpuri”, “Göçebeler Kırgız Halk Dansı”, Kazakistan “Süyünbay Sazı” Folklor Topluluğu Dansçıları, Özbekistan Namangan Filartmonisi Müzik ve Dans Sanatçıları sahne aldı. Daha sonra tüm ülkelerin sanatçıları sahneye çıkarak Rektör Prof. Dr. Necdet Budak eşliğinde “Anayurdum” parçasını seslendirdiler. Festival tanıtım filminin de gösterildiği törenin sonunda, ödül alanlar, jüri ve katılımcılar hatıra fotoğrafı çektirdi.