ASAYİŞ - 07 Aralık 2017 Perşembe 05:02

Figen Yüksekdağ hakim karşısında!

A
A
A
Figen Yüksekdağ hakim karşısında!

HDP'nin eski Milletvekili Figen Yüksekdağ'ın "terör örgütü yöneticiliği", "terör örgütü propagandası yapmak", "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet", "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" ve "suç işlemeye tahrik" suçlarından yargılandığı davanın üçüncü duruşması başladı.

Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsündeki duruşma salonunda görülen davaya, tutuklu sanık Figen Yüksekdağ ile avukatları katıldı. Bazı HDP'li milletvekilleri de duruşmayı takip etti. Duruşma başlamadan önce müşteki sıralarında oturan HDP'li milletvekilleri ile mahkeme başkanı arasında "usul" tartışması yaşandı. İzleyici tarafının müşteki sıralarında oturmasının usule aykırı olduğunu belirten mahkeme başkanı, "Siz seyircisiniz, izleyicisiniz, müşteki değilsiniz. İzleyici yeri arka taraftır" dedi. HDP'li milletvekilleri ile Yüksekdağ'ın avukatları, usule rağmen yer değiştirmeme konusunda direndi. Tartışmanın ardından duruşma kaldığı yerden devam etti.

İkinci tartışma yaşandı, duruşmaya ara verildi

Mahkeme başkanı, Yüksekdağ hakkında açılan iki farklı davanın mahkemece görülen dava ile birleştirildiğini anımsattı. İlk önce Şanlıurfa 5. Ağır Ceza Mahkemesince açılan dava kapsamına göre Yüksekdağ'ın savunmasının alınacağını kaydeden başkan, iddianamenin özetini okudu. Bu sırada Yüksekdağ'ın avukatları söz alarak, basın mensupları, izleyiciler ve yabancı gözlemcilerin salona alınmadığını öne sürdü. Salonda basın mensuplarının ve izleyicilerin bulunduğuna dikkat çeken mahkeme başkanı, bu durumun söz konusu olmadığını vurguladı. Bir müddet süren tartışmanın ardından duruşmaya ara verildi. Verilen ara sonrası salona gelen heyet, konu ile ilgili tarafların beyanlarını aldı. Duruşma savcısı, seyircilerin zaten salona alındığını belirterek, bu konuda mütalaa vermesine gerek olmadığını söyledi. Savcı, yalnızca sarı basın kartı olan basın mensuplarının salona alınmasını, yabancı gözlemciler ve basın mensuplarının salona alınmamasına karar verilmesini talep etti.

Tarafların beyanlarının alınmasının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, sarı basın kartı olan Türk vatandaşı basın mensupları ile izleyicilerin salona alınmasına karar verdi. Berlin Eyalet Parlamentosu Milletvekili Hakan Taş'ın da izleyici olarak duruşmaya alınmasına hükmeden mahkeme, Türk vatandaşı olmayan yabancı ülke vatandaşı temsilci, avukat ve basın mensuplarının duruşmaya alınmalarında güvenlik problemi bulunduğunu değerlendirerek, bu talebin reddine karar verdi.

Yüksekdağ, mahkemenin ara kararının ardından Urfa'daki davaya ilişkin savunmasını yaptı. Yargının bağımsız olmadığını savunan Yüksekdağ, ilk gözaltına alındığında savunma yerine mahkeme ve savcılığa verilmek üzere dilekçe hazırladığını, dilekçede yargı kurumlarına güvenmediklerini, verilecek kararın da adil olmayacağını düşündüklerini yazdıklarını söyledi. Davanın üçüncü duruşmasının görüldüğünü kaydeden Yüksekdağ, "İlk duruşmada ifade etmiştim, bir takım gözler yine bizi gözlüyor. Bizim hakkımızda karar verilmiş. Bu mahkemeler alınacak karara kılıf uydurmak için" iddialarında bulundu.
Mahkeme heyeti, saat 14.00'e kadar duruşmaya öğle arası verdi. 

Abdullah Sarica
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”