DÜNYA - 05 Ekim 2015 Pazartesi 17:23

Erdoğan: “Türkiye’nin yaşadığı süreç, pek çok ülkeye ilham veren bir başarı hikayesidir”

A
A
A
Erdoğan: “Türkiye’nin yaşadığı süreç, pek çok ülkeye ilham veren bir başarı hikayesidir”

Belçika Şirketler Federasyonu tarafından düzenlenen Yüksek Düzeyli İş Toplantısı’nda bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye’nin geçtiğimiz 13 yıl içerisinde yaşadığı süreçte pek çok ülkeye aslında ilham veren bir başarı hikayesidir” dedi.

Belçika Kralı Philippe’in davetine icabetle Belçika’da bulunan ve ülkedeki temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Belçika Şirketler Federasyonu (FEB) tarafından düzenlenen Yüksek Düzeyli İş Toplantısı’na katıldı. Belçikalı şirketlerin CEO’larının katılımıyla gerçekleşen toplantıda, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.

“BELÇİKALI İŞ ADAMLARININ İSTANBUL’DAKİ YATIRIMLARI 1840’LI YILLARA UZANIYOR”

Konuşmasının başında bu toplantıyı düzenleyerek Belçikalı şirketlerin CEO’larıyla bir araya gelme imkânı sağladığı için FED yöneticilerine teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Belçikalı iş adamlarının İstanbul’daki yatırımlarının 1840’lı yıllara kadar uzandığını hatırlatıp Belçika’daki Türk yatırımlarının da sürekli arttığını ekledi ve “Ekonomik ve ticari ilişkilerimizin gelişmesinde, her iki ülkede yatırım imkânlarını araştıran ve emeklerini ortaya koyan müteşebbislerin katkısı büyüktür” dedi.

Son yıllarda iki ülke arasında gerçekleştirilen üst düzey temas ve ziyaretlerin, sağlam temellere dayanan ilişkilerin daha da pekiştirilmesi açısından yararlı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2014 yılında Türkiye ile Belçika arasındaki ticaret hacminin yaklaşık 7 milyar dolar seviyesine çıktığını 2015’in ilk 6 ayında ise yüzde 16’lık bir düşüşü yaşandığını belirterek, “Küresel ekonomik sıkıntılara rağmen, ticari ilişkilerimizi daha ileri aşamalara taşımamız, her iki ülkenin de yararınadır. Bu hususta siz değerli iş adamlarının tecrübelerine ve kabiliyetlerine olan güvenim tamdır” diye konuştu.

2002 yılından bu yana Belçika’dan ülkemize yaklaşık 8,1 milyar dolar doğrudan yatırım yapıldığını, Belçika’nın bu Türkiye’ye doğrudan yatırım yapan 6’ncı sırada ülke olduğunu; Türkiye’de yerleşik kişilerin Belçika’daki doğrudan yatırımlarının ise 300 milyon doları bulduğunu açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu rakamların iki ülke arasındaki gerçek potansiyeli yansıtmadığını ifade etti

TÜRKİYE’DE GERÇEKLEŞTİRİLEN REFORMLAR

Türkiye, yükselen ekonomik gücüyle her geçen gün artan yatırımlara sahip bir ülke olduğunu belirterek, Belçikalı iş adamlarını, Türkiye’nin sunduğu teşvikleri araştırarak, bunlardan yararlanmaya ve yatırım yapmaya davet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Türkiye’nin geçtiğimiz 13 yılda yaşadığı süreç, pek çok ülkeye ilham veren bir başarı hikâyesidir. 2002 yılında 230 milyar dolar olan Gayrı Safi Yurtiçi Hasılamızı 4 kata yakın artırarak 2014 yılında 800 milyar dolara yükselttik. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yıldönümü olan 2023 yılında bu rakamı 2 trilyon dolara ulaştırmayı hedefliyoruz. Aynı şekilde, 2002 yılında 87 milyar dolar düzeyinde olan toplam ticaret hacmimiz bugün 400 milyar doları buldu. 2023’de toplam ticaret hacmimizin 1 trilyon doların üzerine çıkmasını öngörüyoruz.”

“DÜNYANIN 17. BÜYÜK EKONOMİSİYİZ, TARIMSAL ÜRETİMDE AVRUPA'DA BİRİNCİ SIRADAYIZ”

Türkiye’nin büyük ölçüde Avrupa ekonomik sistemine entegre bir ülke olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, genç ve nitelikli işgücü, dinamik ve istikrarla büyüyen ekonomisi, rekabetçi özel sektörü, büyük ölçekli iç pazarı, yerleşmiş mali disiplini, gelişen altyapısı ile yükselen bir güç konumundadır” dedi ve geçen 13 yılda Türkiye’de ekonomi alanında yaşanan olumlu değişimlerden örnekler verdi: “Dünyanın 17’nci büyük ekonomisiyiz. Tarımsal üretimde ise Avrupa’da 1’inci ve dünyada 7’nci sıradayız. 2023 vizyonu doğrultusunda ülkemizin dünyada savunma sanayiinde gelişmiş ilk 10 ülke arasına girmesini hedefliyoruz. Ülkemizdeki güven ortamı ve istikrar sayesinde, enflasyon ve kamu açıkları gibi temel makroekonomik istikrarsızlık unsurlarının üstesinden önemli ölçüde geldik. Ekonominin kırılganlığı azaltılırken, piyasalarımızı daha rekabetçi bir işleyişe kavuşturduk. Kişi başına millî gelirimiz 2002 yılında 3 bin 500 dolarken, bugün 3 kat artarak 10 bin 500 dolara ulaştı. Satın alma gücü paritesi esas alındığında ise bu rakam 19 bin dolar düzeyindedir. Ancak bunu yeterli görmüyoruz ve 2023 yılında 25 bin dolarlık bir millî gelire ulaşmayı hedefliyoruz.”
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Uzmanlar kan sulandırıcı ilaç kullanımı konusunda uyardı Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi ve Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, herhangi bir doktor önerisi olmadan kan sulandırıcı ilaç kullanılmaması gerektiği konusunda uyardı. Tüm dünyada etkili olan Covid-19 sonrası kan sulandırıcı ilaç kullanımı yaygınlaştı. Doktor önerisi olmadan kan sulandırıcı ilaçların kullanımının faydadan çok sağlığa zararlı olabileceği belirtiliyor. Uzmanlar, bir ihtimalle kan sulandırıcı ilaçların var olan ülseri kanatabileceğini ve beyin kanamasına neden olabileceğini belirterek, risk oluşturabileceğini vurguluyor. Uzmanlar, kalp ve damar hastalıklarından korunmak için düzenli sporun ilaçtan daha faydalı olduğu tavsiyesinde de bulunuyor. “Ülseri kanatabilir, beyin kanamasına yol açabilir” İHA muhabirine konuşan Hastane Başhekimi ve Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, kan sulandırıcı ilaçların koronavirüs sürecinden sonra sık sık sorulan sorular arasında olduğunu belirtti. Kan sulandırıcı ilaçların bir taraftan faydası varken, bir taraftan da kanamaya uygun zemin hazırladığını ifade eden Doç. Dr. Sarıkaya, "Kan sulandırıcı kullanmak iki tarafı keskin bıçak gibidir. Haftada 2-3 gün aspirin kullanayım veya sürekli aspirin kullanayım diye kendi kendimize verdiğimiz kararlar uygun değildir. Mutlaka bir doktor kontrolünden geçtikten sonra kullanacağız. Kan sulandırıcılar özellikle kardiyovasküler hastalıklarda korumada kullanılan ilaçlardır. Yoksa hiç muayene yapmadan, gerekli ileri değerlendirmeler yapmadan kan sulandırıcı kullanmanın herhangi bir faydası olmadığı gibi zararlı da olabilir. Var olan ülseri kanatabilir, beyin kanamasına yol açabilir. Kan sulandırıcılar uygun endüksiyonlarda kullandığında hastada ölüm riskini azalttığı için önemli ilaçlar ama mutlaka iyi bir değerlendirme, iyi bir anamnez, iyi bir fiziki muayene ve 10 yıllık kardiyovasküler hesaplaması sonucu öneririz” dedi. “Günlük en az yarım saat tempolu yürüyüşle riski en aza indirin” Genellikle insanların kalp krizi geçirmemek için kan sulandırıcı ilaçlara başladığını dile getiren Sarıkaya, "Eğer kalp krizi geçirmek istemiyorsak ilaçtan daha faydalı olan egzersiz ve diyetle birlikte varsa risk faktörleriyle mücadele etmek gerekiyor. Örneğin tütün kullanımı varsa ondan uzaklaşma, sigara ve sigara ürünlerinin tamamından uzak durmalıyız. Yine varsa bir şeker hastalığını tedavi etme veya varsa bir kolesterol hastalığı bunu tedavi ederek bu riski azaltabiliriz. Ailede genç yaşta kalp krizi varsa, bununla beraber sigara içiyorsanız kalp krizi geçirme neredeyse kaçınılmaz oluyor. Diyet yapın, fazla kilonuz varsa bunlardan kurtulmaya çalışarak günlük en az yarım saat tempolu yürüyüşle riski en aza indirin” diye konuştu.
Bursa Bursa Uludağ Üniversitesinin acı günü Bursa’da vefat eden Uludağ Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümünün 43 yıllık öğretim üyesi Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit, gözyaşları içerisinde son yolculuğuna uğurlandı. Kanser tedavisi gören Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit, hayatını kaybetti. Prof. Dr. Yiğit, son yolculuğuna 43 yıl boyunca görev yaptığı Makine Mühendisliği Bölümü önünden uğurlandı. 2 dönem Mühendislik Fakültesi Dekanlığı ve bir süre Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü yapan Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit için Ali Durmaz Makine Mühendisliği Bölüm Binası önünde cenaze töreni düzenlendi. Törene BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, rektör yardımcıları, dekanlar, akademisyenler, idari personel, öğrencileri, ailesi ve çok sayıda seveni katıldı. Törende kısa bir konuşma gerçekleştiren Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, kendisini asistan olduğu dönemden itibaren tanıdığını ve son derece kıymetli bir hoca olarak gördüğünü belirtti. Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit’i iyi bir insan ve iyi bir olarak bildiklerini kaydeden Prof. Dr. Yılmaz, “Mekanı cennet olsun. Yakınlarına Allah’tan sabırlar niyaz ediyorum. Çalışkan, iyi niyetli, dürüst ve dost canlısı birisi olarak tanıdım. Herkes de hocamızı bu özellikleriyle bilmektedir. Hürmet ettiğimiz, üst kuşak abi hocalarımızdan birisiydi. Allah’tan rahmet diliyoruz” şeklinde konuştu. Yoğun bir katılımın olduğu törende ailesi, sevenleri ve dostları da Prof. Dr. Abdulvahap Yiğit için duygularını dile getirdi. Yiğit’in 15 Temmuz Şehitler Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Ertuğrul Mezarlığı’na defnedildi.
Edirne Edirne’de üniversite öğrencilerinden Filistin’e destek gösterisi Edirne’de İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla bir araya gelen Trakya Üniversitesi öğrencileri, sloganlar eşliğinde yürüyüş gerçekleştirdi. Trakya Üniversitesi öğrencileri, İsrail’i "Say Stop" diyerek protesto etti. Bolca Ana Yemekhanesi önünde bir araya gelen üniversite öğrencileri, ellerinde Türk ve Filistin bayrakları ile dövizler taşıyarak Balkan Yerleşkesi’ndeki Yaşam Merkezi’ne kadar yürüdü. Yürüyüşün ardından basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Üniversiteler Birimi Edirne Başkanı Eren Çam okudu. 1948’den bugüne kadar milyonlarca masum ve mazlum Filistinliyi göç, kıtlık ve ölümle sınayan İsrail yayılmacılığının 7 Ekim 2023 itibariyle tarihin akışı içerisinde insanlığın utanç tablosu olarak değerlendireceği bir soykırım halini aldığını söyleyen Çam, "209 gündür çocuk, kadın, erkek, genç, yaşlı, engelli ayırt etmeksizin 35 bin kişinin İsrail barbarlığı tarafından katledildiği, binlerce kişinin evinden, yurdundan göçe sürüklendiği, kundaktaki bebeklerin bombardımanlar sonucunda enkaz altında can verdiği bir soykırım yaşanmaktadır. İnsanlığın yaşadığı acıları canı yananın rengine, dinine ve diline göre tasnif etmeyi, kınamayı ve lanetlemeyi kendisine paye bilen iki yüzlü egemen güçler ile uluslararası örgütler ise vahşeti yaşatan İsrail olunca bir kez daha sessiz kalmayı, katledilen bebeklerin görüntülerine karşı gözlerini kapatmayı, masum kadınların feryatlarına karşı kulaklarını tıkamayı tercih etmişlerdir" dedi. Arizona’da, Florida’da, Ohio’da, Texas’ta, Kaliforniya’da yıllardır sırtlarını dayadıkları tüm üniversitelerin artık onlar için tehlikeden ibaret olduğunu aktaran Çam, Gazze’de yaşanan katliama karşı on binlerce gencin katılımıyla ilk günden bugüne kadar gerçekleştirilen "Say Stop" eylemleri, boykot çağrıları ve yardım faaliyetlerine ara vermeden devam edeceklerini ifade etti. Eylem basın açıklamasının ardından sona erdi.
Eskişehir Anadolu Üniversitesinde International Staff Mobility Week Programı başladı Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Birimi, 2024 Anadolu International Staff Mobility Week etkinliğine ev sahipliği yaptı. Bu yıl ikincisi düzenlenen etkinliğe 9 farklı ülke ve 11 farklı yükseköğretim kurumundan çok sayıda akademisyen ve personel katılım gösterdi. Hem Avrupa Birliği ülkeleri hem de Avrupa Birliği ülkeleri dışındaki ülkelere öğrenci ve personel hareketliliği imkânı sunan Erasmus+ Programı katkılarıyla düzenlenen etkinliğin açılış törenine Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Resül Usul, Uluslararası İlişkiler Birimi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu başta olmak üzere çok sayıda kişi katılım gösterdi. UİB Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ertuğrul Gökçekuyu’nun moderatörlüğünde başlayan ilk oturumun ardından Bosna Hersek, Ürdün, Bulgaristan, Kosova, Fas, Filistin, Polonya, Ukrayna gibi ülkelerden gelen yükseköğretim kurumu temsilcileri, gerçekleştirdikleri sunumlar ile yükseköğretim alanındaki çalışmaları hakkında katılımcılara bilgi verdiler. Dört gün boyunca paneller, eğitimler ve geziler düzenlenecek Dört gün sürecek olan etkinlikte gerçekleşecek olan paralel oturumlarda katılımcıların katkılarıyla yükseköğretimde uluslararasılaşmanın önemi vurgulanacak, Erasmus+ Uluslararası Kredi Hareketliliği ve Kağıtsız Erasmus (Erasmus Without Paper) konularında deneyim paylaşımları gerçekleştirilecek. Program kapsamında ayrıca katılımcılar, Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Edebiyat Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İletişim Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi ve Turizm Fakültesi akademisyenleri ile ikili iş birlikleri için bir değerlendirme toplantısı da gerçekleştirecek. 10 ülkeden gelen katılımcılara Türkiye’yi, Türk kültürünü ve şehri en iyi şekilde tanıtmak amacıyla rehber eşliğinde Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sazova Bilim Kültür ve Sanat Parkı, Odunpazarı, Seyyid Battal Gazi Külliyesi ile Frigya Vadisi ziyaretleri de geçekleştirilecek. Program dahilinde ayrıca Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ile de Türk Yemeği Atölyesi düzenlenecek. Etkinlikler, değerlendirme oturumu ve sertifika takdimi ile sona erecek.