SPOR - 26 Kasım 2015 Perşembe 15:50

Denizli: 'Kara bulutlar benim için hafif bir sis'

A
A
A
Denizli: 'Kara bulutlar benim için hafif bir sis'

Galatasaray’ın yeni teknik direktörü Mustafa Denizli, kendisini 1.5 yıllığına sarı-kırmızılı takıma bağlayan resmi sözleşmeye imza attı. İmza töreninde, ‘Kara bulutları ortadan kaldırmak için planlarınız hazır mı? sorusunu yanıtlayan Denizli, “Kara bulut benim için hafif bir sis. Biz çok kara bulut gördük” dedi.

Sarı-kırmızılı takımda Hamza Hamzaoğlu’ndan boşalan teknik direktörlük koltuğuna deneyimli çalıştırıcı Mustafa Denizli getirildi. Geçtiğimiz günlerde prensip anlaşmasına varılan tecrübeli teknik adam ile bugün resmi sözleşme imzalandı. Florya Metin Oktay Tesisleri Turgay Vardar Medya Merkezi’nde düzenlenen imza törenine başkan Dursun Özbek ve yönetim kurulu üyeleri de katıldı.

“KARA BULUT BENİM İÇİN HAFİF BİR SİS”
Kara bulutları ortadan kaldırmak için planlarınız hazır mı? sorusuna Mustafa Denizli, “Kara bulut benim için hafif bir sis. Biz çok kara bulut gördük. Yani önemli değil” şeklinde yanıt verdi.

“YORGUNLUK BİZİ YILDIRAMAZ”
İmza töreninde konuşan Teknik Direktör Mustafa Denizli, “Resmen göreve başlayacağım bugün itibariyle teknik adamlık kariyerimin önemli bir bölümünün geçtiği camiayla tekrar birlikte olmaktan mutlu ve heyecanlıyım. Sayın başkan ve ben yorgun gözükebilirim. Dün günümüzün 10 saati yolda geçti ve hareket halindeydik. Ancak bu yorgunluk bizi yıldırmaz ve yıldırmayacaktır. Bu camiaya hizmetler eden, büyük başarılar kazandıran değerli meslektaşlarıma, bugüne kadar hizmet vermiş, bu kulübün tarihine geçmiş insanları burada bir kez daha kalben anmak ve teşekkürlerimi iletmek istiyorum” dedi.

“CAMİA İÇİN DEĞİL, TAKIM İÇİN YENİ BİR BAŞLANGIÇ”
"Yol haritamızda onların yaptıklarının üzerine bir nebze ilave edebilirsek bizim için mutluluk kaynağı olacaktır" diyen Denizli, “Bugünden itibaren geçmişle ilgili bir şeyi sorgulayamayacağız. Geçmişin başarılı yöntemlerini bu tesislerde devam ettireceğiz. Yarından itibaren takımla birlikte çalışmaya başlayıp, yeni yol haritamızın başarıya götürmesi için planları paylaşacağız. Galatasaray şu anda her takımın yaşayacağı bir dönemden geçmektedir. Bunlar çok önemli değil. Ben buraya gelirken camianın ne olduğunu zaten biliyordum. Camia yeni bir başlangıç değil ama takım yeni bir başlangıç" şeklinde konuştu.

“YARIN YENİ BİR BAŞLANGIÇTIR”
Denizli, Galatasaray'ın çok değerli ve uluslararası bir kapasiteye sahip bireylerden oluştuğunu dile getirerek, "Hangi yöntemlerle bu sıkıntılı ortamdan çabuk çıkabillirizi tespit edebiliriz. Ne olur, nasıl olur gibi herhangi bir soruyla karşı karşıya değilim. Hayatım boyunca bütün çalışmalara inanarak başladım. Şartları ne olursa olsun kendilerine çok inandığım bir grupla birlikte olacağım. Bireysel manada verilmiş bir kararım yoktur. Olumlu olumsuz beni yönlendirebilecek ön yargı yoktur. Mesleğimde böyle hareket etmedim. Yarın yeni bir değerlendirme ve başlangıçtır. Şimdiye kadar yaptığım değerlendirmeler pencerenin öbür tarafıdır” diye konuştu.

“ÖNÜMÜZDEKİ TABLOYU DEĞİŞTİRECEĞİZ”
Vereceği her kararın camiadan yana olacağını vurgulayan Denizli, “Çünkü bizlerin başarısı, camianın sevinci yönetimin mutlu olması ve bize sarılmaları daha kolay olacaktır. Benim için de, takımım için de yeni bir yol haritasının başlangıç günüdür. Şu anki tablo önümüzde ve tabloyu değiştireceğiz. Belki ilerleyen süreçte olacaktır. Buradaki ortamı, çalışma şartlarımızı, benim çalışma şartlarımı, neler konusunda hassas olduğumu paylaşacağım. Bunları iki güne sığdırmak mümkün değil. Bazı şeyleri konuşmadan da ifade edebilirsiniz. Böyle bir başlangıcın arkasındayız. Allah camiamızın, takımımızın yanında ve yardımcısı olsun” açıklamasını yaptı.

“TAKIMIM İLE PAYLAŞACAKLARIMIN BOYUTLARI FARKLI OLACAKTIR”
Hedeflerini mesleğe başlarken koyduğunu ifade eden Mustafa Denizli, “Hedefimizi bugün değil, bu mesleğe başlarken burada koyduk ve devam edeceğiz. Bunu sporcularımız da camia da böyle bilecek. Hedefleri belirlemeden bir bütün olamayız. Bütün fertler o amaç için birlikte hareket eder. Bu konuşmalarımı satır arasından herkes kendisine bir cümle çıkarması lazım. Takımım ile paylaşacaklarımın boyutları farklı olacaktır” dedi.

“TAKIMIN GENEL GÖRÜNTÜSÜNDE BAZI SIKINTILAR VAR”
Sarı-kırmızılı takımın Hollandalı yıldızı Sneijder’in dün oynanan Atletico Madrid maçının ardından, ‘İyi çalışmıyoruz’ şeklindeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Denizli, “Takımın genel görüntüsünde bazı sıkıntılar var. Takımım ile bazı şeyleri paylaşacağım. Biz dünden itibaren geride bizi destekleyecek, bize yardımcı olacak ne kadar önemli fikir varsa sadece onları taşıyacağız. Dün her şey yaşanmıştır. Benim bir şey söyleme yetkim, arzum ve isteğim yoktur. Camiaya hizmet eden bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Bunu gerektiği gibi herkesle paylaşacağım. Ortak düşüncemiz bizim için önemlidir. Bu grubun sorumlusu olarak beni ve bütün arkadaşlarımı olumlu, olumsuz taraflarını herkes farklı yorumlayabilir. Tolere edilebilecek ve edilmeyecek şeyler vardır. Benim için dün söylenenden ziyade yarın ve yarından sonra söylenecek olanlar çok önemlidir. Benim fikirlerim, çalışma ortamım oyuncularıma yardımcı olacaktır” değerlendirmesini yaptı.

“KRİZ VE BASKI BENİM YAŞAMIMDA KAN KARDEŞİM OLDU”
"Kriz ve baskı benim antrenörlük yaşamımda kan kardeşim oldu" diyen Denizli, “Krizi, baskıyı problem olarak görmedik. Bu krizler olmazsa bizim farklı taraflarımız belki ortaya çıkmaz. Krizler, baskılar bizim gölgemiz. Onlar bizden hiç ayrılmıyor. Onlarla uğraşarak kendimize güç kazandırıyoruz” ifadelerini kullandı.

“ÇÜNKÜ BEŞİKTAŞLIYDIM DEMİŞTİM”
Beşiktaş Başkanı Fikret Orman’ın, ‘Galatasaray'ın başına bir Beşiktaşlının gelmesine memnun oldum’ şeklindeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine tecrübeli teknik adam, şu yanıtı verdi:
“Sayın başkana teşekkür ediyorum. Belki ukalalık olacak ama Türkiye'de doğru profiller benim dönemimde başladı. Bir gün bu camiada yine bir böyle bir basın toplantısında, ‘Hocam hangi takımı tutuyorsunuz?’ diye sordular, ben de ‘Çocukluğumda Beşiktaşlıydım’ dedim. Sayın başkan beni hangi pencereden değerlendirmek istedi bilemiyorum. Bütün başkanların görüşleri değerlidir. Bana sorulan soruya bu camiaya geldiğim günden itibaren bana öğrettiği dürüstlükle cevap verdim ve bundan da gurur duydum. Hayatın değişen akışı içerisinde birçok yerde görev yaptım. Benim teknik adamlık yaşamımın 3’te 1’i bu camiada geçti. Bütün bu heyecanları yaşadım. Çok net değil ama bu mesleğin şartları için cevap vermeye çalıştım.” 

MESUT ALAN - DOĞAN GÜNDOĞDU - MEHMET ŞİRİN TOPALOĞLU
İSTANBUL

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.