POLİTİKA - 19 Şubat 2017 Pazar 00:07

Deniz Baykal: Sakın ha tapuyu kaptırmayın

A
A
A
Deniz Baykal: Sakın ha tapuyu kaptırmayın

CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, anayasa değişikliğiyle ilgili referanduma ilişkin, "Bu oy çok kıymetli. Bu oyunuzun kıymetini bilin. Sakın ha tapuyu kaptırmayın. Hem gecekondunun tapusunu, hem de devletin tapusunu" dedi.

CHP, referandum çalışmalarının Türkiye’nin dört bir yanında startını verdi. Zeytinburnu Kültür Sanat Merkezi’nde CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın katılımıyla ‘Hayır’ etkinliği düzenlendi. CHP’li Milletvekili Deniz Baykal, anayasa değişikliğine ilişkin, "Türkiye niçin birdenbire bir anayasa krizi içine çekildi? Böyle bir milli ihtiyaç ya da talep mi var? Bu anayasa taslağı, tepeden inme bir anayasa taslağıdır. Bu anayasa taslağı, aşağıdan yukarıya milletin ihtiyacı, arayışı ya da talebinden kaynaklanan bir anayasa değişikliği değildir. Bunu çok iyi bilelim" dedi.

Türkiye’nin tarihi bir kırılma noktasına doğru yaklaştığını ifade eden Baykal, bu aşamada büyük bir milli görev duygusu içinde Zeytinburnu’ndan başlayarak görev yapmak üzere yola çıktıklarını söyledi. Siyaset yapmak üzere değil, bir vatan görevi yapmak üzere etkinlikte olduğu aktaran Baykal, “Milli bir sorumluluk duygusu ve duyarlılık içinde, bütün Türkiye’yi hangi siyasi anlayıştan, etnik kimlikten, inançtan ve mezhepten olursa olsun, Türkiye’nin bütün insanlarını daha iyi günlere taşıyacağına inandığımız bir anayasal düzeni savunmak için bir arada bulunuyoruz. Türkiye niçin birdenbire bir anayasa krizi içine çekildi? Böyle bir milli ihtiyaç ya da talep mi var? Bu anayasa taslağı, tepeden inme bir anayasa taslağıdır. Bu anayasa taslağı, aşağıdan yukarıya milletin ihtiyacı, arayışı ya da talebinden kaynaklanan bir anayasa değişikliği değildir” dedi.

12 Eylül Anayasası’nın sahibi olduğuna dikkat çeken Baykal, “Bu anayasanın sahibi olmadığına ve anayasanın arkasındaki irade belli. Sahibinin sesidir bu anayasa. Sahibi arkasındadır. Meclis’teki milletvekillerinin daha okumadan imzalamadığı bir anayasa. Boş kağıda imza atarak Meclise sunulmuş bir anayasa. Bu anayasa kamuoyunda yavaş yavaş anlaşılıyor. Daha tam anlaşılmadı. Niye anlaşılmadı, anlatılmasına fırsat vermediler. Kapsamlı bir değerlendirme ve konuşma yapılmadan, Meclis’te 10’ar dakikalık konuşmalarla, Meclis televizyonu kapatılarak, konuşturulmayarak, Türkiye tarihinin en önemli konusu olup bittiye getirilmek istendi. Konuşulsun istenmiyor. Bırak herkes konuşsun, düşüncesini söylesin. Bunu istemediler. Bu anayasa değişikliği 2019 yılında yürürlüğe girecek. 2019 yılında yürürlüğe girecek anayasanın kapsamlı müzakeresini bile içlerine sindiremediler” şeklinde konuştu.

“BU ’HAYIR’IN HİÇBİR SAHİBİ YOK"

Bugün Türkiye’de giderek kabaran ve yükselen anayasaya hayır dalgası olduğunu savunan Baykal, “Bu siyaseti bir partinin organize ettiği bir hayır dalgası değil. Bu hayırın hiçbir sahibi yoktur. Bu hayırı yönlendiren ve yöneten kimse yoktur. Bu hayır milletin ve halkın hayırıdır. Ben buraya CHP’li olarak değil, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak geldim" dedi.

Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce Meclisin olduğunu ifade eden Baykal, "Ana hatlarıyla getirilen anayasanın temel niteliği tek adam inşa etmeye yönelik olmasıdır. Bunu söyleyince rahatsız oluyorlar AK Partililer ama gerçek bu. Tek adam anayasasıdır bu. Türkiye 80 milyonluk ülke, Meclis’i o 80 milyon seçiyor. İçinde her düşünceden, anlayıştan, coğrafyadan, inançtan ve kökenden bütün vatandaşlar bir aradayız. 80 milyon bir aradayız. O 80 milyon nereye yansıyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yansıyor. Peki arkadaş sen seçileceksin en fazla ne kadar oyla? Yüzde 51 ile. Öbür yüzde 49-50 ne olacak. O zaman ne yapacaksın, yüzde 50 ile oy aldığını bilip Meclise saygı göstereceksin. Meclis seni denetleyecek. Ancak 80 milyonluk ülkenin kaderini tek bir kişiye bırakmayı teklif etmenin kabul edilebilir hiçbir tarafı yoktur” açıklamasında bulundu.

“SAKIN HA TAPUYU KAPTIRMAYIN"

Hükümetin Suriye’de uyguladığı dış politikayı da eleştiren Baykal, “Güçlü devletlerin karşılarında tek adam istediklerini ifade ederek, tek adamı ikna etmenin, mümkün olduğunu söyledi. Baykal, "Bu oyu çok kıymetli, bu oyunuzun kıymetini bilin, bu oy olağan üstü önemli. Sakın ha tapuyu kaptırmayın. Hem gecekondunun tapusunu, hem de devletin tapusunu. İkisi de senin elinde, ikisi de senin hakkın. O sana atalarında kaldı" şeklinde konuştu.

(Selim Bayraktar(İHA)

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.