POLİTİKA - 22 Temmuz 2014 Salı 16:29

İhsanoğlu: 'Yüzde 60 oy bekliyorum'

A
A
A
İhsanoğlu: 'Yüzde 60 oy bekliyorum'

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Atatürk Müzesi’nde basın toplantısı düzenledi.

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeledddin İhsanoğlu, İzmirlilere mutlaka sandığa gitmeleri çağrısını yaparak, “Eminiz ki Ege oyunu kullanacak, sandığa sahip olacak. Oya sahip çıkmak yetmez, sandık kurullarına da sahip çıkılmalı. Artık şişman kediler fareler trafolara giriyor. Trafolara girince karanlık oluyor. Karanlık olunca siz biliyorsunuz neler oluyor” dedi. “Ekmek için Ekmeleddin” sloganıyla seçim kampanyasını başlatan İhsanoğlu’nu partililer coşkuyla karşıladı.

Konuşmasına ‘1,5 saattir yoldayız. Anladık ki İzmir kararını vermiş’ sözleriyle başlayan İhsanoğlu, Suriye sınırında şehit düşen iki asker içinde rahmet dileklerini iletti. Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin adil bir yarış olmadığını ifade eden İhsanoğlu, şunları söyledi: “Bu yarış adil değil. Bu öyle bir ayarlanmış ki birisinin vücut ölçülerine göre ayarlanmış bir kaftandır. Seçim süresi sadece bir aydır. Dünyanın hangi ülkesinde cumhurbaşkanlığı seçim süresi bu kadar kısa tutulmuştur. Ancak, CHP ve MHP’nin uzlaşması bütün oyunları bozacak.”

“OPERASYON İNTİKAM RUHU İÇİNDE OLMAMALI”
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan İhsanoğlu, Yolsuzluk ve Rüşvet Soruşturması’nı yürüten polislere yapılan operasyonla ilgili soruya şöyle cevap verdi: “Operasyonlara ben de maalesef üzüldüm. Adli takibat intikam ruhu içinde olmamalı. Eğer gerçekten suç işleyen varsa, bu polis olsun, milletvekili olsun, bakan olsun devletin hangi görevinde olursa olsun en küçüğünden büyüğüne kanun karşısında eşit yargılanarak anayasada karşılığı neyse cezasını alması lazım."

Emniyet mensuplarına, polislere, emniyet müdürlerine, yargıçlara, savcılara uzun süredir lekeleme kampanyası başlatıldığını anlatan İhsanoğlu, şöyle konuştu: "Kanun kitaplarında tarifi olmayan suçlarla suçlanıyorlar. Bugüne kadar hiçbir makam bunlarla ilgili bir delil ortaya koymadı. İntikam duygusu içerisinde böyle bir şey yapmak çok ayıptır. Bu yakışmaz bize. Biz bin senelik devletiz. Arkamızda Osmanlı var, Selçuklu var. Biz bu devleti daha yeni kurmadık ki. Bu çok ayıptır. Bunu yapanlar ve yaptıranlar yarın pişman olduklarında Türk adaletine müracaat edeceklerdir. Adalet mülkün temelidir. Bu devletin temeli çürürse bu devlet çöker. Allah bu devlete zeval vermesin, çöktürmesin.”

BAZI RADİKAL GRUPLARIN FARKLI ANLAYIŞI VAR
Yargı meselesinin çok hassas bir mesele olduğunu anlatan İhsanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yargının siyasete karışmaması lazım. Adli işlere siyasetin karışmaması lazım. Biz 90 senedir laiklik üzerine titreye titreye bir noktaya geldik. Laiklik demek dinin siyasete siyasetin dine karışmaması demektir. Bazı radikal grupların farklı anlayışları var. Onlar büyük ekseriyetin dışında kalmak durumunda. Sapma olmuyor. Bazılarının niyetlerinin farklı olmasına rağmen. Eğer bir ülkede siyaset yargıya karışıyorsa yargı siyasete karışıyorsa orada adalet olmaz."

İSRAİL’İN GAZZE SALDIRISI
Gazze ile ilgili soruyu da yanıtlayan İhsanoğlu, bağırmak, çağırmak ve nutuk atmaktan başka bir şey yapılmadığını belirterek şunları söyledi:

“Gazze’de bizim hükümetimiz ne yaptı? İcraat olarak yas ilan etti. Bu saygı ile karşılayacağımız bir durum. Ben saygıyla karşılıyorum. Onun dışında sadece bağırdık, çağırdık, nutuk attık. Gazze’ye bir şişe kan, bir battaniye, bir şişe konserve gönderemedik. Neden herkesle kavgalıyız. Gazze’ye gidecek yardım iki kapıdan geçiyor. O iki devletle kavgalısınız. Biz 2008-2009 senesinde yol gösterdik. Bu konjonktür olduğu sürece İsrail’in zalimce saldırısı devam edecek. Güvenlik Konseyi’nin kapısında kilit olduğu sürece böyle olacaktır. Ama kulak asmıyorlar. Hala küfrediyorlar. Yalan söylüyorlar bize de başkalarına da yalan söylüyorlar."

50 BİN TÜRKMEN SUSUZ VE GIDASIZ
Türkmen konusuna da değinen İhsanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Burada bir şeyi hatırlatmak istiyorum. Gazze’deki kardeşlerimizle dayanışma içindeyken Irak’taki kardeşlerimizin uğradığı katliam unutuluyor. Türkler için de dayanışma içinde olmalıyız. Türkmen liderlerle görüştük. Öyle trajik, öyle feci olaylar anlattılar ki! Bir kızımıza mükerrer şekilde tecavüz edip direğe asıp öldürüyorlar. 50 bin kişi susuz gıdasız barınaksız yaşıyor. Bunları kimse ağzına almıyor. Varsa yoksa Gazze. Ama oraya da yapılan bir şey yok. Heyecanlı hamasetin dışına çıkıp akıl yürüterek problemler çözülmesi lazım. Yoksa sonumuz kavgalı bir son olacak. Yurt içinde yurt dışında barış istiyoruz. Atatürk’ün ifadesiyle ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ istiyoruz.”

“KUTUPLAŞMAYI SONA ERDİRECEĞİZ”
İhsanoğlu, bir gazetecinin "10 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı olursa Türk siyasetinde neler değişecek" sorusuna şöyle karşılık verdi: “Gerginliği bitirerek, istikrar içinde huzur sağlayacağız. Bu istikrarı devam ettirirken, kutuplaşmayı sona erdireceğiz. Büyük bir millet olarak dirlik sağlayacağız. Sevgi ekeceğiz, saygı ekeceğiz ve bunun tohumlarını elde edeceğiz. Eğer saygılı davranmazsak kutuplaşma artar. Çok uzun yıllar uluslararası ticarette ilişkilerim oldu. Bu nedenle ilişkilerin neden bozulduğunu biliyorum.

Biz komşularımızla olan münasebetlerimizi düzelteceğiz. Hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığını sağlayacağız. Bugün bunlardan maalesef bahsetmek mümkün değil. Türkiye’de askeri diktalar döneminde dahi yargının bu kadar darbe aldığını bizim neslimiz de bizden sonraki nesil de hatırlamıyor. Biz siyasi tarihimizde böyle bir şey görmedik. Türkiye’de yoksulluk ve fakirlik altında yaşayan çok insan var. Bu insanların dertlerine bir an evvel derman bulmak lazım. Büyük sıkıntılardan biri de vatandaşın kredi kartı borcu. Buna da bir çözüm arayacağız. Kadın konusu da benim için önem arz ediyor.”

“FEDERAL BİR YAPI MI KURACAKSINIZ”
Cumhurbaşkanının siyaset dışında kalması gerektiğini belirten ve başkanlık sistemine de değinen İhsanoğlu, şunları söyledi: “Biz burada her şeyi bir kişinin iki dudağı arasında yapmak istiyoruz. Biz parlamenter sistemiz, rejimimiz buna dayalı. Atatürk büyük istiklal mücadelesini yürüttü, geldi bütün Meclis'le beraber savaşı bitirdi ondan sonra sivil iradeye gitti, bütün irade başbakandaydı koskoca Atatürk o yetkileri kendisinde toplayamaz mıydı. Bütün yetkileri toplayan başkan ABD'de bile yok. ABD bize uygun örnek de değil. Amerika birkaç devletin yetkilerini elinde tutan federal bir devlet. Siz Amerika gibi olmak istiyorsanız o zaman bazılarına özerklik vererek federal bir yapı mı kuracaksınız. Biz tutmuşuz illa Cumhurbaşkanı partili olacak, illa büyük parti programları yapan köprüler yapan birini getireceğiz. Biz dedik ki Cumhurbaşkanı yol yapmaz yol gösterir. Onlar da bu noktaya geldi. O halde bizim mücadelemiz çok iyi gidiyor.”

İhsanoğlu, cumhurbaşkanlığı seçim yarışında yüzde 60 oy beklentisi olduğunu söyledi. İhsanoğlu, basın toplantısı öncesinde şehir turu yaptı. Halkı selamlayarak Karşıyaka'ya geçti. İhsanoğlu, Karşıyaka'da Mustafa Kemal'in annesi Zübeyde Hanım'ın mezarını ziyaret ederek dua etti. 

HALİL KARAHAN- MİHRAP DÜZÖZ 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Çolakbayrakdar, “Kentsel dönüşümün can damarı olan ana yolu tamamlıyoruz” Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, Kentsel Dönüşüm Projesi’nin devam ettiği Seyrani Mahallesi’nde Mustafa Kemal Paşa Bulvarı ile Bekir Yıldız Bulvarı’na bağlayacak olan ana aksın asfalt çalışmasını inceledi. Başkan Çolakbayrakdar, Seyrani kentsel dönüşümün can damarı olacak olan ana yolu, asfalt çalışmaların tamamlanmasıyla açacaklarını söyledi. Kentsel Dönüşüm Projeleri’nden biri olan Seyrani Mahallesi’nde asfalt çalışmalarını kontrol eden Başkan Çolakbayrakdar, çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı. Yolları, parkları ve sosyal donatılarıyla daha yaşanabilir bir Seyrani için durmaksızın çalıştıklarını vurgulayan Başkan Çolakbayrakdar, “İnsanların mutlu olarak yaşayabileceği bir Kocasinan’ı hazırlamak için gayret ediyor ve yoğun çaba gösteriyoruz. Bu doğrultuda Kocasinan’da hizmetlerimiz artarak devam ediyor. Kentsel dönüşüm alanlarımızdan biri olan Seyranı Mahalle’mizde Bekir Yıldız ile Mustafa Kemal Paşa Bulvarı’nı birbirlerine bağlayan ve projenin ana omurgasını oluşturan yol çalışmamız son aşamalarına geldi. Diğer altyapı kurumların çalışmalarını tamamlanmasıyla asfalt çalışmalarına başladık. Hızla tamamlayarak, yolu hizmete açacağız. Hem kentsel dönüşüm konutları yapımı devam ediyor hem de çevre düzenlemesi, yol ve park çalışmaları hızlı bir şekilde yapılıyor. Seyrani Kentsel dönüşüm, büyük bir alanı kapsıyor. 500 bin metrekare alanı kapsayan ve 64 bloğun yer alacağı dönüşümle şehrin yeni bir yaşam alanına kavuşmuş olacak. Birkaç yılda dönüşüm çalışmaları tamamlanmasını hedefliyoruz. Bu da Seyrani Kentsel Dönüşüm Projesi’nin çok hızlı devam ettiğinin göstergesidir. Hayırlı uğurlu olsun” ifadelerine yer verdi. Kayseri’de yaşayan tüm vatandaşların memnuniyeti ve yaşam kalitesini artırmayı hedeflediklerine dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, kentsel dönüşümle bölgenin ihtiyacı olan yol, park ve yeşil alan gibi sosyal donatıları birer birer yaptıklarını sözlerine ekledi.
Erzurum Oltulu Saldıray Berk gelecek vadediyor Futbol yeteneği, zeki ve teknik kapasitesi üst düzeyde olan Saldıray Berk Aykut oynadığı futbolla antrenörlerinin gözdesi oldu. Oltu Mehmet Akif Ersoy Ortaokul birinci sınıf öğrencisi Saldıray Berk Aykut, iki yıldır düzenli olarak Oltu’da bulunan Trabzon futbol okulunda idmanlara devam ediyor. Trabzonspor alt yapısının bir yıldır gözlem altıla tuttuğu Saldıray Berk gelecek vadediyor. İdmanları izleyen spor severler “Oltu’dan bir Arda Güler yetişiyor” diye değerlendiriliyor. Oltu Gençlik personelinden Trabzon spor okulları Antrenörü Batuhan Ali Eti, “Bugüne kadar bizlere göstermiş olduğu yeteneği ve performansı ile gelecekte iyi bir futbolcu olacağının sinyalini veriyor. Bizler Saldıray Berk’in iyi bir futbolcu olabilmesi için elimizden geleni yapıyoruz, inşallah başaracağımıza inanıyorum” dedi. Trabzon futbol okulu antrenörlerinden Turan Yıldız, “Diğer oyuncular olduğu gibi Saldıray Berk’te bizim için çok değerli ve çok yetenekli 2012 doğumlu kendisi ilerisinde Saldırayberk’ten çok şey bekliyoruz. İnandığımız için buradayız yeteneklerine güvendiğimiz için buradayız. Antrenmanlarımız dışında bireysel çalışmalarımızda tüm hızıyla devam ediyor. Umarım verdiğimiz emeklerin sonucuna ulaşırız. Saldıray Berk Aykut yaşıtlarına göre buna Erzurum genelini de katabilirim zeki yetenekli teknik bir sporcumuz. Zaten en güvendiğimiz özelliği de bu biraz öncede söylediğim gibi Saldıray Berk’i güzel yerlerde göreceğiz” dedi.
Nevşehir NEVÜ’de ’Uluslararası Çin Dili Günü’ etkinliği düzenlendi Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi’nde (NEVÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölümü Çin Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Çin Kültür Kulübü ve Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği iş birliği ile ’Uluslararası Çin Dili Günü’ etkinliği düzenlendi. NEVÜ Vali Şinasi Kuş Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen etkinliğe; NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Kültür Müsteşarı Zhou Meifen, NEVÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Özlem Fındık, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ensar Çetin, Çin Dilli ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Sema Gökenç Gülez, Çin Dili Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Fatma Ecem Ceylan, üniversitenin akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı. Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Sema Gökenç Gülez, 20 Nisan’ın UNESCO tarafından 2010 yılında 6 resmi dilden biri olan ‘Çin Dili’ olarak ilan edildiğini ve ilan edilen bugün ile insanların bugün hakkında ilginç bilgileri edinmelerine, tarihlerini ve kültürlerini daha iyi anlamalarının amaçlandığını söyledi. Dilin kültürün taşıyıcısı olduğunu ve kültürün dil ile bağlantılı olduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Sema Gökenç Gülez, ülkeler arasındaki iş birliğinin dilden, tarihe saygıdan geçtiğini belirtti. Gökenç Gülez; "Dünyada ana dil olarak en çok konuşulan dillerden biri olan Çince kendine has özellikleri olan bir dildir. Çin yazısı ve Çin dilinin içerisinde, Çin’in zengin kültürünü görmek mümkündür. Bizlerde bugün hazırladığımız gösterilerle sizlere Çin’in ve Çin dilinin kapısını aralıyor ve Çin kültürünü ve Çin dilini keşfetmeyi arzuluyoruz. Desteklerinden ötürü Rektörümüz Prof. Dr. Semih Aktekin’e, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Kültür Müsteşarı Zhou Meifen hanımefendiye teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu. Çin Dili Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Fatma Ecem Ceylan, 2021 yılından itibaren kurulan Çin Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı öğrencilerinin katılmış olduğu Çince Köprüsü Yarışması, kompozisyon, şiir, şarkı ve kaligrafi gibi uluslararası yarışmalarda elde ettiği başarılara değindi. Rektörümüzün destekleriyle 3 öğretim üyesiyle ve 30 öğrencimizle eğitim - öğretime başlayan anabilim dalımızda bu yıl 4 öğretim üyesi, 2 yabancı öğretim görevlisi ve 99 öğrencinin bulunduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Fatma Ecem Ceylan, bu süreçte ana bilim dalının ilk kuruluşundan itibaren desteklerini esirgemeyen Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçiliğine de şükranlarını sunduğunu belirtti. Açılışta konuşan Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Kültür Müsteşarı Zhou Meifen, “İlk kez geldiğim Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi’nin bölgenin tarihi ve doğal dokusunu tema alan fiziki yapılanmasına hayran kaldığımı belirtmek isterim. Bugün düzenlenen bu etkinliğin teması Çin ve Türkiye arasında medeniyetler köprüsü kurmaktır. Çin halkı her zaman barışı seven bir millettir ve tüm uluslarla birlikte uyum içerisinde olduğu ve dünyanın birlik içerisinde olduğu daha iyi bir dünya fikrini savunmaktadır. Türkler de aynı şekilde. Çin ve Türkiye uzun geçmiş yılları olan ve iki kadim medeniyettir. Medeniyetlerin de ilerlemelerine önemli katkılarda bulunmuşlardır. Dil medeniyetlerin taşıyıcısıdır ve birbirimizin dilini öğrenmek birbirimizin tarihini ve kültürünü daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir. Bu aynı zamanda iki ülke arasında dostluğu pekiştirir. Sizler de öğrenciler olarak Çinceyi öğrenmeyi önemsiyorsunuz, bu açıdan Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçiliği olarak sizlere daha fazla destek vermeye devam edeceğiz” dedi. Türkiye’deki üniversiteler arasında sayılı Çince bölüme sahip üniversite olarak ulusal ve uluslararası etkinliklere büyük önem verdiklerini söyleyen Rektör Prof. Dr. Semih Aktekin ise; "UNESCO tarafından diller arasında başlıca diller tespit edilmiş ve bunlarda arasında Çin dili de kadim kültürüyle dünyanın eski dilleri arasında yer almakta. Dolayısıyla bu çerçevede Türkiye’de sayılı Çince bölümlerine sahip üniversite olarak böylesi önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapmaktan dolayı ayrıca mutluluk duyduğumuzu belirtmek isterim. Kadim medeniyetlere ev sahipliği yapmış Kapadokya’nın merkezinde bulunan üniversitemizi uluslararası kültür, sanat ve turizmde Kapadokya’ya yakışır bir hale getirmek için her türlü çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Bu çerçevede de Çin Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı’nı açmak için eksik hocalarımızı tamamlamakla birlikte YÖK’e başvurarak bölümümüzü açtık. Bu sene üçüncü dönemi olan bu bölümümüz ve öğrencilerimiz ulusal ve uluslararası düzeyde katıldıkları tüm yarışmalarda üniversitemizi en iyi şekilde temsil ederek önemli başarılar elde ettiler. Üniversite olarak Çin’de bulunan üniversitelerle de ikili iş birlikleri yürütüyoruz ve bu ilişkilerimizi geliştirmeye yönelik Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçiliği ile görüşmelerimiz devam etmekte. Bizim Türk medeniyetinde olduğu gibi Çin medeniyeti de kadim bir kültüre sahip. Bu kültürün tarihini, sanatını ve coğrafyasını bilmek aynı zamanda insanlık tarihinin önemli bir kısmını bilmek demek. Bu anlamda üniversitemizin Çin Dili ve Edebiyatı Bölümü bundan sonra da önemli ve güzel başarılara imza atacak. Bu bölüm dışındaki öğrencilerimize de farklı kültürleri öğrenmeleri açısından kütüphanemizin zengin kaynaklarından faydalanmalarını tavsiye ediyorum. Böylelikle başka ülkelerin tarihini, kültürünü ve dilini öğrenmeniz sizlerin kariyer hayatına ve ufkunuzun gelişmesine büyük ölçüde katkıda bulunacaktır” diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından öğrenciler Çin dili ve kültürüne dair şarkı, şiir, dans, kaligrafi, dövüş sanatı gösterisi ve geleneksel Çin Kıyafetleri Defilesi’nin yer aldığı etkinlikler gerçekleştirdi. Aynı zamanda Çin kültürüne dair geleneksel el sanatları, Çin kaligrafisi, yeşil çay ikramı, Çin burçları, Çince dövme gibi faaliyetlerin sergilendiği etkinlik çerçevesinde çeşitli yarışmalar da düzenlenirken, yarışmalarda birinci olan öğrenciler hediyelerini NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Kültür Müsteşarı Zhou Meifen ve Çin Dilli ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Sema Gökenç Gülez’den aldı.
Denizli Sözünü tutan CHP Lideri Özel, büyükşehir belediyesine kırmızı motosikletle gitti Denizli’de kazandıkları belediyelere ziyaret ve tebrik etmeye gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İl Başkanının seçim sürecinde verdiği söz üzerine il binasından Denizli Büyükşehir Belediyesine kadar kırmızı motosiklet ile geldi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, 31 Mart seçimlerinden zaferle çıkan belediye başkanlarını tebrik etmek amacıyla Denizli’ye geldi. Genel Başkan Özel’in Denizli’de ilk durağı CHP İl Başkanlığı oldu. CHP Lideri Özgür Özel, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri öncesi Denizli Büyükşehir Belediyesi seçimlerini partisinin kazanması durumunda CHP Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum’a söz verdiği üzere kırmızı motosiklet ile belediye binasına geldi. Vatandaşların yoğun sevgi gösterileri arasında Delikliçınar Meydanı’ndan giriş yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu ziyaret ederek çalışmalarında başarılar diledi. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri’nden önce Denizli’de gerçekleşen mitingde CHP İl Başkanı Ali Osman Horzum’un “Büyükşehir Belediyesini kazanmamız halinde meydanda kırmızı motosiklet ile tur atacağım” sözleri akıllara geldi. İl Başkanı Horzum’un bu sözleri üzerine Genel Başkan Özel, Büyükşehir Belediyesine motosiklet ile geldi. Kapıda daire başkanları ve personel ile selamlaşan Başkan Özel, daha sonra başkanlık makamına geçerek Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu tebrik etti.