DÜNYA - 07 Kasım 2022 Pazartesi 22:38

Fransa'da 11 piskopos cinsel tacizle suçlandı

A
A
A
Fransa'da 11 piskopos cinsel tacizle suçlandı

Fransa’da 11 piskopos cinsel tacizle suçlanırken, Fransız Kardinal Jean-Pierre Ricard 14 yaşında bir kız çocuğunu taciz ettiğini itiraf ederek, görevlerinden çekileceğini açıkladı.

Fransa’da 11 piskopos cinsel tacizle suçlanırken, suçlanan din adamları arasında Fransız Kardinal Jean-Pierre Ricard da yer alıyor. Fransız piskoposlar, Lourdes kentinde din adamlarının dahil olduğu istismar vakalarında iletişimin ve şeffaflığın nasıl geliştirileceğini bulmayı amaçlayan Fransa Piskoposlar Konferansı’nda bir araya geldi. Konferans aracılığıyla açıklama yapan Kardinal Jean-Pierre Ricard, 14 yaşında bir kız çocuğunu taciz ettiğini itiraf ederek, "35 yıl önce bir kilisede papazken 14 yaşındaki bir genç kıza karşı ayıplanacak bir şekilde davrandım. Davranışım bu kişi için kaçınılmaz olarak çok ciddi ve kalıcı sonuçlara yol açtı" ifadelerini kullandı. Af dileyen Ricard, görevlerinden çekileceğini belirterek, adli makamlar ve kilise ile işbirliğine hazır olduğunu aktardı.

Binlerce tacizciye ilişkin kanıt bulundu

Konferans Başkanı Başpiskopos Eric de Moulins-Beaufort yaptığı açıklamada, sanıkların hepsinin ya kovuşturma ya da kilise disiplin prosedürleriyle karşı karşıya kalacağını belirterek, 3 bin 200'e kadar tacizciye ilişkin kanıt bulunduğunu ve cezai işlem başlatılabilecek 22 davada delillerin savcılara teslim edildiğini ifade etti. Moulins-Beaufort ayrıca, suçlanan piskoposlar arasında 1 kişinin vefat ettiğini aktardı.

Kardinalliğe yükseltilmişti

2001'den 2019'a kadar Fransa'nın güneybatısındaki Bordeaux'da piskopos olarak görev yapan Ricard, 2006 yılında piskoposluktan Katolik dünyasının papalıktan sonraki en yetkili makamı olan ve Papa’nın seçiminde görevli olan kardinalliğe yükselmişti.

Yaklaşık 2016 bin çocuğun istismara uğradığı tespit edildi

Fransa'da Katolik Kilisesi tarafından kurulan bağımsız bir komisyon, Ekim 2021'de yayınladığı raporda 1950'lerden bu yana çoğu 10-13 yaşlarındaki yaklaşık 216 bin erkek ve kız çocuğunun istismara uğradığını tespit etti. Raporu hazırlayan komisyon, din adamlarını kovuşturmadan korumaya yönelik çabaların "sistemik karakterini" kınayarak, Kilise'yi mağdurlara tazminat ödemeye çağırdı. Kilise’nin talebi doğrultusunda 2017'de ortaya çıkan bir cinsel istismar skandalı üzerine oluşturulan raporda, Kilise'ye yönelik toplam 45 öneri ile din adamlarının eğitimi ile ilgili bir dizi reform talebi yer alıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.