POLİTİKA - 01 Mayıs 2023 Pazartesi 14:29

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan önemli açıklamalar

A
A
A
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Memur-Sen Genel Kurulu’nda konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Genel kurulumuzu teşrif eden dünyanın farklı ülkelerinden 80 sendika liderlerine ülkemize hoş geldiniz diyorum. Tüm çalışanlarımızın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum. Bu arada özellikle de Tel Abyad’da ebediyete uğurladığımız Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Özgür Barçın evladımıza, yine Emniyet Genel Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Resul Barutçu evladımıza Allah’tan rahmet diliyorum" diyerek konuşmasına başladı.

Memur-Sen camiasıyla bir araya gelmekten büyük bir bahtiyarlık duyduğunu kaydeden Erdoğan, Memur-Sen Başkanı ve Yönetimine teşekkür etti. Memur-Sen 7. Genel Kurulu’nun hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, “Genel kurulda bayrağı devredecek arkadaşlarımıza gayret ve hizmetleri için teşekkür ediyorum. Güven tazeleyip görevlerine devam edecek veya yeni sorumluluk üstlenecek kardeşlerimize Rabbimden muvaffakiyet niyaz ediyorum. Merhum Akif İnan’ın kurduğu, istikametini çizdiği Memur- Sen kamu görevlilerimizin hakkını savunma yanında milli iradeye sahip çıkan cesur duruşuyla da temayüz etmiştir” şeklinde konuştu.

“28 yıllık dönemde Memur-Sen daima tavrını haktan, adaletten ve demokratik değerlerden yana koymuştur” diyen Erdoğan, "28 Şubat dönemi dahil milli iradeyi hedef alan tüm girişimler karşısında dik durmuş, sağlam durmuş, vesayetçilerin tehditlerine boyun eğmemiştir. Memurların meseleleri kadar İslam coğrafyasında kanayan yaraları gündeme getiren bir vicdan hareketi olmuştur. Ülkemizle birlikte dünyanın dört bir tarafında hakları çiğnenen, emekleri, alın terleri sömürülen tüm mazlumlara kol kanat germiştir. Vesayetçi sistemle, çetelerle, mafyayla, terör örgütleriyle, cuntacılarla, devletin organlarına sızmış Haşhaşi bozuntularıyla mücadelemizde hep yanımızda olan Memur-Sen’e teşekkür ediyorum” açıklamasını yaptı.

Erdoğan, özgün geleneği daha da güçlendirerek gelecek nesillere aktarmanın büyük önem arz ettiğini belirterek, "Memur-Sen’in kuruluş ilkeleri çerçevesinde önümüzdeki dönemde kutlu mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğine inanıyorum. Rabbim herkese Akif İnan gibi bir hayat yaşamayı, onun gibi hayırla, şükranla yad edilecek eserler bırakmayı nasip etsin diyorum. Memur- Sen gibi ayağı bu topraklara sağlam basan, ilhamını milletin kadim değerlerinden alan Türkiye merkezli hareket eden kuruluşlarımızın varlığı ile ne kadar gurur duysak azdır" dedi.

Memur-Sen’in asrın felaketinde olağanüstü gayret sarf ettiğini belirten Erdoğan, "Son asrın en büyük doğal afetinde Memur-Sen camiasını ilk andan itibaren tam seferberlik ruhu ile hareket etti. 270 kişilik arama kurtarma ekibi gece gündüz çalışarak pek çok insanımızı enkazların altından canlı çıkardı. Yardım kampanyalarından kan bağışına, çadırdan nakdi yardımlara kadar her alanda Memur-Sen’li kardeşlerimiz depremzedelerimizin yanında oldu. Bu deprem felaketinde sizler canla başla çalışırken, kimileri de yalnızca şov yapmanın, acılarımızı istismar etmenin peşinde koştu. İnsanımızın canı yanarken bunlar devleti, devletin kurumlarını özellikle suçladılar. Milleti kışkırttılar, hamaset yaptılar, yıkıntılar önünde bol bol poz verdiler. İşleri bittikten sonra deprem bölgesini terk ettiler" diye konuştu.

Seçim gündeminden bağımsız olarak bölgedeki çalışmaları günbegün takip ettiklerini söyleyen Erdoğan, son olarak Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile Kahramanmaraş’ta afet konutlarının temellerini attıklarını kaydetti.

Bin afet konutu yanında okul, cami, sosyal donatı alanlarının da olduğunu belirten Erdoğan, "Bunlar durup dururken olmadı. Bunlar, işte tek millet, iki devlet olmanın bir gerçeğidir. 319 bini ilk bir yıl içinde olmak üzere toplam 650 bin konutun ve köy evinin inşasını tamamlayacağız. Bu arada, bazı köy evlerinin teslimini de yaptık" dedi.

Afette evi yıkılan, düzeni sarsılan vatandaşları yeni yuvalarına kavuşturana kadar durmayıp, dinlenmeyeceklerini söyleyen Erdoğan sorumluluklarının çok olduğunu, vatandaşların büyük beklentileri olduğunu kaydetti. Erdoğan, "Millet-devlet olarak inancımız, engelleri aşma kararlığımız bunların hepsinden çok daha güçlüdür" değerlendirmesinde bulundu.

Geçmişte Marmara depremi sonrası yaşananları hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu:

"O zaman kim vardı? Şu andaki CHP'ydi. Ne yaptılar? Hiç. Biz o zaman da yine deprem bölgesini gezdik, dolaştık. Maalesef ortada yönetim diye bir şey yoktu. Ülkemiz 1999 depreminde sadece can kayıplarıyla sarsılmadı, sadece yıkıntılar altında ezilmedi. Ekonomik olarak da ciddi bir darboğaza girdi. Memuru, işçi, emekli maaşları ancak dışarıdan gelen paralarla ödenebildi. Bugün ülkeye utanmadan, sıkılmadan '300 milyar dolar getireceğim' yalanını atanlar o günlerde IMF komiserlerinin çantacılığını yapıyordu. Bay Bay Kemal halef selef olduklarını o zaman ne için size bir kuruş para vermediler. Memurların parasını ödeyemediniz. Ülkeye yatırımlar noktasında en ufak bir şey yapamadınız. Bizim böyle bir derdimiz yok. İşte 2023, IMF Türkiye'den alacağını tahsil için bizimle görüşüyor. Davos’tayız.

O zaman Bebecan benim bakanım. Davos’ta IMF başkanıyla konuşuyoruz. Kendisine dedim ki 'Türkiye’den alacaklarınızı alıyor musunuz? Alıyoruz. Türkiye’nin Başbakanı benim, siz alacaklarınızı alacaksınız ama Türkiye’yi siz yönetemezsiniz. Türkiye’yi ben yönetirim.'"

Türkiye’nin o dönem 23 buçuk milyar dolar IMF borcu olduğunu, yine aynı dönem Merkez Bankası'nın 27 buçuk milyar dolar rezervi olduğunu dile getiren Erdoğan, Türkiye’nin 2013 yılında IMF’ye olan borcunu ödediğini söyledi. Erdoğan, "Aradan yıllar geçti, sene 2013, 2013’te biz IMF’ye olan borcumuzu bitirdik ve ondan sonra IMF ile ilişiğimizi kestik. Bu arada Bay Bay Kemal, onun bir sözcüsü var. Bir de İP’in de Merkez Bankası’ndan uğrayıp geçen bir garibi var. İkisi beraber otel odasında IMF'nin temsilcileri ile görüşmeler yaptılar. Ne imiş biz sıkıntıdaymışız. IMF’den para almamız lazımmış. Biz o zaman dedik ki böyle bir şeye ihtiyacımız yok. Onlar geldiği gibi döndüler. Bu herhalde esrar, eroin kaçakçılarının Londra’ya götürdüğü paralardan 300 milyar dolar alacakmış. Bu başka türlü gelmez. 27 buçuk milyar dolar o zaman döviz rezervimiz vardı" açıklamasını yaptı.

Merkez Bankası’nın 122 milyar dolar rezervi olduğunu açıklayan Erdoğan, "Bunlarda yalan bol, eğer yalan sanatını öğrenmek isteyenler varsa Bay Bay Kemal’e müracaat etsinler. Bu işi çok iyi bilirler. Ben sizlere, yalanı asla tavsiye edemem. Çünkü, bu millet doğruluk üzere ayakta durmuştur, yalan üzere değil. Milletimiz bırakın geleceğe dair umut beslemeyi yarın ne olacağını dahi o zamanlar kestiremiyordu. Türkiye 6 Şubat’ta çok daha geniş bir alanda şiddeti çok daha büyük bir deprem yaşadı. Elini vicdanına koyan herkes kabul edecektir ki bugün bambaşka bir tablo vardır. Asrın felaketine maruz kalsak da devletimizi de milletimizi de enkazların altında bırakmadık. Şimdi duamız şudur; Yarabbi vefat edenlere rahmet eyle, mekanlarını cennet eyle, yaralı kardeşlerimize acil şifalar lütfeyle. Enkazları bir an önce kaldırmaya bizleri muktedir eyle. Aynı şekilde kalıcı konutları da bir an önce bitirmeye bizler muktedir eyle. İnşallah bunları da gerçekleştireceğiz" dedi.

Hane desteği, taşınma ve kira yardımı ile vefat edenlerin yakınlarına nakdi yardım olarak 30 milyar lira yardım yapıldığını söyleyen Erdoğan, 3 buçuk milyon insanın barınma dahil tüm ihtiyaçlarını karşıladıklarını ifade etti. Erdoğan, kalıcı konutların inşası için kolları sıvadıklarını bildirdi. Bayramdan itibaren tamamlanan evleri teslim etmeye başladıklarını hatırlatan Erdoğan, "Hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun hiçbir vatandaşımız bir sene içerisinde yeni yuvasına kavuşacağından asla şüphe duymuyor" diye konuştu.

Devletle millet arasında böyle bir güven iklimi tesis ettiklerini söyleyen Erdoğan, bu güveni, kalıcı hale getirip güçlendirmekte kararlı olduklarını ifade etti. Erdoğan, sadece deprem yaralarını sarmakla kalmadıklarını, hesaplamalara göre 104 milyar doları bulan deprem maliyetine rağmen milletin diğer alanlarındaki sorunlarını çözmeye, birbirinden önemli projeleri devreye almaya devam ettiklerini belirtti.

Yerli gazın sevincini vatandaşlarla paylaşmak için ilk ay ısınma dahil konutlardaki tüm doğalgaz faturalarını ücretsiz yaptıklarını ifade eden Erdoğan, "Bir yıl boyunca yine konutlardaki mutfak ve su ısıtma ihtiyaçlarına karşılık gelen miktarlardaki doğalgaz tüketimini faturalardan düşüyoruz. Bu müjdemizle ilgili Cumhurbaşkanı Kararnamesini, Resmi Gazete'yi dün akşam imzaladım" şeklinde konuştu.

Öğretmenlerden sağlıkçılara kadar Cumhuriyet tarihinin en büyük atamalarının yapıldığını aktaran Erdoğan, toplumun hiçbir kesimini ihmal etmediklerini dile getirdi. Millete verdikleri hangi söz varsa tek tek hayata geçirdiklerini ifade eden Erdoğan, 'Emeklilikte Yaşı Bekleyen' 2 milyon 250 bin vatandaşın talebini karşıladıklarını, nisan ayından itibaren şartları karşılayan vatandaşların maaşlarını almaya başladığını söyledi.
En düşük emekli maaşlarının 7 bin 500 liraya bayram ikramiyelerini de 2 bin liraya çıkararak bir başka önemli adım daha attıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ramazan Bayramı'nda zamlı ikramiyelerini hesaplarına yatırarak emeklilere çifte bayram yaşattıklarını kaydetti.

Erdoğan, ayrıca diğer emeklilerin durumlarını iyileştirecek bir hazırlık yapılması konusunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığını talimatlandırdığını söyledi. Erdoğan seçimden sonra yeni meclisin yasama faaliyetlerine başlamasıyla birlikte 7 bin 500 liranın üzerinde emekli maaşı alacak vatandaşları da sevindirecek güzel haberi milletle paylaşacaklarını açıkladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan önemli açıklamalar

Sözleşmeli kamu görevlilerinin kadroya geçişini sağladıklarını da hatırlatan Erdoğan, böylece farklı kamu kurumlarında çalışan 500 bin kişinin sorununun çözüme kavuşturulduğunu söyledi. Kamu çalışanı ve emeklilerin uzun süredir beklediği ek gösterge düzenlemesini hayata geçirdiklerini belirten Erdoğan, sene başında kamu çalışanlarına ilave yüzde 13 buçuk oranında refah payı vererek çalışanlara yüzde 30 oranında zam yapıldığını ifade etti.

2002 yılında 392 lira olan en düşük memur maşını reel olarak yüzde 136 artışla yaklaşık 12 bin liraya çıkardıklarını açıklayan Erdoğan, şunları söyledi:

"Temmuz ayında enflasyon farkı yanında refah payı artışını da dikkate alan bir düzenleme yapacağız. Memurlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüzü yine tutacağız. Birilerinin dönemsel olarak fiyatları yükselen sonrada tekrar düşen bazı ürünler üzerinden kötümser bir tablo çizmek istediklerini görüyoruz. Son mahalli seçimler öncesinde yaptıkları istismar siyasetinin aynısını bugün de tekrarlıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, Avrupa’da cumhurbaşkanlarına oy verenler kalkmışlar fakire oy vermişler. Yanındaki 3 tanesine de patates, domates ve salatalık koymuşlar. Benim vatandaşım bu işi gayet iyi biliyor. Bay Bay Kemal öğrenecek. Daha yapacak çok iş var. Dün gece Kılıçdaroğlu çıkmış asgari ücretten, vergiyi kaldırmaktan bahsediyor. Bir insan bu kadar mı ülkesinden, milletinden habersiz olur. Bir siyasetçi çalışma hayatına bu kadar mı yabancı olur. Hani derler ya uyan da balığa gidelim. Biz asgari ücreti vergi dışı bırakalı bir buçuk sene oldu Bay Bay Kemal. Dahası, diğer ücretlerin de asgari ücret kadarki gelirlerini vergi dışı bıraktık. Hiç mi gündemi takip etmiyorsun. Bizim emekçi kardeşlerimiz için neler yaptığımızı hiç mi araştırmıyorsun."

Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İnşallah 14 Mayıs’ta bu trajikomik durumlara da son verecek, tekaüt vakti geldiği anlaşılan Kılıçdaroğlu'nu siyasetten emekli edeceğiz. Böylece hem kendisini de hem CHP seçmenini hem de milletimizi bu eziyetten kurtaracağız. Kılıçdaroğlu ve ortakları hangi yalana sarılırsa sarılsın, sokaktaki vatandaş bunların çapsızlıklarını da, bizim gayretimizi de çok iyi biliyor, görüyor, refahını artırmak için verdiğimiz samimi mücadeleyi takdir ediyor. İşte rakamlar ve oranlar ortada. Çalışanlarımızın ve emeklilerimizin alım gücü 2002 yılına göre her bakımdan daha fazladır."

Deprem sonrası özellikle büyükşehirlerde aniden artan kira fiyatlarıyla ilgili gerekli çalışmaları yaptıklarını açıklayan Erdoğan, "Gerek TOKİ vasıtasıyla daha fazla konut üreterek, gerekse memurlarımız ve ücretli çalışanlarımızın refah kaybının önüne geçerek, bu meseleyi mutlaka çözüme kavuşturacağız. Şunu unutmayın; biz siyaseti ikbal için değil ülkeye ve millete hizmet için yapan insanlarız. 85 milyonun her bir derdine özelikle mesuliyet duygusuyla hareket eden bir ittifakız. İnsanları fikrine, meşrebine, mezhebine, kökenine göre ayırmanın ne inancımızda ne de siyasi geleneğimizde yeri vardır, asla olmayacaktır. Bay Bay Kemal diyor ki, 'ben Aleviyim.' Senin Aleviliğinden bize ne. Biz böyle bir şeyden dolayı seni eleştirdik mi? Bugüne kadar sen bunu hiç söylemiyordun. Ne oldu da şimdi söyledin. Çok manidar. Bu millet artık bunları yutmayacak. Bunlara artık benim milletim prim vermeyecek. Hangi kurumda çalışırsa çalışsın, hangi mezhepten, hangi meşrepten olursa olsun.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan önemli açıklamalar

Bunların hiçbiri bizim derdimiz değildir. Sen Alevi olmuşsun, şu olmuşsun, bu olmuşsun bunların hiçbiri bizi ilgilendirmiyor Bay Bay Kemal. Bunun soruşturmasını yapacak olan Rabbimdir, biz değiliz. Biz kimiz ya. Bugüne kadar küresel ekonominin ve ülkemizin mali durumuna bakmaksızın kamu görevlilerimize gelecek kaygısı yaşatmadık. Kılıçdaroğlu gibi her hafta farklı meslek gruplarını tehdit etmedik. Aklınıza kim gelirse tehdit etti. 'Kimsenin ekmeği ile oynamadık, biz kimseyi işinden etmedik' diyor. 4 yıldır belediyelerde işlerinden edilen benim vatandaşlarımızın hakkını, hukukunu acaba sen ne ile izah edeceksin? İyi bir Ankara, iyi bir İstanbul, iyi bir İzmir diyor. 4 senedir sizi gördük. Her tarafı pislik götürüyor. Bir yağmur yağdığı zaman bakıyorsun belediye başkanları ortada yok, niye? Tatildeler. Bunlar için en uygun yer Bodrum. Hep oradalar. Devlete, millete ve vazifesine ihanet etmediği sürece kimseye biz kapıyı göstermedik. Bundan sonra aynı ilkeli, ahlaklı, kuşatıcı tavrımızı koruyacağız. Daha elinde hiçbir güç ve imkan yokken kamu personelini tehdit edenlere meydanı bırakmayacağız. Hale bak, elma şekeri dağıtır gibi önüne gelene birer Cumhurbaşkanlığı Yardımcısı verdi. Önce 6'lı Masa dedi. Sonra 7 oldu daha sonra 9 oldu şu anda bununla yürüyor. Ne Kılıçdaroğlu ve ortakları gibi FETÖ’cülere, ne bölücülere teslim edeceğiz, ne de sırf siyasi görüşü sebebi ile birilerini dışlayacağız" dedi.

İşini layıkıyla yapan, görevine sadık herkesin hakkını aldığı bir yönetim olarak yollarına devam edeceklerini belirten Erdoğan, "Ekonomiden diplomasiye, özgürlüklerden hakların teslimine nice başarılara beraber imza attığımız gibi Türkiye Yüzyılı'nı da sizlerle beraber kuracağız. Memur-Sen’in bu vizyonumuzu gerçeğe dönüştürme mücadelemizde bizleri yalnız bırakmayacağına inanıyorum. 14 Mayıs çok büyük önem taşıyor. Önümüze gelen oy pusulasında sadece aday ve ittifak olmayacak. Bu pusulada iki farklı gelecek ve iki farklı toplum tasavvuru olacak. Ya aile kurumuna sahip çıkanları ya da aile düşmanı sapkın akımların desteğini alanları tercih edeceğiz.

Cumhur İttifakı LGBT’ci değildir. Şu anda, adı 'Millet' olan zillet ittifakından LGBT aleyhinde bir söz duydunuz mu? Yok. Çünkü LGBT’yi açık ve net başta ana muhalefet olmak üzere savunuyorlar. İP savunuyor. Bizim kutsalımız ailedir. Aile kurumunu bu denli bir kenara koyan anlayışa 14 Mayıs’ta benim milletim gereken dersi verecektir. Ben buna inanıyorum. 14 Mayıs seçimleri işte bu kadar önemli, bu kadar hayati. İstikbalimiz açısından bu derece mühim bir seçimdir. Daha kendi aralarında anlaşamayanların ülkenin sorunlarını çözmesinin mümkün olmadığını biliyoruz. Daha önce meydanlarda verdikleri hiçbir sözü tutmayanların, bol keseden dağıttıkları vaatlerin de üzerine beton dökeceğini çok iyi biliyoruz.14 Mayıs günü sandık başına gittiğimizde 27 Mayıs darbesiyle darağacına gönderilenleri unutmayacağız. 28 Şubat vesayetiyle çalınan yıllarımızı unutmayacağız. 27 Nisan bildirisi ile gasp edilmek istenen iradeyi, Gezi olaylarındaki Vandallıkları, edepsizlikleri, 15 Temmuz ihanetine direnirken can veren kahramanları unutmayacağız" ifadelerini kullandı.

Hülya Keklik

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsunspor’dan "bahis" soruşturması açıklaması Samsunspor maçı ile alakalı olarak, "Ne kulüp olarak ne yöneticiler ne de oyuncularımız bazında böyle bir soruşturmaya söz konusu olan taraf değiliz. Kaldı ki dikkatlice incelendiğinde görülecek ki o maçın içerisinde bahis oynayan ve kazanan 6 kişinin üzerinden yürütülen bir soruşturma" dedi. Son bahis soruşturmasında incelemeye alınan Kasımpaşa-Samsunspor maçı hakkında açıklamalarda bulunan Veysel Bilen, "Dün başlatılan yeni bahis soruşturması kapsamında geçen sezon oynanan Kasımpaşa-Samsunspor maçı da bu bağlamda bahis oynayanlar açısından dikkate alınan ve bu soruşturma kapsamına giren bir konu oldu. Samsunspor kulübümüzle ilgili olarak asla ve kata bu soruşturmanın bir tarafında biz yokuz. Onu net söylüyorum. Ne kulüp olarak ne de yöneticiler bazında ne de oyuncularımız bazında böyle bir soruşturmaya söz konusu olan taraf değiliz. Kaldı ki dikkatlice incelendiğinde görülecek ki o maçın içerisinde bahis oynayan ve kazanan 6 kişinin üzerinden yürütülen bir soruşturma bu" diye konuştu. "Açılmış ve açılacak her davada alnımız ak, yüzümüz pek" Yasalara ve hukuka bağlı bir kulüp olduklarına değinen Veysel Bilen, "Maalesef bazı basın yayın kuruluşlarında ve organlarında Samsunspor da bu olayın içerisindeymiş gibi yapılan yorumlar, haksız ve mesnetsiz bir biçimde başkanımızın isminin zikredilmiş olması gerçekten kelimelerle ifade edilmeyecek kadar yanlış bir davranış. Samsunspor olarak her dönem yasalara bağlı, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğu inancımızı sonuna kadar sürdürerek açılmış ve açılacak her türlü soruşturmada ve davada alnımız ak, yüzümüz pak şekilde devletimizin yanında olmaya devam ediyoruz. Ederiz de. Bu konuda başkanımızın kesin talimatı, bugün değil ilk şirketleştiğimiz günde verilmiştir. Asla ve kata ‘Biz ne Türkiye Futbol Federasyonu’nun talimatlarına ne yasalara ne kanunlara ne yönetmeliklere aykırı bir işlemin içinde olmayacağız. Devlete bir kuruş borcumuz olmayacak.’ Çok şükür bugün devlete bir kuruş borcu olmayan ve bugüne kadar da hakkımızda en ufak bir şüphe dahi uyanmamış bir kulübüz. Ama bizim bu tertemiz mazimize ve bugünkü şartlarda futbolun içinde bu kadar temiz kalmaya çalışmamıza rağmen belli çevreler, başkanımızın iş hayatını dahi olayın içine katmaya çalışıp suyu bulandırmak istiyorlar. Hukuksal olarak biz bu konuda üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazır olduğumuzu hukuki merciler nezdinde talep ettik. Zaten dosyada gizlilik var. Gizlilik kararı olduğu için biz de taraf olmadığımızdan herhangi bir bilgi sahibi değiliz. Ama istenildiği takdirde her türlü desteği vereceğimizi hem beyan ettik hem de yazılı olarak başvurduk" şeklinde konuştu. "Thomas Reis ile bu sezon da önümüzdeki sezonlarda da devam edeceğiz" Teknik Direktör Thomas Reis’in, "Henüz anlaşma sağlamadık" yönündeki açıklamalarına da değinen Bilen, "Her şey kâğıdın üstünde yazılı imzayla değil. Birincisi, gönül imzası var mı? Huzurlu bir ortam var mı? Çalışıyor mu? Bugün buradayız, yarın hiçbirimiz burada olmayabiliriz. Başkanımızın ifade ettiği gibi biz Thomas Reis ile bu sene de önümüzdeki sezonlarda da devam edeceğiz. Hocanın da buna bir itirazı yok. Hocanın söylediği orada şu; bir kontrata imza attınız mı şeklinde bir algılama olduğu için, yoksa kendisi sonradan düzeltti. ‘Benim burada bir mutsuzluğum yok, ben burada mutluyum, kalbimle gönül bağım var, devam edeceğim’ diye. Günü geldiği zaman da başkanımızın yoğun trafiği nedeniyle o imza töreni gerçekleşmedi. Yoksa onun ötesinde bir sorun yok" ifadelerini kullandı.
Gaziantep 25 Aralık Panorama Müzesi’ne ziyaretçi akını Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı 25 Aralık Kahramanlık Panoraması ve Müzesi, Gaziantep’in kurtuluş gününün kutlandığı hafta boyunca ziyaretçi akınına uğradı. Tarihle sanatı başarıyla harmanlayan, Fransız işgaline karşı verilen destansı Antep Direnişi’ni tüm gerçekliğiyle gözler önüne seren 25 Aralık Kahramanlık Panoraması ve Müzesi, 25 Aralık Kurtuluş Günü dolayısıyla 5 gün boyunca toplam 10 bin ziyaretçiyi ağırladı. Millî Mücadele ruhunu gelecek nesillere aktarmayı amaçlayan 25 Aralık Kahramanlık Panoraması ve Müzesi, Gaziantep’in kurtuluş destanını panoramik anlatım, etkileyici görsel efektler ve tarihî canlandırmalarla sunarak büyük ilgi görüyor. Özellikle öğrenciler, aileler ve tarih meraklılarının yoğun ilgi gösterdiği müze, ziyaretçilerine hem duygusal hem de öğretici bir deneyim yaşatıyor. Bu yönüyle kentin kültürel ve tarihî hafızasına önemli katkılar sağlıyor. Resim çalışmaları, ünlü Rus ressam Alexander Samsanov tarafından 4 yıl süren bir çalışmayla tamamlanan 25 Aralık Kahramanlık Panoraması ve Müzesi’nde, 14 yağlı boya tablo, 3 diorama ve 13 metre yüksekliğinde, 122 metre uzunluğunda, 1.586 metrekarelik alana sahip, tuval ağırlığı 2.379 kilogram olan yağlı boya panoramik resimler yer alıyor. Müzede sergilenen eserlerin önemli bir bölümü ise Antep Harbi şehit ve gazi yakınları tarafından bağışlandı.
Bursa BURTOM Sağlık Grubu 2026 rotasını belirledi BURTOM Sağlık Grubu Genel Müdürü Serdar Küplü, 2026 stratejik planında öncelikli gündem maddesinin sağlık turizmi olacağını belirterek, uluslararası hasta departmanının kapasitesinin artırılmasının hedeflendiğini, ayrıca demografik değişimleri dikkate alarak, yaşlı bakım ve geriatri alanındaki entegre tesis yatırımları için fizibilite çalışmaları sürdüreceklerini söyledi. Küplü, 10 yıllık projeksiyonda ise BURTOM’u, konvansiyonel sağlık hizmeti sunan bir yapıdan, entegre sağlık çözümleri üreten, teknolojiyi merkeze alan ve uluslararası standartlarda hizmet ihraç eden bir sağlık ekosistemine dönüştürmeyi hedeflediklerini açıkladı. Başta Bursa olmak üzere yaklaşık 15 ildeki tıbbi görüntüleme ve tanı merkezleri, tıp merkezleri ve diğer sağlık birimleriyle ayda 200 bini aşkın kişiye hizmet veren BURTOM Sağlık Grubu, 2025 yılını kurumsal yapısını güçlendirdiği, hizmet standardını yükselttiği ve operasyonel verimliliğini maksimuma taşıdığı bir "konsolidasyon dönemi" olarak tamamlarken, 2026 yılında verimlilik esaslı bir büyüme stratejisi izleyerek, tüm paydaşlar için değer oluşturan, güvenilir ve öncü bir sağlık kuruluşu olma misyonunu kararlılıkla sürdürecek. BURTOM Sağlık Grubu Genel Müdürü Serdar Küplü, 2025 performansını ve 2026 vizyonunu değerlendirirken, hem kurumun hem de Türkiye sağlık sektörünün geleceğine dair mesajlar verdi. 2025 kurumsal sürdürülebilirliğin pekiştiği yıl 2025’in BURTOM için özel bir anlam taşıdığını belirten Serdar Küplü, 30. yılın yalnızca geçmiş başarıların kutlandığı bir dönem olmadığını vurgulayarak, "Bu yılı, kurumsal yapının güçlendirildiği, hizmet kalitesinin standardize edildiği ve operasyonel verimliliğin en üst seviyeye taşındığı stratejik bir dönem olarak ele aldık. Hedeflerimize ulaştığımız ve kurumsal sürdürülebilirliğimizi pekiştirdiğimiz bir yıl oldu" dedi. Aylık 200 bin kişiyi aşan hasta trafiğinin ciddi bir yönetim ve altyapı gerektirdiğini belirten Küplü, 2025’te sadece tedavi edici hizmetlerde değil, koruyucu sağlık ve erken tanı alanlarında da talebin hızla arttığını, bu nedenle teknolojik altyapı ve insan kaynağının eş zamanlı güçlendirildiğini ifade etti. Dijital dönüşüm ve insan kaynağında yeni seviye BURTOM’un 30. yıl kapsamında yalnızca teknolojik modernizasyon değil, insan kaynağının gelişimine yönelik de önemli adımlar attığını, dijital dönüşüm yatırımlarını, kurumsal eğitim ve gelişim programlarıyla birlikte yürüttüklerini belirten Serdar Küplü, "Personelimizin yetkinliklerini artıran eğitim programları, şeffaf yönetim yaklaşımı ve adil performans sistemi; kurumsal aidiyeti güçlendiren en önemli unsurlar. Bu sayede personel devir hızımız sektör ortalamasının altında seyrediyor"ifadelerini kullandı Küplü, yaşanan zorlu ekonomik şartlarda büyümeyi sürdürebilen BURTOM’un başarısının arkasında finansal disiplin, rasyonel yönetim ve orta-uzun vadeli stratejik planlama bulunduğunu, mevcut konjonktürde kısa vadeli çözümler yerine sürdürülebilir planlamaya bağlı kaldıklarını ve verimliliği artıran alanlara odaklandıklarını vurguladı. 2026 sağlık turizminde hamle ve yaşlı bakımında yeni yatırımlar BURTOM’un 2026 yatırım programında önceliği sağlık turizminin oluşturduğunu bildiren Küplü, uluslararası hasta departmanının kapasitesini artıracaklarını belirterek şunları söyledi: "Sağlık turizmi bizim için stratejik bir büyüme alanı. 2026’da bu alanda daha büyük bir uluslararası erişim hedefliyoruz. Ayrıca, demografik değişimleri dikkate alarak yaşlı bakım merkezleri ve geriatri odaklı entegre tesisler için de fizibilite çalışmalarını sürdürüyoruz." Yeni merkezler ve kapasite artışı gündemde BURTOM Sağlık Grubu Genel Müdürü Serdar Küplü açıklamasında, yaklaşık 15 ilde faaliyet gösteren grubun 2026’da büyüme stratejisinin "verimlilik esaslı genişleme" üzerine kurulu olduğunu, mevcut merkezlerde teknolojik donanım ve hizmet kapasitesinin artırılmasının öncelikli hedef olarak belirlendiğini, bunun yanı sıra stratejiyle uyumlu yeni lokasyon yatırımlarının da gündemde olduğunu aktardı. Küplü, 850 kişilik kadrosu bulunan BURTOM’un, 2026’da istihdam politikasını nitelikli ve yetkinlik bazlı bir yaklaşımla yöneteceğini dile getirerek, "Sayısal büyümeden ziyade, spesifik uzmanlık alanlarında nitelikli sağlık profesyonellerinin organizasyonumuza katılmasını hedefliyoruz" diye konuştu. Küplü, "30 yıllık kurumsal hafızamızla, etik değerlerden ödün vermeden hizmet üretmeye devam edeceğiz. Tüm paydaşlarımız için değer oluşturan, güvenilir ve öncü bir sağlık kuruluşu olma misyonumuzu kararlılıkla sürdüreceği" dedi. Gelecek 10 yılın vizyonu, entegre sağlık ekosistemi BURTOM’un 10 yıllık projeksiyonuna ilişkin bilgi de veren Küplü, BURTOM’u konvansiyonel sağlık hizmeti sunan bir yapıdan, entegre sağlık çözümleri geliştiren, teknolojiyi merkezine alan ve uluslararası standartlarda hizmet ihraç eden bir sağlık ekosistemine dönüştürmeyi hedeflediklerini açıkladı. Sağlık sektörüne yönelik değerlendirmede de bulunan Küplü, 2025’i Türkiye sağlık sektörü açısından "Sürdürülebilirlik Sınavı" olarak tanımladı. Medikal enflasyonun sektörün en önemli sorunu olduğunun altını çizerek, 2026 için öne çıkan riskler arasında nitelikli insan kaynağı kıtlığı, artan işgücü maliyetleri ve döviz dalgalanmalarına bağlı medikal gider risklerinin olduğunu anlattı. Bunlara rağmen 2026’nın Türkiye için tarihi bir fırsat barındırdığını da vurgulayan Serdar Küplü, "Sağlık turizminde artık giriş seviyesi işlemlerden kompleks tedavilere geçiyoruz. Türkiye, 2026’da ‘ucuz alternatif’ değil, ‘kaliteli sağlık merkezi’ olarak konumlanabilir" diye konuştu.
Kayseri Büyükşehirin karla mücadele ekipleri tam kadro sahada Kayseri Büyükşehir Belediyesi, kentte etkisini gösteren kar yağışıyla birlikte Kayseri genelinde herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması adına merkez ve ilçelerde toplam 156 araç ve 421 personel ile kar küreme ve temizleme çalışmalarını yürütüyor. Büyükşehir Belediyesi, Kayseri ve çevresinde etkisini gösteren kar yağışıyla birlikte yağış öncesi aldığı tedbirler kapsamında anında karla mücadele çalışmalarına başladı. Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı, sorumluluk alanında bulunan 598 kırsal mahalle yolunda, toplam 3 bin 477 kilometrelik yol ağında 148 personel ve 85 araç ile karla mücadele çalışmalarını yürütüyor. Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı ekipleri; greyder, kar küreme, yükleyici ve tuzlama araçlarıyla özellikle yüksek kesimler, ulaşımı zor bölgeler ve kritik güzergâhlarda 7 gün 24 saat esasına göre görev yapıyor. Kar yağışının başladığı andan itibaren mahalle yolları ve bağlantı yollarında hızlı ve etkin bir şekilde başlayan müdahale hummalı şekilde sürüyor. Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı ekiplerince ayrıca, muhtarlar ve ilgili kurumlarla koordinasyon sağlanarak, kırsal mahallelerde ulaşımın kesintisiz sürdürülmesi hedefleniyor. Fen İşleri Daire Başkanlığı ise kent merkezinde ulaşımda herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması için 201 personel ve 71 araçla karla mücadele çalışmalarını yürütüyor. Öte yanda Park ve Bahçeler Daire Başkanlığı’na bağlı ekipler de Cumhuriyet Meydanı, çarşı içi, Hunat bölgesi, balıkçılar önü, millet bahçesi ve çevresi, valilik, Seyyid Burhaneddin Mezarlığı ve çevresi, raylı sistem hattı yaya geçitleri, Erciyes dağı mıntıka bölgesi ve Mustafa Kemal Paşa Bulvarı yürüyüş yollarında 72 personel ile kar temizleme çalışması yapıyor. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, karla mücadele ekiplerinin, kar yağışının başlamasıyla kent genelinde yaşanması muhtemel herhangi bir olumsuzluğa fırsat vermemek adına teyakkuz halinde olduğunu ve alınan tedbirler kapsamında ekiplerin günün ilk saatlerinde etkisini göstermeye başlayan kar yağışı ile birlikte anında çalışmalara başladığını kaydetti. Başkan Büyükkılıç, "Bereket olarak nitelendirdiğimiz kar yağışında hemşehrileirmizin güvenliği ve ulaşımda sorun yaşanmaması için tüm ekiplerimiz sahada ve her türlü duruma hazırlıklıyız" dedi. Kayseri Büyükşehir Belediyesi, karla mücadele çalışmalarında koordineli bir şekilde hareket ederek, olumsuz hava şartlarının şehre etkilerini en aza indirmeyi amaçlıyor.
Sivas Trendyol 1. Lig: Özbelsan Sivasspor: 2 - Bandırmaspor: 0 Trendyol 1. Lig’in 19. haftasında Özbelsan Sivasspor, evinde karşılaştığı Bandırmaspor’u 2-0 mağlup etti. Maçtan dakikalar 3. dakikada sağ kanatta topla buluşan Kamil Fidan, pasını Murat Paluli’ye aktardı. Murat Paluli, topu düzelterek sert vuruşunda kaleciyi geçemedi. 71. dakikada ceza sahası içine ilerleyen Murat Paluli, topu kale alanındaki Bekir Böke’ye aktardı. Hızlı giden topa kayarak vuruş yapan Bekir Böke, meşin yuvarlağı ağlara gönderdi. 1-0 78. dakikada Cihat Çelik’in pasında savunma arkasına sarkan Ethemi’nin ceza sahası içinde rakibini çalımlayarak yaptığı vuruşta meşin yuvarlak ağlara gitti 2-0 Hakemler: Erdem Mertoğlu, Selahattin Altay, Kerem Kalkan Sivasspor: Göktuğ Bakırbaş, Murat Paluli, Okan Erdoğan, Özkan Yiğiter (Avramovski dk. 65), Emirhan Başyiğit, Uğur Çiftçi, Kamil Fidan, Charisis, Cihat Çelik, Ethemi (Kimpioka dk. 90), Badji (Bekir Böke dk. 65) Yedekler: Yiğit Baynazoğlu, Mehmet Albayrak, Malle, Feyzi Yıldırım, Mehmet Talha Şeker, Çağlayan Menderes, Savaş Ala Teknik Direktör: Mehmet Altıparmak Bandırmaspor: Arda Özçimen, Tolga Kalender, Atınç Nukan, Enes Aydın (Muhammed Gümüşkaya dk. 76), Rahmetullah Berişbek, Hikmet Çiftçi, Bacuna (Enes Çinemre dk. 86), Mücahit Albayrak, Topalli (Emirhan Acar dk. 63), Tanque (Samake dk. 76), Kehinde (N’dongala dk.63) Yedekler: Akın Alkan, Yiğit Zorluer, Cem Türkmen, Yusuf Can Esendemir Teknik Direktör: Mustafa Gürsel Goller: Bekir Böke (dk. 71), Ethemi (dk. 78) (Sivasspor) Sarı kartlar: Kehinde (Bandırmaspor), Emirhan Başyiğit, Kamil Fidan (Sivasspor)