ASAYİŞ - 23 Ekim 2017 Pazartesi 16:06

Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı davası devam ediyor

A
A
A
Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı davası devam ediyor

FETÖ’nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayındaki faaliyetlere ilişkin görülen ve 534 sanığın yargılandığı dava, sanık savunmalarıyla devam ediyor.

Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayındaki faaliyetlerine ilişkin, aralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eski başyaveri Albay Ali Yazıcı ve eski Alay Komutanı Albay Muhsin Kutsi Barış’ın da yer aldığı 279’u tutuklu, 534 sanığın yargılandığı dava görülmeye devam ediyor. Sincan Cezaevi Yerleşkesi’nde yer alan Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müşteki ve taraf avukatları ve çok sayıda TRT çalışanı katıldı.

Duruşmanın öğleden sonraki kısmında savunma yapan sanık eski mühimmat mal sorumlusu astsubay kıdemli çavuş Levent Karakılıç, darbe gecesi başta evinde olduğunu ve evinin -2'inci katta olması sebebiyle alçaktan uçuş yapan uçak seslerini duymadığını iddia etti.

Böyle hain bir darbe girişimi içinde hiçbir zaman bulunmadığını ve yardım etmediğini iddia eden Karakılıç, "Ben kanunsuz herhangi bir emir almadım ve yapmadım. Olay sırasında kışladan dışarı çıkmadım, halka veya başka herhangi birine ateş etmedim. FETÖ'yle eşimin benim veya çocuklarımın okul dershane gibi herhangi bir bağlantısı yok" şeklinde konuştu. 

Kışlada ayrı bir yerde tek başına olduğu sebebiyle Pars planını duymadığını söyleyen Karakılıç, darbe olacağına dair de hiçbir haber almadığını ifade etti. Ayrıca kışla dışına çıkan 8 bin fişekle ilgili hiçbir müdahalesinin de olmadığını savundu. Sanığın savunmasının tamamlanmasının ardından çapraz sorgusuna geçildi. Başbakanlık vekili Serhat Kemal Yılmaz sanığa herhangi bir whatsapp grubuna dahil olup olmadığını sordu. Karakılıç da sadece "lojistik destek tabur planı" adlı whatsapp gurubuna dahil olduğunu bunun dışında başka bir grupta yer almadığını ifade etti.

Sanık Öksüm, birliğe karpuz yemeğe gitmiş

Savunmasına geçilen bir diğer sanık Orhan Öksüm de personele araç desteği vermekle suçlandığını belirterek, "Alayda bir tatbikat yapılacağı bilgisini 9 Temmuz'da öğrendim. Bana tatbikat yapılacağı için araçlarda bir eksik olup olmadığı soruldu. Bende gerekli kontrolleri yaptım. 15 Temmuz'da whatsapptan bir liste gönderildi. Listede araç cinsi, araç sayısı ve araçların bulunacağı yerler yazılıydı. Ayrıca tatbikatın gece başlayacağı söylenildi. Mesai bitimine kadar araçları ve sürücülerini ayarladım. Biz öğleden önce hazırlıklara başladık, bu sırada öğleden sonra alaydaki herkes tatbikat olacağını duymuştu" diye konuştu.

Saat 16.30'da mesaisinin bittiğini ve evine gittiğini ifade eden Öksüm, "Akşam evdeyken saat 20.00 sularında birlikten telefon geldi, çocuklara ne yaptıklarını sordum, onlarda 'karpuz yiyoruz dediler' ben de madem gideyim dedim ve eşim eve geldikten sonra çıkarak birliğe gittim. Birlikte gırgır şamata sohbet ediliyordu. Saat 21.00 sıralarında telsizden 'alarm başlıyor' diye anons geçilmiş ama ben duymadım. Saat 22.00 sularında gelen emirle 4 bölgeye 27 tane araç sevk ettik" diyerek darbeden daha önceden haberi olmadığını iddia etti. Öksüm, "Birlikte bulunan personellerden birinin whatsapp grubundan 'uçaklar da geceye renk katıyor' diye mesaj atmış, bu adamlar darbe olacağını biliyor olabilir mi?" diye konuştu. 

Mahkeme Başkanı Murat İlhan, FETÖ'nün tepe yönetiminde yer alan Süleyman Tiflik ile telefon görüşmesinin olduğunu hatırlattı. Öksüm de bu şahsı tanımadığını iddia etti. Öksüm, Başkanın sorusu üzerine Pars planın hazırlanmasında da görev almadığını dile getirdi. Sanığın savunmasının ardından sanık müdafiinin sağlık sorunu nedeniyle duruşmaya ara verildi.  

Yağmur Yıldız

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.