EĞİTİM - 07 Nisan 2016 Perşembe 12:03

İZU’den Amerika çıkartması

A
A
A
İZU’den Amerika çıkartması

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, Amerika’nın önde gelen üniversitelerinden George Mason Üniversitesi, Mary Washington Üniversitesi, North Caroline Üniversitesi, Duke Üniversitesi, Michigan Üniversitesi, Purdue Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi ile akademik işbirliğinin temellerini attı.

Amerika’nın önde gelen üniversitelerinden George Mason Üniversitesi, Mary Washington Üniversitesi, North Caroline Üniversitesi, Duke Üniversitesi, Michigan Üniversitesi, Purdue Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi ile İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi arasında temelleri atılan işbirliği projeleri kapsamında öğrenci değişiminin yanı sıra, akademisyen değişimi ve ortak projeler de yürütülecek. Konuya ilişkin açıklama yapan İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut, “Üniversitemiz 2010 yılında kurulmuş fakat kısa zaman içerisinde çok önemli programlara imza atmış bir üniversite. Şu anda 5 bine ulaşan öğrenci sayımız içerisinde bin 500 lisansüstü öğrencimiz var. Bunların neredeyse üçte biri yabancı öğrenci. Biz özellikle lisansüstü ağırlıklı, araştırma odaklı bir üniversite olarak kendimizi konumlandırmaya ve iyi üniversitelerle işbirliğimizi de artırmaya çalışıyoruz. Bu çerçevede daha önce Asya’da, Orta Doğu’da, Avrupa’da ve Amerika’da birçok üniversiteyle işbirliklerimiz oldu. Şu anda altmıştan fazla ülkenin üniversitesiyle işbirliklerimiz var. Ancak son Amerika seyahatimizde başta George Mason Üniversitesi, Mary Washington Üniversitesi, North Caroline Üniversitesi, Duke Üniversitesi, Michigan Üniversitesi, Purdue Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi’nden olmak üzere önemli direktörlerle ve uluslararası alanla ilgili en önemli temsilcilerle görüşmeler yaptık” diye konuştu.

“ÖĞRENCİLERİMİZ TÜRKİYE’DEN VE AMERİKA’DAN İKİ DİPLOMA SAHİBİ OLACAK”
“Bu görüşmelerde bazı üniversitelerimizle 3+2 programları üzerinde önemli mutabakatlar gerçekleştirdik. Yani öğrencilerimiz iki diploma sahibi olacaklar. Biri İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi bir de Amerika’da bir üniversiteden derece sahibi olacak. Bunun için de lisans eğitimini burada tamamlayacak 3 yıl ardından 2 yıl Amerika’da okumak suretiyle Master derecelerini tamamlayacaklar” diyen Prof. Dr. Mehmet Bulut, öğrenci değişiminin yanı sıra akademisyen değişimi ve ortak projeler yürütme konusunda da mutabakata vardıklarını ifade etti. 

“ÖĞRENCİLERİMİZ VE AKADEMİSYENLERİMİZ ARTIK AMERİKA’YA RAHATLIKLA GİDEBİLECEK”
Özellikle lisansüstü öğrencilerinin ve araştırmacı akademisyenlerin Amerika’ya rahatlıkla giderek oradaki hocaların araştırmalarına dâhil olabileceklerini, laboratuarlara girebileceklerini, deneyler yapabileceklerini vurgulayan Prof. Dr. Bulut, açıklamalarına şöyle devam etti: “Ayrıca tabi onların öğrencileri de bize gelecek. Hem öğrenciler burada belli alanlarda deneyim kazanma ve staj imkânlarından yararlanabilecek hem de akademisyenlerimiz arasında ortak projelerimiz olacak. Hemen ilk etkinlik önümüzdeki dönemde George Mason Üniversitesi ve Michigan Üniversitesi ile ortak 2 sempozyum olarak belirlendi. İlk çalışmalarımıza hızlı bir şekilde başladık. Sonrasında da İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’nin akademisyenleri hem de öğrencileri için artık dünyanın en iyi üniversiteleri Amerika’da işbirliği için hazır. Yani buraya adımını atan araştırmacılarımız, akademisyenlerimiz artık dünyanın en iyi üniversiteleriyle her türlü işbirliği imkânına kavuştuklarını söyleyebilirim.”

“AZİZ SANCAR’IN ÇIĞIR AÇAN ÇALIŞMALARINI YERİNDE GÖRDÜK”
Amerika seyahatinde Kimya Nobel Ödülü alan Türk bilim insanı Aziz Sancar’ı da ziyaret ettiklerini söyleyen Bulut, “Oraya gitmişken North Caroline Üniversitesi’nde Aziz Sancar Hocamız bizi kabul ettiler, kendileriyle ve eşleriyle görüştük. Türkiye’deki üniversitelerin durumuyla ilgili, yaptığımız çalışmalarla ilgili kendisine bilgi verdik. Onun da bizlere bazı tavsiyeleri oldu. Kendisi artık gençlerimizin için önemli bir model. Mardin’in bir köyünden çıkıp dünyanın en iyi üniversitelerinde eğitim alıp Nobel Kimya Ödülünü almasıyla gerçekten bir Türk’ün dünyada neler başarabileceğini göstermesi açısından örnek bir şahsiyet. Kendisini de üniversitemize davet ettik ve inşallah önümüzdeki günlerde eşi ve kendisi teşrif edecekler. Üniversitemizin özellikle yabancı öğrenciler ve Suriye’den Türkiye’ye gelen öğrencilerle ilgili yaptığımız çalışmalardan bahsettik. Bizim lisans ve lisansüstü birçok Suriyeli öğrencimiz var. Ondan ayrıca çok memnuniyet duydu. Onun da özellikle dezavantajlı gruplar ve Suriyeli öğrenciler yani zor durumda olan göçmen öğrenciler konusu hassasiyetle üzerinde durduğu bir konudur. Biz bu konudaki çalışmalarımızdan da bahsedince çok memnun oldu. Biz üniversite olarak bu konuda uluslararası üniversite olmanın gereği olarak dezavantajlı gruplara ayrıca destek sağlayan bir üniversiteyiz. Tabi bilimde çığır açan çalışmalarını da yerinde gördük ve kendisini tebrik ettik” açıklamalarında bulundu.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri MHP’li Özdemir: "Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefimizin gerçekleştirilmesi için tüm kurumlarımız üstün bir gayret içerisinde" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, Cumhurbaşkanlığına bağlı bazı kuruluşların bütçe görüşmelerinde Türkiye Büyük Milleti’nde (TBMM) aldığı sözde, "Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefimizin gerçekleştirilmesi için tüm kurumlarımız üstün bir gayret içerisindedir" dedi. MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, TBMM’de yapılan Cumhurbaşkanlığına bağlı bazı kuruluşların bütçe görüşmelerinde söz aldı. Özdemir görüşmelerde yaptığı konuşmada, "İnsanlık sanayi devriminin ardından girdiği ve yüksek hızla devam eden ilerleme sürecine 1940’lı yıllardan sonra uzaya ve başka gezegenlere erişim, böylelikle de rekabetin yeni koşullarına uzanan süreçle başlamıştır. Bu çabalar bilgisayar teknolojisinin ve uzaktan haberleşme imkânlarının getirdiği diğer koşullarla istihbarat çalışmalarını ve faaliyetlerini de derinden etkilemiştir. Belirsizliğin, düzensizliğin ve meydan okumaların fazlalaştığı mevcut zaman diliminde ise yeni bir kırılmayla daha karşı karşıyayız. Haber kaynakları ve bunların güvenilirlik derecesi her ne kadar fazla, hatta çoğu da açık alanlardan temin edilse bile analiz ve işleme yeteneği açısından teknolojinin getirdiği yüksek kazanımlar, devletlerarası verilen mücadelede fark oluşturmaktadır. Bu sebeple Milli İstihbarat Teşkilatının başta kuantum teknolojisi olmak üzere ileri nesil yapay zekâ ekosistemine sahip olması elzem hale gelmiştir. Karar alma süreçlerinde son derece değerli katkıları olan milli şuura sahip inanmış kadroların sergilediği üstün gayretler kadar, teknoloji ile doğru yöntemlerle harmanlanmış bir çalışma sistematiğinin, muadil istihbarat kuruluşlarıyla kıyaslandığında kendi kurumlarımızı farklı ve üstün kılmasını sağlamak gerekir. Allah, vatan, namus; yani Kur’an, bayrak ve silah üzerine edilen şerefli yeminlerin tutulması için sergilenen üstün gayretlerle verilen emeklerin hedefe tam manasıyla ulaşması için teknolojiden azami ölçüde istifade edilmelidir. Bu durum espiyonaj faaliyetleri kadar kontraespiyonaj alanında da Türk mührünün vurulması mecburiyetini doğurur. Son dönemlerde ülkemize karşı yürütülen bazı casusluk faaliyetlerinde şimdiye kadar alışılagelmedik metotların kullanıldığının anlaşılması da bizi buna mecbur kılmaktadır. Malum ve meşum yapılanmaların mensubu bulunduğu ülkelerin durumuyla, bilhassa savunma sanayimizle alakalı yürüttükleri anlaşılan uğraşları dikkate alındığında, resmi yahut özel tüm savunma sanayi kuruluşlarımızın hem fiziki hem de veri güvenliklerinin tesis edilebilmesi için ayrı bir politika geliştirilmesinin de gelinen aşamada elzem olduğu anlaşılmaktadır" dedi. "Bölgesinde lider Türkiye" Türkiye’nin, Cumhur İttifakı’nın dirayetli duruşu ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin getirdiği istikrarlı yapıyla bölgesinde lider, küresel seviyede de giderek, daha da fazla söz sahibi olmayı başardığını dile getiren Özdemir, "Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefimizin gerçekleştirilmesi için tüm kurumlarımız üstün bir gayret içerisindedir. Terörsüz Türkiye’nin hayata geçmesiyle beraber ülkemizin küresel bir güç olması istikametinde kararlılıkla ilerleyişinde İletişim Başkanlığımızın da sorumluluğu oldukça fazladır. Zira aynı anda beş lobi, küresel seviyede ülkemize karşı hem kamuoylarını hem de diğer ülkelerin karar alma mekanizmalarını etkileyebilmek için aktif bir faaliyet yürütmektedir. Rum, Ermeni, Siyonist ve Hindu lobilerine ilave olarak İslamofobik yapılanmalar doğrudan Türkiye’yi kötüleyecek, uluslararası itibarımıza saldıran, aziz milletimiz arasında kin ve nefret tohumları ekmek üzere FETÖ ile de işbirliği yapmak suretiyle uğraş vermektedir. Bu şartlarda gerek bölgesel ve uluslararası politikalarımız, gerekse küresel barış ve istikrarın tesisi için sürdürdüğümüz gayretlerimizin sağlıklı mekanizmalarla doğru biçimde anlatılması önemlidir. Sosyal medyanın psikolojik harekâtlar ve beşinci kol faaliyetleri için de ana mecralar haline geldiği gerçeği göz ardı edilmemelidir. Dünya ile beraber ülkemiz de belirsizliklerle dolu ve öngörülemez bir iklimde artık her an tetikte ve teyakkuzda olunmalıdır. İletişim Başkanlığımız da bu anlamda yedi gün, yirmi dört saat uyanık ve şuurlu olmak durumundadır. Bu çabalarda kamu yayıncısı olarak önemli bir sorumluluğu yerine getiren TRT’nin de faaliyetlerini başarılı bulduğumuzu ifade etmek istiyorum. Türk milletinin gür sesini ve Türkiye’nin tezlerini küresel seviyeye ulaştırmada etkili bir yayıncılık anlayışı sürdüren TRT’nin milli değerlerimizden olduğu unutulmamalı, kurumsal niteliğinin yıpratılmaması için herkes gereken hassasiyeti göstermelidir" ifadelerini kullandı.