DÜNYA - 01 Aralık 2019 Pazar 17:36

Lizbon Antlaşması 10 yaşında

A
A
A
Lizbon Antlaşması 10 yaşında

Avrupa Birliği’nin (AB) anayasası şeklinde tanımlanan Lizbon Antlaşması, yürürlüğe girmesinin 10. yılında Brüksel’de AB kurumlarının başkanlarının katıldığı resmi bir törenle kutlandı.

Belçika’nın başkenti Brüksel’deki Avrupa Tarih Müzesi’nde Lizbon Antlaşması’nın yürürlüğe girmesinin 10. yılı dolayısıyla resmi tören gerçekleştirildi. Törene AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB Konseyi Başkanı Charles Michel, Avrupa Parlamentosu Başkanı David Sassoli ve Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde katıldı. Törende konuşan AB Komisyonu’nun yeni Başkanı Ursula von der Leyen, “Özgürlüklerin, Avrupa projesi sayesinde elde edilen Avrupalılık kazanımları hazinesinin ve bu anlaşmanın bekçileriyiz” dedi.

Milyonlarca Avrupalının Avrupa bayrağı altında yaşadığını, ortak kimliğin değerinin bilinmesi gerektiğine vurgu yapan von der Leyen, birliğin korunması için kararlı oldukları mesajını verdi.

1 Aralık 2009 tarihinde yürürlüğe giren ve AB’nin son büyük anlaşması olan Lizbon Antlaşması, başarısız bir anayasa denemesinin ardından AB üyesi büyük ülkelerin anlaşması sonucu ortaya çıkmıştı. Bugünkü Avrupa Birliği yapısının ortaya çıkmasında gelinen süreçte yapılan anlaşmaların son halkası olan antlaşma, AB üyesi ülkeler arasındaki mutabakatı ve birlik isteğini de sembolize ediyor. İlk kurucu anlaşma olan Roma Antlaşması’ndan sonra Maastricht, Amsterdam ve Nice antlaşmaları ile gelinen süreç 2003-2004 yıllarında bir anayasaya dönüştürülmeye çalışılmış, ancak mutabakat sağlanamamıştı. Bu başarısızlığın ardından antlaşma imzalanması gündeme gelmiş ve anayasa yerine geçmesi amacıyla bugüne kadar serbest dolaşım anlaşması Schengen dahil tüm yetki alanları bir çatı altına toplanmıştı. Lizbon Antlaşması’nın daha fazla birlik öngördüğü savunma ve güvenlik, istihbarat paylaşımı gibi konularda ise hala beklentileri karşılamadığı biliniyor. 10. yıl kutlamaları sürerken, bazı çevreler bu anlaşmanın şimdiden reforma muhtaç hale geldiği görüşünü savunuyor.

Mustafa Ulusoy

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Eğitim-Bir-Sen’den Ankara’da öğrencisi tarafından bıçaklanan öğretmen için basın açıklaması Ankara’da bir araya gelen Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) üyeleri, Pursaklar’da bir lisede öğrencisi tarafından bıçaklanan müdür yardımcısı için basın açıklaması düzenledi. Saldırının meydana geldiği okulun önünde toplanan grup, eeğitimde şiddetin son bulmasını talep etti. Pursaklar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi müdür yardımcısı Sadettin Dinçer (55), öğrencisi R.U.’yu (17) okulda elektronik sigara ile yakalayarak ailesine haber verdi. Bunun üzerine öğretmenine kin besleyen R.U., pusu kurduğu Dinçer’i bacağından bıçakladı. Dinçer, hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edilirken, saldırgan öğrenci ise yakalanarak gözaltına alındı. Son zamanlarda artan öğretmen şiddeti olaylarına dikkat çekmek isteyen Eğitim-Bir-Sen yetkilileri ise saldırının olduğu lise önünde bir araya gelerek duruma tepki gösterdi. Ellerinde pankartlarla birlikte slogan atan grup, hep bir ağızdan eğitimde şiddetin son bulmasını talep etti. Grup adına açıklamalarda bulunan Eğitim-Bir-Sen Ankara 8 Numaralı Şube Başkanı Güngör Erdoğan, şu ifadelere yer verdi: “Eğitim çalışanlarına yönelen şiddetin genel ve yaygın bir görünüm arz etmesi, psikolojik ve sosyolojik kökenleri olan toplumsal bir sorun hâline geldiğini göstermektedir. Şiddeti önleyecek önemli bir aktör olması gereken eğitimciler, maalesef şiddetin mağduru durumuna gelmiştir. Eğitimcinin itibarını artıracak, konumunu güçlendirecek, onu tehlikelere karşı koruyacak tedbirleri almak zorundayız. Eğitimci, şiddete karşı yasal güvenceyle korunan, kendisi bizzat şiddeti önleyen; eğitim ise şiddeti ortadan kaldıran bir enstrüman olmalıdır. Mevcut düzenlemelerin caydırıcı olmadığı, bilakis şiddeti beslediği artık görülmelidir. Sorun üreten bir sistem çare olamaz. Yapılması gereken, medeniyet değerlerimizi merkeze alan bir kültür seferberliğine ve eğitim programına geçmektir. Şu da bilinmelidir ki bir tek sebebi ve kaynağı olmayan şiddet, ancak topyekûn bir duyarlılık ve bilinçle önlenebilir. Varlık ve medeniyet iddiamızı sürdürmek istiyorsak, bu seferberliği başlatmaya ve başarmaya mecburuz, yoksa pırıl pırıl olması gereken kalplerine attığımız karanlık kördüğümlerle hem çocuklarımıza şiddet uygulamış hem de onları şiddete yönlendirmiş olacağız. Eğitim merkezli düzenlemeler ciddi bir duyarlılık ve sorumlulukla yeniden tanzim edilmelidir. Öğretmenlik mesleğine itibar kazandırılmalı, eğitim çalışanlarımız saldırılara açık, korumasız, korunaksız, güvensiz bırakılmamalıdır. Çocuklarımızı, umudumuzu, geleceğimizi emanet ettiğimiz öğretmenlerimiz her bakımdan korunmalı, etkinleştirilmelidir. Bu kapsamda, değerler eğitimi, aileyi de içine alacak şekilde ve sosyal çevrenin öğrenci üzerindeki muhtemel negatif etkilerinden arındıracak kapsamda yeniden ele alınmalıdır.”
Sakarya Döner Avrupa ile kültürel bütünleşmenin simgesi oldu Bir radyoda yayınlanan ‘Memleket Treni’ adlı programa katılan SUBÜ Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serkan Şengül, AB’nin Türk dönerini tescile hazırlanmasına yönelik açıklamalarda bulunarak dönerin Türklerin Avrupa’ya göçünde kültürel bütünleşmenin bir simgesi haline geldiğini söyledi. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ), Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serkan Şengül, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT), Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda (TSR) yayınlanan ‘Memleket Treni’ programının canlı yayın konuğu oldu. Sunucu Gülnur Akalın’ın sorularını cevaplayan Şengül, Avrupa Birliği’nin (AB) Türk dönerini geleneksel ürün adı olarak tescile hazırlanmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türk döneri için kritik bir adım atıldığını kaydeden SUBÜ Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serkan Şengül, “Uluslararası Döner Federasyonu’nun başvurusu ile başlayan süreçte döner, 2021 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından geleneksel ürün adı olarak tescillendi. Daha sonra 2022 yılında AB’ye tescil için başvuru yapıldı. Geçtiğimiz günlerde AB Resmi Gazetesi’nde başvuru olarak yayınlanan dönerin kabulü için önümüzde 3 aylık bir itiraz süreci var. Bu süreçte herhangi bir itiraz olmaz ise tescil kesinleşecek. Döner, 1962’den 1979’a kadar yoğun bir şekilde devam eden Türklerin Avrupa’ya ve özellikle Almanya’ya göçünü neticesinde kültürel bütünleşmenin bir simgesi haline geldi. Dönerin adı ve üretim süreci değişmeden Almanya ve diğer Avrupa ülkelerine yayıldı. Türk mutfağında da dönerin ayrı bir yeri vardır. Avrupa’da en popüler sokak lezzetleri arasında olan döner, Türkiye’den AB’de tescillenen ilk geleneksel ürün adı olacak” ifadelerini kullandı.
İstanbul İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan Eyüpsultan Belediyesi’ne ziyaret İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Eyüpsultan Belediye Başkanı Dr. Mithat Bülent Özmen’e tebrik ziyaretinde bulundu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu, yerel seçimlerde Eyüpsultan Belediye Başkanlığını kazanan Dr. Mithat Bülent Özmen’i, başarısından dolayı tebrik etmek amacıyla Eyüpsultan Belediyesi Başkanlık Binasında ziyaret etti. Beraberindeki heyetle birlikte başkanlık binasına gelen İBB Başkanı İmamoğlu’nu bina girişinde belediye çalışanları tarafından karşıladı. İmamoğlu, ziyareti sırasında Başkan Dr. Mithat Bülent Özmen ile başkanlık makamında bir süre görüştü. “Güzel bir hizmet dönemini birlikte yapacağımıza inanıyorum” Ziyareti sırasında Başkan Dr. Mithat Bülent Özmen ile başkanlık makamında bir süre görüşen İmamoğlu, “Eyüpsultan İstanbul’un odağındaki ilçelerinden biri, hassasiyetimiz yüksek. Geçtiğimiz 5 yılda da özellikle hizmetlerimizi verirken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak çok cömert davrandığımızı düşünüyorum. Çok güzel işler yaptığımızı düşünüyorum. Ama Eyüpsultan keşfedildikçe, aslında yapacak çok işimiz olduğunun da farkındayız. Bu yönüyle çok uyumlu, karşılıklı diyaloğu en üst seviyede tutan hem Eyüpsultan’ın maneviyatına hem buranın tarihi dokusuna, İstanbul’un geçmişten bugüne gelen ayrılmaz bir parçasına dönük hassasiyetimizi gösteren, güzel bir hizmet dönemini birlikte yapacağımıza inanıyorum. Sizin de hassas kamu deneyiminizin buraya yansıyacağından hiç kuşkumuz yok” diye konuştu. “Hassas bir dönemi yöneteceksiniz” İBB Başkanı İmamoğlu belediyelerde bu değişim sürecinde dikkat etmeleri gereken çok önemli hususların olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Elbette bir hizmet fark oluşturmamız lazım, bizden vatandaşın beklediği bu. Tabii burada yüksek ilgi, ayrımcılık yapmamak, bir de gerçekten hizmet verirken, topyekûn tüm karma duyguları içinde tutan, nitelikli, liyakatli, ahlaklı davranan herkesin bizimle yol yürüyebileceğini ispat eden, hassas bir dönemi yöneteceksiniz. Bu kapsamda, başkanlarımıza çok güveniyoruz. Tabii sizinle 5 yıllık sıkı bir yol arkadaşlığımız var. Dolayısıyla en örnek hamleleri ya da en örnek çalışmaları beklediğimiz başkanlarımızdan birisi de sizsiniz. Bizim de en üst seviyede takibimiz, yol arkadaşlarımızla ilçemize olan ilgimiz devam edecek. Umuyorum 5 yıl sonrasında Eyüpsultan halkımız hem Eyüpsultan Belediyemizi, sizi, ekibinizi hem de Büyükşehir Belediyemizin sizlerle olan uyumunu alkışlayan bir süreci hep beraber yaşarız. Başarılar dilerim. Allah utandırmasın. Size ve bütün arkadaşlarınıza yolunuz açık olsun, diyorum.” "Eyüpsultan’ı hak ettiği değere ulaştırma niyetimiz var" İBB Başkanı İmamoğlu’nun ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Eyüpsultan Belediye Başkanı Özmen ise şöyle konuştu: “Eyüpsultan Belediye Başkanı olarak sizi karşılamaktan dolayı heyecanlıyım. 2019’da sizi, İGDAŞ Genel Müdürü olarak karşılamıştım. O zaman da çok heyecanlıydık, güzel işler yapmak konusunda hevesimiz ve umudumuz vardı. Çok şükür ki, 5 yıl boyunca, 16 milyon İstanbulluya ve size mahcup olmadan, çok güzel işler yaptığımıza inanıyoruz. Şimdi, Eyüpsultan Belediyesi’nde Eyüpsultan Belediye Başkanı olarak sizi ağırlamaktan büyük onur duyuyorum. Buraya geldiğim kısa süre içerisinde belediyemizde ve ilçemizde yapılan süreçlere baktığımda, sizin bundan evvel her yerde ısrarla vurguladığınız gibi, bütün İstanbul’a ayrım gözetmeksizin hizmet götürmek konusundaki o yaklaşımın geçtiğimiz 5 yıldaki yansımalarını buradaki birçok işte gördük. Ama inanıyorum ki sizlerin önderliğinde, Büyükşehir’in koordinasyonunda ve desteğiyle Eyüpsultan’da, Eyüpsultanlılara çok güzel hizmetleri önümüzdeki 5 yılda yapacağız. Eyüpsultan’ı gerçekten hak ettiği değere ulaştırma niyetimiz, gayretimiz var, inşallah başarılı olacağız." İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Başkan Özmen ziyaret sonunda, Eyüpsultan’ın sorunlarına ve çözüm yollarına dönük ortak bir toplantı gerçekleştirdi.