SAĞLIK - 01 Şubat 2016 Pazartesi 11:17

İşte kış aylarında tüketilebilecek ara öğünler

A
A
A
İşte kış aylarında tüketilebilecek ara öğünler

Diyetisyen Elif Bilgin, kışın tüketilebilecek ara öğünler hakkında bilgi verdi.

Ara öğün tercihinin taze ve kuru meyvelerden yapılabileceğini belirten Diyetisyen Elif Bilgin, “Özellikle kış aylarında meyveler lif içeriğinin fazla olması nedeni ile hem sindirim sisteminizi düzenler hem de uzun süreli tok kalmanızı sağlar. Kış aylarının incisi vitamin deposu portakal, mandalina, kivi, greyfurt, antioksidan içeriği yüksek nar ise bağışıklık sisteminizi güçlendirir, bağırsak hareketlerinizi artırır. Kuru meyvelerin hem tüketimi pratiktir hem de gün içinde enerjik ve zinde olmanızı sağlar.” dedi.

Süt ve süt ürünlerinin de ara öğünde tüketilebileceğini kaydeden Diyetisyen Elif Bilgin, şöyle konuştu:
“Protein ve kalsiyum içeriği yüksek olan süt ve süt ürünleri uzun süreli tokluk sağlar. Probiyotik yoğurtlar ve içecekler kış aylarında bağışıklık sistemi için çok faydalıdır. Mutlaka ara öğünlerde tüketilmelidir. Yağlı Tohumlar: Ceviz, fındık, badem gibi yağlı tohumlar yüksek lif, magnezyum, çinko ve E vitamini içeriğinden besleyici besinlerdir. Yağlı tohumlar meyvelerle birlikte tüketildiğinde kan şekerini hızlı yükselmesini önler ve uzun süreli tokluk sağlar. Kış Sebzelerinden Havuç: Tok karnına tüketilen çiğ havuç, bağışıklık sistemini güçlendiren A vitaminini çok miktarda içeriyor. Kan şekerini yükseltme özelliği yüksek olan havuç diyabetli hastalarda dikkatli tüketilmelidir. Salatalara çok az miktarda eklenebilir. Sağlıklı bireylerde ise tok karına günde 2 tane havuç tüketilebilir. Diyet ürünler: Diyet ürünler ara öğünlerde tercih edilebilir. Ancak diyet ürünlerle ilgili ‘diyet’ nasıl olsa istediğim kadar yiyebilirim düşüncesi oluşmamalıdır. Kolay taşınabilir ve kalorisi düşük olduğu için tercih edilebilir ürünlerdir. Boza : Boza, darı irmiği, su ve şekerden üretilen alkolsüz, hafif mayalı bir içecektir. Bilinen en eski Türk içeceklerinden biridir. Zengin karbonhidrat, protein ve B Grubu vitamin içeriği nedeni ile yoğun iş temposunda çalışanlar, gebeler, emziren anneler ve sporcular için enerji içeriği yüksek, besleyici,100 ml si 240 kalori içerir. Karbonhidrat ve proteinin yanı sıra birçok besin öğesini içerdiğinden besleyici özelliği nedeniyle “sıvı ekmek” olarak anılan boza; kalsiyum, demir, fosfor, sodyum, tiamin, niasin, riboflavin bakımından değerlidir. Mayalı bir içecektir. Bu da içinde laktik asit oluşmasına neden olarak, mideyi koruyucu etki yaratır, sindirimi kolaylaştırır, gaz şikâyetlerinin ortadan kalkmasını sağlar, kabızlığı azaltır, mide yanması gibi şikâyetlerin oluşmasına engel olur. Üzerine eklenen toz tarçın ise kan şekerini düzenleyici etkiye sahiptir. Sahlep : Sahlep, yabani orkide çiçeklerinin soğanlarına verilen bir isimdir. Kışın tüketimi artan sahlep, şekersiz yapıldığında ve üzerine zencefil ve toz tarçın eklendiğinde güzel bir ara öğün tercihi olabilir. Mide şikâyetlerini azaltan, öksürüğe iyi gelen güzel bir alternatiftir. Bitki Çayları: Siyah çay ve kahve kültürel alışkanlıklarımızdan biridir. Ancak bu çaylarda aşırıya kaçıldığında kansızlığa, kafein nedeni ile de uykusuzluğa sebep olabilir. Ihlamur, rezene, papatya, yeşil çay ve diğer bitki çaylarından tüketebilirsiniz. Yeşil çay doygunluk hissi veren hormonların artmasını sağlar. Böylece öğün aralarında içeceğiniz yeşil çay 2-4 saat tokluğunuzun sürmesini sağlar. Çayın Yanında Atıştırmalıklar: Havanın soğuk gecelerin uzun olması ile birlikte çay tüketiminin artması ile yanında mutlaka atıştırmalıklar tüketiyorsanız tercihiniz; yulaflı kuru meyveli kurabiyeleri, leblebiler, tam buğday unu veya kepekli undan yapılan galetalar olabilir. Yatmadan 2 saat önce besin tüketiminin sonlandırılıp, su tüketiminin devam ettirilmesi gerektiğini unutmayın.”
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.