SPOR - 06 Nisan 2022 Çarşamba 20:15

Ferdi Kadıoğlu: "Galatasaray derbisi için sabırsızlanıyorum"

A
A
A
Ferdi Kadıoğlu: "Galatasaray derbisi için sabırsızlanıyorum"

Fenerbahçe'nin genç oyuncusu Ferdi Kadıoğlu, hafta sonu oynayacakları Galatasaray derbisi için sabırsızlandığını söyleyerek, "Dünyanın en büyük maçlarından birini oynayacağız ve hep birlikte neler olacağını göreceğiz” dedi.

Fenerbahçe, Spor Toto Süper Lig’in 32. haftasında sahasında Galatasaray maçının hazırlıklarını sürdürürken, Ferdi Kadıoğlu Fenerbahçe TV’de yayınlanan ‘Günün Röportajı’ programının konuğu oldu.

Uzun süren sakatlığının ardından verimli bir rehabilite süreci geçirdiğini ve şu an çok daha güçlü bir şekilde sahada yer aldığını ifade eden Ferdi Kadıoğlu, hafta sonu Galatasaray ile oynayacağımız derbi maçı için sabırsızlandıklarını da söyledi. Uzun süren sakatlık sürecinin ardından Kayserispor maçıyla yeniden sahalara dönen Ferdi Kadıoğlu, bu süreci şu şekilde anlattı:

“Benim açımdan gerçekten zor bir periyot olduğunu söyleyebilirim, çünkü o dönemlerde gayet formdaydım ve iyi maçlar çıkardığımı düşünüyorum. O süreçte maalesef önemli maçları da kaçırmış oldum, bundan dolayı da çok üzgünüm. Bu sakatlığın pozitif tarafına bakacak olursam eğer bu süreçte gerçekten çok fazla çalıştım. Fitness antrenörleriyle, doktorumuzla, fizyoterapistlerimizle beraber çok iyi bir şekilde bu süreci geçirdiğimizi söyleyebilirim. Bu sakatlık sürecinden sonra kendimi çok daha güçlü hissediyorum. Mutlu olduğum şey de son maçta, son dakikalarda almış olduğum süre. Bizim açımızdan gerçek anlamda 4-0’lık çok güzel bir galibiyet oldu. Şu an itibarıyla sabırsızlıkla hafta sonunu bekliyoruz. Dünyanın en büyük maçlarından birini oynayacağı ve hep birlikte neler olacağını göreceğiz.”

"İhtiyaç halinde her zaman hazır olduğumu söyledim"

Teknik Direktör İsmail Kartal’ın yaklaşımını ve takımla olan iletişimini de değerlendiren Kadıoğlu, “Teknik Direktörümüz İsmail Hocamız ile iyi bir iletişime sahip olduğumuz söyleyebilirim. O da bana sürekli olarak nasıl olduğumu, iyi olup olmadığımı, \%100 hazır mıyım yoksa değil miyim, bunları soruyor. Ben de hocama ihtiyaç halinde her zaman hazır olduğumu söyledim. Kendisiyle bunları paylaştım. Kendimi şu an güçlü hissettiğimi söyleyebilirim. Benim açımdan bu sakatlık süreci pozitif bir süreç oldu ve herkesin de bu noktada bana çok fazla yardımı oldu. Beş haftalık bu sakatlık periyotu sonrasında kendimi mutlu ve güçlü hissediyorum” dedi.

"Güçlü bir şekilde geri döndüm"

Yaşadığı sakalık sürecinin ardından bugün çok daha güçlü olduğunu vurgulayan genç futbolcu, “Her futbolcu için sakatlık süreçleri üzücü olur ben de kendimi o dönemde üzgün hissetmiştim. Ancak yapacak bir şey yok, o an o durumu kabul etmeniz ve tedavinize odaklanmanız gerekiyor. Tekrar sakatlanmamak ve en güçlü şekilde dönebilmek için en iyi şekilde hazırlanmak şart. Ben de aynı şekilde doktorlarımızın ve fitness antrenörlerimizin, hocalarımızın yardımlarıyla beraber daha güçlü şekilde döndüğümü söyleyebilirim. Çünkü amacınız bu sakatlıklar sonrasında hızlı bir şekilde dönebilmek. Çok daha güçlü şekilde, çok daha çalışarak geriye dönebilmek. Ben de aynı şekilde tedavilerimi sürdürüyorum, çalışmalarıma devam ediyorum. Aynı şekilde fitnesstaki çalışmalarımı da antrenörlerimizle birlikte sürdürüyorum. Şu an benim için tekrar oynama zamanı geldi. Kendimi güçlendirerek yoluma devam edeceğimi düşünüyorum ve bu sakatlıktan sonra da ayaklarımı çok daha güçlü hissettiğimi söyleyebilirim. Dolayısıyla bu sakatlık sürecinin pozitif noktası olarak bunları ifade edebilirim” diye konuştu.

"Taraftarımızdan güzel mesajlar aldım"

Sakatlık sürecinde taraftarlarımızdan çok sayıda mesaj aldığına ve bunun kendisini çok mutlu ettiğini ifade eden Ferdi Kadıoğlu, “Bu süreç içerisinde taraftarlarımızdan da gayet güzel mesajlar aldım. Nasıl olduğumu soran mesajlar paylaştılar. Gerçekten mutluluk vericiydi. Taraftarlar ne zaman geri döneceğimi sordular. Bu güzel desteklerinden dolayı onlara gerçekten çok teşekkür ederim. Benim için çok güzel bir histi, özellikle de bu sakatlık sürecinde beni düşünüyor olmaları beni çok mutlu etti” ifadelerini kullandı.

"Mümkün olan en iyi neticeyi almak istiyoruz"

Derbi hazırlıklarına dair konuşan Ferdi Kadıoğlu, “Şu an itibarıyla hazırlıklarımızın iyi gittiğini söyleyebilirim. Rakibimizle alakalı, onların nasıl oynadığına dair videolar izliyoruz. Savunmayı nasıl yapıyorlar, ofansta nasıllar bunlarla ilgili videolar izliyoruz. Biz de bunlar karşısında en iyi taktiği uygulamak adına yapmamız gerekenleri konuşuyoruz ve motivasyon anlamında da gerçek anlamda motivasyonumuz çok yüksek. Çünkü söylemiş olduğumuz gibi Dünyanın en büyük derbilerinden bir tanesini oynayacağız. Her futbolcu böylesine güzel, böylesine harika bir atmosferde futbol oynamak ister. Bizler de mümkün olan en iyi neticeyi almak istiyoruz” dedi.

"En iyimizi sergilemek istiyoruz"

Ferdi Kadıoğlu, derbide oynamanın bir futbolcu için en güzel hislerden biri olduğunu şöyle ifade etti:
“Genç bir oyuncuyum ama daha önce de kariyerimde oynamış olduğum büyük derbiler var. Benim açımdan harika bir his. Futbolcuysanız bunlar tabii ki sizin için en güzel hislerden bir tanesi oluyor. Bizler de aynı şekilde oynayacağımız derbide taraftarlarımızın desteğiyle beraber en iyimizi sergilemek istiyoruz. Dolu tribünler önünde, taraftarlarımızla beraber bu derbinin hissi bizler açısından harika olacak. Derbiyi sabırsızlıkla bekliyoruz. Aynı şekilde taraftarların da bizler için hazırladığı şeyleri sabırsızlıkla bekliyoruz.”

"Derbiyle ilgili özel bir hazırlığım yok"

Büyük bir maça çıkacaklarını ancak bunun özelinde ekstra bir hazırlık yapmadığını dile getiren genç yıldız, “Bu maçla alakalı olarak özel bir hazırlığım yok. Oynayacağımız Galatasaray maçı diğer maçlar gibi bir maç. Dolayısıyla bu şekilde ekstra bir hazırlığım ya da ekstra bir kafamda böyle bir hazırlık yok. Ama tabii ki de büyük bir maç, büyük bir derbi. Haliyle bu sizde ekstra bir motivasyon oluşturuyor. Ama söylemiş olduğum gibi bu maçla ilgili olarak farklı bir hazırlığa sahip değilim” dedi.

"Haftalar geçtikçe daha iyi bir oyun ortaya koyduğumuzu düşünüyorum"

Yakalanan galibiyet serisiyle birlikte takımda oluşan pozitif havayı değerlendiren Ferdi Kadıoğlu, “Ben her hafta daha iyisini sergilediğimizi düşünüyorum. Haftalar geçtikçe çok daha iyi bir oyun ortaya koyduğumuzu düşünüyorum. Takımıma yardım edemediğim süreçte de çok mutluydum aldığımız galibiyetlerden ve ortaya koyduğumuz iyi oyundan dolayı. Son maçta da skor 3-0’ken oyuna girdim. Kendimi çok mutlu hissettim. Uzun süren sakatlık periyodundan sonra o maçta dakikalar almak mutluluk vericiydi. Takımımla gurur duyuyorum. Aldıkları galibiyet serisinde dolayı mutuyum. Umarım bu serimiz daha da sürer ve şu an itibarıyla takım arkadaşlarım yüksek bir motivasyon sergiliyor saha içerisinde ve dolayısıyla olumlu sonuçlar geliyor. Takımımla gurur duyuyorum” sözlerini sarf etti.

Karakteriyle ilgili değerlendirme yapması istenen Ferdi, “Sakin karakterde birisiyim. Kendimle ilgili ne söyleyebileceğimi bilmiyorum. Çevremdekilerin benimle alakalı yorum yapmaları daha kolay olacaktır. Kendim hakkımda bu tip yorumlar yapmak benim açımdan zor” yanıtını verdi.

"Taraftarlarımız son dakikaya kadar bizi desteklesin"

Son olarak taraftarlarımıza seslenen Ferdi Kadıoğlu, “Taraftarlarımızdan isteğim, beklentim maçın son dakikasına kadar destek olmaları. Maç içerisinde ne olursa olsun onların desteklerine ihtiyaç duyuyoruz. Aynı şekilde desteklerinden dolayı yanlarımızda oldukları için taraftarlarımıza çok teşekkür ediyorum. Özellikle son maçlarda gösterdikleri destekler harikaydı. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Şimdi önümüzde bir derbi maçı var. Umuyorum taraftarlarımızın desteğiyle beraber güçlü ve pozitif bir enerjiyi saha içinde sergileme imkanı yakalarız” diyerek sözlerini tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yazgan: "Çalışma Meclisi’ni önemsiyoruz" Büro Memurları Sendikası (Büro Memur-Sen) Genel Başkanı Yusuf Yazgan, "Çalışma Meclisi’nin Bakanımız Vedat Işıkhan’ın gayretleriyle yeniden toplanması ve tarafların bir araya gelerek konuları müzakere etmesi önemli ve değerlidir. Ancak bundan daha değerlisi, hükümetin bu çalıştaya önem verdiğini göstermesidir" dedi. Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca 13.’sü gerçekleştirilen Çalışma Meclisi Toplantısı’nı önemsediklerini ve sorunların çözümünde önemli bir aşama olarak gördüklerini söyledi. Yazgan, Çalışma Meclisi Toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımcıları Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ağırlamasını ise Çalışma Meclisi’ne en üst makamın desteği olarak gördüklerini ifade etti. Çalışma Meclisi’nin ’Türkiye Yüzyılı’nda Çalışma Hayatı: Emeğin, Sendikal Örgütlenmenin ve İstihdamın Geleceği’ başlığıyla toplandığını hatırlatan Yazgan, “Çalışma Meclisi’nin uzun bir aradan sonra Sayın Bakanımız Vedat Işıkhan’ın gayretleriyle yeniden toplanması ve tarafların bir araya gelerek konuları müzakere etmesi, çözüm yolları üzerine kafa yorması önemli ve değerlidir. Ancak bundan daha değerlisi, hükümetin bu çalıştaya önem verdiğini göstermesidir. Bu ise, çalıştayda ele alınan ve dile getirilen konular üzerine bakanlığın çalışma başlatması, gerekirse komisyonlar bazında çalışma grupları oluşturmasıdır” ifadelerini kullandı. Çalışma Meclisi’ne katılan tarafların dile getirdiği her konuya yönelik adım atılmasının, çalıştayın gerçekleşmesinden fayda umulduğunun bir göstergesi olacağına dikkat çeken Yazgan, Bakan Işıkhan’dan somut sonuçlar çıkarmak için süreci devam ettirmesini istedi. Çalışma Meclisi’nde ele alınan konularla istek ve önerilerin kamu görevlilerinin ve çalışma hayatının gerçek sorun ve talepleri olduğunu da belirten Yazgan, “Çalışma Meclisi’nin toplanmasını önemsiyoruz. Tarafların katılımını önemsiyoruz. Her konunun ele alınmasını ve dile getirilmesini önemsiyoruz. Bundan sonra önemsemek istediğimiz şey ise, orada konuşulan konuların çözüm aşamasına geçirilmesidir” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, katılımcı heyeti Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabul etmesi ve ağırlamasının, Çalışma Meclisi ve katılan taraflara verilen önemin bir göstergesi olduğunu belirten Yazgan, bu kadar önem atfedilen bu programın çalışma hayatının sorunlarının çözümüne vesile olmasını beklediklerini kaydetti.
Gümüşhane Prof. Dr. Nafiz Maden: “Rize Çayeli’nde günlük 1 ton petrol denize sızmaya devam ediyor” Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın Sinop, Trabzon ve Rize’de petrol bulunabilecek alanlarda çalışma yapılması için takvim hazırlandığına dair açıklamalarını değerlendiren Gümüşhane Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nafiz Maden, “Petrol sızıntısını seçim vaadi olarak görenler yanıldı, Rize’de günde 1 ton petrol denize sızıyor” dedi. Gümüşhane Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nafiz Maden, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar tarafından Sinop, Trabzon ve Rize açıklarında petrol olduğu düşünülen alanlarda çalışma yapılması için bir takvim oluşturulduğu açıklamalarının ardından değerlendirmelerde bulundu. Bölgede yaptıkları çalışmalarda bu sızıntıları ve bölgenin potansiyel petrol ve doğalgaz rezervlerini ortaya koyduklarını ifade eden Prof. Dr. Maden, bu haberleri seçim vaadi olarak değerlendirenlerin yanıldıklarını söyledi. Bölgede yapılacak çalışmaları olumlu ama geç kalınmış bir işlem olduğunu ifade eden Prof. Dr. Maden, bölgede 1900’lü yılların başından itibaren çalışmaların yürütüldüğünü belirtti. Ayrıca Rize’nin Çayeli açıklarındaki petrol sızıntısının günlük 1 tona ulaştığının altını çizen Prof. Dr. Maden, sondaj yapılacak alanlardan petrol çıkacağına inancının tam olduğunu kaydetti. "Petrol haberlerini herkes seçim yatırımı olarak gördü, seçim bitti ama petrol denize sızmaya devam ediyor" Prof. Dr. Nafiz Maden, “Geçtiğimiz günlerde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Karadeniz’de 3 noktada sondaja başlanacağını duyurdu. Biz bunu destekliyoruz ancak geç kalınmış bir adım olarak görüyoruz. Çünkü geçtiğimiz yıllarda Barbaros Hayrettin Paşa Gemisi Trabzon’a gelmişti ve çıkan haberlerde petrol aranacağına dair beyanlarda bulunmuştu. 2024 yılında ise gemi Sinop açıklarında sismik araştırma yapmış ve bu da Rize halkında bir umutsuzluğa neden olmuştu. Ancak kendilerine tavsiyem şudur ki hiç umutsuzluğa kapılmasınlar, TPAO Genel Müdürü Rize Çayeli’ne gelecektir. Ardından bakanımız Rize Çayeli’ne gelecektir hiç endişeniz olmasın. Kendilerinin yaptığı bu çalışmayı çok olumlu buluyorum. Geçtiğimiz yıllarda hem batı hem doğu Karadeniz’de yaptığımız çalışmalarda Karadeniz’in özellikle zengin doğalgaz ve petrol rezervlerinin olduğunu ortaya koymuştuk. Bunu uydu verileriyle ortaya koyduk. Rize Çayeli açıklarındaki petrol sızıntısının günde 1 ton Rize’ye sızdığından bahsetmiştik. Bizim bu söylemimize kimse inanmadı, hatta bazı Rizeliler de bana inanmamıştı, bunun bir seçim yatırımı olarak seçim öncesinde sızdığını söylemişlerdi ancak seçim oldu bitti herkes aldı alacağını şimdi o petrol sızıntısı hala devam ediyor” diye konuştu. “Karadeniz artık hamsi ve balığın olduğu bir yer değil, petrolün de çıktığı bir deniz olsun” Bölgede 1900’lü yılların başından bu yana petrol ve doğalgaz ile ilgili çalışmaların yürütüldüğünü dile getiren Gümüşhane Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nafiz Maden, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Sadece Rize Çayeli’nde günde 1 ton sızmıyor, ayrıca Ünye açıklarındaki petrol sızıntısı da sızmaya devam ediyor, burada seçimlerle alakalı bir durum yok. Bunlar sadece bizim söylemimiz değil geçmişte de bu tür araştırmaların olduğuna yönelik elimizde gazete arşivleri var. Bu sızıntıların doğal kökenli olduğu biliniyor. Bu nedenle Barbaros Hayrettin Paşa Gemisinin Doğu Karadeniz’e gelerek daha önce yapılan sismik çalışmaların yeni bir anlayışla birlikte değerlendirilerek, petrolün bulunduğu rezervin tespit edilip sondajlarla çıkarılması gerekiyor. Geçmişte yapılan yine bir haber var Ali ve Hüseyin Karahan isimli Rize Çayeli’ndeki vatandaşlarımızın söylediği şöyle bir söylem var. Karadeniz artık hamsi ve balığın olduğu bir yer değil petrolün de çıktığı bir deniz olsun diye söylemleri var biz bu söylemi tekrar ediyoruz. Bakanımıza, TPAO Genel Müdürüne ve Cumhurbaşkanımıza buradan sesleniyoruz. Rize Çayeli’nde petrol sızıntısı var hatta Sürmene’den Hopa’ya kadar olan bölge petrol açısından uygun rezervlere sahip bu bölgelerin araştırılıp uygun alana sondaj yapılırsa petrol çıkacağına gönülden inanıyorum.”
İstanbul Sultangazi’de oyun konsolu hırsızlığı kamerada: "Arabamı çekip geleceğim" diyerek kaçtı Sultangazi’de bir oyun salonuna müşteri kılığında giren şüpheli, işyeri sahibinin dalgınlığından yararlanıp 3 bin 500 lira değerindeki oyun konsolunu çaldı. Telefon ile konuşuyor gibi yapan hırsız, daha sonra ise "aracımı çekip geleceğim" diyerek hızla işyerinden uzaklaştı. Olay anı ise işyerine ait güvenlik kamerasına yansıdı. Olay dün saat 12.00 sıralarında Cebeci Mahallesi’nde yaşandı. İddiaya göre, müşteri kılığında oyun salonuna gelen şüpheli, önce içeride dolanmaya başladı. Ardından ise işyeri sahibinin misafiri ile ilgilenmesini fırsat bilerek, farklı bir masada bulunan oyun konsolunu çalıp, montunun cebine sakladı. Daha sonra ise telefonla görüşüyormuş gibi yapan şüpheli, "aracımı çekip geleceğim" diyerek hızla kaçtı. Yaşanan olayı anlatan işyeri sahibi İsmail Çarkı, "Sabah dükkanımı açtım ve temizlik yaptım. Misafirim gelmişti mutfakta ona kahve yapıyordum. O sırada arkadaş geldi ve oyun oynamak istediğini söyledi. Masayı açtım daha sonra lavaboyu sordu gösterdim. Ben tekrar mutfağa misafirim ile ilgilenmek için geçtiğimde lavabodan çıkıyor, kolonun arkasından bana bakıyor. Daha sonra ise oyun oynamaya oturur gibi yapıp koşarak geliyor ve buradan konsolu alıyor montunun cebine koyuyor. Sonra telefon ile görüşüyor gibi yapıyor, daha sonra ise aracını olduğu yerden çekmesi gerektiğini ve tekrar geri geleceğini söyleyip çıktı ve gitti. Bende o ara fark etmedim misafirim olduğu için. Sonradan fark ettim ve kameraya baktım. 3 bin 500 TL civarında maddi değeri var" dedi. Olay anı kamerada Oyun salonuna müşteri kılığında giren şahıs 3 bin 500 TL değerindeki oyun konsolunu çalarken, o anlar işyerine ait güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde oyun salonuna gelen hırsızın, işyeri sahibinin dalgınlığından yararlanıp konsolu alıp montunun cebine sakladığı, ardından ise telefonla görüşüyormuş gibi yaparak, aracını çekme bahanesi ile hızla işyerinden ayrıldığı görülüyor.
Sivas İlk yerli ve milli motor bloğu bu müzede sergileniyor Sivas’ın tarihî mirasını ve endüstriyel geçmişini keşfetmek isteyenler için TÜRASAŞ Müzesi, bir zaman makinesi gibi işlev görüyor. 1939 yılında kurulan TÜRASAŞ, günümüze kadar uzanan zengin tarihini, ziyaretçilerine görsel bir şölenle sunuyor. Sivas kent merkezinde bulunan Türkiye Raylı Sistem Araçları Sanayi (TÜRASAŞ), buharlı lokomotiflerin ve yük vagonlarının bakım ve onarım işlerinin yapılması amacıyla kuruldu. 1939 yılında Cer Atölyesi ismiyle kurulan fabrika bugün TÜRASAŞ ismiyle hizmet veriyor. Fabrika içerisinde kurulan müze ise demiryolu geçmişine adeta ışık tutuyor. Kurulduğu günden bugüne kadar üretilen yaklaşık 3 bin parça müzede sergileniyor. Devrim otomobilin motor kalıbı olmak üzere vagon prototip maketlerden en küçük vagon parçalarına kadar yaklaşık 3 bin antika parça ziyaretçilerini geçmişe götürüyor. “Devrim otomobilin motor kalıbı da sergileniyor” TÜRASAŞ Sivas Bölge Müdürü Atanur Karadağ, müzenin halka açık olduğunu söyleyerek, “Eğitim kısmında çırak okulunun kullandığı bando takımı var burada. Eskişehir’de üretilen devrim arabasının motor blok modeline varana kadar burada parçaları sergilemekteyiz. Müzemiz halka açık. Mesai saatleri içerisinde talep eden herkes gezebilir. Bu parçaları görebilir. En değerli parça bence devrim arabasının motoru. Çünkü bir tarihe tanıklık ediyor. O zaman çekilen filmde de bahsediyorlar. Devrim arabasının motor bloku defalarca dökülüyor çatlıyor, sorun çıkıyor. En son orada deniyor ki Sivas’ta cer atölyesi dökümhanesinde bir usta var ancak o usta bunu yapar diyorlar. Sivas cer atölyesi dökümhanesinde döktürülen parçayla devrim arabasının motorunda muvaffak oluyorlar. Bu çok önemli bizim için. Bunun dışında aslında bana sorarsanız her bir parçası önemli. Ben 1985 yılında çırak okuluna girdim. Baktığınız zaman aslında ben de müzenin bir parçasıyım. Çeşitli ürünler, yaptığımız vagonların maketleri burada sergileniyor. Açılışa dair fotoğraflar, anı defteri. Her şey burada mevcut. Sinemamızın film makinesi hepsini burada sergiliyoruz” dedi.