SAĞLIK - 14 Mart 2016 Pazartesi 14:06

Kilo verememeye sebep olan 5 hatalı davranış

A
A
A
Kilo verememeye sebep olan 5 hatalı davranış

Zayıflarken güçlük çeken kişilerin genellikle basit hatalardan dolayı kilo veremediğini belirten Türkiye Vücut Geliştirme Şampiyonu Ahmet Koç, konuyla ilgili bilgi verdi.

Çoğu durumda düzenli olarak egzersiz yapılsa ve beslenme düzenine dikkat edilse de kilo vermekte güçlük çekilebilir. Bu gibi durumlar genellikle basit 5 hatadan kaynaklanmaktadır. Türkiye Vücut Geliştirme Şampiyonu Ahmet Koç kilo verememe nedenleri hakkında bilgi verdi.

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ
"D vitamini vücut için oldukça önemli bir vitamin olmasının yanında, kilo vermek için de gereklidir. D vitamini, her yaş grubu için önem teşkil eden ve genellikle fazla kiloların sebebi eksikliği olan bir faktördür" diyen Türkiye Vücut Geliştirme Şampiyonu Ahmet Koç; "Kilo vermek isteyen herkesin, günlük D vitamini ihtiyacını karşılaması oldukça önemlidir. D vitamini besinlerden karşılanabilen bir vitamin değildir. Bu sebeple günlük ve düzenli olarak gün ışığında en az 15 dakika yürümek gerekmektedir. Bu konuda yapılan araştırmalar D vitamini ihtiyacı karşılayan kişilerin daha hızlı ve daha etkin bir şekilde kilo verdiğini ortaya koymuştur" ifadelerini kullandı.

KARBONHİDRAT TÜKETİMİNİN YETERİ KADAR KISITLANMAMASI
Kilo vermek isteyen kişilerin mutlaka karbonhidrat sınırlandırması yapması gerektiğini söyleyen Ahmet Koç, "Düşük karbonhidrat, yüksek protein temelli beslenme düzeni, bu aşamada oldukça önemlidir. Yapılan araştırmalara göre düşük karbonhidratlı diyet programında kişinin alması gereken ideal karbonhidrat oranı günlük olarak 50 gramın altında olmalıdır. Bunun dışında bu oranın vücudun keton üretmesinde ve yağ yakmasında ideal olduğu bilinmektedir. Zayıflamak isteyenler mutlaka karbonhidrattan zayıf, proteinden zengin bir beslenme düzenini sağlamalıdır. Bununla beraber günlük vitamin, mineral ihtiyacının da karşılanması oldukça önemlidir" diye konuştu.

YOĞUN STRESE MARUZ KALMA
Stresin insan sağlığı üzerinde olumsuz etki yarattığını vurgulayan Koç, "Yoğun strese maruz kalanlar zor kilo vermektedir. Kronik stres olarak ifade edilen bu durum, kortizol hormonların salgılanmasına yol açar. Kortizol hormonu da kan şekerinin yükselmesine yol açar ve yağ yakımı bu sebeple daha da zorlaşır" dedi.

HATALI ÇALIŞMA VE AŞIRI KARDİYO
"Ağır kardiyo yapmak uzun vadede kilo vermeyi sağlamamaktadır. Örnek olarak her gün ağırlık kaldırıyorsanız, kilo veremediğinizi fark edebilirsiniz" diye konuşan Koç; "Bu noktada önemli olan vücudu dengeli çalıştırmaktır. Her gün aynı egzersizi yapmak kilo vermeyi zorlaştırır. Ayrıca düzensiz çalışma ve dinlenme süreleriniz varsa, kaslarınızı biraz olsun zorlamıyorsanız yine yağ yakımın da etkili bir davranış söz konusu olamaz. Bu durum için ideal ağırlık çalışmalar 30-60 saniye dinlenme ve 1 RM’nin 70-85’i ağırlıklarla çoklu vücut hareketleridir" ifadelerini kullandı.

BESİN INTOLERANSI
Gıda intoleransının yağ yakımında önemli bir faktör olduğunu söyleyen Koç, "Özellikle de glüten ve süt ürünlerine karşı intolerans söz konusu olabilir. Bu durumdan şüpheleniyorsanız, şüphelendiğiniz gıdadan 1 hafta uzak durmalı ve durumu değerlendirmelisiniz. Ardından da gerekli durumlarda kan ve idrar testleri yaptırmalısınız. Test ettiğiniz gıdaya karşı intoleransınız varsa kendinizi daha iyi hissedecek ve sindirim sisteminizi düzene soktuktan sonra yağ yakımınızın hızlandığını fark edeceksiniz" şeklinde açıklamalarda bulundu.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.