DÜNYA - 20 Ağustos 2021 Cuma 11:33

Dehşet verici uçak görüntülerini dünyaya servis eden Afgan gazeteci o anları anlattı

A
A
A
Dehşet verici uçak görüntülerini dünyaya servis eden Afgan gazeteci o anları anlattı

Afganistanlı Gazeteci Tariq Majidi, Afganistan’dan kaçmak isteyen vatandaşların uçaktan düşme anlarını anlatarak, “Bir anda patlamaya benzer bir ses duyuldu, Kimse bunların gerçek hayatta gerçekleşebileceğini düşünemezdi, hayal edemezdi” dedi.

Afganistan’da Taliban’ın başkent Kabil’e girdikten sonra binlerce Afgan vatandaş ülkeyi terk etmek için Hamid Karzai Havalimanı’na akın etti. Afgan Gazeteci ise trajik ve dehşet verici bir görüntüyü dünyaya servis etti. Havalimanı’ndan havalanan uçağa tutunan 3 Afgan’ın uçaktan düşerek hayatını kaybettiği görüntüleri yayınladı. Gazeteci Majidi o anları yaşananları, duygularını ve Afganistan’daki son gelişmeleri İhlas Haber Ajansı muhabiri Mevlüt İşli’ye değerlendirdi.

Majidi, Kabil’deki olayın oldukça trajik ve şoke edici olduğunu belirterek, “Hem bizim insanımızı hem de tüm dünyadaki insanları oldukça etkiledi. Kimse bunların gerçek hayatta gerçekleşebileceğini düşünemezdi, hayal edemezdi. Taliban’ın Kabil'e girmesiyle Kabil'deki binlerce insan evlerini terk ettiler. Afganistan’dan kaçma fırsatı bulabilmek adına, hayatlarına kurtarabilmek adına havaalanına akın ettiler. Bu trajik olay gerçekleştiğinde maalesef bazıları kendini Amerikan uçağının tekerleklerine veya kanatlarına saklamaya çalıştı” dedi.

Afgan halkından bilgi almak için olay yerine gittiğini belirten Majidi, “Böyle neler olmuştu? Bir anda patlamaya benzer bir ses duyuldu. Yerel halka sorduğumda, neler olduğunu anlamak için dışarı çıktıklarında genç bir Afgan adamın uçaktan düşerek hayatını kaybettiğini anladıklarını söylediler. Bu, bir gazeteci olarak benim için ve elbette Afganistan’daki diğer insanlar ya da sosyal medya kullanan diğer ülke vatandaşları için oldukça şoke ediciydi” diye konuştu.

“Afganistan’dayken birçok ölüm tehdidi ve ne olduğu bilinmeyen, şüpheli aramalar aldım”

Güvenlik endişesi nedeniyle ülkesinden ayrılmak durumunda kaldığını söyleyen Majidi, şu anda birçok gazetecinin hayatlarından endişe duyduğu için Afganistan’dan ayrıldığını kaydetti. Bu kararı alırken çok zorlandığını da bildiren Tariq Majidi, “Afganistan’dayken birçok ölüm tehdidi ve ne olduğu bilinmeyen, şüpheli aramalar aldım. Hükümetin beni koruyamayacağını ya da korumayacağını anladım ve sonunda da ayrılmaya karar verdim. Ardından haber yapmayı bıraktım ve ülkemden bir süre önce ayrıldım” şeklinde konuştu.

“Taliban savaşçıları, örneğin kadın haklarına 20 yıl önceki gibi yaklaşıyorlar”

Afganistan’ın tamamen barış içerisinde yaşayacağını söylemenin zor olduğunu kaydeden Afgan Gazeteci, “Taliban’ın kadın haklarına, basın özgürlüğüne ve bu ülkenin son 20 yılda başardıklarına saygı göstermesi gerektiğini biliyorlar. Ama şu an ülkenin dört bir yanından gelen haberlerden de anlıyoruz ki Taliban savaşçıları, örneğin kadın haklarına 20 yıl önceki gibi yaklaşıyorlar. Yani kadınların evlerinde olmalarını, çalışmayı bırakmalarını, üniversiteye gitmemelerini istiyorlar. Bu tarz şeyler insanları gelecek hakkında olumsuz düşündürmeye itiyor” değerlendirmesinde bulundu.

“Bunun bedelini bizim insanımız ödedi”

Afgan Gazeteci Majidi, Başkan Eşref Gani’nin Taliban’ın gücünü ve destekçilerini küçümsediğinin altını çizerek şunları kaydetti:

“Başkan Gani her zaman “görevimden ayrılmayacağım” derdi. Taliban barış istiyorsa gelip bizle konuşmalı ve barış anlaşması yapmalı derdi. Ama Taliban sürekli buna karşı çıkardı ve görevde o olduğu sürece savaşacaklarını, Afgan hükümetiyle herhangi bir barış anlaşması yapmayacaklarını söylerlerdi. Her şey kötüye gittiğinde, yerleşim yerleri Taliban’ın eline geçtiğinde o son anda terk etti burayı. Ve üzgünüm ki bunun bedelini bizim insanımız ödedi. Binlerce insanımız öldü, binlerce insanımız yer değiştirmek zorunda kaldı.”

Birçok Afgan’ın Gani’yi hain ilan ettiğini dile getiren Majidi, “Çünkü o, Afganistan’daki savaşın gerçeklerini çok hafife aldı. Güçte kalınca Taliban’la savaşacağını ve bir barış olmayacağını bilmiyordu” dedi.

Dehşet verici uçak görüntülerini dünyaya servis eden Afgan gazeteci o anları anlattı

“İnsanlar her gün havaalanına koşuyor ve orada uçmayı ve kendi ve sevdiklerinin hayatlarını kurtarmayı bekliyor”

Şu anda Afganların Türkiye, Hindistan, Pakistan, İran’dan ve birçok komşu ülkeden vize almaya çalıştığını aktaran Majidi, “Şu anda bildiğim kadarıyla birçok insan mallarını mülklerini, şirketlerini, kısacası ellerinde olan her şeyleri satıyorlar. Vize alabilmeyi bekliyorlar. En kısa sürede Afganistan ayrılmayı planlıyorlar. Ama söylediğim gibi şu anda güvenlik endişesi sebebiyle hiçbir uluslararası uçuş yok. Bundan dolayı insanlar her gün havaalanına koşuyor ve orada uçmayı ve kendi ve sevdiklerinin hayatlarını kurtarmayı bekliyor. Durum tamamen değişti. Ülkede kalmak için umudu olanlar için de durum değişti. Ülkelerini inşa etmek ve ülkesi adına çalışmak isteyenler adına durum değişti” açıklamasında bulundu.

Şu anda Afganistan’ın dört bir yandan insanların ülkeden ayrılmak için çalıştığını belirten Majidi, "Gitmek istedikleri ve hedefledikleri bir numaralı yer de Türkiye. Binlerce insan vize alabilmek için Kabil'deki Türk konsolosluğuna başvurdu” ifadelerini kullandı.

“Türkiye gibi bölgesel ve önemli ülkelerden ülkemizde olup bitenleri takip etmesini bekliyoruz”

Türkiye’nin Afganistan üzerinde çok büyük bir öneme sahip olduğunu söyleyen Majidi, “Afganları Taliban’la yalnız bırakmak çok büyük bir tehlike çünkü Taliban her şeyi yapabilir, yirmi yıl önceki gibi. Bu noktada Türkiye’den ve çevre ülkelerden Taliban üzerine baskı yapmalarını ve Taliban’ın azınlıklara saygı duymasını, ülkenin başardıklarına saygı duymalarını ve kadınlara saygı duymalarını, kadınların özgürce okullara ve işlere gidebilmesini sağlamalarını bekliyoruz. Türkiye gibi bölgesel ve önemli ülkelerden ülkemizde olup bitenleri takip etmesini, böylece ülkemizde iyi bir barış ortamı inşa etmelerini bekliyoruz” açıklamalarında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Depremde tamamen yıkılan Emek Mahallesi, inşa çalışmalarıyla yeniden ışıl ışıl Hatay’ın Antakya ilçesinde bulunan ve depremde yaşanan yıkımlarla yerle bir olan Emek Mahallesi, enkazın kaldırılmasıyla boş araziye dönmüştü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın çalışmalarıyla Emek Mahallesi, binalarla doldu ve ışıl ışıl çehreye kavuştu. Kahramanmaraş merkezli depremde en çok yıkımın olduğu Hatay’da binlerce bina yerle bir olurken yaklaşık 25 bin insan hayatını kaybetti. Asrın felaketinin en çok hasara uğrayan ilçesi olan Antakya kent merkezi, depremden sonra enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı kısa sürede çalışmalara başlamıştı. Depremzede vatandaşların yuvalarına kavuşmaları için gece gündüz emek veren ekiplerin çalışmalarıyla Antakya kent merkezi adeta yeni baştan inşa edildi. Depremden önce gecekondu ve harabe evlerin olduğu Emek Mahallesi’nde; asrın inşasının ardından modern, estetik ve sağlam görünümlü yeni konutlar yapıldı. Depremin ardından enkazın kalkmasıyla çorak araziye dönen mahalle, inşa çalışmalarının ardından afetzede vatandaşlarını bekleyen sıcak yuvalara dönüştü. "Enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü, devletimiz gücünü burada göstererek evlerimizde ışıklar yanmaya başladı" Depremle birlikte boş araziye dönen mahallesinin yeniden inşa edildiğini söyleyen Emek Mahallesi Muhtarı Celal Sarı, "Cumhuriyet Caddesi üzerindeyiz ve arkamda bulunan yerde Emek Mahallesi. Deprem olduktan sonra bu mahallede hiçbir şey kalmamıştı. Binalarımızın çoğu ağır hasarlı veya yıkılmıştı. Mahallemde de birçok can kaybı da oldu. Mahallemizde birçok yerde sadece ağaçlarımız kalmıştı. Depremden sonra mahallemiz enkazla doluydu ve sonra enkaz kaldırılmıştı. Enkazın kalkmasıyla bomboş araziye dönmüştü. Sadece sağlam kalan ağaçlarımızdı. Devletimizin gücünü burada görülmektedir. Evlerimizin ışıkları yanmaya başladı. Allah da en kısa zamanda mahalle sakinlerimizle birlikte oturmamızı nasip etsin. İnşallah böyle acılarda yaşamayız. Bu mahalleyi deprem dümdüz boş araziye çevirdi. Devletimizin gücü o kadar güzel ki burada yapılan işler anlatmakla bitmez. Sadece görmeleri gerekiyor. Emek Mahallesi’ne gelin bakın neler yapıldığını görün. Sayın Cumhurbaşkanıma teşekkür ederim. Depremden önce burası gecekondu ve harabe evler vardı, şimdi ise her şey yapıldı ve dört dörtlük oldu" ifadelerini kullandı.
Kocaeli YEDEP 2026 proje teklif çağrısı yayımlandı: Başvurular 1-31 ocak tarihleri arasında alınacak Kocaeli’de Yerel Destek Programı kapsamında 2026 Yılı Proje Teklif Çağrısı ilan edildi. Sivil toplumun güçlendirilmesi ve katılımcı yerel yönetim anlayışının yaygınlaştırılmasını hedefleyen program için STK’lara yönelik bilgilendirme ve eğitim süreci başlarken, başvurular 1 Ocak’ta başlayacak ve 31 Ocak’ta sona erecek. Yerel Destek Programı (YEDEP) 2026 çağrısı, önceki yıllarda olduğu gibi kentlilik bilincinin artırılması ve katılımcılığın güçlendirilmesi ana temasıyla hayata geçirilecek. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kocaeli Kent Konseyi ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle sürdürülen program kapsamında; gönüllülüğün teşvik edilmesi, toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesi, yerel değerlerin korunması ve tanıtılması, sürdürülebilir kalkınma ve kapsayıcılığın desteklenmesi öncelikli alanlar arasında yer alıyor. 2022 yılından bu yana kesintisiz devam eden YEDEP ile kentte daha bilinçli, katma değeri yüksek ve iş birliğine dayalı projelerin hayata geçirilmesi amaçlanıyor. STK’lara yönelik bilgilendirme ve eğitimler düzenlenecek Proje teklif çağrısının ilan edilmesiyle birlikte, Kocaeli genelinde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarına yönelik bilgilendirme ve eğitim toplantıları düzenlenecek. Toplantılarda programın kapsamı, hedefleri ve başvuru süreçleri detaylı şekilde anlatılacak, katılımcılara rehberlik sağlanacak. Eğitimlerin yer ve tarihleri, STK’lara SMS ve e-posta yoluyla duyurulacak. YEDEP 2026 için son başvuru tarihi 31 Ocak 2026 olarak belirlendi. Sivil toplum kuruluşları proje başvurularını, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren online olarak yapabilecek. Kimler başvurabilir? YEDEP 2026’ya başvuracak kuruluşların; kar amacı gütmeyen tüzel kişiliğe sahip STK (dernek, vakıf, federasyon veya konfederasyon) olması, Kocaeli’de faaliyette bulunması, son yıla ait beyannamesini vermiş olması, Sivil Dünya Kocaeli platformuna kayıtlı bulunması gerekiyor. Program kapsamında küçük, orta ve büyük ölçekli olmak üzere üç ayrı destek alanı bulunuyor. Küçük ölçekli projeler için STK’nın 2026 yılı veya öncesinde kurulmuş olması, orta ölçekli projeler için STK’nın 2024 yılı veya öncesinde kurulmuş ve mali, proje ile idari kapasite açısından deneyimli olması, büyük ölçekli projeler için ise STK’nın 2023 yılı veya öncesinde kurulmuş ve yeterli deneyime sahip olması şartı aranıyor.