DÜNYA - 01 Nisan 2024 Pazartesi 21:00 | Son Güncelleme : 01 Nisan 2024 Pazartesi 21:01

İsrail’den Al Jazeera'nin İsrail'de yayın yapmasını engelleyecek yasa tasarısına onay

A
A
A
İsrail’den Al Jazeera'nin İsrail'de yayın yapmasını engelleyecek yasa tasarısına onay

İsrail parlamentosu, Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun İsrail'de yayın yapmasını engelleyecek olan yasa tasarısına onay verdi.

İsrail parlamentosu, ulusal güvenliğe zarar verdiği belirtilen yabancı haber ağlarının İsrail'de faaliyet göstermesini engellemek için hükümete geçici yetkiler veren ve "Al Jazeera yasası" olarak adlandırılan yasa tasarısını ikinci ve üçüncü oylamada onayladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, yaptığı açıklamada Al Jazeera’nin İsrail'in güvenliğine zarar verdiğini iddia ederek, Al Jazeera’nin 7 Ekim olaylarında aktif olarak yer aldığını ve İsrail askerlerine karşı kışkırtma yaptığını öne sürdü. Al Jazeera’yı “terörist” olarak nitelendiren Netanyahu, “Al Jazeera artık İsrail'den yayın yapmayacak. Kanalın faaliyetinin durdurulması için yeni kanuna uygun olarak derhal harekete geçmek niyetindeyim” dedi.

İsrail İletişim Bakanı Shlomo Karhi ise, "İsrail'de Hamas sözcüleri için ifade özgürlüğü olmayacak. Al Jazeera önümüzdeki günlerde kapatılacak” ifadelerini kullandı.
Yasa, İletişim Bakanı’na "içerik sağlayıcılara" söz konusu kanalların yayınını durdurma, kanalların İsrail'deki ofislerini kapatma, kanalların ekipmanlarına el koyma ve sunucunun fiziksel olarak İsrail'de bulunması halinde kanalların internet sitesini çevrimdışı hale getirme veya internet sitesine erişimi engelleme yetkisi veriyor. Söz konusu kararlar, 45 gün için geçerli olacak ancak 45 günlük süreler için yenilenebilecek.
Söz konusu yasaya ilk olarak geçtiğimiz şubat ayında parlamentoda ilk onay verilmişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır Üniversitesi ABD’deki Üniversitelerin Gazze eylemlerine destek gösterisi yaptı Iğdır Üniversitesi bünyesinde bulunan öğrenci toplulukları bir araya gelerek Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek için gösterilere katılan öğrencilere destek olmak ve öğrencilere yönelik orantısız güç uygulamasını kınamak amacıyla gösteri düzenledi. Şehit Bülent Yurtseven Kampüsü girişinde yapılan basın açıklamasında, İsrail devletinin 7 Ekim’den beri açık bir şekilde Gazze Şeridi’nde kadın, çocuk, sivil ayrımı gözetmeksizin bir soykırım uyguladığı belirtildi. Soykırımın üzerinde geçen altı ayda 14 bin 695’i çocuk, 9 bin 670’i kadın olmak üzere 34 bin 456 Filistinli yaşamını yitirdiği ve 77 bin 575 kişinin de yaralandığı dile getirilirken İsrail’in insanlık dışı bu uygulamalarına dünyanın artık sessiz kalmaması gerektiğine değinildi. Yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi; “Geçtiğimiz günlerde ABD’de Columbia Üniversitesinde başlayan ve farklı eyaletlerdeki üniversitelere de yayılan Gazze eylemleri, dünyadaki vicdan, ahlak ve erdem sahibi insanların çığlığıdır. Her ne kadar Gazze eylemlerine katılan öğrenciler orantısız güçle, uzaktan eğitim kararlarıyla bastırılmaya çalışılsa da barıştan, huzurdan, adaletten ve insan haklarından yana olanların sesini kısmayı kimse başaramayacaktır. Iğdır Üniversitesi Öğrenci Toplulukları olarak vicdan sahibi üniversite öğretim üyelerine ve öğrencilerine karşı uygulanan zorbalık, tehdit, gözaltı, görevine ve işine son verme gibi yıldırma girişimlerini, temel insan hakları ve akademik özgürlüğe vurulmuş bir darbe olarak kabul ediyoruz. Mazlumların haklarını savunma konusunda kendilerini sorumlu hisseden vicdanı hür, ruhu özgür tüm akademisyenlerle öğrencilerin yanlarında olduğumuzu beyan ediyoruz. Dünyada mazlum Filistin halkının sesi olan tüm akademisyen ve öğrencilerimize gerek sosyal medya üzerinden gerekse mail yoluyla destek mesajlarımızı ulaştıracağız. Bu noktada uluslararası akademik camiayı da İsrail vahşetine karşı durmaya davet ediyoruz.” Iğdır Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma ile akademik ve idari personellerin de katıldığı gösteride, basın açıklamasının ardından Filistinliler için dualar okundu ve İsrail aleyhine sloganlar atıldı. Öğrenciler gösteride İngilizce ve Türkçe hazırlanmış “Filistin’de soykırım var”, “Bebek katili İsrail”, “Özgür Gazze” gibi yazılı dövizler de taşıdı.
Muş Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun 107. yıl dönümü coşkuyla kutlandı Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun 107. yıl dönümü, düzenlenen törenle kutlandı. Kent Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’na çelenklerin sunulmasıyla başlayan tören, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tebrik mesajının okunmasının ardından bir konuşma yapan Muş Valisi Avni Çakır, Muş’un tarih boyunca vatanseverlik ve direniş ruhunu en üst seviyede yaşattığını vurgulayarak, kurtuluş mücadelesinin önemini ve kahramanlık destanını hatırlattı. Vali Çakır, “Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve Malazgirt Zaferi ile dünya tarihine adını yazdıran, Sultan Alparslan ve kutlu askerlerinin kapısını açtığı kadim şehir Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun 107. yıl dönümü kutlamanın gururunu hep birlikte yaşıyoruz. Birçok farklı etnik kökene sahip Anadolu’nun evlatlarının sahip çıktığı, Anadolu’nun bereketli topraklarından olan şehrimiz, kurtuluş savaşı sırasında işgal edilmiş idi. Rusya’nın geri çekilmesiyle Ermenilerin ağır katliamlarına maruz kalan Muş, aziz milletimiz ve kahramanlarımızın mücadelesi ile 30 Nisan 1917’de düşman işgalinden kurtarılmıştır. Bu uğurda vatanımızın kurtuluşu için kahramanca savaşan şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla yad ediyorum. 107 yıl önce topraklarımızda kol gezmeye çalışan düşman, milletimizin mücadelesi sayesinde bertaraf edilmiş, sayısız vatan evladımız bu vatan uğruna şehit olmuştur. Tarih boyunca birçok devlet bu toprakları ele geçirmek için kanlı savaşlara girişmişler ama aziz milletimiz, Türk milletinin esir edilemeyeceğini, vatanından, bayrağından mahrum edilemeyeceğini, bir daha silinmemek üzere tarihe altın harflerle yazmıştır" dedi. Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünü birlik ve beraberlik içinde geçirdiklerinde söyleyen Çakır, "Tarihinin hiçbir döneminde esaret altında yaşamamış olan aziz milletimiz, işgal altındaki vatan topraklarını canı pahasına korumuş, milli ve manevi değerlerinden asla ödün vermemiş, bu topraklarda ecdadımızın nice kahramanlıklarına ve zaferlerine şahit olmuştur. Zulme boyun eğmeyen ve direnişin sembolü olan Muş halkı, birçok kahramanlık hikayesinin de öznesi olmuştur. Aziz milletimizin düşmana karşı verdiği haklı mücadele sonucu Anadolu’nun işgal edilemeyeceği, kesin olarak dünyaya duyurulmuştur. Gelecek nesillere, bu azmi ve kararlılığı miras olarak bırakacak, ülkemizin birlik ve beraberliğini her zaman koruyacak, vatanımızın bölünmez bütünlüğü için mücadelemizi sürdüreceğiz. Cumhuriyetimizin kuruluş harcı olan birlik ve beraberliğimiz, kardeşliğimiz, dayanışmamız; millet olarak karşılaşacağımız her türlü zorluğu aşmada en büyük gücümüzdür. Hızla gelişen ve değişen dünyada çağın gerçeklerinden sapmadan ülkemizi eğitimde, sağlıkta, bilim ve teknolojide, ekonomide, güvenlikte, sanatta, sporda ve birçok alanda daha yukarılara taşıdığımız sürece atalarımızın kutlu mirasına layıkıyla sahip çıkmış olacağız. Bunu başarabildiğimiz sürece hiçbir güç birliğimize ve kardeşliğimize zarar veremeyecektir. Bu duygu ve düşüncelerle Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun 107. yıl dönümünü kutluyor, bu cennet diyarı bizlere vatan yapan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi saygı ve rahmetle anıyor, sizleri içten sevgi ve saygılarımla selamlıyorum" diye konuştu. Konuşmanın ardında müzik resitali ve Sultan Alparslan Mehteran Ekibi sahne alırken, dereceye giren öğrencilere de ödül verildi. Geçiş töreniyle son bulan programa Muş Belediye Başkanı Sırrı Söylemez, İl Jandarma Komutanı Albay Mehmet Kasım Ermiş, kurum amirleri, siyasi parti temsilcileri, askeri erkan, polis, gazi, öğrenci, sporcu ve vatandaşlar katıldı.