EKONOMİ - 23 Ekim 2014 Perşembe 14:22

FOODEX 2014 gıda fuarı kapılarını açtı

A
A
A
FOODEX 2014 gıda fuarı kapılarını açtı

FOODEX 2014 İzmir Gıda ve Gıda Teknolojileri Fuarı kapılarını ilk kez açtı. İzmir Uluslararası Fuar Alanı'nda sektör profesyonellerini buluşturan fuara ziyaretçiler de büyük ilgi gösterdi.


Dört yıldır hazırlıkları sürdürülen FOODEX 2014 Gıda ve Gıda Fuarı İzmir Kültürpark’ta açıldı. 2 ve 3 nolu sergi salonlarını kullanan katılımcılar stantlarında süt ve süt ürünleri, un ve unlu mamuller, yumurta, su, çay, kahve ürünleri, şeker, şekerleme, sirke, turşu, tahin, pekmez, reçel, bal, helva, bakliyat, baharat, sucuk, yöresel ürünler, meyve suyu ve meyve suyu konsantre ürünleri, paketlenmiş ve hazır gıdalar başta olmak üzere pek çok ürün ve hizmetlerini sergiliyor.

Gençiz Fuarcılık Genel Müdürü Osman Gençer, “Türkiye'nin lokomotif sanayisi konumunda olan gıda sektörünün ülkemiz için önemi tartışılamaz. Üretici firmalarımız dünya standartlarında hizmet veriyor. Buna rağmen maalesef ki hak ettikleri yerde değiller. Gıda sektörünü hak ettiği yere ulaştıracak, üretim ve pazarlama gücünü ortaya koyacak ciddi tanıtım çalışmalarına ihtiyaç var. Bu çalışmayı dünyanın gıda başkentlerinden biri olan İzmir merkezli yapmanın gerekliliğine inandık. Sektör paydaşlarıyla yaptığımız işbirliğiyle FOODEX İzmir Gıda ve Gıda Teknolojileri Fuarı’nı bugün fiilen hayata geçiriyoruz. Önemli iş fırsatları sunacak organizasyonumuzun heyecanını katılımcılarımız ve ziyaretçilerimiz ile birlikte yaşıyoruz. İlk fuarımızın bu kadar önemli ölçüde düzenlenmesinde işbirliği yapan kurum ve kişilere teşekkür ediyorum. Ulusal ve uluslararasından organizasyonumuza dahil olan gerek katılımcılarımız gerekse ziyaretçilerimize hayırlı işler bol kazançlar diliyorum” dedi.

“23 MİLYARDAN 63 MİLYAR DOLARA GELDİK”
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Bakan Yardımcısı Kudbettin Arzu dünyada gıdanın su ve enerji gibi stratejik sektörlerden biri olduğunu belirterek, “İzmir’de bulunan suyun yüzde 70’i tarım sektöründe kullanılıyor. Önümüzdeki en stratejik sektörlerden birisi gıda sektörüdür. Türkiye 10 yıl önce Gayri Safi Milli Hasılası 23 milyar dolardı, bugün ise 63 milyar dolara geldik” diye konuştu.
İzmir’in çevresiyle birlikte gıda, tarım ve hayvancılıkta önemli bir üretim alanı olduğunu dile getiren İzmir Valisi Mustafa Toprak ise şunları söyledi: “Bugüne kadar burada özel bir gıda fuarının yapılmamış olması hepimizin eksiğiydi. Geçen yıl Gıda Zirvesi yaptık. Ve bu zirvede Sayın Bakanımız Mehdi Eker’in teşvikiyle kararlar aldık. Bunlardan biri de üretim gücü olan güvenli ve sağlıklı gıdanın merkezi olan İzmir’de bir gıda fuarı yapmaktı. Ve bu aldığımız kararlar neticesinde bugün gurur duyuyoruz ki bu fuarı gerçekleştirdik.”
Son trendlerin sergilendiği sektörün nabzının tutulduğu organizasyonun İzmir ve Türkiye için önemli bir adım olduğunu belirten Gençiz Fuarcılık Genel Müdürü Osman Gençer, “Gıda sektörünü hak ettiği yere ulaştıracak, üretim ve pazarlama gücünü ortaya koyacak ciddi tanıtım çalışmalarına ihtiyaç var. Bu çalışmayı dünyanın gıda başkentlerinden biri olan İzmir merkezli yapmanın gerekliliğine inandık. Sektör paydaşlarıyla yaptığımız işbirliği ile FOODEX İzmir Gıda ve Gıda Teknolojileri Fuarı’nı bugün fiilen hayata geçiriyoruz” dedi.
Fuarın ilk dakikalarından itibaren Türkiye ve dünyanın dört bir yanından sektör profesyonelleri stant ziyaretlerine başladı.
Yapılan konuşmaların ardından fuar açılış kurdelesi kesildi. Ardından protokol üyeleri stantları ziyaret etti.

4 GÜN SÜRECEK
Hedef pazar olarak seçilen İran, Pakistan, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Yemen, Ürdün, Filistin, Mısır, Cezayir, Tunus, İsrail, Gana, Bulgaristan, Yunanistan, Rusya, Gürcistan, Azerbaycan ve Fildişi Sahili'nden gelen sektör profesyonellerinin sayısı oldukça yüksek. “Türk-İran İşadamları Zirvesi”, “Süt Sektörü Vizyonu” ve “Bilinçli Gıda Tüketimi” sempozyumları, “Genç Aşçılar” yarışması ile “Yemek Şov” gösterisi fuarın önemli etkinlikleri arasında yer alıyor. 26 Ekim 2014 tarihine kadar sürecek fuar sektör profesyonelleri tarafından her gün 11.00 ile 19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Metin Öztürk: “Hedefimiz 105 puan ile şampiyon olmak” Galatasaray İkinci Başkanı Metin Öztürk, Y. Adana Demirspor galibiyetinin ardından yaptığı açıklamada, “Hedefimiz tüm takımları yenerek 105 puan ile şampiyon olmak" dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Galatasaray, deplasmanda Adana Demirspor’u 3-0 mağlup etti. Maçın ardından sarı-kırmızılı takımın ikinci başkanı Metin Öztürk, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Galatasaray’ın 15 maç üst üste kazanarak bir rekora imza ettiğini belirten Öztürk, “Tabii ki rekorlar kıymetli ama bizim yolculuğumuz belli, 24. şampiyonluk için gidiyoruz. Önümüzdeki yıl Dursun Özbek Başkanımızın liderliğinde tekrar şampiyon olup 5. yıldızı takacağız. Bu tabii bir hedef. Neticede 19 kıymetli rakibimiz ile oynuyoruz” şeklinde konuştu. “12 puan daha var” 4 maçları daha olduğuna dikkat çeken Öztürk, "4 tane daha maçımız var. Demek ki 12 puan daha var. Yani hiçbir şey garanti değil. Oynayacağımız rakipler arasında küme düşme hattında olanlar var. Bizim gibi şampiyonluk yolumda yarıştığımız Fenerbahçe de var. Bir takımla oynadığınız performans ve aldığınız puanlar aslında diğer takımları da ilgilendiriyor. O yüzden biz gücümüz yettiğince sadece şampiyonluk yolunda değil tüm takımları yenerek ligi planladığımız gibi bitirmeyi hedefliyoruz” sözlerine yer verdi. "Farkı 7 puan olarak algılamak doğru değil" Farkı 7 puan olarak algılamanın doğru olmadığını ve Fenerbahçe’nin henüz maçını oynamadığını kaydeden Öztürk, “Farkı 7 puan olarak algılamak doğru değil. Şu an hala aramızda 4 puanlık bir fark var. Rakibimiz henüz oynamadı. Rakibimiz oynadıktan sonra ne olacağına bakacağız. İster 7 puan olsun, ister 4 puan olsun bizim hedefimiz 105 puan ile şampiyon olmak” ifadelerini kullandı. “Hakem kardeşlerimiz elinden geleni yapıyor, yeter ki kasıt olmasın” Metin Öztürk, ayrıca çok fazla hakem konuşmaya gerek olmadığını, ancak hakemlerin maçları yönetirken niyetlerinin önemli olduğunu kaydetti. Öztürk, “Artık bence çok fazla hakem konuşmaya gerek yok. Yunanistan’da da görüyorsunuz yabancı hakemler var. Orada da Yunan takımları bundan şikayetçi. Herkes elinden geleni yapıyor. Eminim ki hakem kardeşlerimiz de elinden geleni yapıyor. Kasıt olmasın, kötü kalp olmasın. Biz spordan da oynanan futboldan da çok memnunuz. Adana Demir ilk devre inanılmaz bir futbol oynadı. Maç iki tarafa da gitti geldi. Futbol bu, sonucun ne olacağı belli olmuyor” dedi. "Bugün harika bir Mertens resitali izledik" Dries Mertens’in önümüzdeki sezon devam edip etmeyeceğine yönelik soruya da yanıt veren Öztürk, daha sonra şunları söyledi: “Buna karar verecek olan hocamız Okan Buruk ve Başkan Vekilimiz Erden Timur. Ancak bir izleyici olarak şunu söyleyeyim bugün harika bir Mertens resitali izledik. İnanılmaz. İnsan olarak müthiş. Ümit ediyorum ki bu performansını önümüzdeki sene bizimle devam ettirir. Ama devam ettirmese de kalbimiz her zaman onunla. Takımımıza şampiyonluk yolunda diğer futbolcu kardeşlerimiz gibi çok önemli katkı sağlıyor."
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.