EKONOMİ - 17 Ekim 2015 Cumartesi 12:25

İstanbul’un gözde müzesine Arap şeyhinden milyar dolarlık teklif

A
A
A
İstanbul’un gözde müzesine Arap şeyhinden milyar dolarlık teklif

İstanbul’da bulunan Dünyanın ilk ve tek canlı tarih Diorama müzesi Hisart ‘a, Arap şeyhi talip oldu.

 İşadamı Nejat Çuhadaroğlu’na ait olan ve 500 yıllık tarihi geçmişe ev sahipliği yapan müze için “red” cevabı alan Arap şeyhi, teklifini danışmanı aracılığı ile sıklıkla yineledi. Çuhadaroğlu ise sadece sigorta bedeli 50 milyar doları aşkın olan müze için Sultanahmet’i işaret etti. 

Okuduğu çizgi romanlarından ve izlediği savaş filmlerinden esinlenerek hem yeteneğini hem de kolleksiyoner kimliğini Hisart Canlı Tarih ve Diorama Müzesi’nde bir araya getirerek meraklılarının beğenisine sunan İşadamı Nejat Çuhadaroğlu’nun milyar dolarlık müzesine Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti olan Abu Dabi’den teklif geldi.

“SADECE BİR PARÇA 20 MİLYON DOLAR”

Osmanlı ve Roma imparatorluğu, Anadolu Selçuklu Devleti, Kurtuluş Savaşı, 1.ve 2.Dünya Savaşı, Körfez Savaşı gibi dünya tarihine etki eden medeniyet ve olaylara ait askeri ve etnografik eserlerin üç boyutlu olarak modellenmesi anlamına gelen Diorama tekniği ile sergilendiği müze için Abu Dabi Şeyhi’nin, pazarlık etabında İstanbul’a özel olarak danışmanını gönderdiği öğrenildi. Konu ile ilgili İHA’ya özel açıklamalarda bulunan Nejat Çuhadaroğlu Arap yarımadasından gelen teklife sıcak bakmadığını açıklayarak; “Geçtiğimiz birkaç ay önce Abu Dabi Emir’inin danışmanının müzeyi ziyaret ettiğini ve benimle tanışmak istediğini öğrendim. Tanıştıktan sonra da müzemin muhteşem ve sıra dışı olağanüstü olduğunu söyleyerek bir sürü övgü yağdırdı. Ardından da bazı parçaları dünyada ilk kez gördüğünü ve 40 yıl boyunca Osmanlı tarihi konusunda çalıştığını, bu malzemelerin fiyatlarının olağanüstü olduğunu örneğin bir parçanın sadece 20 milyon dolar eder olduğunu söyledi ve lafı, “bu müzeyi satmayı düşünür müsünüz?” sorusuna getirdi. Ben de müzenin hayatım ve çocuklum olduğunu söyledim. Bir rakam telaffuz etmedim ama 1 milyar dolar telaffuz etsem bile karşımdaki kişi Abu Dabi Emiri. Ya verirse? Defalarca peşi sıra farklı tarihlerde tekliflerini yinelediler ama cevabım net olarak ‘hayır’ oldu. Bunun dışında müzenin yatırım bedelinin hesabını yapmak çok zor. Çünkü açıkçası sigorta bedelini 50 milyon dolar olarak görüyoruz ki bu da o günkü maliyetlerinden yola çıkarak yapılan bir hesaplama. Emsali olmayan eserler var ve bunlara fiyat biçmek zor. 300 milyon dolar desek az olur” dedi.

SULTANAHMET İÇİN GİRİŞİMLER BAŞLADI

Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında Çuhadoroğlu Şirketler Grubu’nun İstanbul Çağlayan’daki binasının restore edilmesi ile kurulan müzeyi marka haline getirmek için katalog ve tanıtım kitaplarının hazırlandığını ve yurt içi yurt dışı sergilerle dünyaya açılmak istediklerini ifade eden Nejat Çuhadoroğlu tek dezavantajlarının lokasyon olduğunu söyledi. Eserlerin hiçbirinin Dünyada tanınan ve bilinen bir koleksiyon olmadığını yineleyen Çuhadoroğlu, Sultanahmet bölgesinde yer edinmek istediklerini buna yönelik de taleplerini ilgili mercilere yönlendirdiklerini açıklayarak şunları söyledi: “Bu müzeyi dünya markası haline getirmeye çalışıyoruz. Bunun için de İstanbul’a ve Türkiye’ye yakışacak şekilde daha büyük bir yere taşımak için çalışmalarımız devam ediyor. Bu müzenin farklı bir lokasyonda olmasını arzu ediyorlar. Bu müzenin en kötü dezavantajı gelip görmeden anlaşılamaması. Zaten İstanbul çok büyük bir şehir olduğu için bir yerden bir yere gitmesi yerli yabancı turistler için zor. Ayrıca İstanbul’da müze bölgesi olması lazım. Kültürel bir alan oluşturulması lazım. Bu açıdan da çok önemli projeler olduğunu biliyorum ama hızlandırılması lazım.”

CİDDİ ANLAMDA KAÇAKÇILIK VAR

Müzede ayrıca rekor sayı olan 350 cansız mankenin duruşları ile savaşlarla birlikte yaşanan ekonomik, sosyolojik ve kültürel değişimlere de ışık tutuluyor. Selçuklu dönemine ait eserler ise ilk kez gün yüzüne çıkanlar arasında yer alıyor. Öte yandan çok sayıda eserin yurtdışına yasa dışı yollarla çıkarıldığını da belirten Nejat Çuhadaroğlu şunları söyledi: “Osmanlı dönemine ait eserlerin yarısından fazlası yurt içidir. Yurt dışından da ciddi anlamda den eser topluyorum. Çoğu kaçırılmış eserleri tekrar satın alıp Türkiye’ye kazandırıyorum. Kolleksiyoner ve müze belgem olduğu için her türlü antika eseri de yurtiçine sokma hakkına sahibim Kültür Bakanlığı’nın verdiği izin ile. Türk kültürünü yurt dışından tekrar ülkesine toplayıp geri getiriyoruz. Çünkü ciddi anlamda malzeme kaçmış Osmanlı Türk tarihi ile. Yurt içinde de birçok malzemeler yurt dışına satılıp kaçırılıyor.” 

ALEV HAMİTOĞULLARI - MURAT ERGİN
İSTANBUL

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Turgutlu Belediyesi Mayıs Ayı Meclis Toplantısı gerçekleşti Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın’ın başkanlığında gerçekleşen Mayıs ayı meclis toplantısında 2 ek gündem maddesiyle birlikte toplam 14 madde görüşülüp karara bağlandı. Turgutlu Belediye meclisi Başkan Çetin Akın başkanlığında toplandı. Mayıs ayı olağan meclis toplantısında 14 madde görüşülerek karara bağlandı. Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın, Mayıs Ayı Meclis Toplantısında gündemin sekizinci maddesi olan “İlçemiz 6. mıntıka 3110 ada1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlar ile 9. mıntıka 2534 ada 12 parsel sayılı taşınmaza yönelik Belediyemiz Başkanlığı tarafından hazırlatılan 1/1000 ölçekli Uygulama imar planı değişikliği teklifinin, planlama sürecinin hızlandırılabilmesi amacıyla, 1/1000 ölçekli imar planı yapma ve onaylama yetkisinin Manisa Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmesi hususunun görüşülmesi” maddesinin Cumhur İttifakı üyelerinin hayır oyu kullanmasının ardından sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklama ile cevap verdi. Başkan Çetin Akın, “Siyasi rekabeti bir kenara bırakmalıyız! Biz; Turgutlu’muzda yapacağımız yeni imar uygulamalarıyla projeler kazandırmayı ve hayata geçireceğimiz projeler sayesinde bahsi geçen bölgemizi kalkındırmayı düşünürken maalesef hayır oyu kullanan meclis üyelerimiz kentimizin yararını düşünmedi. Elbette anlaşmazlıklar olabilir, tartışabiliriz ancak bu güzel kentin yararına olacak tüm çalışmalarda uzlaşılmalı ve Turgutlu halkının lehine kararlar vermeliyiz” dedi. “Size ihanet edene iş vermeye devam eder misiniz?” Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın, Meclis sonunda dilek temenniler bölümünde MHP Turgutlu Belediyesi Şehir Meclis üyesi Erhan Diler’in sorusu üzerine açıklama yapan Çetin Akın iddialar hakkında cevap verdi. Turgutlu Belediyesinde işten çıkarılan çalışanlar hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Çetin Akın, “Bu memlekette 30 sene sonra ekibimizle birlikte seçim kazandık. Hiçbir arkadaşımızı 5 yıl boyunca işten çıkarmadık. Bunu gururla anlattım her gittim yerde. Mesai arkadaşlarıma, seçim sürecinde sizi mitinglere çağırırsam bana bile gelmeyeceksiniz dedim. Hepiniz ekmeğinize bakın, hepinizin gönlünde bir aslan yatar, istediğiniz partiye gider oy verirsiniz dedim. Bir kişiyi bile benim mitingime geleceksiniz diye zorlamadım. Benim işe aldığım adam belediyenin bilgisayarında rakibimin sosyal medyasını yönetiyor. Hepsinin fotoğraflarını ve belgelerini gösterebiliriz. Bana gelen dedikodularla iş yapsaydım şu ana kadar 70-80 tane arkadaşı işten çıkarırdım. Size ihanet edene iş vermeye devam eder misiniz? Bana ihanet eden herkese ihanet eder, bunu unutmayın. Bu el koyduğum belediyenin bilgisayarı. Siz tutar mıydınız işte? Her şeye rağmen adaletli davranıyorum. İşte çıkarılan 19 kişinin 19’unun da belgeleri var. Sizlerin geçmiş dönemlerde yaptıklarınızı ben yapmadım, yapmamaya da devam edeceğim” dedi.
Kayseri Bu oyun yazmayı kolaylaştırıyor Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı tarafından Erciyes Üniversitesi (ERÜ) ev sahipliğinde düzenlenen 18. Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Kayseri Bölge Yarışması’na Kayseri Murat Kantarcı Bilim ve Sanat Merkezi’nden katılan öğrenciler, geliştirdikleri oyun ile yazmayı öğrenenlerin işini kolaylaştırmayı hedefliyor. Öğrencilerin geliştirdikleri Yazı Asistanı isimli oyunda 5 ana kart üzerinde duruluyor. Oyuncu sırasıyla kategorilere ayrılmış kartlardan çekerek kartlarda yazanları birleştirerek metin haline getirerek yazma konusunda sunulan kolaylıktan faydalanıyor. Öğrenciler birinci turu 5, ikinci turu 15 ve üçüncü turu 30 dakika olarak belirlenen sürelerde bulunan kelimelerle ilham vererek metin yazmayı kolaylaştıran oyunun Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim materyali olarak sunulmasını hedefliyor. Oyun hakkında bilgi veren Murat Kantarcı BİLSEM 5. sınıf öğrencisi Zehra Damla Küçük, "Bizim bu oyunumuzun adı ‘Yazı Asistanı’ ve bu oyunun amacı, çocuklar yazı yazarken yazmayı onlar için daha eğlenceli bir şekle getirmek ve yazma yeteneklerini geliştirmek. Bu oyunumuzda her kategoriden birer seçenek var. Oyunumuzun 5 adet ana kartı var ve kartı çektikten sonra her oyuncunun elinde 5 tane kart oluşuyor. Bunlarla da 3 turda bir metin yazmış olurlar. Birinci tur 5, ikinci tur 15 ve üçüncü tur 30 dakika olmak üzere sürelerimiz var. Bu süreler içinde bu kartlardan ilham alarak metin yazmaya çalışılır ve böylece daha kolay metin yazılır" dedi. Küçük, hedeflerinin yazmayı kolaylaştırmak olduğunu söyleyerek, "Bizim için bundan sonraki hedef ise Milli Eğitim Bakanlığında oyunumuzun eğitim materyali olarak kullanmak. Oyunu farklı dillere çevirmek ve çocukların yazmasını daha da kolaylaştırmayı hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.