KENT HABERLERİ - 12 Temmuz 2017 Çarşamba 11:40

Erciyes Dağını Kapadokya’dan izliyorlar

A
A
A
Erciyes Dağını Kapadokya’dan izliyorlar

Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden bir tanesi olan Kapadokya’yı ziyarete gelen yerli ve yabancı turistler Göreme beldesinde bulunan ‘O Ağacın Altı' isimli panoramayı ziyaret etmeden bölgeden ayrılmıyor.

Türkiye’nin önemli turizm merkezlerinden bir tanesi olan Kapadokya’da yerli ve yabancı turistlerin uğramadan gitmedikleri yer olarak adlandırılan ‘O Ağacın Altı’ bölgeyi ziyarete gelen turistlerin büyük beğenisini kazanıyor. Nevşehir’in merkez ilçeye bağlı Göreme beldesinde bulunan ‘O Ağacın Altı’ panoramayı ziyaret eden yerli ve yabancı turistler Erciyes dağı ile birlikte peribacalarını bir bütün şeklinde görme şansını yakalıyorlar. Panoramayı ziyaret eden yerli ve yabancı turistler panorama alanında bulunan nazar boncuklu ağaçlar ile de fotoğraf çekinerek gezilerini adeta ölümsüzleştiriyorlar.

O Ağacın Altı işletme sahibi Yaşar Özdemir yaptığı açıklamada peribacalarının arasında bu ismi dikkat çekmesi için koyduklarını ama zamanla bölge ile işletmelerinin özdeşleştiğini ifade ederken son zamanlarda Latin Amerika ve Avrupa ülkelerinden gelen turistler panoramaya büyük ilgi gösterdiklerini söyledi. Özdemir, “Buranın en büyük özelliği peribacaları ile kaplı bölgede böyle bir dinlenme noktasını ‘O ağacın Altı’ yapmasından dolayıdır. Gelen misafirlerimizin de hizmet kalitesi ve manzarasıyla bütünlendiğin için burası uğranmadan Kapadokya’dan gidilmeyen bir mekan haline geldi. O ağacın Altı ismi de her tarafın peribacası olmasından dolayı ağacın altı insanların peribacalarının arasında çok dikkatini çektiğinden dolayı büyük ilgi görüyor. Aynı zamanda son zamanlarda gelin fotoğraflarının burada çekilmesi, ilk zamanlarda biz nazar ağacını keşfetmemiştik ama ilerleyen zamanlarda bu nazar ağacını da keşfetmemiz ile birlikte sanki Kapadokya’ya geldiğinizde ‘O Ağacın Altı’na gitmediniz mi sorusu akıllarda soru işareti kalmaya başladı. Ve burada ki manzara eşliğinde peribacaları ile Göreme kasabasının bütünleşmesinin görmediyseniz sanki bir kayıp ile gidiyormuş gibi bir izlenim vermeye çalıştık. Biz bu işi gönül olarak da yaptığımıza inanıyorum. Onun için Kapadokya’ya gelen misafirlerimizin görmeden gitmeyeceği bir yer olaraktan ve hepimizin yeri olduğu için öyle söylemeye çalışıyoruz” dedi

Latin Amerikalı Turistler Büyük İlgi Gösteriyor

Kapadokya bölgesinde bulunan ve manzarasıyla yerli ve yabancı turistleri kendisine bir kez daha hayran bırakan bölgeyi bu noktadan izlemeye gelen turistlerin başında Latin Amerika’dan gelen konukların olduğunu söyleyen Özdemir, “Son zamanlarda Latin Amerika misafirleri ve Avrupa misafirleri çok tercih ediyor. Turizm krizinden dolayı da Türkiye’de kalan yabancılar, Türkiye’yi çok iyi tanıyan misafirler, burada dostları olan misafirler burayı daha ağırlık olarak ziyaret etmeye başladı” diye konuştu.
O Ağacın Altı işletme sahibi Yaşar Özdemir buraya gelen misafirlerin Erciyes Dağında bulunan kar ile birlikte peribacalarının eşsiz güzelliğini bir kez daha keşfetmenin mutluluğunu yaşadıklarını da sözlerine ekledi.

Coşkun Sağlamdin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Tatvan’da öğrencilere “hayvan sevgisi” aşılanıyor BİTLİS (İHA) – Bitlis’in Tatvan ilçesinde gönüllü veteriner hekimler, okul okul gezerek öğrencilere hayvan sevgisini aşılıyor. Tatvan ilçesinin Selahaddin Eyyübi Ortaokulunda öğrencilerle bir araya gelen Gönüllü Veteriner ve Teknikerler Derneği ve Tatvan Belediyesi Hayvan Kısırlaştırma ve Rehabilitasyon Merkezi veteriner hekimleri, hayvanlar hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Hayvan sevgisini aşılamak amacıyla gönüllü veteriner hekimler tarafından yürütülen bu projede, ‘ağaç yaşken eğilir’ deyimiyle ilkokul ve ortaokul öğrencilerine eğitimler veriliyor. Mayıs ayının ilk günlerinden itibaren çalışmalara başladıklarını söyleyen Gönüllü Veteriner ve Teknikerler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Rehber Altıntaş, “İlk ve ortaokullarda hayvan sevgisinin çocuklar için önemini, bunun üzerindeki kıymeti konusunda eğitim vermekteyiz. Tatvan Belediyesiyle birlikte yaptığımız bu işbirliği devam edecektir. Genellikle 7-11 yaş aralığındaki ilkokul ve ortaokul öğrencilerine bu eğitimleri vermekteyiz. Çocukların kalbinin temizliği, güzelliği, içinde olan sevginin, içinde olan hayvan sevgisinin sokaklarda hayvanlarla birlikte özgürce oynamaları, özgürce yaşamaları için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” dedi. Toplumda köpekler hakkında büyük bir ön yargının olduğunu ve bu ön yargının yapılan eğitim sonrası kırıldığını söyleyen 7’nci sınıf öğrencisi Ayşe Akın da, “Bugün okuluma hayvanlar hakkında bilgi sahibi olan abiler geldi. Bizlere hayvanlar hakkında bilgiler verdi. Hayvanlara nasıl yanaşacağımız konusunda, hayvanların davranışları konusunda ve hayvanların yedikleri yiyecekler hakkında bilgi verildi” dedi.
Van Sofraların vazgeçilmesi otlu peynire tat veren bitkilere büyük ilgi Van’da dağların yüksek kesimlerinde ve yaylarda büyük meşakkatle toplanan ve tescilli ürün olan otlu peynirin içine katılan şifalı otlara vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor. Van’da ekonomik getirisi olan ve binlerce aileye ek gelir sağlayan şifalı otlar, kent merkezindeki seyyar satıcılar ve manavlar tarafından halka ulaştırılıyor. İlkbaharın gelmesi ile birlikte dağların yüksek kesimlerinde ve yaylalarda toplanan otlar, peynir başta olmak üzere birçok yemekte de kullanılıyor. Yaklaşık bir aylık ömrü olan otları bir an evvel vatandaşlara ulaştırmak için yoğun mesai harcayan toplayıcılar, bin bir zorlukla otların toplandığını söylediler. Yıllardır çarşı merkezinde şifalı otları toplayıcılardan alıp halka ulaştırdığını ifade eden Kerem Timur isimli esnaf, “Van’ın yaylalarından gelen otları genellikle peynirde kullanıyoruz. Bunun yanında kurutup keledoş yemeğinde de kullanıyoruz. Heliz, sirmo, çiriş, mende, kengir, keçikulağı var. Bunlar dağın en yüksek tepelerine çıkıp öyle toplanılıyor. Bir kişi akşama kadar ancak 5-6 kilo toplayabilir” dedi. Fiyatların otun çeşidine göre değiştiğini aktaran Timur, “Helizin kilosu 35 ile 50 TL arasında değişiyor. Sirmo 120 ila 150 TL, çiriş 25 TL, mende ise 50 TL’den başlayıp 85 TL’ye kadar çıkabiliyor. Bunların dağlarda bir ay ile 40 gün arasında ömrü var. Toplandıktan sonra ise 3 gün içerisinde kullanılması gerekiyor. Eğer dolaba atılmazsa veya kullanılmazsa üç günden sonra çürür. Şu anda işler iyi. Ömrü kısa olduğu için vatandaşlar yüklenip hemen alıyor” ifadelerini kullandı. Furkan Gilgin isimli esnaf ise yılın sadece bir ayı şifalı otları sattığını belirterek, “Bunlar köylüler tarafından dağdan toplanıp bize getiriliyor. Biz de bunları vatandaşlara sunuyoruz. Bunlar peynir ve yemeklerde kullanılıyor. Salamurasını da tutan var. Bu otlar kalbe, tansiyona, şekere birebirdir. Van’ın peynirini meşhur eden bu otlardır” diye konuştu. Vatandaşlar ise dağdan toplanan otları beğenerek aldıklarını ifade ederek peynire tadını verenin bu otlar olduğunu söyledi.