ASAYİŞ - 09 Mayıs 2023 Salı 14:16

İstiklal Caddesi'ndeki bombalı terör saldırısına ilişkin sanıkların yargılanmasına başlandı

A
A
A
İstiklal Caddesi'ndeki bombalı terör saldırısına ilişkin sanıkların yargılanmasına başlandı

Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde meydana gelen bombalı terör saldırısına ilişkin aralarında bombacı saldırgan Ahlam Albashır’in de bulunduğu 36 sanığın yargılanmasına başlandı.

Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde 13 Kasım 2022 Pazar günü bombalı bir terör saldırısı gerçekleşmiş, olayda 6 kişi yaşamını yitirirken çok sayıda kişi ise yaralanmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca 36 sanık için hazırlanan 154 sayfalık iddianamede şüpheli Ahlam Albashır'ın ‘devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak', ‘silahlı terör örgütüne üye olmak', ‘tasarlayarak bombalama suretiyle çocuğa karşı kasten öldürme', ‘tasarlayarak bombalama suretiyle kasten öldürme', 99 kişiye karşı ‘tasarlayarak bombalama suretiyle kasten öldürmeye teşebbüs' ve ‘tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi' suçlarından toplamda, 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ve bin 949 yıl 6 aydan 3 bin 9 yıla kadar hapsi talep edilmişti. İddianamede, aralarında firari örgüt elebaşlarından Cemil Bayık'ın da bulunduğu diğer şüphelilerin ise 7'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve bin 938 yıldan 3 bin 16 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları istenmişti.
Bugün İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Marmara Cezaevi'nin karşısındaki duruşma salonunda saat 11’de başlayan duruşmada önce kimlik tespitleri yapıldı. Duruşmada 12 tutuklu sanık Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken, tutuklu 15 sanık ise cezaevinden getirildi. Duruşmada sanıkların avukatları ve müştekiler de hazır bulundu. Duruşmada mahkeme başkanı, iddianamenin Arapça tercümesinin 5 Mayıs’ta mahkemeye gönderildiğini ve Arapça tercümesinin sanıklara tebliğ edilmediğinin anlaşıldığını belirtti. Sanıkların iddianameyi yasa gereği 1 hafta önce okuması gerektiğini belirten mahkeme başkanı, isterlerse savunmalarını daha sonra yapabileceklerini de söyledi. Söz verilen sanık Ahlam Albashır, daha sonra savunma yapacağını söyledi.

Öte yandan Albashır’ı Esenler’den alan sanık Ahmed Carkes ise savunmasında korsan taksi şoförlüğü yaptığını ve Ahlam Albashır’i tanımadığını söyleyerek “Halil isimli kişi bana Ahlam’ı Edirne’ye götürmemi söyledi. 2014 yılında kaçak yollarla Türkiye’ye geldim. Savaş nedeniyle Türkiye’ye kaçtım. Arkadaşımın aracını emanet olarak aldım. Halil bana konum gönderdi ben de gittim. Yoldayken Halil beni aradı. ‘Alacağın kişi bayan’ dedi. Halil benden ona bin lira vermemi istedi. Ne ödeme yaparsam hepsini Ammar’dan alırım. Ammar ve Halil arasında nasıl bir ilişki var bilmiyorum. Kız benimle arabaya bindi. Halil, ‘Edirne’ye ulaştırabilir misin’ diye sordu. Halil’e aracın emanet olduğunu, Edirne yolunu bilmediğimi söyledim. Gece vakti gözlerimin iyi görmemesi nedeniyle gidemeyeceğimi söyledim. Halil benden kızı misafir etmemi, bir telefon ve hat almamı söyledi. Neden olduğunu sorduğumda, ‘bu kız yarın yurt dışına gidecek’ dedi ve ona telefon almamı söyledi. Eve geldim ailem bana bu kızın kim olduğunu sordu. Ben de ailesinden kaçtığını, Türkiye’de kimsesi olmadığını ve yarın gideceğini söyledim. Halil beni aradı telefonu sordu. Ben de ‘kızın elinde’ dedim. Halil yine aradı ‘telefonu kırman lazım’ dedi. Halil’in yasa dışı şeyler yaptığını bildiğim için, önlem almak için bunu talep ettiğini düşündüm. Telefon ve hat aldım. 1 saat sonra eve döndüm. Bizim ev erkek ve bayanların birlikte oturamayacağı şekildedir. Bayanla hiç oturmadım, ondan da hiç şüphelenmedim” dedi.

Ahmed Carkes ifadesinin devamında karakola götürüldüğünü söyleyerek “ Bana Ahlam’ın fotoğrafını gösterdiler ve Taksim’de patlama eylemi gerçekleştirdiğini söylediler. Kızın nerede olduğunu sordular. Herhangi bir baskı olmaksızın kızın nerede olduğunu söyledim. Esenler’e gitmeden önce Ahlam’ı ne gördüm ne iletişime geçtim. Bu kızı tanımıyorum. Halil’in sabah gideceği şeklinde talebi ve Türkiye’de kimsesi olmadığından dolayı bizde kalmasını kabul ettim. Ne Suriye'den ne Türkiye'den hayatımda hiç tanımıyorum. Yaşanan olaylardan dolayı çok üzgünüm. Suçsuzum. Kızın ne yaptığıyla ilgili hiçbir bilgim yoktur. Karakola gittiğimde bu eylemin Ahlam tarafından gerçekleştirildiğini öğrendim. İnternetteki sıkıntı nedeniyle eylemi gerçekleştirenin kim olduğunu göremedim. Terör örgütü üyelerinden birisi değilim. Ne savaş eğitimi ne silah eğitimi, hiçbir eğitim almadım. Devlete karşı hiçbir eyleme katılmadım. İşim taksi şoförlüğü. İşim istediği yere ulaştırmak ve ücretini almak. Terörist olduğunu bilseydim evime getirmezdim. Halil Suriye’den göçmen kaçakçılığı yapar. 9 yıldır Türkiye’de yaşıyorum. Kimliğim var. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaktan şeref duyarız. Türkiye artık bizim vatanımız” şeklinde konuştu.

Ahmed Carkes’in ağabeyi sanık Ammar Carkes de korsan taksi şoförlüğü yaptığını söyleyerek, “Halil ile yüz yüze görüşmedik, sadece telefon. Halil ile 7-8 ay çalıştıktan sonra göçmen kaçakçılığı yaptığını öğrendim. Bir şahsa telefon ve sim kart ile harcama yaptığımda Halil’e bildiriyordum. Halil de bir sonraki gelecek yolcu ile parayı gönderiyordu. Olaydan 5-6 gün önce beni aradı. ‘Bir erkek ve bir bayan yolcuyu Edirne’ye götüreceksin’ dedi. Bana bir konum gönderdi. Konuma gittim kimseyi göremedim. Daha sonra bir şahıs yanıma geldi, ‘Halil’in gönderdiği şahısım’ dedi. Halil’i aradım erkek geldi ama bayan gelmedi dedim.’ Kadının gelmesi gecikecek sen bu adamı al Edirne’ye götür’ dedi. Edirne’ye götürdüm. Dönüş yolunda kardeşim Ahmed beni aradı. Halil’in onu aradığını, bu bayanı evimize getirmek istediğini söyledi. Edirne’ye gidecekti ama geç vakit olduğu için bizde kalacaktı. Eve döndüğümde Ahlam Albashır oradaydı. ‘Halil’in gönderdiği Avrupa’ya gidecek şahıs sen misin’ diye sordum. ‘Evet’ dedi. Yemekten sonra kardeşim dışarı markete çıktı. Daha sonra bizi aradılar, Ahmed’in yakalandığını söylediler. Korsan taksicilik yaptığımız için işle ilgili bir sorun olduğunu düşündüm. Kızın elbiselerinden koku geliyordu. Kız kardeşime ‘kızın elbiselerini değiştir yarın Edirne’ye gidecek’ dedim. Haberlerde Taksim’de olan patlama haberi çıktı. Ben de sosyal medya hesabımı açtım. Şebeke olmadığından çalışmadı. Daha sonra internet gelince açtım ve bu bayanın fotoğrafını gördüm. Bize gelen kıza benziyordu. Fotoğrafı Halil’e gönderdim ve ‘bu o kız mı’ diye sordum. ‘Bu kızdan elinden ne gelirse o şekilde kurtul’ dedi. Ben Allah’tan korkarım suç işlemem kimseyi öldürmem, vurmam. Bizim evdeyken aklımı kullanamıyordum, sağlıklı düşünemiyordum. Bize aileme zarar verebilir diye endişem oldu. 10 dakika sonra polis gelip hem kendisini hem bizi gözaltına aldı. Ben Halil’i sadece yolcu taşıma işiyle ilgili biliyorum. Herhangi bir örgüte üye değilim. Allah bütün ölenlere rahmet eylesin. Göçmen kaçakçılığı suçundan hakkımda hüküm verilirse bunu kabul edebilirim. Çünkü bu işi yapıyorum. Diğer suçlamalarla ilgim yoktur. Ben kimseyi öldüremem, Müslümanım” şeklinde konuştu.

Sanığın savunması esnasında duruşma salonunda bulunan müştekiler tepki gösterdi. Sanık savunmalarının ardından mahkeme heyeti duruşmaya 1 saat ara verdi. Duruşma aranın ardından sanık savunmaları ile devam edecek.

Melike İnal - Şaban Tektaş
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli KOSTÜ’den fiyat açıklaması: "Üniversite siyaset yapma yeri değildir" Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi’nde (KOSTÜ) erken kayıt dönemi başlarken, KOSTÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Talip Emiroğlu, yüzde 120 fiyat artışı iddialarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Talipoğlu, "Yüzde 80 fiyat artışını yüzde 120 diye eylem yapan milletvekilimiz elbette okuduğu yazıyı anlamamış olamaz. O zaman bizim üzerimizden siyaset yapıyor ihtimali öne çıkıyor. Buna daha çok üzülürüz. Üniversite siyaset yapma yeri değildir" dedi. Başiskele Yeniköy Şerif Kanık Kampüsü’nde eğitim faaliyetlerini sürdüren KOSTÜ’nün Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Talip Emiroğlu, sosyal medyada yüzde 120 fiyat artışı yapıldığına dair paylaşımların yapılması sonrasında açıklama yaptı. Talip Emiroğlu, "Bizim üniversitemiz geçen yıl hocalarımızın maaşlarına yüzde 100’ün üzerinde zam yapmıştır. Pek çok giderimiz benzer oranlarda artış göstermişti. Bu olumsuz şartlara rağmen mevcut öğrencilerimizin eğitimini sürdürme haklarına öncelik vererek, yüzde 80 zamlı erken kayıt uygulaması imkanı oluşturduk. Bu orana düşebilmek için taksit yapamayacağımızı bildirdik. Ancak anlaşmalı olduğumuz bankalar kredi kartıyla ödeme yapan öğrencilere faizsiz taksit yapacağını belirttiler. Öğrencilerimize gönderdiğimiz yazıda, ’bu erken kayıt imkanından faydalanın, aksi takdirde eylül ayında yüzde 120 artışla kayıt yaptırmak zorunda kalabilirsiniz’ uyarısında bulunmuştuk. Maalesef bölgemizin milletvekili sayın Harun Özgür Yıldızlı, bu yazımızı ’KOSTÜ yüzde 120 zam yaptı’ olarak kamuoyuna duyurdu. Biz üniversite olarak siyasilerimizden destek beklerken, o bir kısım öğrencimizi yanına alarak okul önünde eylem yapmayı tercih etti. Bunu üzüntüyle karşıladık. Üniversite yönetiminin en ufak bir hatası yoktur. Hepimiz bu ekonomik zorluğu aşmak, kurumumuzu ayakta tutarak öğrencilerimizi mağdur etmeme derdindeyiz" dedi. "Üniversite siyaset yapma yeri değildir" Talip Emiroğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Yüzde 80 fiyat artışını yüzde 120 diye eylem yapan milletvekilimiz elbette okuduğu yazıyı anlamamış olamaz. O zaman bizim üzerimizden siyaset yapıyor ihtimali öne çıkıyor. Buna daha çok üzülürüz. Üniversite siyaset yapma yeri değildir. Biz 40 yıllık eğitimciyiz, işimizi yapmaya çalışıyoruz. İşimizde hiç bir zaman parayı öne çıkarmadık, eğitimi öne çıkardık. Fahiş zam ve kar kelimeleri kullanıyor. Başkanı olduğum Avrupa Eğitim Vakfı, 4 yıldır bu üniversiteye para desteği veriyor. Her yıl yapılan YÖK denetleme raporlarında görebilirsiniz. Sayın milletvekilinden öğrencileri toplayıp üniversitenin önünde eylem yapmadan önce bizden de bilgi almasını beklerdik. Burası ücretli bir üniversitedir ve ücretlerimiz çevredeki kolej ücretlerinden bile düşüktür. Gençliğin doğasında heyecan ve tepkili olmak vardır. Dolayısıyla bazı öğrencilerimiz bu tür davranış içerisinde olabilir, anlayışla karşılıyoruz. Onlarla tekrar konuşup konuyu izah edebiliriz. Onlar bizim çocuklarımız. Ama büyükler onların bu durumuna tazyik verip işi gösterilere dönüştürmemelidir. Bu üniversitenin kapısı herkese açıktır. Buradan her türlü soruya cevap bulabilirsiniz. Bu yanlış ifadeler ve eylemler üniversitemizin itibarına hak etmediği şekilde zarar vermektedir. Bizim verdiğimiz eğitimin kalitesi ortadadır. Uygulanan ücretler diğer üniversitelerle mukayese edilirse fedakarlığımız daha iyi anlaşılacaktır" Erken kayıt duyurusu Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi’nin erken kayıt duyurusunda ise "Sevgili öğrencilerimiz, 2024-25 eğitim dönemi erken kayıt sürecimiz başlamıştır. 17 Mayıs 2024 tarihinde sona erecektir. Geçen yıl ödediğiniz ücretin üzerine yüzde 80 artış yapılarak kayıtlarınızı yenileyebilirsiniz. Bu erken kayıt imkanından yararlanmayan öğrencilerimiz 15 Ağustos-1 Eylül 2024 tarihleri arasında yapılacak normal kayıt sürecinde, yüzde 120’nin üzerinde artışla kayıt yaptırmak zorunda kalabilir. Bu yılki kayıt yenilemelerde taksit uygulaması kaldırılmıştır. Ancak anlaşmalı bankalarımız kredi kartıyla yapılan ödemelerde faizsiz taksit yapacaktır" ifadelerine yer verildi.
Aydın Nazilli’den sert tepki Nazilli Belediyespor Kulüp Başkanı Şahin Kaya şike iddialarını sert bir dille yalanladı. “Bizim şike yapacak paramız yok” diyen Şahin Kaya, Zonguldak Kömürspor’u hedef alarak Zonguldak cephesinin rakiplere ve hakemlere teşvik primleri gönderdiğini ileri sürdü. TFF 2. Lig Beyaz Grup’un 37. haftasında Ankaraspor-Nazilli Belediyespor 0-0 berabere kaldı. Bu sonucun ardından siyah beyazlılar puanını 38’e yükselterek ligde kalmayı başardı. Ankaraspor ise 57 puanla Play Off biletini kaptı. Ligde 16. sırada yer alan Zonguldak Kömürspor ise küme düşen son takım oldu. Maçın ardından Zonguldak Kömürspor, müsabakada şike yapıldığı iddiasıyla Türkiye Futbol Federasyonu’na başvurdu. TFF, müsabakayla alakalı inceleme başlattı. Türk futbol kamuoyunda geniş yankı uyandıran maça ilişkin Nazilli Belediyespor Kulüp Başkanı Şahin Kaya açıklamalarda bulunarak, Zonguldak Kömürspor cephesinin çirkin algı operasyonunu devreye soktuğunu ifade etti. Şahin Kaya, şike iddialarını kesin bir dille reddedip, Zonguldak Kömürspor camiasını hedef aldı. "2 takımın riske girmemesi çok normal" Alınan sonucun futbolun olağan akışında görülen bir şey olduğunu kaydeden Başkan Kaya; “Daha önce 2000-2001 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde Galatasaray-Strum Graz maçında da oldu. 1 puanın yettiği yerde 2 takımın da riske girmemesi ve top çevirmesi çok normal. Maçta şut olmadığına ilişkin istatistik paylaşılıyor. Vanspor’un 6-1 bittiği maçında istatistiklerin hepsi sıfır. Bu platformlarda 2 ve 3.liglerin istatistikleri yapılmıyor” dedi. "Zonguldak başarısızlığını örtmeye çalışıyor" Zonguldak Kömürspor yönetiminin kendi beceriksizliklerini, şike iddialarıyla örtmeye çalıştığını belirten Kaya; “Biz 2 milyon 300 bin TL para için 3 puanımızı sildirdik. Zonguldak ise 800 bin TL para için 3 puanını sildirdi. 3 puanları silinmeseydi bugün ligde kalacaklardı. Kendi başarısızlıklarını, örtmek için Ankaraspor ile şike yaptığımız söyleniyor. Buna kesinlikle katılmıyoruz. Kınıyoruz da. Bizim kimseyle şike pazarlığımız söz konusu olamaz. Zonguldak taraftarı hatayı kendi yönetiminde arasınlar” diye konuştu. "Bizim şike yapacak paramız yok" Nazilli Belediyespor Başkanı, ekonomik sıkıntılarla boğuştukları sezonda şike yapacak bir paralarının olmadığını vurgulayarak açıklamasının devamında, “Bizim şike yapacak paramız da yok. Bunu bütün kamuoyu biliyor. Çok cüzi miktarlara takım kurmuş bir yönetimiz. Bu algılara kimsenin itibar edeceğini düşünmüyorum. İki takımın da riske girmemesi çok normal. 25. dakikada Serhat Aslan kardeşimizin çapraz bağları koptu. Madem bu kadar şey bir maçtı, benim kardeşimin neden çaprazları koptu?” ifadelerine yer verdi. "Nazillispor ağır taştır altında kalırlar" Son dakikalarda Tibet Öniz ile rakip İbrahim Sürgülü arasında yaşanan pozisyona ilişkin de konuşan Başkan Şahin Kaya, “İkili mücadele esnasında Tibet’in ağzından küfü çıkıyor. Ankarasporlu futbolcuların tepkisi ağzından çıkan küfre. Tibet de o küfrü pozisyon icabı yaptığını söyledi. ‘Ben özrümü diledim, konuyu kapattık’ dedi. Orada bir diğer oyuncu da arkadaşımız sakat neden dışarı atmadınız diye tepki gösteriyor. Buralardan bir şey tutturamazlar. Biz anlımızın akıyla bu sezonu bitirdik. Nazillispor büyük camiadır. İlçe takımı olabiliriz, onlar il takımı olabilir, lobisi siyaseten daha kuvvetli olabilir ama Nazillispor ağır taştır altında kalırlar” dedi. "Zonguldak teşvik gönderirken biz çıkıp isyan etmedik" 4 haftadır kendi rakipleri ve Zonguldak Kömürspor’un oynadığı takımlara teşvik primleri gittiği, hakemlere para verildiği iddialarını gündeme getiren Kaya, “Karacabey maçında bildiğiniz doğrandık. Biz de orada çıkıp Zonguldak yönetimi şike yapıyor, teşvik gönderiyor, bu yüzden yeniliyoruz diyerek isyan edebilirdik. Ama hiçbir bahaneye sığınmadık. Direk rakipleri Serik Belediyespor’du yenselerdi hiçbir sorun kalmayacaktı. Bu olan Zonguldak Kömürspor yönetiminin başarısızlığıdır” şeklinde konuştu. "İstedikleri kadar araştırabilirler" 3 sezon önce Darıca Gençlerbirliği-Kızılcabölükspor çekişmesinden örnek veren Kaya, “Darıca başkanı şike yaptığını itiraf etti. Federasyon o dönemde de bununla alakalı soruşturma başlattı. Her şey açık ve ortadayken Darıca’ya hiçbir ceza verilmedi. Kızılcabölükspor da düştüğüyle kaldı. Alenen yapılmış bir şike varken hiçbir şey olmamış, bizim şikeye teşebbüsümüz dahi olmamış. Bunlardan bir şey çıkacağını düşünmüyoruz. İstedikleri kadar araştırabilirler. Bizim kimseyle ne bir para trafiği ne de bir görüşmemiz olmuştur" dedi.
Aydın Kuyucak’ta ’Karapınar Dede Hayrı’ geniş katılımla gerçekleştirildi Aydın’ın Kuyucak ilçesine bağlı kırsal Karapınar Mahallesi’nde bu sene 39’uncusu düzenlenen ’Geleneksel Dede Hayrı’ bu yıl da yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. Yaylada aynı sofrada buluşan binlerce kişi hem dua etti, hem de hasret giderdi. ‘Ömür Yaylası’ olarak da bilinen Karapınar Mahallesi’ndeki Karaca ailesinin öncülüğünde yapılan, köylülerin ve hayırseverlerin destekleriyle zenginleşen hayır cemiyetinden nasiplenmek isteyen yüzlerce kişi çevre il, ilçe ve köylerden yaylaya akın etti. Baharın güzelliklerinin de yaşandığı hayır gününde, kazanlar dolusu keşkek, aşure ve çeşitli yemekler pişirildi. Kuran-ı Kerim ve duaların okunduğu hayırda uzun zamandır birbirini göremeyen dost ve akrabalar da hasret giderdi. Çocuklar da bahar havasını fırsat bilip gönüllerince yaylada oyunlar oynayıp, doyasıya eğlendiler. Mahallenin ileri gelenlerinden hayrın öncülüğünü yapan Mustafa Karaca, 39 sene önce başlayan bu hayır işinin her geçen yıl daha da büyüyerek bu günlere geldiğini belirterek, genç kuşağın da bu geleneği sürdürmesini istedi. Herkesin elinden geldiğince bu hayra destek olmaya çalıştığını belirten Karaca, “Bu hayır işini duyup bizi tanımayan kişiler bile destek vermeye başladı. Katılım her geçen sene daha da artıyor. İnsanımızın manevi değerlerine ve geleneklerine ne kadar bağlı olduğunu bir kez daha görmüş olduk” ifadelerini kullanarak katılan herkese teşekkür etti. Mevlid, ilahi ve Kuran-ı Kerim tilaveti okunup, dualar edildikten sonra dağıtılan yemekler kısa sürede tükenirken, davete katılanlar yemekten sonra yayla içerisinde aileleriyle beraber güzel bir gün geçirdi.
Karabük Geleneksel Türk okçuluğu grup müsabakaları Karabük’te başladı Türkiye Geleneksel Türk Okçuluk Federasyonu Geleneksel Türk Okçuluğu grup müsabakaları Karabük’te başladı. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın okul sporları kapsamında küçükler, yıldızlar ve gençler A-B kız-erkek grup müsabakalarına 10 ilden 200’ye yakın sporcu katıldı. Dr. Necmettin Şeyhoğlu Stadı’nda iki gün sürecek müsabakalarda sporcular, Mersin’de yapılacak Türkiye finallerine katılabilmek için mücadele ediyor. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan açılış seremonisi konuşmalar ile devam etti. İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Akbaş ‘Eğitim Kenti Karabük’ projesi kapsamında hem akademik başarı hem sosyal-sportif faaliyetler hem de değerler olarak Karabük’ün ilerlemesinin sürdüğünü söyledi. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın sporun tabana yayılması, başarılı sporcuların kulüplere ve milli takımlara kazandırılması yönünde çalışmaların devam ettiğini belirten Karabük Gençlik ve Spor İl Müdürü Coşkun Güven, “Farklı yaş kategorilerinden 10 farklı şehirden 200’e yakın sporcu, öğretmen ve hakem arkadaşımızı Karabük’te ağırlıyoruz. Güzel ve heyecanlı mücadeleler izleyeceğiz. Karabük’te birçok organizasyona daha ev sahipliği yapmaya devam edeceğiz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Fotoğraf çekimi ile açılış seremonisi sona ererken müsabakalar başladı. Mücadeleler yarın da devam edecek. Karabük’ten başarı ile ayrılacak sporcular Mersin’de yapılacak Türkiye finallerine katılım sağlayacak.