EKONOMİ - 29 Nisan 2021 Perşembe 10:59

Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, enflasyon raporunu açıkladı

A
A
A
Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, enflasyon raporunu açıkladı

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, “Enflasyonun 2021 yılı sonunda yüzde 12,2 olarak gerçekleşeceğini, 2022 yılı sonunda yüzde 7,5’e ve 2023 yılı sonunda ise orta vadeli hedef olan yüzde 5 seviyesine gerileyerek istikrar kazanacağını tahmin ediyoruz” dedi.

TCMB Başkanı Kavcıoğlu, video konferans yöntemiyle “Enflasyon Raporu 2021-II" bilgilendirme toplantısına katıldı. Kavcıoğlu, iktisadi faaliyetteki güçlü seyre rağmen istihdam artışının büyümenin gerisinde kaldığını ve işsizlik oranlarının yüksek düzeylerini koruduğunun görüldüğünü ifade ederek, “Yılın ikinci yarısında yurt dışı ve yurt içinde aşılama sürecinin devamıyla birlikte salgına bağlı olumsuzlukların hafiflemesi, böylelikle hizmet sektörlerine yönelik görünümün iyileşmesi ve turizmin hız kazanmasıyla istihdam imkânlarının da genişlemesi beklenmektedir” diye konuştu.

Salgının belli hizmet sektörlerinde istihdamı sınırlayıcı etkisine karşılık sanayi firmalarının yatırım iştahının olumlu sinyaller verdiğini söyleyen Kavcıoğlu, 2020 yılının ikinci yarısında toparlanmaya başlayan yatırım talebinin yılın ilk çeyreğinde güç kazandığını aktardı. Kavcıoğlu, “Bu dönemde yatırım amaçlı kredi talebinin arttığı ve büyük firmalarda daha belirgin olmak üzere yatırım eğiliminin güçlendiği görülmektedir” değerlendirmesinde bulundu.

Kavcıoğlu, ihracatın yılın ilk çeyreğinde bölge ve sektörler genelinde yayılarak artışını sürdürdüğünü belirterek, “Hem Avrupa hem de Avrupa dışına yapılan ihracat olumlu bir performans sergilerken, küresel düzeyde imalat sanayiindeki güçlü seyrin devam etmesi, dış talep ve ihracat görünümünü desteklemektedir” ifadelerine yer verdi.

“Altın ithalatı kademeli bir yavaşlama eğilimine girmiştir”

TCMB Başkanı Kavcıoğlu, güçlü iç talep ve artan uluslararası emtia fiyatlarının ithalat faturasını olumsuz etkilediğini ifade ederek, “Altın ithalatı ise özellikle ocak ayının ikinci yarısından itibaren kademeli bir yavaşlama eğilimine girmiştir. Yüksek frekanslı veriler, geçtiğimiz yıl dış dengedeki bozulmanın önemli bir bileşeni olan altın ithalatının mart ayında tarihsel ortalamalarının altına indiğini göstermektedir. Bu eğilim, dış ticaret hadlerinin cari denge üzerindeki olumsuz etkisini hafifletmektedir” dedi.

“İhracatın ithalatı karşılama oranının tarihsel ortalamasının yüzde 80-90 bandında istikrar kazanmış olması kritik önem arz etmektedir”

Yılın ilk çeyreğinde yataylaşan yıllıklandırılmış cari dengenin yılın ikinci çeyreğinden itibaren iyileşmeye başlayacağına işaret ettiğini dile getiren Kavcıoğlu, yılın ikinci yarısında ise aşılamanın olumlu etkisiyle vaka sayılarının hem yurt dışında hem yurt içinde azaldığı bir görümünün turizm faaliyetlerini ve dış dengeyi destekleyeceğini öngördüğünü ifade etti.

Kavcıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Salgına bağlı uluslararası kısıtlamalar ve arz sıkıntıları bazı sektörlerde ihracat imkânlarını önemli ölçüde genişletmiş, tedariklerin ülkemize kaydırılması neticesinde hazır giyim ve tekstil başta olmak üzere belli sektörlerde ihracat ilave bir ivme kazanmıştır. Öte yandan tedarik sorunları, başta otomotiv olmak üzere bazı sektörlerde ham madde ve ekipman yetersizliğine yol açarak küresel eğilimlere paralel şekilde üretimi ve ihracatı etkilemektedir. Yılın ikinci yarısında salgına bağlı koşulların iyileşmesiyle arz kısıtlarının da zamanla giderileceğini tahmin ediyoruz. Bu gelişmeleri birlikte değerlendirdiğimizde öngörülenin üzerinde bir performans sergilediğimiz ihracat tarafındaki gelişmeleri memnuniyetle karşılıyoruz. İhracatın ithalatı karşılama oranının tarihsel ortalamasının belirgin şekilde üzerine çıkarak yüzde 80-90 bandında istikrar kazanmış olması ve bunun sürekliliği, sağlıklı bir dış denge ve makrofinansal istikrar açısından kritik önem arz etmektedir. Küresel finansal koşulların sıkılaştığı bir konjonktürde toplam talebin hız ve kompozisyon bakımından ılımlı ve dengeli bir seyir izlemesi, dış denge kanalıyla finansal istikrar ve fiyat istikrarını destekleyecektir.”

Kredilerin büyüme hızı ve kompozisyonunun kritik önemde olduğunu belirten Kavcıoğlu, 2020 yılının üçüncü çeyreğinden başlayarak atılan parasal sıkılaştırma adımlarına ve koordineli olarak yürütülen diğer politikalara bağlı olarak kredi büyümesinin önemli ölçüde yavaşladığını söyledi. Kavcıoğlu, ocak ayı sonlarından itibaren ise kredi büyümesinin yeniden artış eğilimine girdiğini aktardı. Son dönemde ticari kredilerde ılımlı bir seyir gözlenirken finansal koşullardaki sıkılaşmaya rağmen bireysel kredi büyümesinde yükseliş eğiliminin sürdüğünü ifade eden Kavcıoğlu, şunları söyledi:

“Bu dönemde ihtiyaç kredileri de görece yüksek bir oranda artarken, konut kredileri geçen yılın son çeyreğinde kaydettiği yavaşlamadan sonra zayıf seyretmektedir. Ticari kredilerdeki artışın ise güçlü seyreden faaliyete bağlı olarak işletme sermayesi amaçlı kullanılmasının yanı sıra, son dönemde giderek daha fazla oranda yatırım amaçlı olarak kullanılması, verimlilik ve sürdürülebilir büyüme açısından memnuniyet vericidir. Merkez Bankası orta vadeli enflasyon görünümüne ilişkin yukarı yönlü riskleri dikkate alarak mart ayında önden yüklemeli ve güçlü bir parasal sıkılaştırma yapmış, nisan ayında ise sıkı politika duruşunu korumuştur. Geçtiğimiz üç aylık dönemde Merkez Bankası fonlaması sade bir operasyonel çerçevede açık piyasa işlemleri ve swap işlemleri kanalıyla yapılmış, gecelik faizler Merkez Bankası politika faizi etrafında oluşmuştur.”

“Aylık enflasyon rakamları henüz arzuladığımız ölçüde bir yavaşlamaya işaret etmemektedir”

Çekirdek göstergelerin yıllık enflasyonu 2020 yılı sonuna kıyasla arttırdığını, enflasyon eğilimlerinin ise bir miktar iyileşmeyle yüksek seyrettiğini aktaran Kavcıoğlu, “Enflasyon eğilimi, temel mallarda birikimli döviz kuru etkilerinin zayıflamasıyla bir miktar gerilerken, işlenmiş gıda ve hizmetlerde yükselmiştir. Enflasyon eğiliminin nisan ayında da iyileşmeye devam etmekle birlikte yüksek düzeylerini koruyacağını öngörmekteyiz. Mevsimsellikten arındırılmış aylık enflasyon rakamları henüz arzuladığımız ölçüde bir yavaşlamaya işaret etmemektedir” dedi.

2021 enflasyon tahmini yüzde 12,2

TCMB Başkanı Kavcıoğlu, 2021, 2022 ve 2023 yıl enflasyon tahminlerine ilişkin ise şunları söyledi:
“Temel varsayımlarımız ve kısa vadeli öngörülerimiz çerçevesinde politika faizinin güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, gerçekleşen ve beklenen enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edileceği bir görünüm altında, enflasyonun kademeli olarak hedeflere yakınsayacağını öngörüyoruz. Bu çerçevede enflasyonun 2021 yılı sonunda yüzde 12,2 olarak gerçekleşeceğini, 2022 yılı sonunda yüzde 7,5’e ve 2023 yılı sonunda ise orta vadeli hedef olan yüzde 5 seviyesine gerileyerek istikrar kazanacağını tahmin ediyoruz.”

“Politika duruşu, orta vadeli hedeflere ulaşıncaya kadar bunun sürekliliğini sağlayacak bir sıkılık düzeyinde belirlenmeye devam edilecektir”

Kavcıoğlu, para politikası duruşunun enflasyon görünümüne yönelik yukarı yönlü riskler dikkate alınarak temkinli bir yaklaşımla kalıcı olarak düşürülmesi ve fiyat istikrarı hedefine ulaşılması odağına belirleneceğini belirterek, “Bu doğrultuda politika duruşu, enflasyon gelişmeleri ve enflasyon beklentileri dikkate alınarak dezenflasyon sürecini en kısa sürede tesis edecek ve orta vadeli hedeflere ulaşıncaya kadar bunun sürekliliğini sağlayacak bir sıkılık düzeyinde belirlenmeye devam edilecektir” dedi.

Sıkı parasal duruşun enflasyon beklentilerini, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi göreceğini ifade eden Kavcıoğlu, “Enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli hedefimize ulaşıncaya kadar politika faizi, güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, gerçekleşen ve beklenen enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edilecektir” diye konuştu.

Mustafa Cenik - Mevlüt İşli
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Minik eller tohumları toprakla buluşturdu Konyaaltı Belediyesi’nin halka kazandırdığı 5’inci kreş olan Doğa Çocuk Enstitüsü’nde yer alan serada ’Sebze Ekimi Etkinliği’ gerçekleştirildi. Minikler, etkinlik için hazırlanan tohumları toprakla buluşturdu. Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan’ın, Konyaaltı’ndaki kreş sayısını iki katına çıkarma sözünün ardından açılan ilk kreş olan Doğa Çocuk Enstitüsü’nde eğitim ve etkinlikler devam ediyor. Doğayla iç içe bir ortamda eğitimlerini sürdüren çocuklar için, kreş içerisinde yer alan serada ’Sebze Ekimi Etkinliği’ gerçekleştirildi. Etkinlikte ilk olarak Eric Carle’ın ’Minik Tohum’ adlı kitabında tohumları tanıttığı kısım okundu. Ardından sevgi treni oluşturan çocuklar seraya geçerek kazma küreklerle toprağı hazırladı. Minikler öğretmenleri eşliğinde hazırladıkları toprağa roka, tere, maydanoz ve ıspanak ekip sebzeleri toprakla buluşturdu. Etkinlik boyunca keyifli vakit geçiren çocuklar, tohumları toprakla buluşturmanın tadını çıkardı. Konyaaltı Belediyesi Kreş Müdürlüğü’nden edinilen bilgiye göre, bu tür etkinliklerin çocukların gelişimi için planlanmaya devam edeceği aktarıldı. Kotan: "Çocuklarımız eğitimi en doğal ortamda görüyorlar" Konyaaltı Belediyesi kreşlerinde eğitimle birlikte çocuklara üretmenin önemini de aktardıklarını vurgulayan Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, "Kreşlerimizde verdiğimiz eğitimin kalitesini her zaman en üst seviyede tutuyoruz. İlçemize kazandırdığımız 5’inci kreşimizde çocuklar doğayla iç içe bir eğitim görüyor. Minikler burada toprakla buluşuyor. Çamurla oynuyor. Tamamen doğal bir ortam var. Kreşimizin içerisinde bir de seramız mevcut. Bu serada minikler üretmeyi öğreniyor. Gerçekleştirdiğimiz sebze ekimi etkinliğiyle, çocuklarımıza üretmenin ne kadar önemli olduğunu küçük yaşta göstermiş olduk. Miniklerimiz, sebzeleri toprakla buluşturdu. Hepsinin eline sağlık. Onları çok seviyoruz" ifadelerini kullandı. "Doğa Çocuk Enstitüsü’nde birçok etkinlik yapılıyor" Konyaaltı Belediyesi Kreş Öğretmeni Güleray Erçiftçi, "Çocuklarımız Eric Carle’ın muhteşem eserlerinden biri olan ‘Minik Tohum’un yolculuğuna çıktılar. Minik Tohum’un maceralarına tanıklık ederek, kahvaltı tabaklarımızı süsleyecek olan roka, tere ve maydanozları toprakla buluşturdular. Ardından mutfaklarımızın vazgeçilmezlerinden ıspanakları toprakla buluşturdular" dedi. Doğa Çocuk Enstitüsü’nde gerçekleştirilen etkinliklere değinen Erçiftçi, "Çocuklarımızın doğayla bağlantı kurdukları pek çok etkinlik yapıyoruz. Serbest oyun alanlarımızdaki yapı inşa oyunlarıyla, çamur mutfağımızda hazırladıkları yiyeceklerle hem doğayla bağlantı kuruyorlar hem de kendilerini gerçekleştirme basamaklarının aslında en kıymetli alanında görüyorlar. Velilerimiz çok mutlular. Çünkü kendilerine her akşam eve topraklanmış, toprak ve çamurla birlikte oyunlar oynayan çocuklar teslim ediyoruz" diye konuştu.
Muğla Prof. Dr. Türkan Saylan konser ve söyleşiyle anıldı Prof. Dr. Türkan Saylan, adını taşıdığı Menteşe Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezinde gerçekleştirilen anma etkinliği, ‘Bir kadın değişir, dünya değişir’ sloganıyla düzenlendi. Anma programı, senfoni orkestrası ve söyleşiyle devam etti. Söyleşinin moderatörlüğünü Menteşe Belediye Başkanı Gonca Köksal Aras üstlendi. Etkinlik, Muğla Büyükşehir Belediyesi ile Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği iş birliğinde gerçekleştirildi. Prof. Dr. Türkan Saylan, özellikle cüzzam hastalığının araştırılması ve tedavisine yönelik çalışmalarıyla tanınmış; uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalında görev yaparak hem tıp dünyasına hem de toplumsal hayata önemli katkılar sunmuştur. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Muğla Şube Başkanı Leyla Ural, Prof. Dr. Türkan Saylan’ı Türkiye’nin en önemli kadın rol modellerinden biri olarak tanımladı. Saylan’la hayattayken tanışma fırsatı bulduğunu ifade eden Ural, "Alçakgönüllülüğü, insan sevgisi ve hoşgörüsüyle çok özel bir insandı. Dernek olarak onun felsefesini yaşatıyor, çocuklara yalnızca maddi destek değil, kişisel gelişimlerine katkı sunacak çalışmalar yürütüyoruz. Büyükşehir Belediyesi ile gerçekleştirdiğimiz ortak çalışmalar için Başkanımız Ahmet Aras’a teşekkür ediyorum" dedi. Menteşe Belediye Başkanı Gonca Köksal Aras, anma etkinliğinde yaptığı konuşmada, "O, yaşamı boyunca toplumda var olan önyargılara, ayrımcı bakış açılarına, eşitsizliğe ve haksızlıklara karşı kararlılıkla mücadele etti. Bilimi, eğitimi ve insan haklarını rehber edinerek, özellikle kadınların ve kız çocuklarının toplumsal hayatta eşit şartlarda yer alması için öncü bir duruş sergiledi" dedi. Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Prof. Dr. Türkan Saylan’ı anma programında yaptığı konuşmada, Saylan’ın Cumhuriyet değerlerini ve çağdaş yaşam anlayışını topluma miras bırakan öncü bir isim olduğunu vurguladı. Başkan Aras, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve vakfının bu anlayışın kurumsal karşılığı olduğunu belirterek, "Çağdaş yaşamdan kastımız, Atatürk’ün bize gösterdiği ufku anlamaktır. Bu; insanların onurlu, eşit, refah içinde ve hiçbir ayrımcılığa tabi tutulmadan modern bir ülkede yaşamasıdır. Atatürk’ün ‘muasır medeniyet seviyesi’ olarak tarif ettiği hedef budur" ifadelerini kullandı. Konuşmasında Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin eğitim alanındaki çalışmalarına da değinen Başkan Aras, "Göreve geldiğimizde kent genelinde yalnızca 2 kreş vardı. Bugün 7 kreşe ulaştık. Kısa sürede bu sayıyı 18’e çıkaracağız. Son 1,5 yılda 5 yeni kreşi hizmete açtık" dedi.