Ağrı’nın Tutak ilçesinde ikamet eden Neriman Vural (37) isimli hasta, kalbinin delik olması ve kalp romatizması hastalığı nedeniyle yürüme yetisini kaybetti. Kendi ihtiyaçlarını bile gideremeyecek duruma gelen Vural, 6 ay önce Erzurum’da gittiği bir hastanede doktorun kendisine, ‘ameliyat olamazsın, masada kalırsın’ demesi üzerine umudunu yitirdi. Memleketine dönen 37 yaşındaki hastaya, oradaki doktorlar tarafından Özel Lokman Hekim Van Hastanesi tavsiye edildi. Doktorun tavsiyesi üzerine Lokman Hekim Van Hastanesine gelen Neriman Vural, burada yapılan başarılı bir ameliyatla sağlığına kavuştu.
"24 gün yoğun bakımda yatırıldı, ameliyat olmadan gönderildi"
İHA muhabirine açıklamada bulunan Özel Lokman Hekim Van Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Doç. Dr. Halil Başel, kalbi delik ve kalp romatizması olan hastanın yıllardır doktor kontrolünde olduğunu söyledi. Vural’ın mutlaka ameliyat gerektiren bir hasta olduğunu ifade eden Başel, hastanın 6 yıl önce balonla kalp kapağının tedavi edildiğini, ancak tedavinin başarılı olmadığını kaydetti. Doç. Dr. Başel, "Hastamız yaklaşık 6 ay önce Erzurum’daki bir hastanede 24 gün yoğun bakımda ameliyat için yatırılmış. Ancak hastaya ameliyat şansının olmadığı, masada kalacağı denilip evine gönderilmiş. Daha sonra Ağrı’daki kardiyolog bir doktor arkadaşımız bizi arayarak hastanın daha yaşının genç olduğunu ve ameliyat olmaması halinde ilerde daha büyük sıkıntılar yaşayacağını söyledi. Bizde hastayı bize yollamasını söyledik" dedi.
"Gerçekten ameliyatı riskliydi"
Hastanın kendilerine geldikten sonra bir süre tedavi ettiklerini de dile getiren Başel, "Gerçekten ameliyatı riskliydi, ama ameliyattan başka da şansı yoktu. Çünkü hasta her gün daha da kötüye gidiyordu. Bu kısır döngüyü kırmanın tek yolu, ameliyatta bu kapağı tedavi edip hastayı normale döndürmekti. Hastayı ameliyata aldık, Allah’a şükür ameliyatta hiçbir sorun yaşamadık ve beklediğimizden daha da rahat bir ameliyat oldu. İki adım dahi yürüyemeyen hastamız şu anda koridorlarda yürüyebiliyor, ihtiyaçlarını karşılayabiliyor ve bugün taburcu edilecek" ifadelerini kullandı.
"37 yaşındaki bir hastayı ölüme terk etmek, doğru bir yaklaşım değil"
Bu durumdaki hastaların tek doktora mahkum kalmaması gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Başel, "Bu durumdaki hastalarımız mutlaka başka doktorların fikirlerine de başvursun. Ameliyat şansı varsa sonuna kadar değerlendirilmesi lazım. 37 yaşındaki bir hastayı ölüme terk etmek, doğru bir yaklaşım değil. Biz de zaman zaman ameliyat şansı olmayan hastalarımızı büyük merkezlere göndererek; şans varsa orada da değerlendirilsin ve ameliyat olamaz kararı öyle alınsın. En doğru yaklaşım budur diye düşünüyorum" diye konuştu.
"Nefes bile alamıyordum"
Daha önce rahatsızlığından dolayı iki adım bile atamadığını ifade eden Neriman Vural ise, "Yürüyemiyordum, yemek yiyemiyordum, içemiyordum, yatamıyordum. Kısacası nefes bile alamıyordum. Daha önceki doktorlar ‘ameliyat olamazsın, masada kalırsın’ deyince ne yapacağımı şaşırdım. Umutsuz kalmıştım ve bir şey düşünemiyordum. Ama şu anda yürüyorum, içiyorum ve kimseye muhtaç olmadan kendi ihtiyaçlarımın hepsini karşılıyorum. Allah’a hamd olsun. Kendimi çok iyi hissediyorum. Çok mutluyum. Benim gibi rahatsızlığı olan hastaların da gelip tedavi olmalarını ve kurtulmalarını istiyorum" şeklinde konuştu.
"Dünyam karardı"
Eşinin yaklaşık 10 senedir rahatsız olduğunu dile getiren Kasım Vural da, "Erzurum’a götürdüğümüzde umudumuzu kestiler. Dünyam karardı ve ne yapacağımı şaşırdım. Allah razı olsun bir doktorumuz bizi Halil Beye yönlendirdi. Allah ondan razı olsun. Beş tane çocuğumla adeta burada tekrar gözümüzü açtık. Doktorumuz Halil Başel başta olmak üzere tüm hastane çalışanlarına çok teşekkür ediyorum" dedi.
Atilla İdiz
