DÜNYA - 26 Nisan 2024 Cuma 11:12 | Son Güncelleme : 26 Nisan 2024 Cuma 11:14

Haiti Başbakanı Henry istifa etti

A
A
A
Haiti Başbakanı Henry istifa etti

Haiti Başbakanı Ariel Henry, hükümet aleyhine protestoların ve çetelerin yol açtığı şiddet olaylarının ardından Geçiş Konseyi’nin yemin etmesiyle istifa etti.

Karayip’teki ada ülkesi Haiti’de çetelerin yol açtığı şiddet olayları ve hükümet karşıtı eylemleri ülkeyi kaosa sürüklemişti. Ülkede sokakların karışmasının ardından istifası istenen ve Mart ayında geçiş konseyinin kurulmasından hemen sonra istifa edeceğini duyuran Başbakan Ariel Henry görevini bıraktı. Henry, Geçiş Konseyi’nin yemin etmesinin ardından istifa etti.

Eski Maliye Bakanı Başbakan oldu

Geçiş Konseyi’nin yemin töreni şiddet olayları nedeniyle Ulusal Saray yerine Başbakanlık ofisinde gerçekleştirildi. Dokuz üyesi bulunan Geçiş Konseyi’nin 7 üyesinin oy kullanma yetkisi bulunuyor. Henry döneminde Maliye Bakanı olan Michel Patrick Boisvert, Geçiş Konseyi’nin geçici Başbakanı olarak görev alacak. Boisvert, yemin töreninin ardından yaptığı konuşmada ülkenin, nüfusa ve altyapıya zarar veren siyasi krize çözüm arayışında bir “dönüm noktasında” olduğunu ifade etti. Ülkede düzeni ve demokratik yönetimi yeniden tesis etmeye çalışacak olan Geçiş Konseyi'nin göreve başlamasıyla yeni bir kabine, ulusal güvenlik konseyi oluşturacak ve seçim komisyonu atayacak. Geçiş Konseyi’nin görev süresi ise 7 Şubat 2026’da sona erecek.

Çeteler ülkede çıkan şiddet olaylarının ardından başkent Port-au-Prince’ın büyük bir kısmını kontrolünü elinde tutuyor.

Beyaz Saray’dan açıklama

Geçiş Konseyi’nin yemin etmesinin ardından Beyaz Saray’dan açıklama geldi. Açıklamada, yemin töreni “özgür ve adil seçimlere doğru atılmış kritik bir adım” olarak nitelendirildi.

Ne olmuştu?

Başbakan Ariel Henry, Haiti Devlet Başkanı Jovenel Moise'un 7 Temmuz 2021’de öldürülmesinin ardından 21 Temmuz 2021’de resmen başbakanlık koltuğuna oturmuştu. Aralık 2022'de imzalanan anlaşmaya göre Henry'nin seçime gitmesi ve geçtiğimiz 7 Şubat’ta iktidarı yeni seçilen yetkililere devretmesi gerekiyordu. Ülke genelinde binlerce kişi, Henry'nin yapılan anlaşma uyarınca istifa etmesini talep ediyordu. Bir süre sonra olaylar durulsa da Henry'nin 29 Şubat’ta çok uluslu bir güvenlik gücünün ülkeye gönderilmesini görüşmek üzere Kenya’nın başkenti Nairobi’ye gitmesiyle sokaklar yeniden karışmıştı. Henry'nin istifasını isteyen çetelerin iki cezaevine yönelik düzenlediği baskınlarda en az 4 bin mahkum firar etmişti. Artan şiddet olayları nedeniyle 3 Mart Pazar günü 72 saat süreyle olağanüstü hal (OHAL) ve sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti. Olayların devam etmesi nedeniyle başkent Port-au-Prince’de olağanüstü hal 3 Nisan'a kadar uzatılmıştı.

Birleşmiş Milletler tarafından geçtiğimiz ay yayınlanan raporda, Haiti’deki durum “dehşet verici” olarak tanımlanmıştı. Raporda, 2024 yılının ilk 3 ayında en az bin 500 kişinin öldürüldüğü 800 kişinin de yaralandığı kaydedilmişti.

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.