ASAYİŞ - 12 Temmuz 2016 Salı 13:58

Cumhurbaşkanı'na hakaret davası ertelendi

A
A
A
Cumhurbaşkanı'na hakaret davası ertelendi

Cumhurbaşkanına hakaretten suçlanan Ödemiş Baro Temsilcisi Avukat Erdem Boyacı’nın ilk duruşması Ödemiş Adliyesi 2. Asli Ceza Mahkemesinde yapıldı. Dava 27 Ekim tarihine ertelendi.

Yapılan duruşmaya Erdem Boyacı'ya destek için İzmir Baro Başkanı Avukat Aydın Özcan, İzmir Barosu eski Başkanı Ercan Demir, Ödemişli avukatlar, Eğitim-Sen Ödemiş Temsilciliği ve sivil toplum örgütleri temsilcileri katıldı.

"Kamuya mal olmuş kişilerin eleştirilere açık olması gerekir"
Mahkeme çıkışı sonrası basın açıklamasında bulunan İzmir Baro Başkanı Avukat Aydın Özcan, davayı sonuna kadar takip edeceklerini söyledi. Özcan şunları ifade etti: “Bir dava için Ödemiş’te bulunuyoruz. Kamuya mal olmuş kişilerin eleştirilere açık olması gerekir. Uluslar arası hukuk ülkemizdeki cezai yargılaması bunu açıkça öngörmüş olmasına rağmen maalesef ülkemizde bazı davalar siyasallaştırılıyor. Siyasi iktidarın yönlendirmesiyle açılmaması gereken davalar açılıyor. Birçok kişi bazı siyasilere hakaret ettiği gerekçisiyle davalarla karşı karşıya kalıyor. Bu ülkemizin uluslar arası kamuoyunda küçük düşmesine neden oluyor. Bu durum yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ile çelişmektedir. Bu yönden birçok uluslar arası karar vardır. Kamuya mal olmuş kişilerin eleştiriye açık olmaları gerekmektedir. Bugün sayın meslektaşımızın yargılandığı davayla ilgili baktığımızda suç unsuru olmayan sadece yorumu dahi olmayan bir paylaşım nedeniyle bugün yargılanmaktadır."

“Hukukun üstünlüğüne inanıyoruz"
Hukukun üstünlüğüne ve yargı bağımsızlığına inandıklarını belirten Özcan, "Adil yargılanma sonucunda meslektaşımızın bu davadan beraat edeceğine inanıyoruz. Bu anlamda İzmir Barosu olarak bütün meslektaşlarımızın yanında olduğumuz gibi Sayın Erdem Boyacı’nın da yanındayız. Duruşmayı başından sonuna kadar İzmir Barosu olarak takip edeceğiz. Sayın meslektaşımızın beraat etmesi konusunda her türlü mücadeleyi vereceğiz. Evrensel hukuk kuralları ve hukukun üstünlüğü yargı bağımsızlığı dikkate alındığında kararın da bu yönde olması gerekir. Biz mücadelemize devam edeceği ve bu günleri hep birlikte mücadele ederek geride bırakacağımıza inanıyorum" dedi.

“İfade özgürlüğünü savunmak için buradayız"
İzmir Barosu bir önceki Başkanı Avukat Ercan Demir ise şunları söyledi: “İzmir’den Ödemiş’ten avukatlar olarak Ödemiş Baro Temsilcimiz Avukat Erdem Boyacı’yı desteklemek, aynı zamanda ifade özgürlüğünü savunmak için buradayız. Erdem Boyacı'ya Cumhurbaşkanı'na hakaret suçlamasıyla bir iddianame düzenlenerek dava açılmış. Cumhurbaşkanı'nın bir fotoğrafının yayınlanması sebebiyle açılan bir dava bu. Türkiye’de Cumhurbaşkanı'na hakaretten yargılanan binlerce insan var. Binlerce dava dosyası var. Ülke tarihinin hiçbir döneminde hiçbir cumhurbaşkanı ile ilgili hakaret sebebiyle bizzat kendisinin şikayetçi olduğu ve müdahil olduğu binlerce dava görülmemiştir. Dünyanın hiçbir ülkesinde belki görülmemiştir."

“Biz hakaret etmeyiz”
Katılımcılara teşekkür eden Avukat Erdem Boyacı da, “Noterden vekilliği üstlenerek gerekse vekaletsiz olarak burada bulunarak bana destek olan en az 100’den fazla meslektaşıma ve birçok sayıda arkadaşıma teşekkür ediyorum. Biz hukukçular çalışıyoruz, savunuyoruz, eleştiriyoruz ama biz hakaret etmeyiz. Hakareti zayıf kişilikler yapar. Hukukun üstünlüğüne, hakkın teslimine ve bu doğrultuda örgütlü mücadeleye ve barolar olarak nerede haksızlık var onun üzerine gitmeye her fırsatta sürdürdük. Önceki başkanım ve şimdiki başkanım olmak üzere bu çabayı sürdürmeye devam ediyoruz. Herkese teşekkür ederim" diye konuştu. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Suyun 50 kilometrelik yolculuğu başladı, yüzde 50 kayıp kaçak moral bozdu Sivas Belediyesi ve Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen proje kapsamında, 50 kilometre uzaklıkta ki Pusat Özen barajdan kentin içme suyunu karşılayan 4 Eylül barajına yapılan ishale hattı tamamlandı. Geçtiğimiz yıllarda etkili olan kuraklık nedeniyle kentin içme suyu ihtiyacının bir kısmını karşılayan 4 Eylül barajında su seviyesi dip noktaya gelmişti. Kentte alınan geçici önlemler kapsamında ara ara su kesintileri yapılmıştı. Bu soruna çözüm arayan Sivas Belediyesi, Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle kolları sıvamış ve yaklaşık 50 kilometre uzaklıkta bulunan Pusat Özen Barajından 4 Eylül Barajına su takviyesi yapılabilmesi için ishale hattı tamamlandı. Proje tamamlanarak baraja su verilmeye başlandı. Sivas Belediye Başkanı Adem Uzun ise projenin tamamlanmasının su sıkıntısının yaşanmayacağı anlamına gelmediğini ifade etti. “Şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde 50 civarında” Başkan Uzun, hatlarda çok ciddi anlamda kayıp ve kaçakların olduğunu belirterek; “Hatlarda ki kaçaklar için bir mücadele sürecini başlatacağız. Ben bunlarla ilgili özellikle Türkiye’nin bazı önde gelen kişileriyle, firmalarıyla şu an görüşmeler yapıyorum. Şehrin özellikle su yönetimini sağlıklı bir şekilde kurabileceğimiz bir sistem oluşturacağız. Bunun için de SKADA ismini vermiş olduğumuz bir sistem kuracağız. Bu sistemle birlikte suyun yönetimini inşallah gerçekleştireceğiz. Sivas’ın önümüzdeki yüz yıllık dönemde herhangi bir su kesintisi yaşamadan sağlıklı bir su yönetim sistemi oluşturmak istiyoruz. Şu an itibariyle herhangi bir sıkıntı görmüyoruz. Ama 2029-30 yılları arasında dünyada çok şiddetli kuraklıklar bekleniyor. Yani dünyada bir küresel ısıma var ve bunu getirmiş olduğu bir küresel iklim kriziyle kesinlikle karşılaşacağız. Sivas’taki doğal afetlerin başında da kuraklık geliyor. Hatlardan başlayarak kayıp ve kaçaklarla mücadele etmek istiyoruz. Şu an şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde elli civarında. Tabii bu hemen bizim 22 günde çözeceğimiz bir sorun değil. Bununla ilgili çok ciddi anlamda çalışmalar gerekiyor. Ama önümüzdeki günlerde şu an araştırmalarımızı yapıyoruz. Uzmanlarla bir araya geleceğiz. Ve şehrin su yönetimini sağlıklı bir hale getireceğiz” dedi. “Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir” Kentin gelecek yıllarda ciddi anlamda su sorunu yaşayabileceğini ifade eden Uzun, “ Şu an itibariyle barajın kendisini toparladığını görüyoruz. 2022 tarihinde artık o en alt çamur tabakası dediğimiz en alt tabakadan su çekilirken şimdi artık barajın biraz toparladığını görüyoruz. Tabii bu ishale hattıyla birlikte Pusat Özlem Barajı’ndan da düzenli bir su aktarımı var ama bu da tabii şehrin su sorununu bitirmedi. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum şöyle bir algı oluşmasın. İshale hattı tamamlandı ama şehrin sorunu bitmedi. Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir. Hatta Pusat Özen Barajı’na da çok yüklenmemek gerekiyor. Sonuçta burası tarımsal sulama amaçlı kurulan bir baraj. Buradaki üretimin de özellikle çevresinde aksamaması gerekiyor. Bunun için yapılması gereken en önemli husus tabii ki kayıp ve kaçakla mücadele. Kayıp ve kaçakla bizim hedefimiz. Şu an yüzde 50 olan, kayıp kaçak oranını eğer yüzde otuzlar gibi bir seviyeye çekebilirsek çok büyük bir başarı elde etmiş olacağız” şeklinde konuştu.
Trabzon Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Astım ve KOAH hastaları çöl tozuna dikkat etmeli” Son günlerde Afrika ve Arabistan çöllerinden rüzgar ile taşınan tozun ülke üzerindeki hava kalitesini etkilediğine dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Astım ve KOAH başta olmak üzere akciğer hastalarımız bu konuda dikkatli olmalılar. Çünkü havada izin verilen miktarların üzerinde bulunan toz ve gazların solunması akciğer hastalarımızın dengesini bozabilir, astım ve KOAH alevlenmelerine neden olabilir” dedi. Medical Park Karadeniz Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, Afrika çöl tozları hakkında uyarılarda bulundu. Son günlerde Afrika ve Arabistan çöllerinden kalkan tozun ülke üzerindeki hava kalitesini etkilediğine değinen Prof. Dr. Özlü, “Astım ve KOAH başta olmak üzere akciğer hastalarımız bu konuda dikkatli olmalılar. Çünkü havada izin verilen miktarların üzerinde bulunan toz ve gazların solunması akciğer hastalarımızın dengesini bozabilir, astım ve KOAH alevlenmelerine neden olabilir. Bu hastaların hava kirliliğinin arttığı dönemlerde acile başvuru ve ölüm oranlarının arttığına dair daha önce yaşanmış büyük hava kirliliği epizotlardan bildirilen veriler vardır” diye konuştu. “Astım ve KOAH hastalarında şikâyetler ortaya çıkabilir” Bu dönemde astım ve KOAH hastalarının şikâyetlerinin artabileceğini dile getiren Prof. Dr. Özlü, “Hastalarımızın şikâyetleri ortaya çıkabilir, var olan yakınmaları artabilir, mevcut tedavileri yetersiz kalabilir. Nefes darlığı, öksürük, balgam, hırıltılı solunum gibi yakınmalarınız ortaya çıkmışsa veya bu yakınmalarının şiddet ve sıklığında artma varsa, genel durumunuzda bir bozulma hissediyorsanız, uykudan uyandıran şikâyetleriniz oluyorsa hemen hekiminize başvurulmalıdır” şeklinde konuştu. “Tozun yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkılmamalı” Tozun yoğun olduğu saatlerde dikkat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Özlü, “Özellikle tozun yoğun olarak hissedildiği saatlerde dışarıya çıkmayınız, pencerelerinizi kapalı tutunuz. Dışarıya çıkmanız mutlaka gerekli ise maske kullanınız” dedi. “Çöl tozu gözlerde kurumaya neden olabilir” Çöl tozlarının bireyi olumsuz etkileyebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Özlü, “Çöl tozları gözlerde ve ciltte kurumaya, tahrişe, kaşıntı ve kızarıklık gibi yakınmalara neden olabilir. Eşya ve yüzeylerde çizilmelere, tahriplere, boyalarda deformasyona da yol açabilir. Çöl tozları ile taşınan mantarlar solunabilir ve duyarlı konakçılarda akciğer enfeksiyonlarına neden olabilir” ifadelerini kullandı.