POLİTİKA - 01 Eylül 2014 Pazartesi 12:37

İşte hükümette görev dağılımı

A
A
A
İşte hükümette görev dağılımı

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ABD Maslahatgüzarı'nın Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak dinleme iddialarıyla ilgili bilgi alındığını açıkladı.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "Çözüm sürecinin tamamen sorumlusu ben de, Yalçın Akdoğan da değiliz. Numan Kurtulmuş, Ali Babacan da değildir. Bunun tek sorumlusu Sayın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’dur, yetkiler onun elinde toplanmıştır ama o her kurumla ilgili ilişkileri yürüten bakanlarımızla birlikte bir sekretaryanın çalışmasına müteakip işe nezaret edecektir. Böyle bir usulle bundan sonra yürüteceğiz" dedi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası düzenlediği basın toplantısında alınan kararlar ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Arınç, "Bugün yeni kurulan 62. Hükümetin ilk Bakanlar Kurulu toplantısını yapmış bulunuyoruz. Bundan sonra Sayın Başbakanımızın talimatıyla her hafta Bakanlar Kurulu toplantısını yapacağız. Erdoğan, Cumhurbaşkanı seçilmesi nedeniyle görevine başladı. Daha sonra yeni Genel Başkanımız seçildi. 29 Ağustos itibarıyla da yeni hükümetimiz ilan edildi. Bugün TBMM’nin tatilde olması dolayısıyla Meclis Başkanımız tarafından olağanüstü olarak toplantıya çağrıldı. Saat 14.00’te de Genel Kurul’da hükümet programımız Başbakanımız tarafından okunmuş olacak. Perşembe günü hükümet programı üzerinde müzakereler yapılacak" ifadelerini kullandı.

"Bakanlar Kurulu toplantımızda öncelikle konu yeni bakan arkadaşlarımızla tanışma ve genel bir değerlendirme yapmak oldu" diyen Arınç, "Sadece Başbakan ve başbakan yardımcıları arasındaki görev dağılımı konusunda üzerinde bir istişare yapıldı. Sayın Başbakanımızın kararıyla netleşmiş oldu. Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu’na bağlı olan kurum ve kuruluşlar, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı, Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Başkanlığı’dır. Daha önce Diyanet İşleri Başkanlığı bir başbakan yardımcımızın uhdesinde bulunuyordu. Bu kez Sayın Başbakanımız bu kurumu bizzat temsil etmek istediler" diye konuştu.

ARINÇ, ÇÖZÜM SÜRECİ VE TERÖRLE MÜCADELEDE KOORDİNASYONU SAĞLAYACAK

Arınç, "Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın görevleri Hükümet Sözcülüğü, Danıştay’la ilişkiler, Terörle Mücadele Yüksek Kurulu Başkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu ve görüşlerinin değerlendirilmek üzere Bakanlar Kurulu’na sunulması ve Bakanlar Kurulu’nda kabulü halinde bu tavsiye kararlarının uygulanmasının koordinasyonu ve izlenmesi. İnsan hakları konuları ve bu konularda koordinasyon, Kıbrıs’la ilgili koordinasyon işleri. Kurum ve kuruluşlar olarak da Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Türkiye İnsan Hakları Kurumu" şeklinde konuştu.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın görevlerine ilişkin bilgi veren Arınç, "Ekonomik kurumlarda genel koordinasyon, bağlı kurum ve kuruluşlar, Hazine Müsteşarlığı, Merkez, Halk, Ziraat Bankası, Kalkınma Bankası, İhracat Kredi Bankası, Vakıflar Bankası Genel Müdürlükleri, SPK Başkanlığı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu" dedi.

TRT VE ANADOLU AJANSI YALÇIN AKDOĞAN’IN GÖREV ALANINDA

Arınç, "Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın görevleri, TBMM ile ilgili ilişkiler, kamu diplomasisi ile ilgili işlerin yürütülmesi, kurum ve kuruluşlar, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, TRT Genel Müdürlüğü, Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’yla ilişkiler" ifadelerine yer verdi.

Arınç, "Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un görevleri, Medeniyetler İttifakı Projesi’nin yürütülmesi, bağlı kurum ve kuruluşlar, Atatürk Kültür, Dil, Tarih ve Yüksek Kurumu, TİKA Başkanlığı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, AFAD Başkanlığı olarak belirlenmiştir" dedi.

TÜRKİYE’NİN DİNLENDİĞİ İDDİALARI

Açıklaması sonrası soruları cevaplayan Arınç, "Almanya’dan sonra Amerika’nın da Türkiye’yi dinlediği’ iddiaları ve ’Amerika’dan bir cevap istenilip istenilmediğine’ ilişkin bir soruya, "Almanya’yla istihbarat örgütlerinin görüşmeleri yapıldı, İçişleri Bakanlıkları arasında da görüşmeler yapıldı. Bu konuda detaylı bir açıklama yapılacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımız da KKTC’ye hareketinden önce Amerika ile ilgili konuları detaylı olarak arzetmiş. Daha sonra NATO toplantıları dolayısıyla biraraya gelindiğinde ülkeler arasındaki bu ilişkilerin nasıl olması gerektiği konusunu detaylı olarak görüşeceklerini ifade etmişlerdi. Amerika’nın isminin geçmesi münasebetiyle veya böyle bir iddianın ortaya atılması münasebetiyle şu anda biliyorsunuz Amerika Büyükelçisi yok, birisi gitti diğeri başlamadı ama görevli Maslahatgüzar bugün sabah saatlerinde Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak kendinden izahat istenmiştir" karşılığını verdi.

Bir soru üzerine Arınç, "MGK toplantılarında neler yaptığımızı, konuştuğumuz daha sonra bildiri halinde arzediyoruz. Yaptığımız her konu devletin işidir. Devletin ilgili kurumlarını kendi rollerini en güzel şekliyle yerine getirmektedirler. Bir kurumun diğerinin ne yaptığından habersiz olması da mümkün değildir, doğru değildir. Sayın Genelkurmay Başkanımızın ifade etmek istediği konu bence çok farklı bir konudur. Zannediyorum ki, bu sorunuza yeri ve zamanı geldiğinde Sayın Başbakanımız cevabını verirler. Sayın Genelkurmay Başkanımızın ve komuta kademesindeki subayların kendi görev alanları içinde adeta devlet projesi halinde yürütülen ve çözüm süreci olarak nitelendirilen bu olayın içinde ne yapılması gerektiği konusunda da hepimizden daha çok bilgiye sahip olduklarını biliyorum" diye konuştu.

MUSUL’DAKİ TÜRKLERİN DURUMU

Musul’da ele geçirilen Türklerin son durumuna ilişkin bir soru üzerine Arınç, "Bu acı bir olay, hepimizin üzüldüğü bir olay. Uzun bir süredir 49 yurttaşımız, maalesef Türkiye’ye ulaşamamıştır. Ancak çok acı bir soru soruyorsunuz, ’hayatta mıdırlar ’diye. Bunu bekleyen yakınlarının ne şekilde anlayacağını tahmin ediyorum. Çok şükür hayattadırlar, bulundukları yerler bilinmektedir, kendileriyle irtibat sürdürülmektedir. Ancak oradan alınıp Türkiye’ye getirilmeleri şu an için mümkün olmamıştır. Biz de en yakın zamanda müjde vereceğimiz anı bekliyoruz. Şu anda tek sıkıntımız, bu yurttaşlarımızdan ayrı olmamızdır. Hayatları konusunda hiç kimsenin endişesi olmasın. Bulundukları yer itibarıyla kendileriyle irtibatımız olmaktadır. Ancak hangi örgütle ilişkili olduklarını biliyorsunuz. Dolayısıyla devletten devlete bir işlem yapılmadığını, bir örgütün elinden bu yurttaşlarımızın kurtarılması ile ilgili ayrı bir çalışma yapıldığını takdir ediyorsunuz" dedi.

ÇÖZÜM SÜRECİ

Başka bir gazetecinin, "Çözüm sürecinin ivme kazanması adına sizin yol haritanızda neler vardır? Doğu ve Güneydoğu ziyareti var mıdır?" sorusuna Arınç, "Bu görevlendirmelerden böyle bir sonuç çıkarmak doğru ancak şöyle bir çalışmamız oldu, Sayın Başbakanımızın özel bir düşüncesi var. Bir defa çözüm süreci veya milli birlik ve kardeşlik projesi dediğimiz konu ve ikincisi devlet içindeki hukuki olmayan oluşumlarla ilgili mücadele konusu her bakanımızın öncelikli konusudur. Bunun bir Bakana ihale edilmesi veya sadece onun sorumlu gösterilmesi doğru değildir. Dolayısıyla bu konularda doğrudan yetkili ve sorumlu olan kişinin Sayın Başbakan olduğunu söylemeliyim. Bir sekretarya vardır, bu daha da güçlendirilecektir. Bu sekretarya içinde bazı bakan arkadaşlarımız yer alacaktır. Bunlar ben, Yalçın Akdoğan, İçişleri Bakanı ilgili kurumların başkanları, esasen yürüyen ve devam eden Terörle Mücadele Koordinasyon Kurulu ve diğer kurulların da koordinasyonu bana verilmiştir. Bunlar zaman zaman bazı konuları görüşecekler ve alınan kararların yürütülmesi konusu Sayın Başbakanımızın direktifleriyle bir tek elden götürülmüş olacaktır. Bazı bakanlarımızın bu süreç içerisinde özel rolleri de bulunmaktadır. Adalet Bakanı ada ile yapılan görüşmelerde izin verme konusunda söz sahibi olduğu için ayrıca bilgi sahibidir" cevabını verdi.

Arınç, "Çözüm sürecinin tamamen sorumlusu ben de Yalçın Akdoğan da değiliz. Numan Kurtulmuş, Ali Babacan da değildir. Bunun tek sorumlusu Sayın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’dur, yetkiler onun elinde toplanmıştır ama o her kurumla ilgili ilişkileri yürüten bakanlarımızla birlikte bir sekretaryanın çalışmasına müteakip işe nezaret edecektir. Böyle bir usulle bundan sonra yürüteceğiz çünkü önemli bir konudur. Bu konunun başarıya yürümesi bir hiyerarşi içinde daha da güzel yürüyecektir. Bu konuyla ilgili ayrıca özel çalışmalarım, zaman zaman yaptığım temaslar da elbette söz konusudur ama bunu bir başbakan yardımcısının uhdesine vermek Sayın Başbakan tarafından uygun görülmedi. İstihbarat örgütleri, terörle mücadelede görev alan pek çok kurum ve kuruluşun koordinasyonuna ve daha sıkı işbirliğine ihtiyacımız var" dedi.

"BUGÜN YENİ TERÖR ÖRGÜTLERİ VAR"

Arınç, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Terörle Mücadele Üst Kurulu veya buna ilişkin kurumlar sadece PKK terörüne göre iş yapmak üzere kurulmuşsa artık bunların işlevselliğini kaybettiğini de söyleyebiliriz. Çünkü sadece PKK değil, artık bugün yeni tehdit unsurları var. Yeni terör örgütleri var. Bunlar Türkiye içinde veya Türkiye dışında olursa olsun Türkiye’nin güvenliğiyle doğrudan ilgili. Üst Kurul’un çalışmalarını teröre yönelik bütün örgütleri kapsayacak, bunun içinde IŞİD ve diğerleri dahil yeni bir yapıya kavuşturmak istiyoruz."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Benzin yüklü tanker kaza yaptı: Patlama riskine karşı D-130 Karayolu trafiğe kapatıldı, evler tahliye edildi Kocaeli’nin Gölcük ilçesi D-130 Karayolu’nda seyir halinde olan benzin yüklü tanker, önce üst geçit köprüsüne ardından ise 3 araca çarptı. Tankerin çekici kısmı koparken benzin ise yola saçıldı. Patlama riskine karşı yolun iki şeridi de trafiğe kapatılırken, çevredeki evlerde tahliye edildi. Edinilen bilgiye göre, Gölcük ilçesi D-130 Karayolu Yalova istikametine seyir halinde olan benzin yüklü tanker sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde araç, refüjdeki demir korkuluklara çarparak karşı şeride geçti. 150 metre boyunca duramayan tanker üstgeçit köprüsünün ayağına, ardından park halindeki iki kamyonete çarptı. Daha sonra karşı şeritten gelen hafif ticari araca çarpan tankerin çekici kısmı koptu. Kopan çekici, D130 Karayolu’ndan karşı sokağa uçtu. Kazada tanker sürücüsü hafif şekilde yaralanırken benzin ise yola saçıldı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralı hastaneye kaldırırken, polis ekipleri ise patlama riskine karşı D130 Karayolu’nun Yalova ve İzmit istikametini trafiğe kapattı. Ayrıca çevrede bulunan binalardaki vatandaşlar da tahliye edildi. Şehir merkezinden trafik akışı sağlanıyor. Ayrıca itfaiye ve polis ekipleri vatandaşları bölgeden uzaklaştırmaya devam ediyor. İtfaiye ekipleri, patlama riskine karşı bölgeyi köpüklüyor. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" Patlama riskine karşı evden çıkarılan Aysel Sütlüce, “Polisler anons etti ve korkarak hemen dışarı çıktık. Kaza yapan tanker araçları ezmiş. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" dedi. Ömer Çengel ise "Tanker 3 aracı çarpmış. Tankerden devamlı benzin akıyor. Polisler evi boşalttı. Şu an dışarıda bekliyoruz" diye konuştu.
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.