EĞİTİM - 15 Haziran 2016 Çarşamba 16:01

LYS öncesi öğrencilere önemli tavsiyeler

A
A
A
LYS öncesi öğrencilere önemli tavsiyeler

Öğrencilere üniversitelerin kapılarını açacak Lisans Yerleştirme Sınavı'na (LYS) sayılı günler kala, Eğitimci Yazar Nesibe Aydın velilere, "Sınav günü kendi gerginliklerini ve streslerini çocuklarına yansıtmasınlar" tavsiyesinde bulundu.

LYS 18-19 Haziran'da yapılacak oturumlarla başlayıp 25-26 Haziran'daki oturumlarla son bulacak. Sınava sayılı günler kala öğrencilere tavsiyelerde bulunan Eğitimci Yazar Nesibe Aydın, öncelikli olarak çocukların sağlıklarına ve beslenmelerine çok dikkat etmeleri gerektiğini söyledi. Sınava girecek öğrencilerin aynı zamanda uyku düzenlerine de dikkat etmeleri tavsiyesinde bulunan Aydın, "Tehlikeli aktivite ve sporlardan uzak durmaları gerekiyor. Öğrencilerimizin her sabah kuvvetli bir kahvaltı yapmaları gerekmektedir. Kahvaltıda özellikle taze sıkılmış portakal suyu veya süt içmelerini öneriyorum. Akşam 23.00-23.30 gibi yatmaları ve sabah 07.00-07.30'da kalkmaları gerekmektedir. Sınava girecek öğrencilerimizin güneşli havalarda dışarıda fazla kalmamalarını istiyoruz" diye konuştu.

ÖĞRENCİLER LYS'YE SAYILI GÜNLER KALA DERS ÇALIŞMAYA DEVAM ETMELİ Mİ?
Çocukların sınav gününden bir önceki güne kadar ders çalışmayı bırakmamaları gerektiğini kaydeden Aydın, "Günde 4-5 saat çalışmaya devam edebilirler. Bu çalışmalarında hiç bilmedikleri bir konuyu öğrenmeye çalışmasınlar. Ancak bildikleri ve eksik oldukları konulara yoğunlaşsınlar. Deneme çözerek eksiklerini tespit edebilirler. Son gün ise çok önemlidir. O gün de yine sabah kalktıklarında her zamanki kahvaltılarını yapsınlar. Eğer ders çalışmak istemiyorlarsa çalışmasınlar. Gazete, dergi okuyabilir, çok fazla televizyonun karşısında kalmamak kaydıyla sevdikleri bir programı izleyebilirler. Bunun dışında ise 40-45 dakikalık yürüyüş yapabilirler. Ancak akşam en geç 20.30-21.00 civarında evde olmaları gerekmektedir. Son gün ve ondan önceki günlerde çocuklarımızın dışarıda yemek yememelerini tavsiye ediyoruz. Hiç yemedikleri bir yemeği yememeleri, hiç içmedikleri bir içeceği içmemeleri gerekmektedir. Son gün de saat 23.00-23.30 gibi yatmalarını istiyoruz" ifadelerini kullandı.

"STRES YAPMAMAK İÇİN NEFES EGZERSİZİ YAPIN"
Öğrencilerin ders çalışırken veya dinlenirken çok fazla gerildiklerinde temiz havaya çıkmalarını öneren Aydın, açıklamalarına şöyle devam etti:
"Ekşi elma, erik, ayva gibi yiyeceklerden tüketsinler. Bu onların rahatlamalarını sağlayacaktır. Bunun dışında en önemli faktör ise nefes egzersizidir. İster otururken, ister ayakta burnundan karnı şişene kadar derin nefes alacak ve sonra ağzından yavaş yavaş aldığı nefesi verecek. Bu durumda öğrencilerimiz büyük ölçüde rahatlayacaktır."

"BÜTÜN AİLE SINAV YERİNE GİTMESİN"
Sınavdan önceki gece öğrencilerin sınava götürecekleri evrakları hazırlamaları ve görebilecekleri bir yere koymaları gerektiğini söyleyen Aydın, "Velilerimizin de hassas ve duyarlı olmalarını istiyoruz. Lütfen hem sınav öncesi günlerde hem de sınav günü kendi gerginliklerini ve streslerini çocuklarına yansıtmasınlar. Son derece normal davranmaya çalışsınlar. Bütün aile cümbür cemaat sınav yerine gitmesin. Sınav yerine en geç 09.30'da ulaşmaları gerekmektedir. Sınav öncesinde oradaki gözetmenler tarafından bilgi verilecek. Eğer heyecan düzeyi çok yüksekse nefes alıp verme egzersizi yaparak rahatlasınlar" dedi.

"ZOR SORUYU YAPAN DEĞİL ÇOK SORU YAPAN KAZANACAK"
Öğrencileri, sınav anında yapamadıkları soruların üzerinde fazla durmamaları noktasında uyaran Aydın, şunları söyledi: "Her bölümün sınavı ayrıdır. Süre konusunda çok sıkıntı yaşamayacaklardır. LYS'de süre problemi yok. Örneğin matematik sınavında her bir soruya 1.5 dakika, geometrik sınavında ise her bir soruya 2 dakika süre düşüyor. Bunun için normal zamandaki hızları nasılsa aynı hızla çözmeleri gerekmektedir. Öğrencilerimizin yavaş çözeyim, hızlı çözeyim gibi bir psikoloji içine girmemeleri gerekir. Eğer sınavın ortasında veya sonuna doğru soruyu okuduğunda algılayamadığını fark ederse bu durumda hemen kağıdı kalemi bıraksın, arkasına yaslansın, gözlerini kapatsın ve nefes alıp verme egzersizini yapsın. Bu en fazla zaten 1-2 dakika sürecektir. Sınav anında turlama tekniğini kullanmalarını öneriyoruz. Yani yapamadıkları sorulara fazla takılmasınlar, uğraşmasınlar. O sorulara işaret koyup yapabildiklerini yapıp garantiye alsınlar. Çünkü zor soruyu yapan değil çok soru yapan kazanacak." 

İLKER TURAK

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.