EKONOMİ - 08 Kasım 2021 Pazartesi 15:15

Dünyanın çeşitli bölgelerindeki şehirlerin dijitalleşme haritası çıkarıldı

A
A
A
Dünyanın çeşitli bölgelerindeki şehirlerin dijitalleşme haritası çıkarıldı

Siemens, akıllı şehirlerin geleceğini şekillendirmeye yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Şehirlerin kentsel sorunlarını çözmek için teknoloji kullanımını inceleyen şirket, aralarında İstanbul’un da bulunduğu dünyanın çeşitli bölgelerinden şehirlerin dijitalleşme haritasını çıkardı. İstanbul’un 4 ile puanlandırılan dijitalleşme potansiyeli Londra, New York, Berlin gibi gelişmiş ülkelerin şehirlerinden daha yüksek oldu.

Siemens, aralarında İstanbul’un da olduğu dünyanın çeşitli bölgelerindeki şehirlerin “Dijitalleşme Haritası”nı yayınladı. Şirket tarafından hayata geçirilen çalışma, dünya genelindeki şehirlerin, kentsel sorunları çözmek için teknolojiyi nasıl kullandıklarına dair bir tablo sunuyor. Uzun süren araştırma ve inceleme döneminin ürünü olan İstanbul, Berlin, Buenos Aires, Dubai, Hong Kong, Londra, Los Angeles, Melbourne, Münih ve New York gibi metropollerin dijitalleşme karnesini ortaya koyan çalışma, şirketin ilgili şehirlerdeki ekipleriyle teknolojinin sürdürülebilirliğini sağlama, ulaşımı iyileştirme ve fırsat oluşturmak için üreteceği çözümlerin belirleyicisi olacak.

Araştırma sonucunda şehirlerin dijitalleşmeye hazır olma düzeyi ve potansiyeli belirlenerek 10 üzerinden puanlandırıldı. Buna göre İstanbul’un dijitalleşmeye hazır olma düzeyi 10 üzerinden 5, dijitalleşme potansiyeli ise 4 olarak belirlendi. Aynı çalışmada Berlin ve Münih’in dijitalleşme potansiyeli 2, Londra ve New York’un ise 3 olarak belirtildi.

Dünyanın çeşitli bölgelerindeki şehirlerin dijitalleşme haritası çıkarıldı

Yaşam kalitesini iyileştiriyor
Şehirlerin Dijitalleşme Haritası çalışmasına göre, İstanbul dijital geleceğinin güçlü temellerini atarken, vatandaşların şehirde bir yerden bir yere hızlı ve etkin bir şekilde gitmesine yardımcı olmaya odaklanıyor. Dünyanın en eski ve köklü şehirlerinden İstanbul, halihazırda tren, metro, tramvay, otobüs, feribot, deniz otobüsü, teleferik, füniküler ve paylaşımlı bisiklet gibi seçenekleri kapsayan geniş bir ulaşım yelpazesi ve bağlantılı ulaşım ağına sahip olmanın avantajından yararlanıyor. İstanbul hem akıllı şehir olmaya hem de Türkiye’nin hızlı yenilenebilir enerji açılımından yararlanmaya hazır. Çalışmaya göre, Türkiye’nin güvenliğe ve çeşitlendirmeye odaklanan güçlü enerji politikası sonucu ise yenilenebilir enerji kapasitesi son 5 yılda yüzde 50 artış gösterdi.

“Sorun ve çözümler için yol haritası”
Şirketin global düzeyde kent yaşamının geleceğini şekillendirmede kritik rol oynadığına dikkat çeken Siemens Türkiye Strateji ve Akıllı Altyapılar Direktörü Hakan Özdemir, “Dijital teknoloji, dünyamızın içinde bulunduğu büyük dönüşüme ivme kazandırıyor. Yapay zeka ve nesnelerin interneti gibi teknolojiler daha sürdürülebilir, daha fayda odaklı, daha yaşanılası bir dünya inşa etmemize olanak tanıyor. Akıllı şehirlerin temelini oluşturan teknolojilerle, dünyamızın mücadele ettiği sorunları çözmek mümkün. Şirket olarak, akıllı şehirlerin oluşturulmasında sorumluluk alıyoruz. Şehirlerin Dijitalleşme Haritası da bu misyonumuzun sonuçlarından biri. Dünyanın önde gelen şehirlerinin karnesini oluşturarak, sorun ve çözümler için yol haritası oluşturulmasına katkı sağladık. Siemens teknolojisini şehirlere entegre ederek daha sürdürülebilir bir yaşamın inşasında aktif rol oynayacağız” açıklamasında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Ticaret Üniversitesi İhracat Akademisi Projesi için bir araya geldi Ticaret Bakanlığı öncülüğünde hayata geçirilen İhracat Akademisi projesi kapsamında İstanbul Ticaret Odası (İTO) ve İstanbul Ticaret Üniversitesi işbirliğiyle "yeni nesil ihracat uzmanı" yetiştirilecek. Proje kapsamında İstanbul Ticaret Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (SEM) ihracata yönelik eğitim programları gerçekleştirilecek. İstanbul Ticaret Üniversitesi Ahi Çelebi Kampüsü’nde düzenlenen eğitim işbirliği protokolü imza törenine Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. İsrafil Kuralay ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Şimşek katıldı. Eğitimlerle dış ticaret alanında yetişmiş iş gücünün niteliğini artırılması ve bu amaçla üniversitelerin ve iş dünyasının birikimlerinden yararlanılması hedefleniyor. Kursiyerlere Ticaret Bakanlığı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi onaylı sertifika verilecek. İhracat Akademisi ile Ticaret Bakanlığının yöneticileri, akademisyen hocaları, ihracatçı ailesinin temsilcileri ve ticaret uzmanlarının aktif olarak sunum yapıp, ders verecekleri interaktif tecrübe, teoriyi ve pratiği birleştiren bir program hazırlandı. Eğitimler Ticaret Bakanlığı orta ve üst düzey yöneticileri ile uzmanlar, profesyonel eğitmenler, akademisyenler ve iş dünyası, STK ve şirket üst düzey yöneticileri tarafından İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin Eminönü’ndeki Ahî Çelebi Kampüsü’nde verilecek. İhracat Akademisi, Ticaret Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu arasında imzalanan İş Birliği Protokolü çerçevesinde, dış ticaret alanında yetişmiş insan kaynağının niteliğini geliştirmek ve bu eğitim faaliyetlerinde üniversitelerin birikimlerinden istifade etmek amacıyla hayata geçirildi. Eğitim sonunda başarılı olan kursiyerlere Ticaret Bakanlığı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi onaylı sertifika verilecek. İhracat Akademisi bünyesinde verilecek programlar; üniversite öğrencileri, yeni mezunlar, ihracata başlamak isteyen firma çalışanları, ihracatla iştigal eden profesyoneller, dış ticaret uzmanlığı alanında kariyer planlaması yapan veya kendini geliştirmek isteyen katılımcılara yönelik tasarlandı. "Türkiye’nin ihracatçıları yetişecek" İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, "İstanbul tüccarının odası ile üniversitesi, Türkiye ticaretinin kalbinin attığı Eminönü’nde, Türkiye’nin ihracatçılarını yetiştirmeye başlıyor. Akademi’nin misyon ve vizyonu bizim hedeflerimizle örtüşüyor. Bu yüzden daha ilk duyduğumuz andan itibaren bu projeyi sahiplendik, hayata geçirmek için gönüllü olduk. Zira az önce verdiğim Ticaret Müzesi örneğinin de olduğu gibi ihracatı artıracak her girişimin biz yanında ve destekçisiyiz. Bu bizim tarihî zorunluluğumuz ve görevimizdir. Türkiye’yi küresel ihracatta öne çıkarmak, rekabetçi yapmak ancak böylesi bir stratejiyle mümkün olacaktır" dedi. "Eğitim programından birinde ihracat uzmanlığını öğretirken, diğerinde Turquality uzmanı yetiştirilecek" İhracat akademisinin çok kapsamlı bir program olduğunu belirten Avdagiç, "İhracat Akademisinin çok değerli bulduğum bir yönü, iki ana eğitim programından birinde ihracat uzmanlığını öğretirken, diğerinde Turquality uzmanı yetiştirmeyi hedeflemesidir. Bunun anlamı şudur ki, Türk ürünlerinin uluslararası piyasada pazar bulması ancak markalaşmasıyla mümkündür. Bu gerçek, daha yolun başında ihracatçı adayının zerrelerine zerk ediliyor. İhracat Akademisi’ni kapsamlı bir ilan ile gençlerimize ve isteklilere duyuracağız. Katılımın en üst seviyede olmasını temin edeceğiz. Ne evde ne işte olanların, mutlaka ihracatta olmaları için çaba göstereceğiz. Bu yüzden esas hedef kitlemiz, gençlerimizdir. Aynı zamanda üniversite öğrencileri ve yeni mezunlardır, ihracata başlamak isteyen firma çalışanlarıdır, dış ticaret ve ihracat profesyonelleridir ve kariyerini dış ticaret alanında geliştirmek isteyen kişilerdir. Bunun anlamı şudur, ruhunda ve içinde girişimcilik olan herkese kapımızı açık olacak" ifadelerini kullandı. "Türkiye’nin küresel ticaret kapasitesini yeniden şekillendireceğiz" Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar da "Kuruluşundan yaklaşık bir yıl sonra İhracat Akademisini yalnızca bir eğitim kurumu değil Türkiye’nin küresel ticaret kapasitesini yeniden şekillendiren bir insan kaynağı yatırımına dönüştüğünü mutlulukla görüyoruz. Sadece akademi dünyasıyla değil teoriyi pratikle birleştirme hedefiyle ticaret ekosisteminin öncü paydaşlarıyla işbirliğimizi daha da derinleştirmeye büyük önem veriyoruz. Bugün imzalayacağımız 12’inci protokolümüz ile bu çalışmalarımızı daha da ileriye taşıyacağız" dedi. İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Kuralay ise böylesine önemli bir projenin bir parçası olmaktan büyük bir mutluluk duyduklarını ifade etti. Kuralay, bu projenin kendileri için önemine değinerek, "Proje, isminde ’ticaret’ olan üç tane farklı görev icra eden kurumun beraberliğiyle yapılıyor. Ticaret Bakanlığı devleti, İstanbul Ticaret Odası iş dünyasını, İstanbul Ticaret Üniversitesi de akademiyi temsil ediyor. Bu üçlünün, üç isminin bir araya gelmesinden daha farklı sinerjiler, daha farklı büyük birliktelikler ortaya çıkacağına inanıyorum. Böyle bir projenin parçası olmak gerçekten bizi çok mutlu etti" diye konuştu. İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şimşek de üniversite, İTO ve Ticaret Bakanlığı arasında imzalanacak bu protokolün üniversitenin bilgi üretmenin ötesinde bu bilgiyi toplumun ve iş dünyasının hizmetine sunma sorumluluğunun güçlü bir ifadesi olduğunu vurguladı. Açılış konuşmalarının ardından söz konusu protokol, İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Şimşek ve Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri Musa Demir tarafından imzalandı.