POLİTİKA - 22 Temmuz 2014 Salı 23:09

Erdoğan: 'Hiç kimseye taviz verilmiyor'

A
A
A
Erdoğan: 'Hiç kimseye taviz verilmiyor'

Erdoğan, “Hiçbir şekilde hiç kimseye taviz verilmiyor. Bazı siyasilerin dediği gibi biz bugüne kadar terörist başının elini sıkmadık. Biz, bölücü terör örgütünün mensuplarıyla kusura bakmasınlar tokalaşmadık” dedi.

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Hiçbir şekilde hiç kimseye taviz verilmiyor. Bazı siyasilerin dediği gibi biz bugüne kadar terörist başının elini sıkmadık. Biz, bölücü terör örgütünün mensuplarıyla kusura bakmasınlar tokalaşmadık” dedi. 
Erdoğan, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun "Türkmenlere yardım edilmiyor" şeklindeki açıklamalarını eleştirerek, "Yalan yanlış aklına ne gelirse at tutmasa da iz bırakır. İki tane kılavuzu var maalesef onlar da karga" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan, şehit aileleri ve gazilerle Gölbaşı Vilayetler Evi’nde iftarda bir araya geldi. İftara ayrıca, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da katıldı.
 

İftarda bir konuşma yapan Erdoğan, “Şehitlerimize, gazilerimize milletçe ödenmesi imkansız şükran borçluyuz. Milletimiz şehitlerine ve gazilerine daima saygı göstermiş, sahip çıkmıştır. Biz de hükümet olarak şehitlerimizin emanetlerine ve gazilerimize devletimizin tüm imkanlarını seferber ederek sahip çıkmanın çabası içinde olduk. Ay yıldızlı bayrağımızın ilelebet göklerde dalgalanması için bu topraklarda sonsuza kadar özgür bir şekilde, huzurlu bir şekilde yaşamımız için gözlerini kırpmadan canlarını veren yiğitlerimiz için ne yapsak azdır, bunu biliyoruz. Onların geriye bıraktıkları emanetle sahip çıkarak, eşlerinin, çocuklarının, anne, babalarının mağdur olmasına izin vermeyerek şehitlerimize karşı vefa borcumuzun gereğini yerine getirmek istiyoruz. Hiç kuşkusuz canın bir bedeli yoktur ve olamaz. Canın sahibi Hz. Allah’tır. Bize düşen o mübarek canların geride bıraktıklarına sahip çıkabilmek, emanetlerine gereken hürmeti ve hizmeti gösterebilmektir”

“ŞEHİT YAKINLARI VE GAZİLERİMİZİN BİRÇOK HAKTAN YARARLANMA KAPSAMINI GENİŞLETTİK”
Şehit yakınları ve gaziler için son 12 yıl içinde çok önemli düzenlemeler yapıldığını belirten Erdoğan, “Şehit yakınları ve gazilerimizin birçok haktan yararlanma kapsamını genişlettik. Kanunlarımızda tanımlı olan şehitlik ve gazilik statüsünü genişleterek hiçbir kardeşimizin mağduriyet yaşamamasını temin ettik. Şehit yakınlarımıza, gazilerimize ve terör mağduru vatandaşlarımıza ödenen ücretleri günün uygun şartlarına göre yeniden düzenledik, sosyal yardımlar için sosyal güvence şartını kaldırdık. Başkasının bakımı ve desteğine muhtaç olan gazilerimiz için asgari ücretin iki katında bakım ücreti ödemesini temin ettik. Terörle mücadele edenler yanında terör olaylarında hayatını kaybedenlerin yakınları ile malul olanlara tazminat ve maaş hakkı getirdik. Şehit yakınları ve gazilerimizin faizsiz konut kredisinden yararlanma haklarını vazife ve hak malulleri içinde genişlettik. Vazifeleri sebebiyle hayatını kaybeden kamu görevlilerinin anne babalarına maaş bağlanmasında muhtaçlık şartını kaldırdık. Bunların yanında eğitim-öğretim yardımı, ücretsiz seyahat, su ve elektrik indirimi gibi pek çok ilave hakkında en geniş şeklinde uygulanmasını temin ettik” ifadelerini kullandı.

“BİZİM ŞEHİTLERİMİZ SADECE ÜLKEMİZ SINIRLARI İÇERİSİNDE DEĞİL”
“Bizim şehitlerimiz sadece ülkemiz sınırları içerisinde değiller. Dünyanın çok geniş bir alana yayılmış şehitliklerimiz var. Biz gittik dünyanın dört bir yanındaki şehitlerimizin izini bulduk” diyen Erdoğan, Myanmar, Hindistan, Polonya, Slovakya’daki şehitliklerin tespit edildiğini ve burada çalışmaların yapıldığını anlattı. Çanakkale’deki şehitliklerde de düzenlemelerin yapıldığını aktaran Erdoğan, “Sarıkamış harekatının gerçekleştirildiği, o büyük acının yaşandığı bölgede yeni bir çalışma başlattık. İnşallah orayı da Çanakkale gibi tarih hafızamıza kazandıracak şehitlerimizin, gazilerimizin manevi hatırlarının yad edildiği örnek bir yer haline getireceğiz” dedi.

“ŞEHİT YAKINLARI VE GAZİLERİMİZ ART NİYETLİ ÇEVRELERİN İSTİSMAR HEDEFİ OLABİLİYOR”
“Biz sadece şehit ve gazilerimize değil onların bize gösterdiği istikamete de sımsıkı sahip çıkıyoruz” ifadesini kullanan Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye’yi büyüterek, Türkiye’nin ekonomisi, itibarını, dayanışmasını, kardeşliğini yücelterek aziz şehitlerimizin vasiyetini yerine getiriyoruz. Şehit yakınlarıyla ve gazilerimiz içinde bulundukları hassasiyet nedeniyle birtakım art niyetli çevrelerin istismar hedefi olabiliyor. Bazı siyasi partiler bazı gruplar, bazı odaklar kutsal değerlerimiz özellikle şehitlerimiz üzerinden çok kirli bir rant sağlamanın peşine düşebiliyor. Maalesef bu çevreler Türkiye’nin istikbaline ilişkin yalanlar söyleyebiliyor, iftiralar atabiliyor. Olamayanı varmış gibi gösteriyor.”

“ONLARIN AZİZ HATIRASINA GÖLGE DÜŞÜRÜLMESİNE ASLA MÜSAADE ETMEYİZ”
“12 yıl boyunca Türkiye’yi, şehitlerimizin aziz hatırasına hürmetle bu günlere taşıdık. Ne yaptıysak şehitlerimizin aziz hatırası için yaptık” diyen Erdoğan, “Ne yaptıysak şehitlerimizin bize işaret ettiği istikamet içinde yaptık. Bugün ve bundan sonra da referansımız şehitlerimizin ta kendisi olacaktır. Onların işaret ettikleri istikametten asla şaşmayız. Onların aziz hatırasına gölge düşürülmesine asla müsaade etmeyiz. Onlar büyük, güçlü, özgür, bölgesinde ve dünyada itibarı olan bir ülke için canlarını verdiler. Biz de sadece bunun için çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

“TERÖRİST BAŞININ ELİNİ SIKMADIK”
Çözüm sürecine de değinen Erdoğan, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin bu büyük yarasını, acısını dindirmek için tüm riskleri göze alarak bu süreci işlettik. Kanı durdurmak için başlattığımız bu süreçte içerde ve dışarıda pet çok gizli, açık saldırıya maruz kaldık. Konunun hassasiyeti, sürecin nezaketi fevkalade dikkatli olmamızı gerektiriyor. Muhalefet partilerinin böyle bir mesuliyet taşımadıkları için onlar ağızlarına gelen her şeyi söyleyebiliyor, her şeyi istismar konusu yapabiliyorlar. Ama bizim milletimize ve tarihe karşı sorumluluğumuz var. Biz sorumlu, kararlı davranıyoruz. Milletimizin kalbini kırmadan süreci de zedelemeden ilerletmenin hassasiyetini omuzlarımızda taşıyoruz. Çözüm sürecinde şu ana kadar önemli bir mesafe kat ettik. En somut netice olara işte görüyorsunuz uzun zamandır terör kaynaklı şehit cenazeleri, gaziler gelmiyor. Evlere ocaklara yüreklere ateşler düşmüyor. Anneler, babalar evlat acısıyla kavrulmuyor. Şunu bir kez daha altını çizerek huzurlarınızda söylemek istiyorum; hiçbir şekilde hiç kimseye taviz verilmiyor. Bazı siyasilerin dediği gibi biz bugüne kadar terörist başının elini sıkmadık. Biz, bölücü terör örgütünün mensuplarıyla kusura bakmasınlar tokalaşmadık. Ancak şunun da hesabını kendileri vermeliler; idamla yargılanması gerekirken atmaları gereken adımları atmayanlar kalkıp da bize bu noktada hesap soramazlar. Türkiye’nin hiçbir kazanımı pazarlık konusu yapılmıyor. Biz sadece kanın durması, acılı annelerin, babaların gözyaşının dinmesi için mücadele veriyoruz. Bu mücadeleyi verirken taviz vererek, pazarlıklar yaparak, şehitlerimizin hatırasına gölge düşürerek değil tam tersine milletimizin, bayrağımızın, vatanımızın, devletimizin, şehitlerimizin şerefini düşünerek mücadele veriyoruz. Herkes rahat olsun. Özellikle şehitlerimizin yakınları, gazilerimiz ve gazilerimizin yakınları müsterih olsun” dedi.
Yapılan her işin, başlatılan her sürecin vatanı için kanını, canını ortaya koymuş kahramanların gösterdikleri istikamet doğrultusunda olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Bu yönde yapılan istismar hareketlerine sizlerin özellikle dikkatli olmanızı istiyorum. Yalanlara, iftiralara, dedikodulara karşı uyanık olmanızı rica ediyorum. Oy uğruna kirli siyaset uğruna şehit ve gazilerimizi istismar edecek onların üzerinden yalan ve iftira üretecek kadar alçalanlara prim vermemenizi sizlerden özellikle diliyorum” diye konuştu.

“FİLİSTİN’DE DRAM YAŞIYORUZ”
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, “Filistin'de bir dram yaşıyoruz. Bu sabah itibariyle 3 günlük yas ilan ettik. Niye? 600'ü aşkın Filistin’de kardeşimiz şehit edildi. 1500’e varan yaralı... Bazı vurdumduymazlar ne işiniz var Filistin'de diyorlar. Eğer Çanakkale şehitliklerini dolaşırsanız orada şehit olan Filistinli kardeşlerimizi görürsünüz. Onlar dün bizim topraklarımız için bizimle omuz omuza haçlı ittifakına karşı niçin şehit olduysalar biz de aynı ruh ve anlayışla onların yanında yer alamaya mecburuz” şeklinde konuştu.

EKMELEDDİN İHSANOĞLU’NU ELEŞTİRDİ
Ekmeleddin İhsanoğlu’nun “Türkmenlere el uzatmıyorsunuz” şeklindeki eleştirilerine de cevap veren Erdoğan, “Bu ne vicdansızlıktır. Utanmadan sıkılmadan İslam İşbirliği Konferansı’nda görev yapmış bir kişi bu ifadeleri kullanıyor. Bizim bu konuda ne kadar hassas olduğumuzu da bilen birisidir, yaşayan birisidir. Sayemizde bir makama geldin, sayemizde orada durdun. Şimdi sıkılmadan medya karşısında bu yalanları söyleyebiliyorsun. Biz Türkmen kardeşlerimize her türlü insani yardımı ulaştırdık. Bir insani yardımı da ulaştırırken MİT TIR'ları paralel yapı tarafından çevrilmek suretiyle durduruldu. Daha çok değil. Aynı şekilde Irak'taki Türkmen kardeşlerimiz de insani yardım konusunda ne denli yardımcı olduğumuzu gayet iyi biliyorlar. Her alanda onların yanında biz olduk. Bir şeyi bil de bilerek konuş. Bilmeden niye konuşuyorsun? Yalan yanlış aklına ne gelirse at tutmasa da iz bırakır. İki tane kılavuzu var maalesef onlar da karga. Tabi tablo böyle oluca yanlışlardan kurtulmaları mümkün değil” ifadelerini kullandı.

“BİZ DAMDAN DÜŞTÜK, DİĞERLERİ DAMDAN DÜŞMEDİLER”
“10 Ağustos'ta seçilmem halinde şehit yakınlarımızın tüm meselelerine, gazilerimizin tüm meselelerine bugüne kadar nasıl eğildiysem bundan sonra da aynı şekilde eğilmeye devam edeceğim” ifadesini kullanan Başbakan Erdoğan, “Biz damdan düştük, diğerleri damdan düşmediler. Biz dertlinin derdini biliriz. Biz icraatlarımızla bunu ispatladık. Bunların icraatı var mı, bugüne kadar yaptıkları bir şey var mı? Bunlar sadece laf. Seçilmemiz halinde şehitlerimizin gazilerimizin emaneti olan bu vatan için daha çok çalışacak daha çok hizmet üreteceğiz. Onların hatırasını yükselteceğiz” diye konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasının ardından yapılan kura çekilişi ile 3 bin 527 şehit yakını, gazi ve gazi yakını kamuda ve kamu kuruluşlarında görevlere atandı. 

OSMAN ÖZGAN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
Hatay Kızılay Başkanı Hatay’da depremzedelerle iftar sofrasında buluştu Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay Güzelburç’taki Kızılay Yaşam Merkezi’nde depremzedelerle iftar sofrasında bir araya geldi. Ramazan ayının yardımlaşma ruhunu öne çıkaran Yılmaz, son depremzede yuvasına kavuşana kadar desteklerinin süreceğini belirtti. Deprem bölgesinde ilk günden itibaren varlığını hissettiren Türk Kızılay’ı Ramazan ayında da afetzede vatandaşları unutmuyor. Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay’ın Güzelburç bölgesinde bulunan Kızılay Yaşam Merkezi konteyner kentinde vatandaşlarla iftar sofrasında bir araya geldi. "Hatay’da son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız" Ramazan ayının; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı olduğunu belirten Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, "Biz bugün burada zor günleri birlikte atlatmaya çalışıyoruz. Türk Kızılay’ı olarak her zaman söylediğimiz bir konu var; son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız. Ramazan ayındayız, Ramazan ayı; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı ama aynı zamanda Ramazan ayı sevdiklerimizle bir araya gelme ve bir sofranın etrafında buluşma ayı. O nedenle biz bugün burada Hatay’da kardeşlerimizle bir ekmeği bölüşeceğiz, beraber iftarımızı açacağız. Birbirimizi dinleyerek bu zor günleri atlatmak adına bir aşama daha ilerlemiş olacağız. Ben zor günlerin geçeceğine inanıyorum. Son 1 sene de gördüğümüz şu ki herkes tünelin ucundaki ışığı görmüş durumda bu da zor günlerin geçeceğine inancı pekiştiriyor. Bu günlerde biz halkımızla bir arada olmaya devam edeceğiz. Tekrar herkesin Ramazanı hayırlı olsun" şeklinde konuştu.