ASAYİŞ - 23 Şubat 2018 Cuma 21:02

Fethiye'de yamaç paraşütü kazası: 2 yaralı

A
A
A
Fethiye'de yamaç paraşütü kazası: 2 yaralı

Muğla'nın Fethiye ilçesinde Babadağ 1200 pistinden havalandıktan sonra Çinli yolcusu ile düşen yamaç paraşütü pilotu ve yolcu yaralandı.

Kaza; Fethiye’nin Ölüdeniz Mahallesi’ndeki dünyaca ünlü yamaç paraşütü merkezi Babadağ’da meydana geldi. Fethiye'ye tatile gelen Çinli turist Xeuo Reı Sun (36), Ölüdeniz Mahallesi'ndeki dünyaca ünlü Babadağ'ın bin 200 metrelik pistinden yamaç paraşütü pilotu Emre Karakaya (27) ile tandem (ikili) uçuş yaptı.

Sorunsuz şekilde havalandıktan sonra Ölüdeniz’e doğru süzülen ikilinin paraşütü, bilinemeyen nedenle 100 metreden hızla çalılık ve sert zemine düştü. Kazada pilot Kayakaya ve yolcusu Sun kazada yaralandı.

Diğer pilotların durumu fark etmesi üzerine 112 komuta merkezinden yardım istendi. Bölgeye 112 Acil Servis, Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri (UMKE), Arama Kurtarma Derneği (AKUT) ve AFAD ekipleri sevk edildi.
Olay yerine ilk ulaşan ekipler, yaralı olan Çinli turisti bölgeye yakın noktada bekleyen ambulansa ulaştırdı. Sedyeye alınan pilot Karakaya ise, yaklaşık 1 saat sarp arazide taşınarak ambulansa ulaştırıldı.

Yaralılar ambulansla Fethiye Devlet Hastanesi'ne sevk edilerek tedavi altına alındı. Yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi.

AKUT ekip lideri Fatih Işık, "Sarp ve kayalık alanda yaklaşık yarım saatlik yürüyüşün ardından yaralıya ulaştık. UMKE ve AFAD görevlileriyle yaklaşık bir saatlik taşımayla yaralıyı ambulansa ulaştırdık. Yaralıların hayati tehlikeleri görünmüyor. İnşallah bir an önce iyileşip ayağa kalkarlar" dedi. 

Murat Yalçın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara HÜRJET’in Test Pilotu Orhan Boran, Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu HÜRJET’in Test Pilotu Orhan Boran Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu. Boran, “HÜRJET’in ilk uçuşunu yaptığım zaman bacaklarımın heyecandan titrediğini hatırlıyorum” dedi. Türkiye’nin ilk jet motorlu uçağı olan HÜRJET’in test pilotlarından Orhan Boran, 26 Nisan Dünya Pilotlar günü kapsamında İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine özel açıklamalarda bulundu. HÜRJET’in ilk uçuş anlarında neler yaşadığını aktaran Boran, test pilotluğunun önemine de dikkati çekti. “Şimdi bu sonuçları biz yazıyoruz” Test pilotluğuna geçiş sürecini anlatan Orhan Boran 2021 yılından bu yana TUSAŞ’ta test pilotu olarak görev yaptığını belirterek, “Pilotluk mesleği genel olarak disiplin isteyen bir meslek. Sürekli konsantre olmak zorundasınız, dikkatli olmak zorundasınız. Hata yapma şansınız çok fazla olmayabiliyor. Test pilotluğu özelinde ayrı bir eğitim gerektiriyor. Yıllarca operasyonel pilot olarak görev yaptık. Fakat TUSAŞ’ta ilk test pilotu olarak görev yapmaya başladığımızda ön şartlardan bir tanesi test pilotluğu eğitimi almamızdı. Bunun için şirketimiz 1 yıl süren kategori 1 test pilotluğu kursuna gönderdi. Oradaki eğitimimizi tamamladıktan sonra 2022 yılında tekrar döndükten sonra HÜRJET’e geliştirme safhasında yerdeki işlerinde, simülatörlerinde, motor çalıştırma ve taksi faaliyetlerinde görev aldım. Test pilotu olarak aslında daha önce hiç uçmamış bir uçağın, neler yapacağını bilmediğiniz bir uçağın, farklı dinamikleri olan bir uçağı test ediyorsunuz. Biz yıllarca bize hangi uçak geldiyse, hangi uçakla uçmamız istendiyse o uçaklarla uçtuk. Bunların hepsinin testleri yapılmıştı, sonuçları biliniyordu. Şimdi bu sonuçları biz yazıyoruz. İnşallah Hava Kuvvetleri envanterine de sonuçlarından emin olarak vermeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı. “HÜRJET’in ilk uçuşunu yaptığım zaman bacaklarımın heyecandan titrediğini hatırlıyorum” HÜRJET’in ile gerçekleştirdiği ilk uçuştan bahseden Boran, “HÜRJET’i takip uçağındayken gördüm. Tabi ayrı bir gurur. Şirketteki herkesin gözleri doldu. Çünkü Türkiye’nin ilk milli jet uçağıydı. Onun bu denli stabil uçması görmek, yer testleriyle birebir örtüştüğünü görmek çok güzeldi. Daha sonra kendim ilk uçuşu yaptığımda o bambaşka bir heyecan. 2000 yılında ilk yaptığım uçuşu hatırlarım. Bir de HÜRJET’in ilk uçuşunu yaptığım zaman bacaklarımın heyecandan titrediğini hatırlıyorum. Büyük bir sorumluluğun üzerimizde olduğunu biliyorum. Gerçekten Türkiye’nin ürettiği ilk milli jetle uçmanın apayrı bir gurur olduğunu söyleyebilirim. Bununla alakalı söylenecek en güzel söz ‘İstikbal göklerdedir’ sözü” diye konuştu.
Ankara GÖKBEY’in Test Pilotu Arif Ateş, Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu GÖKBEY’in Test Pilotu Arif Ateş, Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu. Ateş, “Helikopter uçaktan çok farklı, size çok daha fazla keyif verir” dedi. Türkiye’nin pek çok alanda helikopter ihtiyacını karşılamak amacıyla üretilen GÖKBEY’in test pilotu Arif Ateş, 26 Nisan Dünya Pilotlar günü kapsamında İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine özel açıklamalarda bulundu. Helikopter pilotluğunun detaylarını aktaran Bayram, helikopterle uçmanın uçağa göre daha keyif verdiğini söyledi. “Tasarıma uygun şekilde oldukça iyi bir platform olduğunu gördük” TUSAŞ’da Döner Kanat Uçuş Test ve Eğitim Müdürü olarak görev yapan test pilot Arif Ateş, GÖKBEY’in ilk uçuşunu 6 Eylül 2018’de gerçekleştirdiğini belirterek, “Bütün dünyada hava araçlarının ilk uçuşları çok önemlidir, çok kritiktir. Çünkü tasarlanan ve üretilen hava aracının gerçek çevresel koşullarda tasarlandırıldığı ve üretildiği gibi uçuyor mu, uçabiliyor mu, uçamıyor mu? Bunun testini gerçekleştiriyoruz. Oldukça heyecan vericiydi ve çok başarılı, son derece beklendiği gibi tasarıma uygun şekilde oldukça iyi bir platform olduğunu gördük” ifadelerini kullandı. “Yakın zamanda teslimatlara başlayacağız” İlk uçuşun öncesinde simülatör üzerinde testler gerçekleştirildiğini belirten GÖKBEY’in Test Pilotu Arif Ateş, “Çok çeşitli bölgelerde 4 tane helikopterimizle; Adana, Erzurum en Kocaeli’nde ve TUSAŞ’ta burada olmak üzere testler gerçekleştirdik. En kritik testleri tamamladık. Şu ana kadar bin saatin üzerine bir uçuş gerçekleştirdik. Yakın zamanda da kısmetse ilk olarak Jandarma Genel Komutanlığımız olmak üzere teslimatlara başlayacağız” diye konuştu. “Benim hayalim helikopter pilotu olmaktı” Helikopter pilotluğuna nasıl başladığını anlatan GÖKBEY test pilotu Arif Ateş, “Benim hayalim helikopter pilotu olmaktı. Gerçi pilot ve hava aracı denince uçak akla geliyor ama ben 1991 yılında Kara Harp okulundan mezun olduktan sonra Kara Havacılık okulunda ilk sınıf okuluna başladığımda normalde kura ile yapılan uçak ve helikopter ayrımı o dönem isteğe göre yapılmıştı ve ben de helikopteri tercih etmiştim. Bu isteğim ve bu arzum doğrultusunda olacak ki kursu da birinci bitirmiştim. Dolayısıyla helikopteri olan sevgim beni bu noktalara getirdi” açıklamasında bulundu “Helikopter uçaktan çok farklı, size çok daha fazla keyif verir” Ateş konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dolayısıyla helikopter uçaktan çok farklı, size çok daha fazla keyif verir. Alçak uçarsınız, arazinin yükseltilerine uyarak uçarsınız. Kendince farklı teknikleri vardır. Uzun yıllar silahlı kuvvetlerde de görev yapmış olmamdan dolayı hem genel maksat helikopterlerimiz hem de taarruz helikopterimiz halen de silahlı kuvvetlerimizin en önemli unsurlarıdır. Uçaklar nispeten çok daha yüksek irtifalarda uçarlar. Uçakların öncelikli görevi düşman uçaklarına, tehditlerine karşı veya uzak diğer sınır dışı daha uzak hedeflere angajman olurlarken helikopter çok daha yer birliklerinin yakınında onlara destek sağlamak maksadıyla kullanılır. Dolayısıyla bizler çok daha kara unsurlarımızla birlikte operasyon yaptığımız için onlarla birlikte daha iş birliği çerçevesinde görevlerimizi icra ediyoruz.” “Dünya Pilotlar Günü’nü kutluyorum” Tüm pilotların Dünya Pilotlar Günü’nü kutlayan Arif Ateş, “26 Nisan Dünya Pilotlar Günü bu çerçevede öncelikle Silahlı Kuvvetlerde vatan görevlerini icra eden pilotlarımız, hem helikopter hem uçak pilotlarımız aynı zamanda sivil camiada uçan, gerek özel uçan pilotlarımız ya da ticari olarak Airline’da, ulaştırmada, kargoda bir çok alanda havada görev yapan tüm pilotların Dünya Pilotlar Günü’nü kutluyorum" diye konuştu.