EKONOMİ - 31 Mayıs 2022 Salı 11:02

İstanbul’da büyük tarım buluşması

A
A
A
İstanbul’da büyük tarım buluşması

İstanbul’da gerçekleştirilecek, 8. Türk-Arap Gıda ve Gıda Teknolojileri Fuarı, Arap yatırımcılarla Türk iş insanlarını buluşturacak. Küresel gıda krizi riski karşısında Türkiye ve Arap ülkelerinin, bu alandaki karşılıklı ticaret hacminin artmasının da gündemde olacağı fuar hakkında konuşan TÜRAP Genel Başkanı Sabuhi Attar, Arap ve Körfez ülkelerine Türkiye’de yerlerii almaları konusunda çağrıda bulundu.

Türk ve Arap şirketleri arasındaki ticari ilişkilerin güçlenmesi ve gelişmesi hedefiyle çalışmalarını yürüten Türk ve Arap Ülkeleri İşbirliği Derneği (TÜRAP), “Türk-Arap Gıda ve Gıda Teknolojiler Fuarı’nda, Arap ve Türki cumhuriyetlerden iş insanlarını ağırlamaya hazırlanıyor. Türkiye gıda ve tarım sektöründeki üreticileri Arap yatırımcıları ile buluşturacak fuar, 22-23 Haziran tarihlerinde Bahçelievler’de bir otelde, bin 500 iş insanı ile 200’den fazla Türk firmasını bir araya getirecek. Türkiye ile Arap ülkeleri arasındaki ticaret hacminin büyümesi için yeni fırsatlar sunacak fuar, Rusya-Ukrayna savaşının ardından küresel gıda krizine karşı iş birliğini de teşvik edecek.

Fuar çerçevesinde, gıda ve tarım sektöründeki yatırımların Türkiye’de yapılması ve Türkiye’yi bir “yatırım üssü” olarak konumlamak da ana hedefler arasında yer alıyor. Körfez ve Türki Cumhuriyetlere rehberlik eden TÜRAP’ın desteğiyle gerçekleşecek fuar, yaşanması beklenen gıda krizi öncesi olması açısından büyük önem taşıyor.

İstanbul’da büyük tarım buluşması

“Türkiye lojistik merkez”
Türk-Arap Ülkeleri İşbirliği Derneği (TÜRAP) Genel Başkanı Sabuhi Attar, Arap ve Körfez ülkelerinin Türk firmalarıyla hem karşılıklı ticaret hem de yatırım konularında iş birliği yapılmasının önemine dikkat çekti. Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle gıda krizine dikkat çeken Attar, “Yakın zamanda tarım ve gıda konusunda dünyada depremler yaşanacak. Bu süreçte Arap ve bilhassa Körfez ülkeleri için gıda güvenliği daha da önem kazanacak. Türkiye, hem istikrar hem de stratejik olarak önemli bir lojistik merkezi durumunda. Bu özellikleriyle Türkiye’de yatırım yapan iş insanlarının bu zorlu dönemde daha kolay çıkacağına inanıyorum. Bugün dünyanın yaşadığı konteyner sıkıntısı da üretilen malların ulaşımında lojistiğin ne kadar hayati olduğunu gösterdi. Türkiye de önemli bir lojistik merkezi ve Arap iş adamları, hem ticareti hem yatırımlarını Türkiye’de yapmaktan büyük istifade sağlayacaklar” dedi.

Organik üretim bir fırsat
“Arap ve Körfez ülkelerinde 100 milyar dolarlık bir gıda ve tarım pazarı ile 350 milyonluk bir nüfustan bahsediyoruz” diyerek, sözlerine devam eden Sabuhi Attar, “Türkiye’de üretilen ürünler hem kaliteli, hem de helal. Bu sebeple Arap ülkeleri için bu topraklarda yetişmiş ürünler çok uygun. Ayrıca Türkiye’de alınan her ürünün tadı ve lezzeti var ve çoğu ürün halen organik. Organik üretim de Arap yatırımcı için önemli bir fırsat barındırıyor” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin iklimi ve tarıma elverişli topraklarıyla Arap ve Körfez’den iş insanları için tarımsal üretim yatırımı konusunda fırsat sunduğunu vurgulayan Attar, “Yakın zamanda su savaşları riski görüyoruz ve bu tarımsal üretime büyük zarar verecek. Türkiye ise tarım yapacak su kaynaklarına sahip bir ülke. Arap ve Körfez ülkelerine, gıda güvenliği amacıyla acilen Türkiye’de yerlerini almaları ve çalışmalara başlamaları konusunda çağrıda bulunuyoruz” diye konuştu.

“Türkiye güvenli liman”
Attar, Arap ülkelerinin gıda ithalat oranının yüzde 80 düzeyinde olduğunu, ithalatın büyük oranda Rusya ve Ukrayna’dan yapıldığı için savaştan sonra Arap ülkelerinde dengenin bozulduğunu kaydetti. Bu konuda Türkiye’nin önemine de dikkat çeken Attar, “Türkiye yatırımcılar için güvenli liman. Temmuz ayında gıda konusunda depremler bekliyoruz bu nedenle Arap ve Körfez ülkeleri için en yakın, en güzel, en güvenli ve en istikrarlı pazar Türkiye. Hep beraber hem Türkiye’nin teknolojisinden istifade edelim, hem de iklim şartlarının, suyun ve toprağın verimliliğini kullanalım. Beraber proje üreterek dünyanın gıda eksiliğini tamamlayalım” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hidayet Türkoğlu, FIBA Hall of Fame 2026 listesinde onurlandırıldı FIBA, Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu’nu, Hall of Fame’in 2026 yılı listesinde onurlandırdı. FIBA Hall of Fame; basketbola uzun yıllar boyunca sahada, özellikle milli takım düzeyinde sunduğu katkılarla iz bırakan, sporcu kimliğiyle uluslararası basketbol kültürüne değer katan isimleri onurlandıran prestijli bir yapı olarak kabul ediliyor. Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu da Hall of Fame’in 2026 yılı listesinde onurlandırdı. Türkoğlu, bu onura ilk kez bir Türk sporcunun, sporculuk kariyeri ve milli takım kimliği temel alınarak layık görülmesiyle Türk basketbol tarihinde önemli bir ilke imza attı. Türkiye’yi uluslararası basketbol sahnesine taşıyan öncü yöneticilerden Turgut Atakol, Türk basketbol tarihinde FIBA Hall of Fame onuruna, yöneticilik ve basketbolun kurumsal gelişimine sunduğu katkılarla 2007 yılında layık görülmüştü. Hidayet Türkoğlu’nun basketbolculuk kariyeriyle bu listeye dahil edilmesi ise, Ay-Yıldızlı formayla sergilediği istikrarlı performansın, liderliğinin ve Türk basketboluna kazandırdığı mirasın FIBA tarafından tescillenmesi anlamına geliyor. Listenin duyurulmasının ardından Hidayet Türkoğlu, "Dünya basketboluna iz bırakmış, farklı ülkelerden ve jenerasyonlardan değerli isimlerle birlikte FIBA Hall of Fame listesinde yer almak, benim için büyük bir gurur ve onurdur. Ay-Yıldızlı formayla çıktığım her maçta, bu ülkeyi en iyi şekilde temsil etme sorumluluğuyla sahadaydım. Bu yolculuk; sahada birlikte ter döktüğüm takım arkadaşlarımın, beni her zaman ayakta tutan ailemin ve desteğini hiçbir zaman esirgemeyen Türk milletinin ortak emeğinin bir sonucudur. Basketbolu evrensel bir değer olarak büyüten, bu mirası gelecek nesillere taşıyan FIBA’ya, dünya basketboluna verdikleri katkılar için teşekkür ediyorum. Ay-Yıldızlı bayrağımızı böylesine seçkin bir platformda temsil etmek, tarif edilemez bir gururdur" değerlendirmesinde bulundu. Milli Takım formasıyla 1994-2014 yılları arasında 309 kez sahaya çıkan ve 3 bin 475 sayı kaydeden Hidayet Türkoğlu, uzun yıllar A Milli Erkek Basketbol Takımı’nın kaptanlığını üstlenerek Türk basketbolunun en önemli lider figürlerinden biri oldu. Türkoğlu; 2001 Avrupa Basketbol Şampiyonası ve 2010 FIBA Dünya Basketbol Şampiyonası’nda gümüş madalya kazanan tarihi kadroların da parçası olarak önemli başarılara imza attı. NBA’de ilk 5’de maça çıkan ilk, 10 bin sayı barajını geçen tek Türk oyuncu olan Türkoğlu, 997 maçla "NBA’de en fazla maç oynayan Türk basketbolcu" ünvanını da elinde tutuyor. NBA’de Orlando Magic formasıyla 2008’de en iyi gelişme gösteren oyuncu (MIP) seçilen, 2009 NBA finali oynayan Türkoğlu, Magic’te yakaladığı istatistiklerle de kulüp tarihinde unutulmaz bir miras bıraktı. Hidayet Türkoğlu, 21 Nisan 2026 tarihinde gerçekleştirilecek resmi organizasyonla beraber Hall of Fame üyesi olarak Berlin’de onurlandırılacak.