POLİTİKA - 28 Kasım 2016 Pazartesi 14:33

Kurtulmuş: Rusya teyit etti

A
A
A
Kurtulmuş: Rusya teyit etti

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Rusya, 2 askerin şehit edildiği saldırıdaki hava araçlarının kendilerine ait olmadığını teyit etti" dedi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Çankaya Köşkü'nde Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısının gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bakanlar Kurulu toplantısında ele alınan önemli konulardan birinin Avrupa Parlamentosu'nda alınan son karar olduğunu belirten Kurtulmuş, "Bu karar Avrupa hukuku bakımından da siyasi sonuçları olan bir karar değildir. Bunun siyasi bir sonuç doğurabilmesi için Avrupa Konseyi'nde belli bir çoğunlukla, üye ülkelerin yüzde 55'inin toplam nüfusu temsil eden yüzde 65'lik bir üye çoğunluğunun böyle bir karar alması gerekir. Dolayısıyla Avrupa hukuku bakımından da bir siyasi sonucu yoktur. Bu kararın çok iyi değerlendirilmesi, müzakere edilmesi ve bundan sonraki Türkiye-AB ilişkileri bakımından da eksiksiz bir şekilde değerlendirilerek gözden geçirilmesi gereken bir karardır" ifadelerini kullandı.

Bu tavsiye kararının, Avrupa'da son yıllarda yükselen aşırı sağın siyasi etkisini göstermesi bakımından önemli olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, "Özellikle aşırı sağ siyasetin Türkiye, İslam ve göçmen karşıtı politikaların Avrupa Parlamentosu'nu etkilediği aşikardır. Dolayısıyla bu karar öncelikle Avrupa siyaseti bakımından mahiyeti iyi anlaşılması gereken ve Avrupa siyaseti bakamından alarm verici niteliktedir" dedi.
Bu kararın vizyonsuz ve çifte standartlı bir karar olduğunu anlatan Kurtulmuş, bu kararı Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak yok hükmünde kabul ettiklerini dile getirdi. Önümüzdeki Aralık ayı ortasında toplanacak olan liderler zirvesinde ise daha sorumluluk sahibi, daha vizyoner ve AB'nin geleceğine katkı yapacak yaklaşımların ortaya çıkacağını belirten Kurtulmuş, "Çünkü bu karar sadece Türkiye ile ilgili bir karar değildir. Bu karar AB'nin içine kapanmasını sağlayan, AB'nin genişleme yanlısı tutumlarını mümkün olduğunca törpüleyen bir karardır. Liderler toplantısında bu kararın tersine, Türkiye ile ilgili olumlu yaklaşımların ortaya konulmasının Avrupa siyasetinin makul tarzı bakımından da önemli ve hayati olduğunu ifade etmek isterim. Bu ilişkilerin gerginleştirilmesinin nedeni Türkiye tarafı değildir. Avrupa Birliği-Türkiye ilişkilerinin özellikle son dönemeçte gerginleşmesinin nedeni, Avrupa Birliği'nin içerisindeki bazı siyasetçilerin ve siyasi çevrelerin tarafgir, hatta Türkiye'ye karşı hasmane vizyonsuz tavırlarıdır. Gerginliğin tarafının Avrupa Birliği içindeki bazı siyaset çevrelerinin olduğunun altını çizmek isterim" diye konuştu.

AB'deki siyaset yapıcılara tavsiyede bulundu
Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz, bu ilişkilerin olumsuz bir yöne kaymasını istemeyiz. Ama ilişkilerin olumsuz bir yöne kaymasından Türkiye'den daha fazla Avrupa Birliği'nin zararlı çıkacağını, AB'nin bu çerçevede Türkiye'den daha çok etkileneceğini de ifade etmek isterim. AB'deki siyaset yapıcılara tavsiyemiz de şudur; AB'yi çeşitli kanallarla etkileyen, terör örgütlerinin İslam, göçmen ve Türkiye karşıtlarının etkisinden çıkarak Türkiye ile dostane ilişkileri geliştirmek için yeniden AB'nin vizyoner bir sürece dönmesi ve bu ilişkileri tamir edecek adımları atmasını tavsiye ederiz."

Kıbrıs müzakereleri
Toplantıda ele alınan ikinci konunun, Türkiye'nin Kıbrıs müzakerelerinde aldığı tavır olduğunu belirten Kurtulmuş, "Biz, Kıbrıs'ta çözümden yanayız ama Kıbrıs'taki çözüm ortaya koyulurken bazı ilkelerin Türkiye açısından vazgeçilmez olduğunun da altını çizmek isteriz. Bunlardan birincisi biz dönüşümlü başkanlık sistemini önemsediğimizi bir kere daha bu vesileyle ortaya koyuyoruz. Ayrıca, iki taraflı yani eşit ortaklığa dayalı bir anlayışın bu görüşmelerde etkin ve hakim olmasını benimsiyoruz. Adil yönetişim ve paylaşım ilkesinin barışçıl bir çözüm için önemli bir ilke olduğunu düşünüyoruz ve Türkiye'nin etkin garantörlüğünün devam etmesinin de adadaki sağlanacak barış sürecinin kalıcı olması bakımından önemli olduğunun altını çiziyoruz. Biz bu yıl sonuna kadar görüşmelerde önemli bir sonuç alınacağını ümit ediyorduk ancak öyle görünüyor ki önümüzdeki yıla müzakereler kalacaktır" ifadelerini kullandı.

Suriye ve Irak'taki gelişmeler
Suriye'deki siyasi müzakerelerin yeniden başlatılması için Türkiye'nin her türlü desteği verdiğine işaret eden Kurtulmuş, "Suriye barış süreçlerini desteklediğimizi bir kez daha ifade ederiz. Ayrıca, bu anlamda ilgili bütün taraflarla Suriye'de çözümün ortaya çıkması için müzakerelerimizi sürdürmeye devam ediyoruz. Türkiye'nin önemli öncelikleri halen devam etmektedir, bunlar saklıdır" dedi.

Musul operasyonu
Kurtulmuş, Musul çevresinde DEAŞ'a karşı başlatılan operasyona ilişkin, "Başlangıcından itibaren Türkiye'nin de katıldığı ortak bir anlayışla sürdürülmektedir. Musul'daki insanlara gelecek saldırılara karşı müteyakkız olduğumuzu ifade ediyoruz" diye konuştu.

Turkuvaz Kart uygulaması
Turkuvaz Kart uygulamasındaki yeni yönetmeliğin detaylarının da toplantıda ele alındığını anlatan Kurtulmuş, "Nitelikli iş gücünün, yabancı şirket ortaklarının, Ar-Ge alanlarında Türkiye'de çalışmalarda bulunacakların, sınır ötesi hizmet sunan şirketlerin Türkiye'de geçici olarak oturan çalışanlarının, bu karttan yararlanacak diğer unsurların nasıl yararlandırılacakları ile ilgili bu konudaki çalışmalar son aşamaya getirilmiş, Bakanlar Kurulu'nda verilecek olan karardan sonra bu konuda ortaya konulacak yönetmeliklerle uygulamaya başlanacaktır. Bugün itibarıyla konuştuğumuz ve Bakanlar Kurulu'nda imzaya açtığımız bir diğer konu da cazibe merkezleri ile ilgili uygulamanın nasıl olacağı. Bu bölgelerle ilgili kalkınmadaki öncelikli adımlar tespit edilip Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılmıştır" şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, açıklamaları sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "Geçtiğimiz Perşembe günü, gece saatlerinde Türk askerinin bulunduğu bölgeye El-Bab operasyonu sırasında hava harekatı düzenlendi. Bu saldırıya ilişkin ilk açıklamalarda Esad rejimine ait olduğu değerlendirilen uçaklardan bahsedildi. Saldırının failine ilişkin elinizdeki bilgiler nelerdir? Rejim ya da Rusya ile bu konu ele alındı mı?" sorusuna Kurtulmuş, "Rusya, açıkça bu saldırıda bulunan hava araçlarının Rusya'ya ait olmadığını bizzat Sayın Putin vasıtasıyla teyit etmiştir. Biz, bu saldıran hava aracının uçak ya da İHA, bunların tespiti, o bölgedeki bütün hareketliliklerin hepsinin kayıtları var. Bunlarla ilgili teyit yapıldıktan sonra gerekli girişimlerde bulunulacaktır ve bu anlamda Türkiye'nin yaptığı harekat başka ülkelerin aleyhine olacak bir operasyon değil" cevabını verdi.

Yeni anayasa çalışmaları
Yeni anayasa çalışmalarına ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, "Bizim teklifimiz MHP'ye ulaştırıldı. MHP'den ve AK Parti'den ilgili arkadaşlarımız teklif üzerindeki çalışmalarını yaptılar. MHP teknik düzeyde, AK Parti'nin kendisine göndermiş olduğu bu anayasa değişiklik paketi ile ilgili çalışmalarını sürdürüyor. En kısa zamanda bize resmi olarak da cevaplarını bildirecekler ve sonunda da eğer zaten varsa, ortaya çıkan herhangi bir sorun, bunların aşılması bakımından ya da sorunlar aşılmışsa o zaman liderler düzeyinde son noktayı koyarak, hem söylediğiniz şekilde bunun nasıl parlamentoya gönderileceği hem de bunun takviminin ne olacağı kararlaştırılacaktır" diye konuştu.

Yunan istihbaratının, "mülteciler konusunda Türkiye'ye ilişkin raporunun" sorulması üzerine Kurtulmuş, "Türkiye üzerine düşeni yaptı. Dolayısıyla bizim AB'den beklentimiz, AB tarafının da kendi üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesidir. Nedir o? Birincisi, AB vize serbestisini bir an evvel uygulamaya koymalıdır. Yani Türk vatandaşları için artık AB'de seyahat etmek vizesiz olmalıdır. İkincisi, AB, Türkiye'nin göçmenlere yapmış olduğu desteklerin yükünü hafifletmek bakımından biliyorsunuz 3 milyar dolarlık fonu kullandırma kararı almıştı. Sonuçta bu fonun kullanılması için de AB'nin bu işi takvime bağlamasını da temenni ediyoruz. Vize serbestisi, göçmenlerin geri gönderilmesi anlaşması sadece Türkiye ile Yunanistan arasında bir mesele değil, Türkiye ile AB arasındaki bir meseledir" şeklinde konuştu.

Başbakan Yardımcısı Türkeş'in 'MHP Lideri Bahçeli'nin siyaseten bir tuzak kurabileceği" yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Kurtulmuş, "Biz, MHP ile resmi olarak görüşmelerimize devam ediyoruz. MHP de belli bir noktaya gelip, geldiği noktada eğer anayasa teklifimizi zaten kabul ettiklerini bildirirlerse, liderler son noktayı koyacak, görüşmeyi yapacaklar. Biz, kimsenin niyeti ile nasıl hareket edeceği ile ilgilenmeyiz. Siyaset somut bir iştir" dedi.

"Lirayı özendirmek için somut planlarımız var"
Dolar ve Türk Lirasına ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, "Lirayı özendirmek için somut planlarımız var. Türkiye'nin bu anlamda yapmış olduğu ticaretin ödemelerinin TL üzerinden yapılmasını sağlayacak girişimlerde bulunuyoruz. Ancak, hiç kimsenin dolar şu hafta şu noktaya çıkar deme gücü yoktur" ifadelerine yer verdi.

Kurtulmuş, ekonomik kriz çıkacağı yönündeki iddialara ilişkin olarak, "Kimse endişelenmesin, Türkiye ekonomisi endişe edilecek bir noktada değildir" dedi.

Taşeron meselesine son şeklinin verilmediğini anlatan Kurtulmuş, buna son şeklinin verilip Bakanlar Kurulu'na getirileceğine işaret etti.

Başka bir gazetecinin, "Almanya ve Belçika'da bazı mahkemelerin PKK'lı teröristleri serbest bırakması ve Avrupa'da terör listesinden PKK'nın çıkarılacağı yönündeki iddialara" ilişkin sorusuna Kurtulmuş, "PKK dediğiniz örgüt, Avrupa ülkelerinin bu mahkemelerde münferit kararların da olduğu ülkelerde da dahil olmak üzere Avrupa ülkelerinde çok sayıda terör faaliyetinde bulundu. Avrupa ülkelerini de rahatsız eden uluslararası bir terör örgütü hüvviyeti kazandı. AB'nin PKK'yı terör örgütleri listesine koymasının temel nedeni budur. PKK bu süreç içerisinde terörü, silahı bırakmış, terör örgütü olma hüviyetini yitirmiş bir grup değil. Tam tersine daha fazla silah kullanan, hele çatışma bölgelerinde elde ettiği tecrübeyle çatışma bölgelerindeki tecrübesini hem Türkiye'ye hem de dünyadaki Avrupa ülkelerine taşıyan daha karanlık, daha kanlı bir örgüt hüviyeti kazandı. Dolayısıyla, AB'nin PKK'yı terör listesinden çıkaracağını söylemek ya da böyle bir çalışmanın içerisinde olmak akla ziyan bir iştir, siyasi realiteyle uyuşmayan bir iştir. O açıdan AB'nin PKK'yı terör listesinden çıkarmayacağını görüyorum. Asla meşru görülemez bir tavırdır" cevabını verdi.
"Başbakan Yıldırım'ın referanduma OHAL sürecinde gidilmeyeceğine yönelik açıklamasına" ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, "OHAL'in ilan edilmesi bir gereklilik dolayısıyladır. Türkiye, uçurumun kenarından döndü. Türkiye'de ciddi bir darbe teşebbüsü ile karşı karşıya kaldık. Bu darbe teşebbüsünün arkasında 40 yıllık bir hazırlık var. Devletin bekası, devletin bu darbe tehdidi ve cuntacı zihniyetten kurtulması için bir taraftan reform adımlarını atarken, örneğin TSK'nın yeniden yapılanması, diğer taratan da devletin içerisinden bu unsurların temizlenmesi için hassas bir çalışma sürdürülüyor. Bunun vakit alacağı açıktır. İsteriz ki yarın bitirelim işimizi ama büyük bir mücadele sürdüğü için OHAL gerektiği kadar Türkiye'de ilan edilecek. Ümit ederiz en kısa süre içerisinde OHAL'i bitirip Türkiye ciddi bir şekilde normalleşme sürecine başlar. Ümit ederiz, referanduma gidilmeden evvel olağanüstü hal sonuçlanmış olur" değerlendirmesinde bulundu.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek'in AB'ye yönelik attığı Tweet'inin sorulması üzerine Kurtulmuş, "Sayın Mehmet Şimşek, bu tweetine daha sonra kendisinin yaptığı açıklamalarla açıklık getirdi" dedi.

Haşdi Şabi'nin Irak ordusuna katılması
Haşdi Şabi'nin Irak ordusuna katılmasına ilişkin soruya Kurtulmuş, "Haşdi Şabi konusundaki titizliliğimiz Irak hükümetiyle her vesilede paylaşılıyor. Tel Afer, Musul konusunda bu şehirlerin içerisine girmemesi konusunda bir ittifak söz konusudur. Irak parlamentosu Haşdi Şabi'yi meşrulaştıran bir karar almıştır ama bu karara rağmen Irak Başbakanın ifadesiyle Haşti Şabi bu şehirlere girmeyecek ve orada olası bir mezhep çatışmasının kapısı açılmayacaktır. Ümit ederiz Irak hükümeti, açık şekilde paylaştığı bu sözlerinin arkasında durur" karşılığını verdi.

Mehmet Ali Şahin'in HDP'li vekillere ilişkin yaptığı açıklama
AK Parti Karabük Mehmet Ali Şahin'in HDP'li vekillerin tutuksuz yargılanması konusunda yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine Kurtulmuş, "Biz siyasetçiyiz, biz siyasetçiler açılmış olan davalarla ilgili yönlendirici bir şey söylemeyiz. Sonuçta şu anda devam eden hukuki bir süreç var. Şu anda tutuklu olan her bir milletvekili ile ilgili oluşmuş farklı şartlar var. Yargı süreçleri devam edecek. Onun sonucu olarak bir karar ortaya çıkacaktır. Süreç, tamamıyla bağımsız mahkemelerin kontrolü altındadır" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Karısını 22 bıçak darbesiyle öldüren zanlı, "Kolumda Ebru yazıyor" diye kendini savundu Konya’da özel ders vermeye gittiği sitenin önünde boşanma aşamasındaki öğretmen karısını öldüren zanlı, indirimsiz ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Yargılandığı davada son sözü sorulan katil zanlısı, "Bana iftira atıyorlar hatta kolumda ’Ebru’ yazıyor. Başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Kayınvalidem yüzünden yuvamız bozuldu" diye kendini savundu. Olay, 25 Ekim saat 18.30 sıralarında merkez Meram ilçesi Havzan Mahallesi Ebussuud Efendi Caddesi’nde bulunan bir sitede meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Abdullah Küçüktaşdemir (47), boşanma aşamasındaki eşi özel bir eğitim kurumunda öğretmen olan Ebru Küçüktaşdemir’i (45) özel ders vereceği site önüne kadar takip etti. Burada ikili arasında çıkan tartışmada Abdullah Küçüktaşdemir, yanında bulunan bıçakla Ebru Küçüktaşdemir’i vücudunun çeşitli yerlerinden 22 bıçak darbesiyle yaraladı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri şüpheliyi etkisiz hale getirirken, olayda ağır yaralanan kadın ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı Meram Devlet Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Gözaltına alınan zanlı koca, ifadesinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Konya’yı terk et mesajı atmış Konya Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturmasını tamamlarken, tutuklu olan zanlı hakkında ’kadına karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle dava açıldı. Hazırlanan iddianamede katil zanlısı kocanın eğitim fakültesindeki eğitimini yarıda bırakmasına rağmen, yıllardır özel dershanede Türkçe öğretmenliği yaptığı belirtildi. Zanlının telefonunda yapılan inceleme sonrası olay günü Ebru Küçüktaşdemir’e, "Cezaevinden başka yer mi var, bugün bu iş bitecek. Bende her şey bitti. Aklın varsa Konya’yı terk et" şeklinde tehdit mesajları attığı ortaya çıkarken, olaydan yaklaşık 6 saat önce "Av bıçağı Konya" gibi aramalar yaptığı da iddianamede yer aldı. "Bana iftira atıyorlar, kolumda ’Ebru’ yazıyor" Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’eşe karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla dava açılan Abdullah Küçüktaşdemir’in yargılanmasında karar duruşması görüldü. Zanlı koca duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Mahkeme heyetince son olarak söylemek istedikleri sorulan katil zanlısı, "Ben para pul düşkünü değilim, bana iftira atıyorlar. Kolumda ’Ebru’ yazıyor başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Ben eşimi sonsuzluğa göndermedim. Eşimin annesi yüzünden, yuvamız yıkıldı" diye konuştu. Mahkeme heyeti, Abdullah Küçüktaşdemir’e ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verdi.
Kayseri Kültepe’de 2025 kazıları verimli geçti Kayseri tarihini 6 bin yıl öncesine dayandıran arkeolojik bulgu ve belgelerin gün ışığına çıkarıldığı ve ’Anadolu tarihinin başladığı yer’ olarak bilinen Kültepe Kaniş-Karum Ören Yeri’nde 2025 yılı kazıları sona ererken, Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu sezonun çok verimli geçtiğini söyledi. Kazı sezonunu değerlendiren Prof. Dr. Kulakoğlu; "Bu sene yaptığımız kazılarda bir sokak, sokak etrafında bir yerleşimin varlığını tespit ettik" dedi. Kayseri-Sivas kara yolu üzerinde bulunan ve 77 yıllık geçmişiyle Türkiye’nin en uzun arkeolojik kazılarından olan Kültepe-Kaniş-Karum Ören Yeri’nde Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu başkanlığındaki kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin destekleriyle devam ediyor. 1948 yılında başlayan ve aralıksız devam eden kazılarda 2025 sezonunda önemli veriler elde edildi. Bu yılki kazıların geniş bir ekiple yapıldığını aktaran Kültepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu; "2025 yılı Kültepe kazılarının sonuna geldik. Mayıs ayında başladığımız çalışmalar günümüze kadar devam etti. Kazılar 6 ayı aşkın süredir sürdü. Yapılan kazılarda bu sene özellikle belirli sorularımız vardı, bunlara yönelik olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kazılar zaten bir soruyu aydınlatmak için yapılır. Biz de bu manada bütün çalışmalarımızı bu şekilde sürdürüyoruz. Ekibimiz kalabalık bir ekipti, ortalama 40-45 kişi civarında ekip üyesi ile beraber çalıştık. Çeşitli ülkelerden ekip üyeleri katıldı. Türkiye’deki üniversitelerden gelen hoca ve öğrencilerin yanında aynı zamanda Almanya’dan, Amerika’dan, Avusturya’dan, Kore’den, Japonya’ya kadar giden geniş bir ekibimiz var. Bu sene ilk kez Kore Ulusal, Kültürel Miras Araştırma Enstitüsü ile kazılar yaptık. Bakanlıklar arası yapılan bir protokol gereğince bu kurum üyeleri kazılarımıza katıldı. Türk hoca ve öğrencilerle birlikte ortaklaşa bir çalışma yürüttük" dedi. "İlk kez mozaik altyapısının izlerini gördük" Bu yılki kazılarda höyüğün doğusunda ilk kez çalışma yapıldığını ve bu çalışmalarda geniş bir yerleşim yeriyle karşılaştıklarının altını çizen Prof. Dr. Kulakoğlu, ilk kez mozaik altyapısıyla karşılaştıklarını belirtti. Kulakoğlu, "Kültepe tarihi yaklaşık olarak Helenistik, Roma Çağları’ndan başlayarak 1. yüzyıldan başlayarak geriye 5 bin 500, 6 bin yıl öncesine kadar giden bir tabakamız var. Burada Helenistik dönemle ilgili olarak Koreli meslektaşlarla birlikte bir proje yürüttük. Höyüğün doğusuna yakın kısımda el değmemiş, daha önceki kazıcılar tarafından tahrip edilmemiş alanda ön çalışmalara başladık. Buna önümüzdeki yıllarda devam edeceğiz. Bu araştırmalar sırasında gerçekten Kültepe’nin doğu kısmında geniş bir Helenistik yerleşimle karşılaştık. İlk defa bu kadar geniş bir yerleşimle karşılaştık. Toprak altında ne olduğunu bilmek kolay değil ama bazı yerlerde mozaik altyapısının izlerini gördük. Önümüzdeki yıllarda burada mozaikli evleri bulma imkanı da olacaktır. Onun ötesinde bizim en başta gelen sorumuz Asurlu tüccarların geldiği döneme ilişkin veriler. Bunlarla ilgili olarak da hem Karum alanında kazılar yaptık, hem tepede yaşamış insanların evlerini kazmaya başladık. Oldukça ilginç sonuçlar ortaya çıktı. Daha önceki yıllarda tepede özel evlerin çok fazla olmadığına inanılmaktaydı. Bu sene yaptığımız kazılarda bir sokak, sokak etrafında bir yerleşimin varlığını tespit ettik. Bu anlamda güzel oldu" ifadelerini kullandı. "Açığa çıkan sarayın altında daha büyük yapılar ortaya çıkmaya başladı" Daha önceki yapılan kazılarda ortaya çıkartılan sarayın altından bu yılki kazılarla birlikte daha büyük yapıların çıktığını aktaran Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, "Daha erken dönemleri de araştırıyoruz tabii ki. Tüccarlar gelmeden önce Anadolu nasıldı, Anadolu’yla beraber Kültepe nasıldı? Bunlara ışık tutan araştırmalarımız vardı. Bu sene de yine aynı soruyla ilgili olarak çalışmalarımızı sürdürdük. Gerçekten de Asurlu tüccarlar gelmeden öncesinde yaklaşık günümüzden 5 bin yıl öncesinde burada çok anıtsal yapıların varlığını bir kez daha doğruladık. Daha önceden açığa çıkardığımız saray yapısı vardı. Sarayın altında da Sümerler dediğimiz döneme ilişkin daha da büyük yapılar çıkmaya başladı. Tabii bunları hemen hepsini açamadık ama izlerini gördük. En azından bazı duvarlarını gördük. Anadolu’nun tüccarların gelmeden önceki çağda da güçlü krallıklarla yönetildiğini söylemek mümkün oldu. Kültepe’nin en erken dönemine ilişkin bilgimiz vardı, bilgilerimiz sınırlıydı. Bu erken tabakalara ilişkin çok veri elde edememiştik. Ama bu sene yaptığımız kazılarda büyük, kalın, kerpiç duvarlara sahip, yer yer 3,5 metre korunmuş yükseklikteki bu bina Kültepe’nin şu anda en erken dönemini oluşturmakta. Dönem olarak da günümüzden önce 6 bini geçmiş bir tarih söyleyebilirim. Dolayısıyla bu dönemki kazılar çok verimli geçti" diye konuştu. Çalışmaların laboratuvar ortamında devam edeceğini de sözlerine ekleyen Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, "Buradaki laboratuvar çalışmalarında da paleobotanik anlamında şimdiye kadar karşılaşmadığımız çeşitli bitkilere ait örneklerin tohumlarını ya da onların polenlerini tespit edebildik. Kültepe her dönemde, her kazı sezonunda muhakkak önemli sonuçlar doğuran bir kazıdır" dedi.
Balıkesir Can Dost Aralık-Ocak programına Bigadiç’ten başladı Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin Can Dost Mobil Yerinde Hayvan Bakım ve Tedavi Aracı’nın Aralık-Ocak programı belli oldu. Bigadiç’ten yola çıkan Can Dost, 14 Ocak’a kadar tüm ilçelerde sokaklardaki patili canlara tedavi ve bakım hizmeti sunacak. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın sokaklardaki sahipsiz patili dostların sağlıklı, güvenli ve konforlu bir şekilde yaşamaları için tüm imkânları seferber ediyor. Tüm ilçeleri adım adım dolaşan Can Dost Mobil Yerinde Hayvan Bakım ve Tedavi Aracı Aralık- Ocak programına Bigadiç’ten başladı. Her ay düzenli olarak can dostların yanında olmaya devam eden Can Dost Mobil Yerinde Hayvan Bakım ve Tedavi Aracında uzman veteriner hekimler tarafından sokaktaki canların parazit uygulaması, kuduz aşısı ve rutin kontrolleri yapılıyor. Her gün bir ilçede kesintisiz hizmet Aylık programlarla 20 ilçeyi adım adım gezen Can Dost Mobil Yerinde Hayvan Bakım ve Tedavi Aracı Bigadiç Pazar Yeri’nden başladığı yolculuğuna sırasıyla; Savaştepe Hürriyet Meydanı, Sındırgı Cumhuriyet Meydanı, Kepsut Cumhuriyet Meydanı’nda devam etti. Can Dost’un yeni durağı 23 Aralık’ta Dursunbey Kent Meydanı, 24 Aralık’ta Balya Cumhuriyet Meydanı ve 25 Aralık’ta İvrindi Atatürk Meydanı olacak. 26 Aralık tarihinde Havran eski belediye binası önünde, 29 Aralık’ta da Edremit Altınoluk Cumhuriyet Meydanı’nda hizmet verecek olan Can Dost, 30 Aralık’ta Burhaniye Cumhuriyet Meydanı’nda, 31 Aralık’ta Gömeç Cumhuriyet Meydanı’nda patili dostlara şifa dağıtacak. Yeni yılın ilk günlerinden itibaren 2 Ocak’ta Ayvalık Cumhuriyet Meydanı’nda yolculuğuna devam edecek olan Can Dost; 05 Ocak’ta Susurluk Heykel Meydanı, 06 Ocak’ta Manyas Atatürk Meydanı, 07 Ocak’ta Gönen Hükümet Meydanı ve 08 Ocak’ta Bandırma Cumhuriyet Meydanı’nda olacak. Can Dost Mobil Yerinde Hayvan Bakım ve Tedavi Aracı; 09 Ocak’ta Erdek Cumhuriyet Meydanı, 12 Ocak Marmara Adası, 13 Ocak Karesi Millet Bahçesi ve 14 Ocak Altıeylül Atatürk Parkı’nda sahipsiz patili dostlara tedavi ve bakım hizmeti sunacak.