DÜNYA - 14 Nisan 2021 Çarşamba 13:40

Danimarka, Suriyeli göçmenlerin oturma izinlerini iptal etmeye başladı

A
A
A
Danimarka, Suriyeli göçmenlerin oturma izinlerini iptal etmeye başladı

Danimarka'da hükümetin Suriye'nin başkenti Şam'ın artık "güvenli bir bölge" olduğunu gerekçe göstererek Suriyeli göçmenlerin oturma izinlerini iptal etmeye başladı.

Danimarka hükümeti Suriyeli göçmenleri sınır dışı etmek için harekete geçti. Suriye'nin başkenti Şam'ın artık "güvenli bir bölge" olduğu belirtilerek göçmenlerin ülkelerine dönmesi gerektiği belirtildi. Danimarka Dışişleri Bakanı Jeppe Kofod konuyla ilgili Politiken gazetesine yaptığı açıklamada, "Suriye'nin birçok yerinde hala iç savaş sürüyor, ancak ülkenin durumun farklı olduğu bazı kısımları var" ifadelerini kullandı. Bakan Kofod, geri dönmeye gönüllü olan mültecilerin maddi destek alacağını ve bu nedenle zorla sınır dışı edilmekten kaçındıklarını vurgulayarak geri dönenlerin Suriye'nin yeniden inşasına da yardımcı olacağını savundu. Kofod, bu durumun da Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın iktidardan gitmesine yol açabileceğini iddia etti.
Bu kapsamda geçtiğimiz hafta 94 Suriyeli göçmenin geçici oturma izinlerini iptal ettiği bildirildi. Gelecek haftalarda da bu sayının çok daha artabileceği ifade edilirken, Suriyeli göçmenlere oturma izni vermeyen ilk Avrupa ülkesi Danimarka oldu.

Danimarka Göçmen ve Entegrasyon Bakanı Mattias Tesfaye de Suriyeli mültecilerin oturma izninin geçici olduğunu ve artık gerekli değilse iptal edilebileceğini dile getirmişti. Ancak Kopenhag ile Şam yönetimi arasında iade anlaşması bulunmadığı için göçmenlerin sınır dışı edilmesinin nasıl uygulanacağı henüz belirsiz.

Uluslararası kuruluşlardan tepki gecikmedi

Danimarka'nın Suriyeli göçmenlerin oturma izinlerini iptal etme planları, geri dönüş bölgelerinin yeterince güvenli olmadığı konusunda ısrarcı olan Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) tarafından tepkiyle karşılandı. UNHCR Danimarka Sözcüsü Elisabeth Haslund Information gazetesine yaptığı açıklamada, "Koşulların istikrarlı bir şekilde güvenli olması gerekir. Suriye'nin hiçbir yerinde bunu göremiyoruz" ifadelerini kullandı.

Uluslararası Af Örgütü de Danimarka hükümetinin söz konusu kararını eleştirdi. Geri dönen Suriyelilerin ciddi insan hakları ihlalleri riski altında olabilecekleri belirtildi.

Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Ağı (EMHRN) ise Danimarka hükümetini oturma izni kararını yeniden gözden geçirmeye, Şam ve çevresindeki bölgelerde koşulları yeniden değerlendirmeye çağırdı.

Danimarkalı yetkililer, BM ve Uluslararası Af Örgütü'nün çağrılarına rağmen Suriye'nin başkenti Şam'ın "geri dönmek için güvenli bir bölge" olduğuna inanıyor. Ülke şu anda 35 bin Suriyeliye ev sahipliği yapıyor. Bugüne kadar gönüllü olarak Suriye'ye geri dönecek göçmenler için 16-32 bin dolar arasında para yardımı yapılıyordu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.