GÜNDEM - 23 Şubat 2015 Pazartesi 18:30

Dünyada ilk olma özelliğine sahip fabrikayı MÜSİAD Genel Başkanı Olpak açtı

A
A
A
Dünyada ilk olma özelliğine sahip fabrikayı MÜSİAD Genel Başkanı Olpak açtı

Dünyada ilk kez uygulanan yöntemle Sinop Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda faaliyete geçen tekstil fabrikası MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak ve Adalet Bakanlığı'nın üst düzey yöneticilerinin de katılımıyla hizmete girdi.

Hükümlüler ile dışarıdan alınacak işçilerin birlikte çalışacağı dünyanın ilk fabrikası olma özelliğine sahip olan ve Sinop Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda faaliyete geçen tekstil fabrikasının "Yatırım Lansmanı ve Tesis Açılışı" törenle yapıldı. Saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programın açılış konuşmasını yapan Sinop MÜSİAD Başkanı Ahmet Hilmi Gökmen tekstil atölyesi hakkında bilgiler verdi. Gökmen 1 milyon dolarlık yatırım maliyeti ile istihdama ve ekonomiye katkı sağlayacak olan tesisin günde bin gömlek kapasiteli olduğunu kaydetti. 

Sinop Cumhuriyet Başsavcısı Ozan Kaya, efendi devlet tipinden hizmetkar devlet modeline geçildiği günümüz modern Türkiye'sinde bu tesisin örnek olacağını vurguladı. Kaya, "Temenni ederim ki Türkiye ceza infaz kurumlarında bu gibi güzel proje ve yatırımların özel sektör ve bu sektörü temsil eden iş adamlarımız vasıtası ile benimsenmesi ve tüm Türkiye’ye yaygınlaştırılmasıdır. Sinop’ta göreve başladığım günden bu yana buradaki bu örnek uygulamayı duyan meslektaşlarımız kendi illerindeki açık ceza infaz kurumlarında da benzer yatırımların yapılmasını beklemektedirler" dedi. 

MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak yaptığı konuşmada tesisin Sinop'ta ve Türkiye ekonomisine kazandırılmasında emeği geçenlere teşekkür etti. Olpak, "Bugün gerçekten bizin çok özel bir gün. Çünkü girişimciliğin ve üretimin büyük bir sosyal payda ile taçlandırıldığı bir günü beraberce yaşıyoruz. Üretimin faklı mecralarda da yapılabileceğini, kamunun vatandaşın mutluluğu için var olduğunu, mutluluklarında ancak çoğaltılarak paylaşılabileceğinin daha fazla farkında olduğumuz bir günü yapıyoruz. Hepinizin bildiği gibi daha önce ağırlı olarak kamu yatırımı olarak gerçekleştirilen ve kapalı cezaevlerimizde uygulanan bu yöntem, farklı üretim tesisleri şeklinde gerçekleşiyordu. Bu defa ortak bir çalışmanın sonucunda toplam 2 bin 500 metrekarelik bir alanda 300 kişiye istihdam sağlayan, yaklaşık 1 milyon dolarlık öz sermaye yatırımı ile yapılan bu yatırımı bir iş adamları derneği olarak önemsediğimizi belirtmek istiyorum. Cezaevindeki misafirlerimizin, belirli bir dönemde burada olduklarını düşünecek olursak. Onların da bir meslek sahibi olmaları için bu tür yatırımların önemi oldukça büyük" diye konuştu.

Sinop Valisi Yavuz Selim Köşger ise konuşmasında, Sinop'ta uygulanan projenin model olması gerektiğini söyledi. Köşger, "Bu manada 168 bin mahkum sayısıyla Türkiye dünyada sayılı ülkelerden birisi. Bu büyük potansiyel atıl vaziyette duruyor. Bunlar belki hayatlarının en verimli çağlarında iş piyasasının dışında kalıyor. Bu potansiyelin harekete geçirilecek oluşu iş gücünün yatırıma dönüştürülmesi adına önemli bir adım olacak. Pu projenin model olmasında büyük yarar var" şeklinde konuştu.

Açılış programında konuşan Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım hükümlülere verdikleri çeşitli kurslardan da bahsederek her kademe eğitim imkanı sağlandığını söyledi. İş yurtları sisteminin, hükümlülere meslek edindirmek veya var olan mesleklerini geliştirmek amacıyla 1997 yılında oluşturulduğunu hatırlatan Yıldırım, geçen yıl itibariyle iş yurdu sayısının ülke genelinde 250'ye ulaştığını, çalışan sayısının 33 bin 880 olarak gerçekleştiğini anlattı. Yıldırım, "Bu yıl, iş yurtlarımız dışında 80 kamu kurumuyla yapılan protokollerle bin 76 hükümlüye çalışma imkanı sağlanmış yine 30 özel sektör firmasıyla yapılan işbirlikleriyle de 585 hükümlüye çalışma imkanı temin etmiştir" ifadelerini kullandı.
Yapılan konuşmalar ardından katılımcılara plaket yerine MÜSİAD tarafından oluşturulan hatıra ormanına katılımcılar adına dikilen fidanların sertifikaları takdim edildi. Daha sonra Sinop'un fikir ve ilim adamlarından Sabri Gökmen Hocaefendi tarafından yapılan dua ardından protokol üyeleri tesisin açılış kurdelesini kesti. Davetliler açılış sonrası tesisi gezdi.

Törene Sinop Valisi Yavuz Selim Köşger, MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, İl Jandarma ve Garnizon Komutanı Jandarma Albay Şefaattin Serten, Belediye Başkanı Baki Ergül, Sinop Cumhuriyet Başsavcısı Ozan Kaya, Sinop Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Bircan, Sinop Barosu Başkanı Avukat Hicran Kandemir, İl Emniyet Müdürü Yusuf Biner, MÜSİAD Sinop Başkanı Ahmet Hilmi Gökmen, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selahattin Menteş, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Personel Daire Başkanı Turan Kuloğlu, İşyurtları Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer, Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Özer Duman, tesisin işletmecisi Taha Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Ayata, hakim ve savcılar, MÜSİAD Genel Merkez yönetim kurulu üyeleri, MÜSİAD Sinop yönetim kurulu üyeleri ile Adalet Bakanlığı bürokratları katıldı. 

SERHAT ÖZŞAHİN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Marmaris Ticaret Odası yönetimi Yunanistan Başkonsolosu Kostas ile görüştü Marmaris Ticaret Odası yönetimi geçtiğimiz aylarda göreve başlayan Yunanistan Cumhuriyeti İzmir Başkonsolosu Alexandros Kostas’a nezaket ziyareti gerçekleştirdi. Marmaris Ticaret Odası (MTO) Yönetim Kurulu Başkanı S. Mutlu Ayhan, Meclis Başkanı Zekiye İpci ve Genel Sekreter Taşkın Baykara, Yunanistan İzmir Başkonsolosu Alexandros Kostas’ı ziyaret ederek hayırlı olsun dileklerini iletti. Yapılan görüşmede 1 Nisan itibariyle yürürlüğe giren kapı vizesi uygulaması değerlendirilirken son dönemde vize randevuları ve başvuru değerlendirme süreçlerinde yaşanan sorunlar dile getirildi. Konuyla ilgili açıklama yapan MTO Başkanı Ayhan, ”2014 yılından bu yana Marmaris Ticaret Odası olarak Yunanistan Schengen Vize Ofisi’ne ev sahipliği yapıyoruz. 2022 yılında artan talepler nedeniyle ofis sayısını ikiye çıkardık. Üyelerimize ve Marmaris yaşayanlarına hem zamandan hem de maliyetten tasarruf sağlayan başvuru ofisleri bir süredir kısıtlı sayıda başvuru kabul ediyordu. Üyelerimizin randevu sürecinde yaşadığı sıkıntıları ve başvuru neticesinde gelen vize sürelerinin geçmişe oranla kısalması hususunda iletilen sıkıntıları dile getirerek sorunun çözülmesi konusunda destek istedik. Marmaris ve Rodos arasında ticaretin geliştirilmesi konusunda işbirliğine hazır olduğumuzu ifade ettik. Oldukça samimi bir ortamda bizi ağırlayan Başkonsolos’a ilgisi ve misafirperverliği için teşekkür ederiz. İlettiğimiz sorunların önümüzdeki günlerde çözüme kavuşacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.
Eskişehir Archeo-Museum Alexandria Troos Projeleri EEYO’da konuşuldu Anadolu Üniversitesi Engelliler Entegre Yüksekokulu (EEYO) tarafından düzenlenen ’Kültürel Miras Değerlerimiz: Alexandria Troos Arkeolojik Kazısı Çalışmaları’ başlıklı seminer ve Archeo-Museum Alexandria Troos Projeleri sunumu gerçekleştirildi. Anadolu Üniversitesi Engelliler Entegre Yüksekokulu Mimarlık Bölüm Başkanı Doç. Dr. Meltem Özten Anay ve ’Alexandria Troos’ kazısının yöneticisi Ankara Üniversitesi DTCF Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erhan Öztepe’nin konuşmacı olduğu EEYO Çok Amaçlı Salon’daki seminere çok sayıda kişi katılım gösterdi. “Kültürel mirası tanıtmayı amaçlıyoruz” Seminerde konuşma yapan Doç. Dr. Meltem Özten Anay, “Archeo-Museum, ESOGÜ mimarlık öğrencilerinin ilk dönem küçük ölçekli projeleri. Amaç kültürel mirası, arkeolojik alanları tanımak. ‘Alexandria Troos’ kazısı ile bağlantılı bir proje. Çıkan ürünler 14 haftalık bir çalışma sonrası çıkan eserler, her öğrencinin projesi ise farklı. Kazı mimarların ve arkeologların beraber çalışmasının bir sonucu. Tasarım süreci içerisinde ‘Alexandria Troos’ a bir gezi düzenledik. O gezide de birçok uzmanın bize alanı anlatması, yapılan çalışmaları anlatması ve çevreyi tanımamıza yardım etmesiyle tasarım analizleri yapabildik. Bu projeyle kültürel mirasımızı tanıtmayı amaçlıyoruz” dedi. “Anadolu coğrafyası çok geniş bir kültüre sahip” Konuşmasında ’Alexandria Troos’ kazısına dair önemli bilgiler aktaran Prof. Dr. Erhan Öztepe ise, şu ifadeleri kullandı: “Bizden önceki kuşaklar tarafından oluşturulmuş evrensel değeri olan eserlere kültürel miras diyoruz. Somut ve soyut eserler vardır. Somut kültürel miraslar ikiye ayrılır; taşınılabilir, taşınılamaz miraslardır. Yerleşik olanlar taşınamaz kültürel miraslardır, taşınabilir miraslar ise müzelerde gördüğümüz farklı türden eserlerdir. Somut ve taşınamayan kültürel miraslar kendi içinde kategorilere ayrılıyor bu açıdan Anadolu coğrafyası çok geniş bir kültüre sahip. ‘Alexandria Troos’ insanlığın ortak kültürel mirasının bir parçası, Büyük İskender’in ölümünden sonra bir kent olması nedeniyle önemi büyük. Kent çok büyük bir alana sahip ve MS.14’üncü yüzyıla kadar ‘Alexandria Troos’ insan aktivitelerinin olduğu bir yerdi daha sonrasında insan faaliyetleri son bulmaya başlıyor.” Seminer Osmangazi Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğrencilerinin Archeo-Museum Alexandria Troos Projeleri sunumu ve sergisi ile sona erdi.
Kastamonu Kastamonu Üniversitesi tarih lisans programı akredite edildi Kastamonu Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, kalite standartlarını akredite edilen lisans programıyla yükselterek gelişimini başarılı adımlarla devam ettiriyor. Yükseköğretim Kalite Kurulu Başkanlığı’nın (YÖKAK) yetkilendirdiği Fen, Edebiyat, Fen-Edebiyat, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakülteleri Öğretim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (FEDEK) tarafından Kastamonu Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih lisans programı 5 yıl süreyle akredite edildi. Bu akreditasyonlarla birlikte İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesinde Tarih Bölümü ilk akredite edilen bölüm oldu. Fakültede kalite çalışmaları çerçevesinde diğer bölümler de FEDEK’e müracaat için hazırlıklarını sürdürüyor. Kastamonu Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Serhat Yılmaz, bu akreditasyon belgesiyle gurur duyduklarını, başarının ortak bir ekip işi olduğunu ve bu başarının elde edilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ettiğini iletti. Ayrıca Yılmaz, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal’a da bu süreçteki yardım ve destekleri için teşekkür etti. Prof. Dr. Mehmet Serhat Yılmaz, Tarih bölümü akreditasyon belgesiyle, öğrencilerinin kariyer yolculuklarını desteklediğini, yurt içi ve yurt dışında iş imkanlarının daha da genişlediğini vurguladı. Aynı zamanda, bu akreditasyonla birlikte fakültenin öğrencilere sunduğu eğitim kalitesini artıracağını belirten Yılmaz, sürecin sıkı bir şekilde takip edilerek kalitenin devamlılığının sağlanacağını kaydetti. Bölümün bu belgeyi alması kadar muhafaza etmesi ve kalitesinin daha da yukarılara çıkarmasının önemine değinen Prof. Dr. Yılmaz, dünyanın hızla değiştiğini ve eğitim kurumları olarak bu değişimi takip etmek zorunda olduklarını söyledi. Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi’nin akreditasyon başarısından ötürü duyduğu memnuniyeti ifade etti. Kastamonu Üniversitesi’nde kalite eksenli çalışmaların yaygınlaştırılması için büyük ehemmiyet verildiğini belirten Rektör Topal, ilerleyen dönemlerde de kalitenin sürekli iyileştirilmesi ve akademik standartların yükseltilmesi için yoğun gayret gösterileceğini belirterek, bu süreçte desteklerinden ötürü Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve YÖK üyelerine teşekkürlerini iletti. Rektörümüz ayrıca, kalite kültürünün yükseköğretim kurumlarında yaygınlaşması için büyük çaba gösteren Yükseköğretim Kalite Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak ve kurul üyelerine de teşekkür etti.