GÜNDEM - 10 Mart 2017 Cuma 08:17

Elazığ'da 15 Temmuz kahramanları o geceyi anlattı

A
A
A
Elazığ'da 15 Temmuz kahramanları o geceyi anlattı

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PDY ) 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyarak kahramanlık gösterirken, kocası şehit olan Rukiye Dağ, oğlunu şehit veren Nevra Akdemir ve iki kez vurularak ölümden dönen gazi Abdullah İrgin o geceyi anlattı.

FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyarak kahramanlık gösteren vatandaşlar, Gençlik ve Spor Bakanlığının “Tecrübe Konuşuyor, Kahramanlar Projesi” kapsamında yaşadıklarını Elazığ'da anlattı. Proje kapsamında 62. program Atatürk Kültür Merkezinde düzenlendi. Programa Vali Murat Zorluoğlu, Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Sedat Acar, diğer protokol üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Şehitler için saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okumasıyla başlayan program Kur'an-ı Kerim tilavetinin okunmasıyla devam etti.

15 temmuz akşamında TSK'nın içinde asker üniforması giymiş FETÖ üyelerinin bir darbe girişiminde bulunduklarını belirten Vali Murat Zorluoğlu, " FETÖ üyeleri savaş uçakları ile bu milletin meclisini bombaladılar, uçak savar mermileri ile bu milletin üzerine ateş açtılar, yüzlerce insanımızı şehit ettiler, binlercesini yaraladılar. Hamdolsun, bu hain girişim, bu sinsi plan cumhurbaşkanımızın, başbakanımızın ve hükümetimizin dirayetli duruşu ve yüce milletimizin destansı mücadelesiyle bertaraf edildi. Gerçekten de 15 temmuzda milletimiz bütün kesimleriyle, tüm farklılıkları bir kenara bırakarak, darbecilerin önüne aşılamaz bir duvar ördü, mermileri, tank ateşini, uçaktan atılan bombaları göğsünde söndürüp bu darbe girişimini püskürttü" dedi.

Şehit eşi, kocası ile son konuşmasını anlattı

Darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Sarayı önünde darbecileri durdurmak için eşi Cuma Dağ ile beklediği sırada helikopterden açılan ateş sonucu eşi şehit olan Rukiye Dağ 15 Temmuz gecesinde yaşadıklarını anlattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın çağrısından sonra dışarıya çıktıklarını aktaran Dağ, " Ben eşimden önce dışarı çıkmışım. Eşim beni aradı, 'Rukiye nereye gittin' dedi. Beraber AK Parti Genel Merkezine gidecektik. Bende eşime, millet Külliye'ye gidiyor dedim. O gece olay parti meselesi değil, vatan meselesiydi. Milletin evine gitmek benim için en doğru karardı. Biz tekbirler getirerek Külliye'ye gidiyorduk. Elimizde hiçbir şey yoktu. Sadece göğsümüzdeki iman ve cesaretle ilerliyorduk. Ben kalabalığı yara yara tankların önüne geldim. Eşim beni son kez aradı, 'Rukiye, neredesin' dedi. Bende tankların önünde olduğumu söyledim. Bana, 'Birazdan bende senin yanına geliyorum' dedi. Bu benim eşimle yaptığım son konuşmaydı. Konuşamadan 30 saniye sonra biz taranmaya başladık. Tarama ile birlikte her tarafımızda mermiler geliyordu. Taramanın ardından ölüm kokusu geliyordu. Eşimle ayrı gelsek de ben eşimin orada olduğunu biliyordum. Eşimi ararken bir insanın hayatta görmek istemeyeceği bir tablo ile karşı karşıya kaldım. Bir nefes borusu ve gırtlak gördüm. Çığlık attım. Eşimi telefonla arıyordum ama cevap vermiyordu. O yerde boylu boyunca yatan adama baktım kıyafetleri eşimindi. Eşim olduğunu anlamıştım. Oradaki polislere 'O yerde yatan benim eşim olabilir, yanına gidebilir miyiz' dedim. Eşimin yanına gittiğimizde elbiselerin eşimi olduğunu anladım. Elimi cebine attım ve onun telefonunu aldım. Çağrı listesine baktığımda babacığımın anası yazıyordu. Yerde yatanın eşim olduğunu anlamıştım" diye kaydetti.

Oğlunun vurulma anını telefonda duydu

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısı ile sokağa çıkan Murat Akdemir, Kuleli Askeri Lisesi önünde darbeye direnirken FETÖ'cü askerler tarafından açılan ateşle şehit oldu. Murat Akdemir'in annesi Nevra Akdemir'de o karanlık gecede yaşadıklarını aktardı.

Akdemir, "Başbakanımız, ' Bu bir kalkışmadır dediğini' eşimle televizyonda izledik. Daha sonra Murat eve geldi. Cumhurbaşkanımızın çağrısını Muratla birlikte dinledik. Murat bana, 'Olaylar çok karışık ben gidiyorum' dedi. Evde eşimle otururken Murat'ı devamlı arıyorduk oda' Geliyorum anne' diyordu. O anlarda evimizin üstünde F-16'lar geçtiğinde yüreğimde bir şeyler koptu zannettim. Murat'ı aradığımızda telefonunda silah sesleri geliyordu. Biz Murat'a, 'Eve gel' diyorduk. O an Murat'ın telefonundan ah diye bir ses geldi. Murat'ın vurulma anını biz telefondan duyduk. Eşim bana' Murat vuruldu' dedi. Eşim Çengelköy'e gitti biz evde oturuyorduk. Bize plastik mermiyle vuruldu haberi geldi. Murat saat 3'te hakkın rahmetine kavuşmuş ama benim haberim yok. Evde oturuyorduk sabah ezanı okunuyordu. Eşim beni aradı hastaneye gel dedi. Bende niye hastaneye geleyim, sen Murat'ı al gel dedim. Hastanede kalabalık bir ortam görünce bir şey olduğunu anladım ama ben kabullenemiyordum. 15 Temmuz gecesi bizim için karanlık bir gece olmuştu" şeklinde konuştu.

İki kez ölümden döndü

Darbe girişimi sırasında Ankara'da Genelkurmay Başkanlığı önünde kanlı çatışma yaşanırken içeri girmeyi başaran Abdullah İrgin ise, "Muş'ta tanıdığım bir polis arkadaşımla beraber Kızılay'da oturuyorduk. O an uçaklar uçmaya başlamıştı. Uçaklar bayağı bir alttan uçmaya başladığı zaman Kızılay bir anda boşaldı. Sonra arkadaş nöbetçi amirini aradı. Nöbetçi amiri ona verdiği bilgi Genel Kurmay Başkanlığında rehine krizi olduğu ve olaya vakıf olmadıklarını söyledi. Daha sonra arkadaşı göreve çağırdılar" ifadelerini kullandı.
Meydana insanların toplanmaya başladığını aktaran İrgin, " Kalkışma falan olduğundan bahsediliyordu. Sonra emniyet genel müdürlüğüne saldırı haberi geldi. Tabi biz o tarafa doğru yöneldik. Daha sonra Genel Kurmay Başkanının rehin alındığını öğrendik. Bizde o tarafa doğru gittik. Genel Kurmay Başkanlığının bahçesinin içine girdik. Bahçede camı kırıp içeriye girdim. Arkamda insanlarda girmeye başladı. Ben camdan insanları çağırmak için cama doğru gittim. O ara darbeci hainler insanları katletmeye başlamışlar. Orada çok kanlı görüntüler vardı. O hainler bizim yıllarca yapmak istediğimiz ama yapamadığımız şeyi yaptılar. Bu halkı birleştirdiler. Orada yoğun mermi altındaydık. Bir mermi benim kolumu sıyırmıştı. Biz aşağı doğru inmeye başladık. Biz bir kat aşağıda hainlerle karşılaştık. Bize oradan çıkmamızı söylediler. Biz çıkmayınca bizi taradılar. O ara bende ayağımdan ikinci mermiyi yedim. Yerdeyken üzerimize ateş ediyorlar. Biz sürüne sürüne bahçenin dışına çıktık. Bahçenin dışında o feci görüntüyle karşılaştık" diyerek konuşmasını tamamladı.

Konuşmaların ardından 15 Temmuz darbe girişimindeki şehitlerin yakınlarına ve gazilere Türk Bayrağı hediye edilmesiyle program sona erdi. 

Yunus Özhanlı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Öztürk, mahalle muhtarlarıyla istişare toplantısı gerçekleştirdi Yahyalı Belediye Başkanı Esat Öztürk; ilçenin 41 mahallesinden seçilen muhtarlarla bir araya gelerek, mahallelerin ihtiyaçları ve çözüm önerileri üzerine kapsamlı bir istişare toplantısı düzenledi. Toplantının açılış konuşmasında Başkan Öztürk; mahalle muhtarlarının toplumun nabzını en iyi tutan kişiler olduğunu belirterek, onların mahallelerde yaşanan sorunları ve ihtiyaçları hakkındaki görüşlerinin belediye çalışmaları için son derece önemli olduğunu vurguladı. Ayrıca, katılımcı muhtarlara belediyenin hizmetleri ve planları hakkında bilgi verdi ve muhtarların desteğini talep etti. Muhtarlar; toplantıda mahallelerinin karşılaştığı altyapı eksiklikleri, yol bakımı, çevre düzenlemesi gibi konuların yanı sıra, sosyal ve kültürel alanlarda da iyileştirmelerin yapılmasını talep ettiler. Başkan Öztürk; muhtarların talep ve önerilerini dikkatle dinleyerek, belediyenin bütçe ve imkânları çerçevesinde çözüm odaklı adımlar atacaklarını ve mahallelerin yaşam kalitesini artırmak için ellerinden gelen gayreti göstereceklerini belirtti. Ayrıca, katılımcılara belediyenin planladığı projelerin yanı sıra, muhtarlarla işbirliği içinde yeni projeler geliştirme fırsatları da olduğunu ifade etti. Muhtarlar, belediye başkanının mahallelerine gösterdiği ilgi ve alakadan memnuniyetlerini dile getirirken, Başkan Öztürk ise muhtarların görüşlerinin belediye çalışmalarında önemli bir rehber olduğunu ve bundan sonra da bu tür istişare toplantılarını düzenli olarak gerçekleştireceklerini söyledi.
Eskişehir Kadın üreticilerin emeği değer görüyor Tepebaşı Belediyesi’nin yerel üretime ve kadınlara verdiği destekler doğrultusunda hizmete sunduğu Kadın Üretici Ürün Satış Noktası, vatandaşlardan yoğun ilgi görmeye devam ediyor. Tepebaşı Belediyesi, hayata geçirdiği proje ve çalışmalar ile üretici kadınların emeğine sahip çıkmayı sürdürüyor. İlk olarak Temmuz 2019’da hizmete başlayan ve kent halkı tarafından çok sevilen Kadın Üretici Ürün Satış Noktası haftada üç gün olmak üzere Özdilek Sanat Merkezi, Batıkent Mahallesindeki Hasan Âli Yücel Belde Evi ve Uluönder Mahallesi Fevzi Çakmak Caddesi’nde hizmet veriyor. Kırsal mahalle sakini üretici kadınlar, kurulan tezgahlarda ürettikleri doğal ürünleri kent halkının beğenisine sunuyor. Eskişehirlilerden ilgi gören ürünler, kadınların emeklerini kazanca dönüştürmesini sağlıyor. Tepebaşı Belediyesi tarafından ücretsiz tezgah, çadır gibi imkanların sağlandığı Kadın Üretici Ürün Satış Noktası ile kadınlar, doğal ürünlerini Eskişehirlilerle buluşturuyor. Kadın üreticiler kendilerine verilen imkandan dolayı Tepebaşı Belediyesi’ne teşekkürlerini iletirken, vatandaş da doğal ürün tüketmekten ve kadınlara destek olduklarından dolayı memnun olduklarını ifade ediyor. Kadın Üretici Ürün Satış Noktası; salı günleri Uluönder Mahallesi Fevzi Çakmak Caddesi’nde Avlulu Çarşı arkası, perşembe günleri Özdilek Sanat Merkezi bahçesinde ve cumartesi günleri de Batıkent Mahallesindeki Hasan Âli Yücel Belde Evi bahçesinde Eskişehirliler ile bir araya geliyor. El işi ürünler beğeniye sunuluyor Öte yandan Kadın Üretici El İşi Satış Noktası da faaliyetlerine devam ediyor. Kırsal mahalle sakini üretici kadınlar, çarşamba günleri Uluönder Mahallesi Fevzi Çakmak Caddesi’nde, el emeği göz nuru el işi ürünlerini kent halkının beğenisine sunuyor.